İlhan SELÇUK; Kemal ALEMDAROĞLU' nu rektörlüğünden tanıdığını, İstanbul Üniversitesinde olduğu dönemden tanıştıklarını, rektör olarak gazeteye geldiğini, gazete temsilcileri olarak İstanbul Üniversitesine gittiklerin de görüştüklerini, rektörlüğü döneminden sonra da mesafeli de olsa dostluklarının devam ettiğini, Kemal ALEMDAROĞLU' nun Doğu PERİNÇEK ve Mehmet HABERAL ile arasının iyi olduğunu bildiğini, Cumhuriyet Televizyonu kurma aşamasında kendilerine yardımcı olacağını vaat ettiğini,
Doğu PERİNÇEK; Kemal Yalçın ALEMDAROLĞU' nun Eski İstanbul Üniversitesi rektörü olduğunu, çok değer verdiğini, Türkiye Cumhurbaşkanı olacak nitelikte bir bilim adamı ve aydınımız olduğunu,
Habib Ümit SAYIN; Kemal ALEMDAROĞLU' nu Üniversiteden tanıdığını ve Rektörlüğü zamanında kendisine kadro veren rektör olduğunu ve onu sevdiğini,
Habip Ümit SAYIN ek beyanından anlaşılacağı gibi , Kemal ALEMDAROĞLU'nun taksim toplantıları adı altında gizli toplantılar yaptığı, ve burada ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN amaçlan doğrultusunda konuşmalar yapmak suretiyle uzun süredir örgütsel irtibatlarım devam ettirdiği.
İbrahim BENLİ; Kemal ALEMDAROĞLU' nu tanıdığını, 2005 yılında Talat Paşa Komitesi faaliyetleri çerçevesinde Lozan seyahatinde aynı uçakta ve aynı sırada tesadüfen yan yana oturduklarım, Kemal ALEMDAROĞLU ile Talat Paşa Komitesi faaliyetleri çerçevesi dışında başka bir ilişkilerinin olmadığını, çiftliğinde zaman zaman dostlarını davet ederek mangal partisi ve müzik dinletisi düzenlediğini, bu davetlerin birine Doğu PERİNÇEK, Kemal ALEMDAROĞLU ve bunlarında yanında 80 civarında kişileri davet ettiğini,
Adnan AKFIRAT; Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU' nu basından tanıdığını, bir
kez kendisi ile röportaj yaptığım, 2005 yılında Ermeni Soykırımı ile alakalı İsviçre'nin Lozan
kentinde düzenlenen etkinliğe beraber katıldıklarını, Talat Paşa Komitesi'nin düzenlediği
etkinliğe birlikte katıldıklarını, _,, -' "* ■
Ferid İLSEVER; Kemal ALEMDAROĞLU' nun eski İstanbul Üniversitesi Rektörü olduğunu, birlikte Talat Paşa Komitesi yürütme kurulunda yer aldıklarını,
Tape:3753 03.02.2008 tarihinde Mustafa...? ile görüşmesinde özetle;
MUSTAFA'nm "Haberini aldım da yanımda şimdi Fatih de var ilmioğlu" dediği, K.ALEMDAROGLU'nun "İyiyim sağ ol sizin bu başarılarınızı görünce bende çok ee mutlu oluyorum" dediği, MUSTAFA'nm "Eee siz bizim taktik ağabeylerimizsiniz (gülerek) yani" dediği, K.ALEMDAROGLU'nun "He yani bu işin bu işe baş koymuş kişileriz ...." "Ben ben bu işin bir yerden döneceğine bu şekilde gitmeyeceğine inanıyorum" "yani onun için sizin yaptıklarınızla bu iş dönerse döner" dediği, MUSTAFA'nm "Bizimkilerde son çabalar ya ya dönecek ya dönecek başka yolu yok yani" dediği, K.ALEMDAROGLU'nun "Tabi ...o Yök başkam denilen hayvana da çok iyi yaptın" dediği,
g)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi;
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU dosya hakkında bilgisinin olmadığını, herhangi bir suç işlemediğini, örgüt üyesi olmadığım, dava dosyası hakkında bilgi sahibi oldukları zaman bu konuda ayrıntılı beyanlarda bulunacağını ifade etmiş ise de ,
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun profesör olduğu, rektörlük yaptığı, telefon konuşmalanndan da anlaşılacağı gibi dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet SEZER tarafından görevden alındığı ve bu konu ile alakalı hakkında birçok davaların açıldığı ve şüphelinin bu davaları takip edip yargı sürecinde kendi lehine kararlar almak için bir çok girişimde bulunduğu, hatta İşçi Partisi genel başkanı olan şüpheli Doğu PERİNÇEK'ten de yargı sürecine müdahele etmesi için talepte bulunduğu Doğu PERINÇEK'in de "Tamam. Biz görevi aldık, yerine getiriyoruz" şeklinde yargı sürecine müdahale edeceği ve bunun bir görev olduğunu belirtmekle, olayın sadece yargı süreci boyutu değil örgütsel boyutundan bakılıp görev olarak algılandığı, bu konuyla alakalı bazı tapelere aşağıda kısaca yer verilmiştir. Yine aynı şüphelinin örgüt üyelerinden Habip Ümit SAYIN, Ferid İLSEVER ve Doğu PERİNÇEK ile bizzat darbe yapılması ile alakalı görüşmeler yaptığı gibi, darbe yapılması gerektiği konusundaki görüşlerini üst düzey askeri görevlerde bulunmuş emekli Paşalardan, ünversitelerin üst düzey yöneticileriyle birlikte aynı tür görüşmeleri yaptıkları, yine şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun üniversiteler arası kurulla alakalı seçimlerde etkili olduğu ve kendi görüşündeki insanları bu kurula seçtirmeye çalıştığı, bazı rektörleri yönlendirip meclise ve siyasi partilere baskı yaptırtmak için Fatih HİLMİOĞLU isimli kişiyi yönlendirdiği anlaşılmaktadır.
Darbe için zemin hazırlamak ve Ülkede Kaos Ortamı Oluşturulmasıyla alakalı yaptığı görüşmeler,
08.12.2007 tarihinde H. Ümit SAYIN ile görüşmesinde özetle;
Ümit'in "Yarında gaz alma operasyonu var Landoğan'da T... Ö...", Kemal'in "O nedir T... Ö... mı yapıyor" 'Türkiye Barolar Birliğimi yapıyor", Ümit'in "Onlarla koordineler Şener Paşaya ulaşamadım Şener Paşa ile buluşacaktım herhalde oda Ankara'da ee yani şey bir keşmekeştir devam edip gidiyor ne olduğu belli değil alo" "Hiçbir şey olmuyor hocam Asker satıyor Ülkeyi" "Hiçbir şey olmuyor Asker satıyor Ülkeyi hocam" "biz yapacağımızı yaptık siz de berıjjg^yapacağımızı yaptık" diyerek mitingleri kendi Ergenekon terör örgütünün amaefan doğrultusunda planladıkları ve amaçlarına ulaşmak için gayret
ü'} ?
sarıeııı&ıerı
10.12.2007 tarihinde H.Ümit SAYIN ile yaptığı görüşmesinde özetle; "YÖK bitti Üniversitede bitti Mesut PARLAK'ta bitti" "Evet bu arada A.. E., denilen bir başka işbirlikçi de" "Bu iş bu iş Miili Demokratik Devrimle biter", "Açık açık şey diyormuş Devrim diyormuş", "Sonra üst taraftan olmayacak bu iş alt taraftan olacak" diyerek mevcut anayasal düzene aykırı olarak hükümetin ve meclisin darbe ile düşürülmesiyle alakalı ve bir askeri darbe beklentisi içinde olduğu ve bu darbeyi desteklediği,
21.12.2007 tarihinde H... K.... ile görüşmesinde özetle; Antalya'daki arsa ve bina yapılması konusuyla ilgili görüştükleri, görüşmenin sonlarına doğru, Kemal Yalçın ALEMDAROGLU' nun "Ama birşey söyleyim mi komutanım bu iş bu demokrasi oyunuyla bir yere vanlamaz" "OLACAK SA OLSUN BİR ŞEY" "Hepimiz bilelim ne olduğunu" "Bu bu artık elime silah alıp dağa mı çıkacağım yani" beyanlarından darbe yapılmasının kendisi için kaçınılmaz olduğunu belirttiği,
22.12.2007 tarihinde Celal...? ile görüşmesinde özetle; Kemal Yalçın ALEMDAROGLU' nun"...bir taraftan bütün gazeteler televizyonlar bana bindirirken senin o şekilde yazman birçok kişiyi mutlu etmiş tabi", "....biraz yazarsan çok sevinirim"
beyanlarıyla Celal' den medya desteği sağlamaya çalıştığı,
27.12.2007 tarihinde Habib Ümit SAYIN ile görüşmesinde özetle;
Ü.SAYIN'm "hiç bir şey anlamıyoruz biz de. Yani, paşa m... emekli paşalarla konuşuyoruz, onlar da anlamıyorlar." demesi üzerine
Kemal Yalçm ALEMDAROGLU'nun "Evet, evet artık, artık bu iş m... onları aştı bence; burdan bişey çıkmaz." diyerek rütbeli askeri personelden darbe beklentisinde oldukları, Ü.SAYIN' m yukarıda bütün 4 yıldızlı 3 yıldızlıları pasifize ettiler." "YANİ ALTTAN BİRİLERİ BİŞEY YAPAR BARİ" "Türk Silahlı Kuvvetleri bu kadar zavallı hale gelirmiydi şaşırarak izliyorum"diyerek bunu desteklediği,
07.01.2008 tarihinde Habib Ümit SAYIN ile görüşmesinde özetle;
Ü.SAYIN' m "Alt yapısı bu Kürdistan Devleti için bunu organize eden uçaklara bindiren Kürtçe tercümanlığını yapan adam bu M.. Ş...'miş" demesine karşılık,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Buna karşıda zinde güçler zinde güçler sesini çıkarmıyorsa yuh olsun" diyerek yine darbe beklentisini dile getirdiği,
Ü.SAYIN'm "...AMA ŞEY HİÇ BELLİ OLMAZ ALTTAN BİR ŞEY GELEBİLİR" diyerek askeriyeden müdahale gelebileceğini belirttiğinde,
K.ALEMDAROĞLU'nun "EVET YANİ BÜYÜK OLASILIKLA DA ÖYLE OLACAK BU İŞ" diyerek askerin müdahale etmesinden bahsettiği,
11.01.2008 tarihinde Ferid İLSEVER ile görüşmesinde özetle; K. Y.
ALEMDAROĞLU'nun "Evet olabilir. Ben gerçi her ortamda söylüyorum ya artık herhalde bu iş bu demokrasiyle olmaz. Bu olacaksa bir DEVRİMDİR. Bu da "ULUSAL BİR DEVRİM" olmalıdır" diyerek kesinlikle darbe istediği, mevcut düzenin değişmesi gerektiğini ve bunun da darbe ile olması gerektiğini,
02.02.2008 tarihinde X Bayan ile görüşmesinde özetle; K.ALEMDAROĞLU'nun "...ee şeye mi MecJjse«ÖQ.ğru yürüyüş mü yaptılar",
X BAYANIN "Şimdi yapmışlar ama engellenmiş yolu değiştirmiş polis ben çünkü ordan çıktıktan sonra Mamak'a gittim", bilgisini alması üzerine,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Ee ben şöyle bir şey düşündüm bugün ee işte acaba ADD" "Rektörleri Ankara'da bir toplantıya çağırıp" "Aa ADD Çarşamba veya Cuma meclise yürüttürebilirmi onları" diyerek yapılan eylemleri planladığı, eylemlere destek verdiği ve perde gerisinden bu tür provakatif eylemleri yönettiği,
22.02.2008 tarihinde Ahmet ALTINEL ile görüşmesinde özetle; K.ALEMDAROGLU' nun "yani bunlar bunlar eee Türkiye'yi karıştırdılar ama kardeşim karşı taraftada doğru dürüst bi uğraş yok ki darmadağınık" "ulan bi araya gelin bir şemsiye altında birleşin" "birlikte eylemler yapm herkes kendi başına bu işe çalışıyo"
diyerek Türkiye' yi iki kutuplu kabul ettiği, bunlar olarak bahsettiği T.C. Hükümeti karşısında kendisinin de arasında bulunduğu grubun mevcut düzeni değiştirmek amacıyla provakatif eylemleri desteklediği, hatta bizzat yönettiği,
03.02.2008 tarihinde F... H... ile görüşmesinde özetle;
K.ALEMDAROĞLU'nun "bunlar bunlar kafalarına koydular bitiriyorlar" "efendim 199 kişiymiş o Dengir Mir Mehmet Fırat denen i." "ha şimdi bence bence sizin ne bileyim Ankara üniversiteleri rektörleri sizleri bi toplamalı Ankaraya ve olarak meclise gitmeli" "görüşmeden önce veya görüşme günü gidip AKP grubuyla da CHP MHP grubuyla da yani topluca bir baskıda orda göstermekte fayda var" dediği,
F.HİLMİOGLU'nun "çünkü onlar da bırakmayacak hocam mecbur yani onlarda
bağıracak bu sefer Anayasa Mahkemesini değiştirmeye üst düzey kritik makamlar bizde
ama buna rağmen biz bunu değiştiremiyoruz diye acayip şekilde tabi içerliyecekler bu sefer belki Anayasa Mahkemesine dönecekler AKP'ye dönecekler başbakan dönecekler her halükarda bir şey olacak bir şey yaşanacak ama bizim aleyhimize verdiği zaman Türkiye karışır iç savaşa kadar yani" "... böyle bişey olmaz yani Anayasa Mahkemesi kararını verdikten sonra burası hukuk devleti deyip çıkmak lazım hepimiz yargıya saygılı olmak lazım deyip çıkmak lazım" "Meclisten bir çıksın Anayasa Mahkemesine gitsin o süreçte belki gene bir toplanıp olağanüstü ortak karar bunu teklif edecem yani ben orda kritik yani orası hocam" "orda bir defa izin verdiğin zaman geri bunları dışarı yasaklamak kadar zor bir şey yok ya bela bişey hocam ya" dediği,
ÖRGÜTSEL İÇERİKLİ GÖRÜŞMELERİ
23.02.2008 tarihinde E... Ö... ile görüşmesinde özetle;
K.ALEMDAROĞLU'nun "bu Emin Gürses" "Ümit Sayın falan onlar gözaltına alınmış diye gazetede okudum" "nedir o konu", "ee var Hürriyet gastesinde yazıyo Ümit Sayın" "Vedat Yenerer" "gazeceteci varya Vedat" "yani ulusalcılar birer birer toplanıyo mu nooluyo" "sizin bi ilgilenmeniz var mı onu sormak istiyodum" "e ilgilenin canım" "ee Emin Gürses ve Vedat Yenerer falan bunlar ulusalcı çizgide insanlar bunlarm iyi böyle bi ilgilenir misin bana bi" "bi bilgi alırsan bana da söyler misin? Diyerek soruşturma kapsamında gözaltında bulunan kişiler ile ilgilenilmesi talimatını verdiği, gözaltına alman kişilerin örgütsel faaliyetlerini bildiği için konuyu yakından takip ettiği anlaşılmaktadır.
03.03.2008 tarihinde İlhan SELÇUK ile Alev ? in görüşmesinde özetle;
İLHAN'm "Biliyorsun Doğu Perinçek bide Kemal Alemdaroğlu geldiler bana" "...şimdi efendim bu Kemal Alemdaroğlu'yu akşam yemeğe davet ettik biliyorsun" "Şimdi uçak ücretini verelim mi yoksa gerekmez mi Kemal Alemdarağlu'na" şeklindeki görüşmeden de şüpheliler arasındaki örgütsel irtibatın ortaya çıktığı gibi Doğu PERİNÇEK'in ve Kemal
Yalçın ALEMDAROGLU'nun yemeğe gelmesi sebebiyle uçak parasının ödenmesi, aralarındaki yemeğin örgütsel bir toplantı amacıyla yapıldığı anlaşılmaktadır.
27.12.2007 tarihinde Güler KÖMÜRCÜ ile Hikmet ÇİÇEK' in görüşmesinde
özetle; Hikmet'in İbrahim BENLİ'nin kim olduğunu sorması üzerine, Güler KÖMÜRCÜ'nün "Sizin adamınız a a bismillah işadamı yok mu hani" dediği, bu şahsın evinde verdiği davetten bahsederek "...geçen iki hafta önce evinde yemek davet verdi" "...içeride bir sürü İşçi Partili Doğu bey bir şey söylüyor eşi falan da var işte ne bileyim Kemal ALEMDAROGLU şey işte Fikret ne hoca Ercan hoca ondan sonra Y.. H... eşleri falan böyle kalabalık bir İşçi Partili gruplar işte piyano çalıyorlar arya söylüyorlar ben de içeride nasıl ... biliyorlar bilior musun beni görmen gerekiyordu" diyerek aralarında Kemal Yalçın ALEMDAROGLU' nun da bulunduğu örgütün üst düzey üye ve yöneticilerice tertip edilen örgütsel içerikli olduğu anlaşılan toplantılara bizzat Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun da katıldığı.
07.01.2008 tarihinde Doğu PERİNÇEK ile görüşmesinde özetle;
D.PERİNÇEK'in "Saym rektörüm saygılar Doğu PERİNÇEK ben" "Sağolunuz
efendim o ıı.. davayla ilgili kararı aldım" "2 tane onun için gerekli bütün girişimleri yapacaz, 2 tane ara in., şerh olması çok lehimize yani", "Evet. Yani bu ıı.. kararlar ıı.. zor almır, onun için onlarm böyle bir "Yürütmeyi Durdurma" kararı konusuna şerh koymaları, demektir ki orda çoğunluk aşağı yukarı büyük ihtimalle olucaktır saym rektörüm yani" diyerek Danıştay' da bulunan dava dosyası ile ilgilendiği,
K. ALEMDAROĞLU'nun "Evet. Bizi çok güçlendirecek "İnşallah son noktasındayız, eğer siz de bastırırsanız" dediği,
D.PERİNÇEK'in "Tabi tabi" dediği,
K.ALEMDAROGLU'nun "İşte onun için tam bu zamanda bu zamanda hep beraber" "Şey yaparsak" dediği,
D.PERİNÇEK'in "Tamam. Biz görevi aldık, yerine getiriyoruz" dediği Doğu PERİNÇEK' ten destek istediği,
11.01.2008 tarihinde Ferid İLSEVER ile görüşmesinde özetle;
K.ALEMDAROĞLU'nun "Iıı.. saym PERİNÇEK beni aramıştı, daha sonra Servet BORA aradı falan, u...a acaba bi bilginiz var mı ne oluyo ne bitiyo diye" dediği,
F.İLSEVER'in "Valla bugün ben düşündüm onu, ancam şimdi akşamüzeri Mehmet CENGİZ'le bir görüşeyim" "Sizi aradı mı Mehmet CENGİZ" dediği,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Hayır yok Mehmet CENGİZ aramadı" "Servet BORA aradı, bi bilgi istedi ona o bilgiyi verdim" dediği,
F.İLSEVER'in "Ben Metingille bir görüşeyim, ondan sonra ben sizi arayayım" dediği,
11.01.2008 tarihinde Ferid İLSEVER ile görüşmesinde özetle;
F.İLSEVER'in "...Ben konuştum Mehmet CENGİZ'le hemen sizi şey yapıyinı arayayım dedim. Iıı.. şimdi zaten herhalde size de bahsetti şey Servet abi bilmiyorum ama o 2 tane şeyle görüşüyo Üyeyle görüşüyo" "Tabi bizim o söz konusu olan şey değil, tanıdık tanıdık" "Iıı...bizimkiler epey bi şey yapmışlar görüşme yapmışlar. Iıı.. zaten hem doğrudan kendilerini şey yapmak doğru olmuyo diyo bu işlerde" Ama ha. Ama onları tanıyan bilen insanlarla şey yapıyoruz diyo. Esas da Çarşamba günü büyük bir
ihtimalle Çarşamba günü m...Emin beyin Ç 'm eşi orda başyargıç pardon başsavcı
St7<2
ııı.. biliyorsunuz. Ondan randevu almışlar onla bir görüşcekler "tanıyoruz onu" diyo"
dediği, /~ // ^ /"/î% ■* - ,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Tamam yani takip ediyolar sağolsunlar" dediği, görüşmenin ilerleyen bölümlerinde K.ALEMDAROĞLU'nun "Onun dışında da onun dışında da Türkiye'ye bakarsan" Her şey rezil vaziyette gidiyo" dediği,
F.İLSEVER'in "Valla öte yandan hocam bizim çalışma da iyi gidiyor. Yani "Onlar ne olur" diceksiniz ama yani" "Kısa vadede belki hemen çok çok büyük şeyler olmaz ama. Fakat u...hocambi taraftan da bi devrimciîeşme var yani yani şu anlamda m... yani ben sizi yıllardır tanıyorum konuşmalarınızı şeyinizi" "Net tavırlannızı da hep tanıyoruz zaten ama biz böyle bir avuç insan bunları söyleyip duruyor. Şimdi ben bakıyorum dün mesela ıı işte Enis ÖKSÜZ'le konuştum. Ondan tutun taa taa Cumhurbaşkanı DENKTAŞ'a kadar uzanan böyle geniş Karman İNAN'a kadar uzanan düşünün bunlar Liberal sağcı" "Sağ görüşlü veyahut da ömürleri şeyde geçmiş sağ partilerde geçmiş insanlar. Iıı... Kamuran İNAN bey şimdi "Çözüm Solda" diyor. Yani
solda diyo solda dediği Atatürk programı tabi " "Sol olcak tabi ondan sol ne var ki?
Yani bu kadar net bir görüş te şey yapıyor, imzalıyor ve böyle çok enteresan yaygın bir kompozisyon oluşuyor. Bu tabi başlangıç hocam yani umut umut veriyor bize. Yani bir ıı... "devrimci bir yöneliş" de var bizim aydınlar arasında. Öyle söyliyeyim" dediği,
Ggörüşmenin devamında CHP'nin genel başkan adayları ile ilgili konuşurken
F.İLSEVER'in "Ee... Alev COŞKUN Cumhuriyet Halk Partisi içinde ne kadar önderlik
yapabilir o ayrı bir tartışma konusu. O bir isim yani. Şimdi Oğuz OYAN'm bir net çıkışı var.
Yani benim şeyim, önerim şudur hocam, Lütfen sizin ağırlığınız var, isminiz var. Gücünüz
yettiği yerlerde bunları şey yapıp n... nasıl söyliyeyim biraz yüreklendirip
cesaretlendirip, şevklendirip m... yanlarında olduğumuzu da hissettirerek yani ıı...
herhalde bişey bilir(l kelime anlaşılamadı) zaman içinde diye düşünüyorum." Dediği,
K.ALEMDAROGLU'nun "Evet olabilir. Ben gerçi her ortamda söylüyorum ya artık herhalde bu iş bu demokrasiyle olmaz. Bu olacaksa bir DEVRİMDİR. Bu da "ULUSAL BİR DEVRİM" olmalıdır" dediği,
Yargı görevi yapanı ve Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüsle alakalı
görüşmeleri, 20.12.2007 tarihinde Sinan ALTINOK ile görüşmesinde özetle; S.ALTINOK'un ".... bunu hakimle de konuştum, zaten hakimde tamdık hocam ondan sonra kesin iptal kararı verecek, hiç şeyi yok" diyerek yargıyı etkilemeye çalıştıkları,
28.12.2007 tarihinde Kemal GÜRÜZ ile görüşmesinde özetle;
K.ALEMDAROĞLU'nun "Danıştay 8'inci Daireyi Yürütmeyi durdurma istemiştik" "üç iki Yürütmeyi durdurma hayır demişler" "Ancak ilginç olan çok güzel bir şey var" "İki muhalefet eden iki kişi" "Görevden alınma tamamen Hukuka aykırıdır diyor" "...şimdi bunların bu üç kişi üç kişinin birinin adı Ay.. KI...'lı mı ne öyle birisi" "işte birisi Sıd.. bilmem ne bir tane daha var Al... bey diye" "Bu üçü üzerinde bence çalışılırsa bu iş kurtarılır gibi gözüküyor" diyerek ismini verdiği hakimlere farklı yollarla ulaşarak bu kişileri etkileyerek davanın lehine sonuçlanmasını sağlayacaklarını, "Ben sana tam isimlerini de söylerim" "Hep birlikte yükleniriz buraya bakalım" diyerek hakimlere baskı yapmayı planladıkları,
20.12.2007 tarihinde Vecdet ÖZ ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında karşılıklı bayramlaştıktan sonra
V.ÖZ'ün "Ne oldu DP ile uğraşıyormusun9" dediği
K.ALEMDAROĞLU'nun "Bu Danıştay kararıyla tlgı.lı haberim oldu, onunla ilgili yapılacak edilecek bir şey varmı hocam?'V%
V.ÖZ'ün "Eee 5. Asliye Ceza Mahkemesinde savcı dava açmış, Benimle hiç ilgisi olmayan bir şey ama",
K.ALEMDAROĞLU'nun "Bu meseleyi Kahraman'la bir konuşalım hocam da, Kahraman sizi çok seviyor. Takip edelim mi hocam?" beyanlanndan Vecdet ÖZ' ün da Danıştay' daki davasını takip ettikleri,
26.12.2007 tarihinde N... S... ile görüşmesinde özetle;
K. ALEMDAROĞLU'nun "Altan AYANOĞLU, Tanır mısın?" "Peki onun bir kızı veya gelini var mı? A.. M.. A...." "Peki şimdi sen bu Al... A... denilen kişiye bir şey sorabilir misin?" "Konuyu söyleyeyim sana, hani bu trilyon davası vardı ya hastaneler modernize edildi. Onun davasında buradaki hukuk davasında, Galatasaray Üniversitesinden
A.. M.... A " "Araştırma görevlisiymiş ve doktor, doktor asistan veya onu bilirkişi
yapmış hakim." Beyanlanndan davası ile ilgili bilirkişiye ulaşarak dava konusu farklı şekillerde etkilemeyi amaçladığı,
26.12.2007 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle; K. ALEMDAROĞLU'nun Danıştay'daki dava dosyalan ile ilgili mahkemenin bilirkişi olarak A.. M... ve Y..n B..'ı atadığını söylediği beyanlanndan bir çok noktadan bilirkişiye ulaşmaya çalıştığı,
26.12.2007 tarihinde K... BE., ile görüşmesinde özetle; K.ALEMDAROĞLU, Danıştay'daki dava dosyası ile ilgili bilirkişi olarak atanan Ya.. Bİ.. hakkında "bu ismi bulursan çok iyi olur" "Asliye Hukuka 2,5 Trilyon artı faizi falan ödediğimiz parayı istiyor ya" "Döner sermayeyi zarara sokmuşuz diye" "O zaman o zaman sen şu Ya... Bİ....'i de kimdir nedir diye öğrenmeye bak" beyanlanndan bilirkişiler hakkında farklı kaynaklardan bilgi topladığı,
28.12.2007 tarihinde N.... S.... ile görüşmesinde özetle; K.
ALEMDAROĞLU'nun "Şey H.... Y...'ı tanımlısın?" " Güvenilir bilişimidir sana göre ?",
N.SÖZEN'in "Güvenilir Alevidir" "Evet şeyin yakınıdır Mihase var ya Cumhuriyette" "Onun yakınıdır",
K.ALEMDAROĞLU'nun "Senin ilişkilerin nasıldır", "Hani bilirkişi yaptılar ya şeyi Muhasebeciyi" "Sende tanıyorsan sende konuyu bildiğin için"
N.SÖZEN'in "Olur ben H... ile konuşurum" "Tabi H... Y... şeyi bulacak AY...'nu bulacak",
K.ALEMDAROĞLU'nun "AY.... var Hukukçu", "Onu bulduk ona bulduk biz" "bir de muhasebeci var" "Muhasebeci Y.... B... diye Hü...'de onu bulacak" beyanlanndan mahkemece bilirkişi olarak tayin edilen kişilere farklı kaynaklardan ulaşarak dava sürecini etkilemeye çalıştığı, bilirkişiler hakkında özel hayatlanyla da ilgili olmaka üzere araştırmalar yaptırttığı ve bilgi topladığı,
30.12.2007 tarihinde X Şahıs (5325888384- numaralı) ile görüşmesinde özetle;
K.ALEMDAROĞLU, Danıştay'daki davası ile ilgili konuştuktan sonra "3 e 2 S... ret verenlerden" "Yani S.... bir anlayış gösterse de artık son defa",
X ŞAHSIN "Dur bakayım ben onunla tekrar konuşuyum, tekrar konuşuyum bakalım",
K.ALEMDAROĞLU'nun "Yani size zahmet olmazsa" "Sizin için bir sakıncası yoksa" "İşte o bi şekilde bi şekilde, nedense o sürekli bize ret veriyor ama yani artık biz" dediği, "Ee konuştum diğerleri ile","Taman>^ft|Hib^^ma artık son defa bir şey
X
yapsın da" beyanlarından Danıştay' daki davasına bakan hakimlere ulaşarak davanın seyrini etkilediği,
31.12.2007 tarihinde F... N... S... ile görüşmesinde özetle;
K. ALEMDAROĞLU'nun avukatı için "Şimdi bu durumda bu durumda o 3 tane bana "Ret" verenler üzerinde "çalışma yapma"nm büyük yararı olacağı düşüncesinde" F.N.S.'in "Peki bu adamların şeyi belli mi "Siyasi görüş"ü filan", K.ALEMDAROĞLU'nun "Ya bu adamların "siyasi görüşü" hemen hemen belli. Bi tanesi Alevi, Sıddık denilen bi adam" ""Güçlü bir Alevî kanalıyla" etkilenebileceğini umuyoruz" beyanlarından davasına bakan hakimleri etkiledikleri, bunun için farklı kaynaklardan yardım talep ettiği,
01.01.2008 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle;
X ŞAHSIN "...Hocam laf aramızda bu hata ben onu biliyorum da, Bizim A.. N.... S...'i seçmekle olmuş bu iş" "Yani böyle böyle böyle cumhurbaşkanı olmaz" beyanlarından Cumhurbaşkam'nı aşağıladığı, devamında
"K.ALEMDAROĞLU'nun "... Danıştay'da sizin şeyiniz olabilir mi? "8'inci Daire'de S.. Y... diye bir şey var, m..." "Iııı.. A.. A..., diğerlerini ıı.. S... Y..., yani yürütmeyi ben size daha ilerde şey yaparım" "Listeyi veririm" beyanlarından yine dava sürecini etkilemek amacıyla hakimler hakkında bilgi topladığı ve onları etkilediği,
.24.01.2008 tarihinde Cevdet..?/Celal..? ile görüşmesinde özetle;
CEVDET'in "Hocam ben Cevdet bir saniye veriyorum Celal beyi" dedikten sonra telefonu CELAL'e verdiği,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Saygılar sevgiler kutluyorum" CELAL'in "Bende sizi arayacaktım sizin hakkınızda ben bir yazı yazdım" "Hayır onu size onu göndermem lazım bir okuyun yanlış bir şey olmasın içinde" "Ondan sonra Cumhuriyete göndereceğim ben" dediği,
Tape: ... 24.01.2008 tarihinde X Şahıs (533 730 04 72 numaralı) ile
görüşmesinde özetle; X ŞAHSIN "Hocam siz bana bir tanesini söyleyin hemen göndereyim" "Tamam kaç numara?" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "258 20 28" "Siz o faksta bana faksınızı e-mailinizi falan bildirirseniz ben de ona göre şey" dediği, X ŞAHSIN "Hepsini bildiririm Hocam hepsini bildiririm" dediği, X ŞAHSIN "Ben yazıyı yazdım şimdi eve gideceğim onu size fakslayacağım tamam" "Hocam bundan sonra yalnız yardımınıza çok ihtiyacım var" "Yani destek temasında olacağız" "Toplantılardan önce bir araya gelelim" "Ne yapıp çünkü bu or..pu çocuklarını benden iyi tanıyorsunuz" dediği,
Yukarıda örnekleri verilen görüşmlereni birkısmmda şüphelinin örgüt üyeleriyle birçok örgütsel içerikli görüşmler yaptığı, Talat Paşa Komitesi adlı oluşumda şüpheliler Doğu PERİNÇEK ve Ferid İLSEVER'le birlikte hareket ettikleri, İbrahim BENLİ'nin çiftligindeki gizli örgütsel içerikli toplantıya katıldığı,
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nda çıkan belgelere bakıldığında,
1. 2 sayfadan ibaret bilgisayar çıktısı, "ulusal birlik konseyi" ibaresi ile başlayan el yazısı ile "20 Mart 2004 DTCF" Ankara ibaresi ile biten doküman içeriğinde;
1. Sayfasında, Ulusal Birlik Konseyi isim listesi olduğu, bu isim listesinde 34 kişilik isim listesi ve bu isimlerin karşısında unvan ve sıfatlar^subulunduğu, listenin 8. Sırasında bulunan Prof. Dr. Kemal Yalçın ALEMDARDIK}?, lL^asmda, Ferid İLSEVER
Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni, 29. sırada, Nusret SENEM Hukukçu, şeklinde soruşturma kapsamında şüphelilerin isimlerinin olduğu,
2. Sayfasında, Av Ertuğrul KAZANCFmn ADD Genel Başkanı Ulusal Birlik Hareketi adına imzası ile Ulusal Birlik Kurultayı Sonuç Bildirgesinin olduğu, Bildirgede; 10 madde halinde açıklama yapılarak 10. Maddesinde "Bildirgedeki amaç ve hedefleri benimseyen tüm kişi ve kuruluşları bir ana önce Ulusal Birlik Hareketine Çağırıyoruz" şeklinde yazı olduğu, 20 Mart 2004 tarihinin bulunduğu, Bildirgenin arka sayfasında, yine aynı tarihli "Ulusal Birliğe Çağrı" başlığında, Her türlü fikir, ideoloji, siyasi ve sosyal
farklılıkları bir kenara bırakarak birleşenler "önce Türkiye" diyenler Ulusal Güç
Birliği, Kuvayı Milliye çatısı altında toplanarak ifadeleri ile başlayan 5 madde halinde alman kararların yazıldığı, 5.maddesinde, milletin içinde bulunduğu durum ve şartlara göre harekete geçmek ve haklarını yüksek sesle dünyaya duyurmak için, her türlü tesir ve kontrolden uzak, proje üreten, uygulayan, ulusal güçler arasında eş güdüm sağlayan, Ulusal Birlik Kuvayı Milliye hareketi içinde direnerek mücadele etmenin kararlaştırıldığının belirtildiği,
Belgenin şüpheliler Veli KÜÇÜK, Ümit OĞUZTAN ve Doğu PERİNÇEK'ten elde edilen yukarıda özellikleri örgütün yapısında anlatılan, "KEMALİST MODEL, ULUSAL GENÇLİK HAREKETİ, DİNAMİK ULUSAL GÜÇ BİRLİĞİ & KUVAYI MİLLİYE CEPHESİ ARAŞTIRMA/GÖZLEM/ANALİZ/TEORİ, İSTANBUL/29 EKİM2000" Başlıklı Dinamik adı verilen bu çalışmada; Ulusal Güç Birliği ibareleri ile başlayan ve gençliğin analiz edildiği çalışma, olduğu belirtilen örgütsel dokümanda;
-Türk gençliğinin şimdiki durumunun 1919'dan önceki durumundan daha kötü olduğu, Dinamik adı verilen bu çalışmada Türkiye Ulusal Güç Birliği Gençlik; Dinamik unsur olarak değerlendirildiği,
-Aynı düşüncelerden yola çıkılarak "Kuvayı Milliye Cephesi" adıyla çeşitli sağ fraksiyonların etkisinde olan gençliğin Kemalist İdeolojiye kazandırılmasının hedeflendiği.
-Ayrıca Ulusal Güç Birliğine bağlı olarak faaliyet gösterecek olan yerel ve bölgesel Kemalist direniş örgütlerinden başka Milli Mücadele yıllarında kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesinin uygun görüldüğü.
-Türk Gençlik Hareketlerinin yeniden yapılandırılarak merkezi bir yapı tarafından toplanması ve denetlenmesi için Ulusal Güç Birliği adı verilen Milli Gençlik Platformu olarak tasarlandığı.
-Ulusal Güç Birliğinin liderliğini Kemalist ideolojiye gönül vermiş ve liderlik yeteneklerine sahip bi Türk kızının üstlenmesinin uygun görüldüğü.
-Ulusal Güç Birliğinin üyelerinin ise yerel ve bölgesel direniş örgütlerinin kendi içlerinde seçtikleri temsilcilerinden oluşacağı.
-Atatürk tarafından kurulan CHP'nin işlevini yitirdiği bunun için Türk Siyasal platformunda Atatürkçü Parti'nin kurulmasının gerektiği. 11 sayfadan oluşan bu bölümün SAYGILARIMIZLA ibaresi ile biten örgütsel içerikli belge de belirtilen hususların günlük hayata geçirilmesi ve uygulanmasından ibaret belgelerin şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nda bulunması örgütün amacını ve ideolojisini bilerek ve isteyerek bu işlerin içinde olduğunu göstermektedir.,
-Yine şüphelide ele geçirilen "Türkiye'de derin devlet var mı başlıklı Ne Mutlu Türküm Diyene" ile biten Habip Ümit SAYIN'ın tarafından yazılıp e-mail olarak gönderilen doküman içeriğinde;
-Türkiye'de Derin Devlet Var mı? Doç. Dr. Ümit SAYIN başlıklı 12 sayfadan ibaret içeriğinde derin devletten bahseden bazı bilgilerin olduğu, eğer Türkiye ve Türkler için çalışan Atatürkçü (Kemalist) Milliyetçi , bir»:,Derin Devletimiz olsaydı
yukandakilerin hiçbirisi olmazdı, Türkiye şuan çok kalkınmış, bilimin gelişmiş olduğu, rejim problemi yaşamaya...karakterli ve kişilikli bir devlet olurdu,
"Bu günler aşılacaktır Biz Türkler sistematiği olan detaylı teorisi olan bir derin devlet yapısını günün birinde oluşturacağız veya Devlet içinde yada başka bir biçimde bu yapıyı kuracağız." şeklindeki yazıdan şüphelinin çok sık görüştüğü ve İstanbul Üniversitesindeki bazı öğretim görevlileri arasındaki olumsuz olaylarıda değerlendirip bu konuda yeni stratejiler üretip gerçekleştirmeye çalıştıkları şüpheli Habip Ümit SAYIN'la yaptıkları darbe içerikli görüşmelerden de derin devlet olgusu içinde yapılanmaya çalıştıkları açıkça anlaşılmaktadır. Yine ERGENEKON belgesinde ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ için Derin devlet tabirinin kullanılması da şüphelinin amaçlarını ortaya koymaktadır.
Yine şüpheli de elde edilen
"saygıdeğer Türk aydım ibaresi ile başlayan Doktor Vecdet ÖZ ile biten" doküman içeriğinde;
Saygıdeğer Türk Aydını başlıklı, bu hareket bir arayışın bir çıkar yol bulabilmenin gelecek nesli ulusumuzu ve ülkenin öz varlığım düşünmemizin ve bu varlığı muhafaza edecek tek ulusal gücümüz olan Türk Silahlı Kuvvetlerine ve diğer milli güç unsurlarına destek vermek amacı ile başlamıştır, ibareleri ile devam ettiği,
Devamında, Kuvva-i Milliyeci Aydınlar Hareketi ...zayıf bir toplum yaratılır ne
mutlu ki ordumuz ve diğer milli güçlerimiz ülkemizin en zor günlerini bile kolayca bertaraf
edebilecek güçte ve dimdik ayakta. Öyleyse bizim yapmamız gereken bu milli güçlerimizin
her an yanında yer alacak çalışmalar yapmaktır. Öncelikle biz ülkenin aydınlan olarak bir
hareket başlatmalıyız ve bu hareketi sürekli canlı tutarak katılımı artırmalıyız. Bu hareketin
adı ve Kuvva-i Milliyeci aydınlar hareketidir
3 sayfadan ibaret "Kuvayi Milliyeci Aydınlar Hareketi" başlıklı doküman içeriğinde;
"Genel Durum" alt başlığı altında, Türkiye Cumhuriyeti' nin Cumhuriyet ilkelerini yitirme tehlikeleriyle karşı karşıya olduğu, ülkenin ekonomik, siyasi ve politik bağımsızlığının şeriatçı ve tarikatçı kişiler tarafından çökertildiği, Türkiye Cumhuriyeti' nin kuruluş ilkelerinin ortadan kaldırıldığı, ABD ve AB ülkelerinin etkisiyle ülkenin bölünmez bütünlüğünü tehdit eden yasaların, Anayasa' nm pek çok maddesinin ihlal edilerek çıkarıldığı, bu gelişmeler karşısında Türk Silahlı Kuvvetleri' nin sessiz kaldığı, Mütakere Hükümeti olarak belirtilen mevcut hükümetin eğitim sistemini çökertmek ve yerine medrese yapısını getirmek için kadrolaşma yaptığı, Türkiye Cumhuriyeti' nin tüm yapılarının kaybedilmek üzere olduğundan, aydın olarak belirtilen kişilerin Türkiye Cumhuriyeti' nin ana niteliklerim tekrar kazanmak için Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Genelkurmayı ile koordine içinde örgütlenmek ve ülkemizi iç ve dış düşmanlara karşı korumak, yitirilmekte olan bağımsızlığın tekrar kazanılmasını sağlamak istedikleri, en sağlam kurum olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinin görüldüğü, Mütareke Hükümetinin bir ordusunun bulunmadığına ve Amerikan ordusu ile işbirliği içinde olduğunu, bu nedenlerden dolayı filizlenerek çoğalacağına inanılan bir Kuvva-i Milliye hareketinin başlatılmak istendiği, biraz daha geç kalınması halinde ülkenin daha da kötü bir hal olacağı,.
"Kuvva-i Milliye Hareketleri Neden Gerekli?" alt başlığı altında, maddeler halinde,
1 .maddesinde, Atatürk devrimlerinin, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin büyük bir tehdit altmda olduğu ve hilafetin yeniden ilan edileceği ve Atatürk Devrimlerinin ortadan kaldırılacağı, Anayasa'nm-ise tamamen değiştirileceği bir
2.maddesinde, Avrupa Birliğine iştirak yasalarının Sevr koşullarının alt yapısını hazırladığı, uyum paketlerinin son 50-60 yıldır hazırlanan planlı uluslar arası bir hareketin son halkalan olduğu, Türkiye' nin üniter yapısı ve bölünmez bütünlüğünün tehdit altında olduğu, planların ise Doğu Anadolu'nun Irak ve İran'da kurulacak Kürt Devleti'ne katılacağı, İstanbul' da Vatikan benzeri bir Fener Patrikane Devletinin kurulacağı, İstanbul'un Konstantinopolis' e dönüştürülmesi, Karadeniz'de Pontus Rum Devleti' nin kurulması, etnik diğer azınlıkların ayrı devletçikler kurması, Trakya ve Ege topraklarımızın bir kısmının Yunanistan' a verilmesi, Ermeni soykırım iddialarının kabul edilerek Doğu topraklarımızın bir kısmının Ermenilere verilmesi şeklinde olduğu, hedefin işgal edilmek üzere olan Türkiye olduğu,
3.maddesinde, Türkiye' deki ulusal olan her şeyin çökertilmek üzere olduğu, Türkiye' de ekonomik krizlerin yaratıldığı, Türkiye' nin önemli noktalannm yabancılara satıldığı ve Türkiye' nin İMF ve Dünya Bankasının kölesi haline geldiği,
4.maddesinde, bu gidişe dur denilmemesi halinde Türkiye'nin bağımsızlığının kaybedileceği ve köle bir ulus haline gelineceği,
"Ne Yapılmalı?" alt başlığı altında, maddeler halinde,
1 .maddesinde, Vatan haini iç düşmanlann bugünlere 55 yıllık bir hazırlıkla geldikleri, bu süreçte Türk halkının bölünerek kamplara aynldığı, ülkenin kan gölüne döndüğü ve ülkede tam bir hakimiyet sağlayarak örgütlenenlere karşı ilk hedefin birbirlerini bulmak, bir araya gelmek ve düşmana karşı örgütlenmeleri olduğu, artık ülkede sağcı solcu kavramlannm olmadığı, ya bu ülkeyi sevenler ve kurtarmak isteyenler, ya da ülkeyi çökertenler ve yok edip, emperyalist devletlerin kölesi haline sokmak isteyenler tarafında olmanın söz konusu olduğu,
2.maddesinde, Kuwa-i Milliye hareketinin temel hedefinin, ulusalcı tüm güçleri kısa sürede bir çatı altında toplamak olduğu, bu amaçla en küçük birimler olan ve periyodik toplantılar yapan 8-10 kişilik çalışma grupları ile işe başlamak istedikleri, bu çalışma gruplarının hedeflerinin ve aktivitelerinin ulusalcı pek çok konuda fikirsel platformda çalışma yapmak ve zincirin halkalarını arttırmak olduğu, bu konuda ADD gibi sivil toplum kuruluşlarıyla direkt ve güçlü koordinasyonun şart olduğu, önce bilgi ve fikir üretilmesi ve bunlann hızla topluma yayılması gerektiği, eylem ve teorinin pratiğe aktarılmasının kaçınılmaz olduğu,
3.maddesinde, Kuvva-i Milliye hareketinin en temel hedeflerinden birinin, koordine zincirlerini ve düzenli olarak toplanıp birbirini bulan çalışma gruplarının ulusal güçleri aktive etmesi ve düşmana karşı mücadele verilmesi, işgal altında da silahlı mücadeleyle ülkenin iç ve dış düşmanlardan anndınlması olduğu,
4.maddesinde, Kuvva-i Milliye hareketine herkesin davetli olduğu, bu hareketin liderinin olmadığı, harekette herkesin lider olduğu ve Mustafa Kemal' in askeri olduğu, en önemli parolanın "Hızla birbirini bul, örgütlen, büyü, ama parçalanma" olduğu, şeklindeki belgelerden de şüphelilerin ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN yapılanması içerisinde Kuvvai Milliye örgütlenmesinin amaç ve faaliyetlerini bilerek, gizli örgütlenmelerle hücre tipi yapılanmalarla zamanla oluşacak halkalann birleştirilmesiyle örgütün hedefine ulaşmasını tasarladıklan ve uygulamaya koyduklan açıkça anlaşılmaktadır.
Yine şüpheli den elde edilen belgelerde,
Sayfalann arka tarafında Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU, MDFACS Proffessor Of Surgery Head Of The Surgical Department ibareleri bulunan, "Değerli Başkan Lions kulüplerinin sevgili üyeleri hepinize en içten duygulanmla sevgilerimi ve saygılanmı sunuyorum son aylarda Cumhurbaşkanı, MGK ve Genelkurmay Başkanı irticai faaliyetlerin yoğunlaştığını ve laik Cumhuriyetimize tehdit oluşturduğunu vurgularken başbakan büyütülecek, abartılacak bir durum olmadığını belirterek; konuyu geçiştirmeye çalışmaktadır
şimdi ben konu ile alakalı düşüncelerimi sizlerle paylaşmaya çalışacağım" ibareleri ile başlayan ve dokümanın,
19. sayfasında "Yüksek Yargı Organı Danıştay'a Gerçekleştirilen Saldırının ve
katliamın nedeninin Türban Karan olması İrticai hareket değil midir Sivas Olayları ve
benzeri olaylarını da dikkate alırsak irtica varlığından söz edebilmek için ayaklanma, başkaldırma, katliam, isyan ve Menemen olayı gibi Yeşil Bayraklarla üzerinde Kubilay'lann kesik başlarıyla meydanlarda dolaşmak mı gerekecektir."
20. sayfasında Cumhuriyet Gazetesinde İlhan SELÇUK 31.12.2003 tarihli
yazısında Başbakanlık Müsteşan Ömer DİNÇER için Softa, Bağnaz, Yobaz ve Mürteci gibi
sözcükler kullandığı için Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde tazminata mahkum edilmiş,
Yargıtay bozmuş, şeklinde yazılar olduğu,
Şüphelinin darbe söylemlerini sadece telefon görüşmelerinde değil Lions klübü gibi dernekler de yaptığı konuşmalarda açıkça söylemekten çekinmediği, yine yukanda belirtilen tutanak içeriğine göre şüphelinin Ankara Tandoğan meydanında yapılan mitingi hem kendisi hem de üniversite öğretim görevlilerinin katılımını sağlamak suretiyle ORDU GÖREVE pankartlannı taşıyıp taşıttığı, Habip Ümit SAYIN'in ek ifadesine göre de Taksim'de örgütsel içerikli toplantılar düzenlediği anlaşılmaktadır. Tüm bu deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN yapılanması içinde bizzat ERGENEKON başkanlığı bünyesinde sivil şahıslarca yönetileceği belirtilen Teori Tasarım ve Planlama Dairesi Başkanlığı (sivil) içinde görevli yönetici konumunda olduğu, kendi konumu ve toplumdaki kariyeri ile ulaşıp etkileyebileceği kesimleri darbe yaptırmaya teşvik etmek ve bu amaçla ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN temel amaçlanna ulaşmayı sağlamak için faaliyetlerde bulunmak suretiyle Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine Karşı halkı ve Türk Silahlı Kuvvetlerini darbe yoluyla isyana tahrik ve teşvik etme suçunu planlı ve ısrarlı bir şekilde işlediği, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs ettiği anlaşıldığından;
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun üzerine atılı eylemlerine uyan; TCK'nun 314/1, 313/1 ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddeleri gereğince cezalandırılması talep edilmiştir.
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU yasadışı ERGENEKON terör örgütünün yöneticisi konumunda olup, 5237 Sayılı TCK'nun 314/3. maddesi "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuna ilişkin diğer hükümler, bu suç açısından aynen uygulanır" ve TCK'nun 220/5. maddesi de "Örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı aynca fail olarak cezalandınlır" hükmü gereği, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen tüm suçlardan 5237 Sayılı TCK'nun 314/3 maddesi yollaması ile TCK'nun 220/5. maddesi gereğince ERGENEKON terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenen tüm suçlardan sorumlu tutulmasının yasal zorunluluk olması nedeniyle;
1-Cumhuriyet Gazetesine 3 kez bomba atılması nedeniyle, ruhsatsız patlayıcı madde bulundurmak ve taşımak, korku ve panik yaratacak şekilde patlayıcı madde kullanma, mala zarar vermek suçlarından TCK'nun 174/1-2 (hukuki kesinti oluşturan iddianame öncesi tüm ruhsatsız patlayıcı bulundurma eylemleri Yargıtay kararlannda tek suç sayıldığından alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle bir kez uygulanması), 170/1-c (3 kez), 151/1(3 kez),
2-Danıştay saldırısında Türk Milleti adına yargılama görevini yürütmekte iken
görevinin başında katledilen yargı şehidi Mustafa Yücel ÖZBİLGİN'in tasarlayarak
öldürülmesi, mağdurlar Mustafa BİRDEN, Ayla GÖNENÇ, Ayfer ÖZDEMİR ve Ahmet
ÇOBANOĞLU'nun tasarlayarak öldürülmeye teşebbüs edilmesi nedeniyle TCK'nun
82/a-g, 82/a-g, 35/2. maddesi (4 kez), ,, --" - - v
3- Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler; Muzaffer
TEKİN, İsmail YILDIZ, Ergün POYRAZ, Kemal KERİNÇSİZ, Mete YALAZANGİL,
Aydm YÜKSEK, Muzaffer ŞENOCAK, Fikret EMEK'in işlemiş oldukları; Devletin
güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması
gereken bilgileri temin etmek suçundan dolayı TCK'nun 327/1. maddesi gereğince (8)
SEKİZ KEZ,
-
Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler; İsmail YILDIZ, Ergün POYRAZ, Mete YALAZANGİL, Aydm YÜKSEK, Muzaffer ŞENOCAK ve Fikret EMEK'in işlemiş oldukları; Devletin güvenliğine veya iç veya dış siyasal yararlarına ilişkin belge veya vesikaları geçici de olsa, bunları tahsis olundukları yerden başka bir yerde kullanmak suçu nedeniyle: TCK'nun 326/1. maddesi gereğince, (6) ALTI KEZ,
-
Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler; Gazi GÜDER, Ayşe Asuman ÖZDEMİR, Halil Behiç GÜRCİHAN, İsmail YILDIZ, Kemal ŞAHİN, Mehmet Murat YÜCEL, Feridun Refik NUHOĞLU, Ergün POYRAZ, Fikret EMEK, Doğu PERİNÇEK, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK, Sevgi ERENEROL, Habip Ümit SAYIN, Hikmet ÇİÇEK, Kemal KERİNÇSİZ, Nusret SENEM, Erkut ERSOY ve Murat ÇAGLAR'in işlemiş oldukları, Kişilerin siyasî, felsefî veya dinî görüşlerine, ırkî kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlâkî eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydetmek suçu nedeniyle; TCK'nun 135/2-1,43/2. maddesi gereğince (18) ONSEKİZ KEZ,
6- Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler; Oktay
YILDIRIM, Mehmet DEMİRTAŞ ve Fikret EMEK'in işlemiş oldukları, süahlı terör
örgütüne ait silahları depolamak suçu nedeniyle; TCK'nun 315 ve 3713 Sayılı Terörle
Mücadele Kanunun 5. maddesi gereğince (3) ÜÇ KEZ,
-
Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler: Ayşe Asuman ÖZDEMİR ve Halil Behiç GÜRCİHAN'in işlemiş oldukları, Adil Yargılamayı Etkileme suçu nedeniyle; TCK'nun 288. maddesi gereğince (2) İKİ KEZ,
-
Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler: Fikret EMEK, Hayrettin ERTEKİN, Hikmet ÇİÇEK, Halil Behiç GÜRCİHAN, Hayati ÖZCAN, Ergün POYRAZ, Nusret SENEM ve Doğu PERİNÇEK'in işlemiş oldukları; Yetkili makamların kanun ve düzenleyici işlemlere göre açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri temin etmek suçu nedeniyle, TCK'nun 334/1 maddesi gereğince (8) SEKİZ KEZ,
-
Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler: İsmail YILDIZ, Bekir ÖZTÜRK, Hüseyin GÖRÜM ve Fuat ERMİŞ'in işlemiş oldukları; Askerleri kanunlara karşı itaatsizliğe teşvik etmek suçu nedeniyle, TCK'nun 319/1, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddesi gereğince (4) DÖRT KEZ,
10- Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheliler: Mehmet Fikri
KARADAĞ, Hayrettin ERTEKİN ve Muhammet YÜCE'nin işlemiş oldukları; Tutuklu,
hükümlü veya suç delillerini bildirmeme suçu nedeniyle, TCK'nun 284/1 maddesi
gereğince (3) ÜÇ KEZ,
11- Ergenekon terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde şüpheli Muzaffer
ŞENOCAK'ın işlemiş olduğu; Ruhsatsız patlayıcı bulundurmak suçu nedeniyle,
TCK'nun 174/1 ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5/2. maddeleri,
12- Şüpheli Ergün POYRAZ'ın işlemiş olduğu; Yasaklanan bilgileri açıklamak
suçu nedeniyle TCK'nun 336. maddesi,
13- Şüpheli Mehmet Fikri KARADAĞ ve Hayrettin ERTEKİN'in işlemiş
olduğu; Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek'veprişağılamak suçu nedeniyle
TCK'nun 216/1. maddesi gereğince (2) İKİ KEZ, /^* ' *.J\
^>
14- Şüpheli Hayrettin ERTEKİN ve Aydın YÜKSEK'in işlemiş olduğu 2863 Sayılı yasalara muhalefet etmek suçu nedeniyle, 2863 Sayılı Kanunun 73. maddesi (2) İKİ KEZ,
15-Şüpheli Hayrettin ERTEKİN'in işlemiş olduğu 2813 Sayılı Kanuna muhalif olarak ruhsatsız telsiz kullanmak suçu nedeniyle 2813 Sayılı Kanunun 32/a maddeleri gereğince ayrı ayrı CEZALANDIRILMASI talep edilmiştir.
44-Şüpheli SERHAN BOLLUK a- Emniyet İfadesinde Özetle;
1960 yılında Eskişehir ilinde doğduğunu, İlk ve orta tahsilimi Eskişehir ilinde yaptığını, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesini 1984 yılında bitirdiğini, İki yıl Antalya'da Sağlık Ocağında çalıştıktan sonra Doktorluk mesleğini bıraktığını, 1987 yılında İstanbul'da 2000'e Doğru Dergisinde Gazeteciliğe başladığını, Aydınlık ismi ile günlük gazete çıkarmaya başladığını, 1994 yılında Haftalık olarak Aydınlık Dergisi ismi ile dergi çıkarmaya başladığını. 2000 yılında Ulusal Kanal Televizyonunda çalışmaya başladığını, 2007 yılı başlannda tekrar Aydınlık Dergisinde Genel Yayın Yönetmenliği görevini aldığını. Halen bu görevi sürdürmekte olduğunu, çeşitli tarihlerde Almanya, Fransa, İspanya, ülkelerine turistlik amaçlı gittiğini, Çin ve Kuzey Kore Ülkelerine İşçi Partisi Heyetinde Gazeteci olarak gittiğini, Yine Kıbrıs'a da gazeteci olarak gittiğini. İllegal olarak yurt dışına çıkış yapmadığını, Ankara ilinde Hacettepe Üniversitesinde okurken Afiş Asmak ve Gazete Satmak gibi eylemlerden 3-4 kez göz altına alındığını, 1984 yılında Üniversitede öğrenci iken Yeni Olgu isminde bir aylık gençlik dergisini bir grup arkadaşla çıkarmaya başladığını, Aynı yıl bu nedenle Sıkıyönetim Komutanlığı tarafından gözaltına alındığını, 15 gün gözaltında 15 gün kadarda Mamak Cezaevinde kaldığını, Ailesi hakkında herhangi bir işlem yapılmadığını, 1990 yıllarında Türkiye Gazeteciler Sendikasına Üye olduğunu, bu üyeliğinin devam edip etmediğini bilmediğini, İşçi Partisi Merkez Karar Yürütme Kurulu üyesi olduğunu, Herhangi bir terör örgütüne üyeliği olmadığını, Aydınlık Dergisinde Genel Yayın Yönetmeni olarak çalıştığını, Bu derginin haftalık yasal haber dergisi olduğunu,Ümraniye de ele geçirilen el bombalan ile alakalı herhangi bir bilgisinin bulunmadığmı,basmdan duyduğu kadar bilgisinin bulunduğunu,ismi geçen şahıslan tanımadığını, Tuncay GÜNEY isimli şahıstan elde edilen Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim Ve Geliştirme Projesi 29 Ekim 1999 İstanbul isimli doküman hakkında sorulan soruya vermiş olduğu cevapta, Ergenekon Örgütü üyesi olmadığını böyle bir örgütün varlığı iddiasından önce basından daha sonrada önüne gelen bir sanık ifade ve sorgulanndan (Kemal KERİNÇSİZ, Sevgi ERENEROL) isimli şahıslann ifadeleri avukatlan aracılığı ve bir takım kaynaklar vasıtası ile kendisine geldiğini, ve bu şekilde de bu iddialardan haberdar olduğunu, Genel Yayın Yönetmeni olduğu Aydınlık Dergisinde Ergenekon Soruşturması ile ilgili yazı ve haberlerin mevcut olduğunu, Bu konuda söyleyeceklerinin bundan ibaret olduğunu, Lobi isimli örgütlenme içersinde olmadığım, Böyle bir şeyden yine soruşturma çerçevesinde önce basından daha önce bahsetmiş olduğu ifadelerden bilgi sahibi olduğunu, Bu örgüt hakkında başka bir bilgisinin olmadığını, Genel Yayın Yönetmenliğini yapmış olduğu Aydınlık Dergisi Yönetim Yerinden elde edilen ve burada kendisine gösterilen ajandanın kendisine ait olmadığını, Ajanda içersindeki yazılann kendisine ait olmadığını, Bu ajandanın kimin olduğunu bilmediğini, Bu Derginin yukandaki adresi Derginin idarehanesi olduğunu, Bu ajandayı ilk defa burada gördüğünü, Ajanda da adı geçen bu şahıslann Sabancının katili olarak Belçika'da yargılanan şahıslar olduğunu,
ABDULLAH ARGUN ÇETİN isimli şahsı şahjea-tanımadığmı, ismen tanıdığını, bu şahsın provokatör olduğunu, Gazete ve dergileri dolaşıp birtakım yalan yanlış haberler verdiğini, Ankara Bürosuna geldiğini hatırladığını, Öu gelişinin 5-6 yıl kadar önce olduğunu,
Geldiğinde bu şahıstan nüfus cüzdan fotokopisi aldıklarını, bunu Kendisi hakkında araştırma yapmak için aldıklarını, Bu şahısın Ankara Bürosuna gelmesinden sonra kendisi hakkında bir araştırma yaptıklarını, kendilerinden önce başka yayın organlarına da gittiğini öğrendiklerim, verdiği bilgilerinde yalan yanlış olduğunu öğrendiklerini,
07.02.2008 saat 17:53:08 de Doğu PERİNÇEK ile yaptığı telefon görüşmesi hakkında sorulan soruya vermiş olduğu cevapta; görüşmenin doğru olduğunu, Doğu PERİNÇEK ile bu görüşmeyi yaptığını, Doğu PERİNÇEK'i 30 yıldır tanıdığını, Türkiye İşçi Köylü Partisi Ankara Genel Merkezinde tanıştıklarını, o tarihten beridir kendisi ile gerek yüz yüze gerekse telefonla görüştüğünü, Aydınlık Dergisinin Başyazarı olduğunu, İşçi Partisi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına üç kere AKP'nin kapatılmasını isteyen dilekçe verdi. Ankara Bürosunda AKP kapatılsın şeklindeki İşçi Partisinin bu girişimini kapak konusu yapılmasını önerdi. Doğu PERİNÇEK'e bu öneriyi ilettiğini. Bu öneriye karşı Doğu PERİNÇEK AKP'yi bir halk devrimi ile zaten devrileceğini yani AKP'nin iktidardan olacağını belirterek bu öneriye karşı çıktığını. Görüşmede geçen Bedri ismi Mehmet Bedri GÜLTEKİN isimli İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı olduğu, Mehmet CENGİZ'in ise İşçi Partisi Merkez Yürütme Kurulu Üyesi olduğunu, Görüşmeden hatırladığının bunlardan ibaret olduğunu,
22.02.2008 saat 15:10:21 tarihinde Ferid İLSEVER ile yapmış olduğu telefon görüşmesi hakkında sorulan soruya vermiş olduğu cevapta; bu görüşmeyi yaptığını, Görüşmede geçen konular doğru olduğunu, Şimdi hatırlayamadığı ancak o zaman Vedat YENERER ile ilgili bir haber yapacak olduğunu, Bu soruşturmayı duyduğu için Ferid İLSEVER kendisini aradığım, Hadiye YILMAZ'm eşi olduğunu, bu eşinden iki çocuğunun olduğunu, Resmi nikahlarının bulunmadığını, 05333959324 nolu görüşmede kullandığı telefonun eşinin adına kayıtlı olduğunu, İsmi geçen diğer şahısları tanımadığını,
13.03.2008 Saat 10:41:56 Tarih Ve Zaman Diliminde Doğu Perinçek İsimli şahısla yapmış olduğu telefon görüşmesi hakkında sorulan soruya vermiş olduğu cevapta; bu görüşmeyi hatırladığını, Tuncay GÜNEY'in Doğu PERİNÇEK'in verdiği referans ile Irak'a gittiği, giderken 12 Tır silah götürdüğü, bu silahlan Talabani'ye, Barzani'ye ve PKK'ya verdiği şeklinde iddialarının olduğu, Doğu PERİNÇEK'e telefonda aktardığı konunun bu konu olduğunu bu telefon görüşmesinde Doğu PERİNÇEK'e haberi berbat etmişler şeklinde ifadeler kullandığını, Görüşmede adı geçen Yiğit BULUT ismi şahsın Radikal Gazetesinde Köşe yazarlığı olduğunu ve görüşmenin bunlardan ibaret olduğunu,
14.03.2008 saat 13:37:24 tarih ve zaman diliminde FERİD İLSEVER isimli şahıs ile yapılan telefon görüşmesi hakkında sorulan soruya vermiş olduğu cevapta; Bu görüşmenin doğru olduğunu, O gün beni Ferid İLSEVER (Ulusal Kanalın Genel Yayın Yönetmeni aynı zamanda İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısıdır)in aradığım Aydınlık Dergisi bu tarihten 4-5 sayı öncesinde Gladyo nun merkezi Emniyet içine kaymıştır gerçeğini saptayarak yayın yapınca Zaman Gazetesi saldırıya geçti. Gerek Doğu PERİNÇEK ile ilgili gerekse İşçi Partisi ile ilgili yalan yanlış haberler yaptı, bu konuda Zaman Gazetesinde çıkan bu yönlü bir haber üzerine Doğu PERİNÇEK'in kendisine yazdırdığı ve dergiye koymasını istediği ayrıca Sayın Orgeneral Hüseyin KIVRIKOGLU'na faks yolu ile iletilmesini istediği bir basın açıklaması olduğunu, Nitekim bu açıklama derginin geçen sayısında 16 Mart 2008 tarihli Aydınlık Dergisinde yayınlandığını, Fenerbahçe Ordu evi Emekli Generallerin uğrak yeridir, genellikle kendilerine ulaşılmak istendiğinde oradan ulaşıldığını, Beyoğlu ilçesi istiklal caddesi deva çıkmazı no:7 sayılı yerde bulunan ve aydınlık dergisinin eski sayılarının arşivlendiği, muhasebesinin tutulduğu binanın birinci katında bulunan yerde 21.03.2008 tarihinde yapılan aramada (3) adet fuji marka vhs video kaseti elde edildiği, Bu kasetlerin yapılan incelemesinde (3) vhs video kasetinin içeriğindeki^jörüntülerin aynı olduğu ve bu
görüntülerde Erdal Angın ve Hüseyin İsimli şa|öslapnTş1^artililer tarafından ayrı ayrı
sorgulandıkları sorgulayan şahısların sadece seslerinin duytH
Dostları ilə paylaş: |