Kendi bölgemize ait türkü,hikaye,mani,efsane vb. hazırlamak
Ege Bölgesi'nde yer alan Manisa İli'nin yüzölçümü 13.810 km 2 'dir. Yükselti ise 43 m. ile 750 m. arasında değişmektedir. İl Merkezinden doğuya gidildikçe yükselti artmaktadır.
Ege Bölgesi'nde yer alan Manisa İli'nin yüzölçümü 13.810 km 2 'dir. Yükselti ise 43 m. ile 750 m. arasında değişmektedir. İl Merkezinden doğuya gidildikçe yükselti artmaktadır.
İdari bakımdan doğudan Uşak ve Kütahya, kuzeyden Balıkesir, güneyden Aydın, güneydoğudan Denizli, güneybatı ve batıdan İzmir İlleriyle çevrilidir.
İlin güney ve kuzeyi dağlarla kaplıdır. 2070 m. yüksekliğe sahip olan ve Salihli ilçe sınırlarındaki Bozdağlar kütlesinde bulunan Kumpınar Tepe Manisa’nın en yüksek dağıdır.
Pencereye taş atma İçeriye ses gelir Ben nasıl evleneyim Ağabeyim evlenmeyince Dumanlı dağlara duman iniyor Oğlanlara düğün yapmak zor geliyor Gelin kınası kara Kaynanamda çok para Çok olursa ne fayda Düğün yapar bahara Dumanlı dağlara duman iniyor Oğlanlara düğün yapmak zor geliyor
Gurdular düğün daşını Gaynadırlar amanın imanın a canım keşgek aşını Gızlar gelin gidiyor Analar bubalar amanın imanım edivesin yasını Avluda alay gurulsun Zurnalar çift çift amanın imanım a canım sazlar çalınsın Gızlar gelin gidiyor Analar bubalar amanın imanım edivesin yasını
Gurdular düğün daşını Gaynadırlar amanın imanın a canım keşgek aşını Gızlar gelin gidiyor Analar bubalar amanın imanım edivesin yasını Avluda alay gurulsun Zurnalar çift çift amanın imanım a canım sazlar çalınsın Gızlar gelin gidiyor Analar bubalar amanın imanım edivesin yasını
Çok eski çağlarda Manisa da Niobe adlı bir kadın yaşarmış. Niobe'nin tam oniki tane çocuğu varmış Bunlardan altısı kız,altısı erkekmiş Niobe, bu kadar çok çocuğa sahip olduğu için kendisiyle pek gururlanırmış Zamanla diğer kadınları küçümsemeye, çarşıda açıkca kendini övmeye başlamış "Hepinizden üstünüm ben" diyormuş, diğer kadınlara Hanginizin benim kadar çok çocuğu var? Analık konusunda Leto bile aşık atamaz benimle Leto sözünü duyan kadınlar korkuyla "aman sus" Niobe diyorlarmış "Leto böyle konuştuğunu bir duyarsa " Kadınlar haklıymış korkmakta, çünkü; leto bir tanrıçaymış..Üstelik eski çağda orada yaşayan insanların tapındığı tanrı ve tanrıçaların en güçlülerinden biriymiş.
Çok eski çağlarda Manisa da Niobe adlı bir kadın yaşarmış. Niobe'nin tam oniki tane çocuğu varmış Bunlardan altısı kız,altısı erkekmiş Niobe, bu kadar çok çocuğa sahip olduğu için kendisiyle pek gururlanırmış Zamanla diğer kadınları küçümsemeye, çarşıda açıkca kendini övmeye başlamış "Hepinizden üstünüm ben" diyormuş, diğer kadınlara Hanginizin benim kadar çok çocuğu var? Analık konusunda Leto bile aşık atamaz benimle Leto sözünü duyan kadınlar korkuyla "aman sus" Niobe diyorlarmış "Leto böyle konuştuğunu bir duyarsa " Kadınlar haklıymış korkmakta, çünkü; leto bir tanrıçaymış..Üstelik eski çağda orada yaşayan insanların tapındığı tanrı ve tanrıçaların en güçlülerinden biriymiş.
Ama Niobe'nin umurunda mı? Duyarsa duysun dermiş bağıra bağıra Yalan mı? Tanrıça Leto’ nun sadece iki çocuğu var, benimse tam on iki !!! tanrıça leto o sırada Menderes ırmağının kıyısında dinlenmekteymiş. Yaramaz bir rüzgar,kıs kıs gülerek, Niobenin sözlerini tanrıçanın kulağına fısıldayı vermiş. Öfkesinden deliye dönen Leto hemen çocuklarını yanına çağırmış. Güneş gibi parlayan yakışıklı tanrı Apollon ile güzeller güzeli tanrıça Artemis bir ışık demeti halinde annelerinin önünde durmuşlar. Leto çocuklarına olayı anlatıp onlardan Niobe'yi cezalandırmalarını istemiş. Apollon ile Artemis gümüş yaylarını kuşanıp Niobenin çocuklarının peşine düşmüşler . Niobe nin altı kızı Artemis'in, altı oğlu Apollon' un oklarıyla can vermiş. Bu olayı gören Niobe ise, üzüntüsünden o anda taş kesilmiş.
Ama Niobe'nin umurunda mı? Duyarsa duysun dermiş bağıra bağıra Yalan mı? Tanrıça Leto’ nun sadece iki çocuğu var, benimse tam on iki !!! tanrıça leto o sırada Menderes ırmağının kıyısında dinlenmekteymiş. Yaramaz bir rüzgar,kıs kıs gülerek, Niobenin sözlerini tanrıçanın kulağına fısıldayı vermiş. Öfkesinden deliye dönen Leto hemen çocuklarını yanına çağırmış. Güneş gibi parlayan yakışıklı tanrı Apollon ile güzeller güzeli tanrıça Artemis bir ışık demeti halinde annelerinin önünde durmuşlar. Leto çocuklarına olayı anlatıp onlardan Niobe'yi cezalandırmalarını istemiş. Apollon ile Artemis gümüş yaylarını kuşanıp Niobenin çocuklarının peşine düşmüşler . Niobe nin altı kızı Artemis'in, altı oğlu Apollon' un oklarıyla can vermiş. Bu olayı gören Niobe ise, üzüntüsünden o anda taş kesilmiş.
Efsane böyle bitiyor. Dağın yamacında duran kadın başı, görüntüsündeki kayaya çok yakından bakıldığında gözyaşlarının aktığı görülürmüş. Başka bir bir söylenti de eğer yanında oynayan çocuklar olursa gözyaşları kesilirmiş.
Efsane böyle bitiyor. Dağın yamacında duran kadın başı, görüntüsündeki kayaya çok yakından bakıldığında gözyaşlarının aktığı görülürmüş. Başka bir bir söylenti de eğer yanında oynayan çocuklar olursa gözyaşları kesilirmiş.
Ah buğdayım buğdayım Sereyim kurudayım Geçme kapım önünden Ben seni unudayım
Ah buğdayım buğdayım Sereyim kurudayım Geçme kapım önünden Ben seni unudayım
Bostanlarda fasulye Anam gitti gezmeye Ben anamdan örendim İnce boncuk çizmeye
Dere boyu gidelim Koyun kuzu güdelim Sennen beni görmüşler İnkâr bayrım edelim
Çaya vardım çay susuz Çadır kurdum yaylasız Benim yavrum pek huysuz Ninni yavrum ninni
Her yıl 21-25 Mart tarihleri arasında Manisa'da yapılan Mesir Şenlikleri birçok ünlü ve siyasetçi katılımıyla gerçekleşmektedir. Kanuni'nin Annesi Hafsa Sultanı iyileştiren 41 çeşit baharattan oluşan mesir macunu her yıl cami kubbe ve minarelerinden halka saçılarak dağıtılır yüzyıllardan beri..
Her yıl 21-25 Mart tarihleri arasında Manisa'da yapılan Mesir Şenlikleri birçok ünlü ve siyasetçi katılımıyla gerçekleşmektedir. Kanuni'nin Annesi Hafsa Sultanı iyileştiren 41 çeşit baharattan oluşan mesir macunu her yıl cami kubbe ve minarelerinden halka saçılarak dağıtılır yüzyıllardan beri..
Uygarlık beşiği Anadolu’nun en eski tarihi kentlerinden olan Manisa’da Mesir geleneği ile anlamlı bir yardımlaşma ve bayram havası hissedilir. Önceleri tedavi amaçlı kullanılan daha sonra ise gelenek haline gelen Mesir’in ortaya çıkışı hakkında çeşitli inanışlar bulunmaktadır.
Uygarlık beşiği Anadolu’nun en eski tarihi kentlerinden olan Manisa’da Mesir geleneği ile anlamlı bir yardımlaşma ve bayram havası hissedilir. Önceleri tedavi amaçlı kullanılan daha sonra ise gelenek haline gelen Mesir’in ortaya çıkışı hakkında çeşitli inanışlar bulunmaktadır.
İnanışa göre; Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim’in eşi, Muhteşem Süleyman diye tarihe geçen Kanuni Sultan Süleyman’ın Annesi Hafsa Sultan Manisa’dayken hastalanır. Hastalığına çare bulunamayan Sultan’ın kendisinin yaptırdığı Sultan Camii Medresesi’nin başına getirilen Merkez Efendi bitki ve baharatların karışımından oluşan bir macun hazırlar. 41 çeşit baharat karıştırılarak hazırlanan macunu yiyerek sağlığına kavuşan Hafsa Sultan hastalara bu ilacın verilmesini ister. Halktan gelen isteğin artması üzerine kağıtlara sardırılan macunun Sultan Camii’nin kubbe ve minarelerinden saçılmasını buyurur. Manisa Mesir Şenlikleri bu şekilde doğmuştur.
Mesir’in hazırlanışında kullanılan 41 çeşit baharat şunlardır;
Zencefil, Zulumba, Kremtartar, Kişmiş, Kebabiye, Havlican, Hindistan Cevizi, Anason, Yenibahar, Hiyerşambe, Çamsakızı, Zağfran, Üdül Kahr, Çöpçini, Hardal, Eksir, Karanfil, Çivit, Meyan Balı, Tiryak, Sarı Helile, Raziyane, Kimyon, Zerdeçal, Tarçın Çiçeği, Karabiber, Çörek Otu, Darıfülfül, Ravend, Limon Tuzu, Kakule, Şamlı, Vanilya, Şeker, Günbalı, Hindistan Çiçeği, Limon Kabuğu, Galanda, Tekemercini Tohumu ve Portakal Kabuğu’dur…
Aigai Antik Kenti (Manisa-Merkez) Manisa’ya yaklaşık 49 km mesafedeki Köseler Köyü yakınında bulunan ve Nemrut Kale adıyla anılan Aigai, Herodot’un bahsettiği Batı Anadolu’daki 12 Aiol kentinden biridir. Çevreye hâkim bir konumdaki kayalık bir tepe üzerinde bulunan kentin tarihi, M.Ö. 8.yüzyıla kadar inmektedir. M.S. 17 yılındaki depremde büyük ölçüde hasar gördüğü ve onarım geçirdiği, Helenistik dönemde ise önemli bir ticari merkez olduğu anlaşılan kentte kazı çalışması yapılmamıştır. Kentin surları arazinin durumuna göre inşa edilmiştir. Surlar içinde üç katlı agora ve bu yapıyı taşıyan duvarlar, meclis binası, teras duvarlı stadyum, tiyatro ve Demeter Tapınağı gibi kalıntılar bulunmaktadır
Aigai Antik Kenti (Manisa-Merkez) Manisa’ya yaklaşık 49 km mesafedeki Köseler Köyü yakınında bulunan ve Nemrut Kale adıyla anılan Aigai, Herodot’un bahsettiği Batı Anadolu’daki 12 Aiol kentinden biridir. Çevreye hâkim bir konumdaki kayalık bir tepe üzerinde bulunan kentin tarihi, M.Ö. 8.yüzyıla kadar inmektedir. M.S. 17 yılındaki depremde büyük ölçüde hasar gördüğü ve onarım geçirdiği, Helenistik dönemde ise önemli bir ticari merkez olduğu anlaşılan kentte kazı çalışması yapılmamıştır. Kentin surları arazinin durumuna göre inşa edilmiştir. Surlar içinde üç katlı agora ve bu yapıyı taşıyan duvarlar, meclis binası, teras duvarlı stadyum, tiyatro ve Demeter Tapınağı gibi kalıntılar bulunmaktadır
Tepe Mezarlığı Ören Yeri (Akhisar) Akhisar ilçesinin üzerinde bulunduğu Antik Thyateira Kenti, geçmişi erken bronz çağ dönemine kadar inen bir kenttir. Antik çağda önemli dokumacılık merkezlerinden biri olan Thyateira, bölgedeki başlıca merkezlere ulaşımı sağlayan yolların kesiştiği bir noktada bulunması nedeniyle, askeri ve ticari açıdan da önemli bir kavşak oluşturmaktaydı. Halk arasında “Tepe Mezarlığı” adıyla anılan semtte yapılan kazılarda, Roma dönemine ait sütunlu bir cadde ile çeşitli mimari parçalar ve sikkeler bulunmuştur. Mevcut kalıntıların yanı sıra, Hıristiyanlığın ilk çağlarına ait Ege Bölgesi’nde bulunan yedi kiliseden, Thyateira Kilisesi’nin bulunduğu yer olarak da inanç turizmi kapsamında ziyaret edilen önemli yerlerden biridir.
Tepe Mezarlığı Ören Yeri (Akhisar) Akhisar ilçesinin üzerinde bulunduğu Antik Thyateira Kenti, geçmişi erken bronz çağ dönemine kadar inen bir kenttir. Antik çağda önemli dokumacılık merkezlerinden biri olan Thyateira, bölgedeki başlıca merkezlere ulaşımı sağlayan yolların kesiştiği bir noktada bulunması nedeniyle, askeri ve ticari açıdan da önemli bir kavşak oluşturmaktaydı. Halk arasında “Tepe Mezarlığı” adıyla anılan semtte yapılan kazılarda, Roma dönemine ait sütunlu bir cadde ile çeşitli mimari parçalar ve sikkeler bulunmuştur. Mevcut kalıntıların yanı sıra, Hıristiyanlığın ilk çağlarına ait Ege Bölgesi’nde bulunan yedi kiliseden, Thyateira Kilisesi’nin bulunduğu yer olarak da inanç turizmi kapsamında ziyaret edilen önemli yerlerden biridir.
Sardes Antik Kenti (Salihli) Lidya Devleti’nin başkenti olan Sardes Antik Kenti’nin kalıntıları Salihli İlçesi, Sart Kasabası’ndadır. Sart ve yöresinin 5000 yılı aşkın bir süredir çeşitli yerleşimlere sahne olduğu, Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli bir yerleşim merkezi olduğu kazı çalışmalarından anlaşılmaktadır. Tarihte devlet güvencesinde paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Lidya döneminin Sardes Kenti, tarım, hayvancılık, ticaret ve Paktolos (Sart ) Çayı’nda yapılan altın madenciliği sayesinde zengin bir kent olmuştu. M.Ö. 7. yüzyıldan başlayarak M.S. 7. yüzyıl erken Bizans dönemine kadar süren 14 yüzyıl boyunca Sardes gerek ulaşım, gerekse idari ve ticari bakımdan önemli bir kent olma özelliğini korumuştur. İncil’in Vahiy bölümünde, Hıristiyanlığın batıya yayılmasında önemli rol oynayan Batı Anadolu’daki yedi kiliseden biri olarak anılan Sardes, dini açıdan da ayrı bir öneme sahiptir.
Sardes Antik Kenti (Salihli) Lidya Devleti’nin başkenti olan Sardes Antik Kenti’nin kalıntıları Salihli İlçesi, Sart Kasabası’ndadır. Sart ve yöresinin 5000 yılı aşkın bir süredir çeşitli yerleşimlere sahne olduğu, Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli bir yerleşim merkezi olduğu kazı çalışmalarından anlaşılmaktadır. Tarihte devlet güvencesinde paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Lidya döneminin Sardes Kenti, tarım, hayvancılık, ticaret ve Paktolos (Sart ) Çayı’nda yapılan altın madenciliği sayesinde zengin bir kent olmuştu. M.Ö. 7. yüzyıldan başlayarak M.S. 7. yüzyıl erken Bizans dönemine kadar süren 14 yüzyıl boyunca Sardes gerek ulaşım, gerekse idari ve ticari bakımdan önemli bir kent olma özelliğini korumuştur. İncil’in Vahiy bölümünde, Hıristiyanlığın batıya yayılmasında önemli rol oynayan Batı Anadolu’daki yedi kiliseden biri olarak anılan Sardes, dini açıdan da ayrı bir öneme sahiptir.