Hldlniava V l h o n I n, I,1 V a hjhvi 3a I o I l n V 31 V h fi 11 fi



Yüklə 8,43 Mb.
səhifə215/980
tarix09.01.2022
ölçüsü8,43 Mb.
#92016
1   ...   211   212   213   214   215   216   217   218   ...   980
OIIVIER, GUILLAUME-ANTOINE

(19 Ocak 1756, Arcs - l Ekim 1814, Lyon) Fransız gezgin.

Fransa'nın güneyinde Frejus kenti yakınlarında bir köyde doğan Olivier, 17 yaşında Montpellier Üniversitesi'nden tıp doktoru unvanını aldıktan sonra Paris'e gelerek kent çevresinin bitki örtüsü ve böcekleri konusunda araştırmalarla görevlendirildi. 1789 Fransız Devrimi'nden sonra, Osmanlı İmparatorluğu'yla diğer Batılı güçlere karşı ittifak kurmak isteyen yeni hükümet tarafından, yarı bilimsel, yan politik bir misyonla istanbul'a gönderildi. Bruquiere adlı bilim adamıyla birlikte 7 Kasım 1792' de Paris'ten Toulon'a doğru yola çıkan Olivier, Akdeniz kıyılarına vardığında, İstanbul'a gönderilecek olan yeni elçi Semon-ville'in Osmanlı hükümeti tarafından kabul edilmemesi ve Paris'teki karışıklıklar üzerine kışı Toulon'da geçirmek zorunda kaldı. Olivier, misyonun mahiyetine pek ka-

rar verilmemesine rağmen reisülküttabın ve Kaptan-ı Derya Küçük Hüseyin Paşa'nın Fransa'dan istedikleri gemi mühendisleri ve diğer uzmanlarla birlikte 22 Nisan 1793' te Marsilya'dan yola çıkarak 20 Mayıs'ta İstanbul'a vardı.

Paris'ten yola çıkan Elçi Semonville'in yolda Avusturyalılar tarafından yakalanması ve onun gelmesini hazırlamak üzere gönderilen olağanüstü elçi Descorches'ün, Osmanlı sınırında iki ay boyunca alıkon-duktan sonra İstanbul'a vardığında, krallık rejimine bağlı kalan Fransız kolonisinin gazabına uğraması, Olivier ve arkadaşlarını da zor durumda bıraktı. Ancak, parasızlıktan kentin dışına çıkamadıklarından, kışa kadar İstanbul'u gezdiler. Kent nüfusunun 500.000 kadar olabileceğini yazan Olivier, Rumların bu nüfusun altıda birini oluşturduklarını, Ermenilerin onlardan daha az olduklarım, Yahudilerin de en küçük yerli cemaati oluşturduklarım söyler. Avrupalılar ise 2.000 kadardır.

O sırada Almanya'dan gelen bir oyuncu, Beyoğlu'nun ucunda ilk tiyatroyu kurmuştur. Beyoğlu'nun ötesindeki mezarlıkları gezen yazar, oradan Maçka sırtlarında bulunan ve bakımsız duran Bayıldım Köşkü'nü ve deniz kıyısındaki Beşiktaş Sa-rayı'nı görür. Kasımpaşa Tersanesi'nde ise İsveçli mühendisler yeni bir onarım havuzu inşa etmektedirler. Limanda ticaret gemileri Galata ve ötesinde Salıpazarı ve Fındıklı'da yanaşırken, donanma da Fındıklı ile Beşiktaş arasında demir atmaktadır. Tophane'de ise o sırada III. Selim'in inşa ettirdiği topçu kışlaları yapılmaktaydı.

3 Haziran'da Üsküdar'a geçen Olivier, Çamlıca Tepesi'ne çıktıktan" sonra Rıfaî Tekkesi'ndeki zikri seyretmeye gider ve Üsküdar'da yapılan ipek ve pamuklu kumaşlardan söz eder. Birkaç gün sonra ise Levent Çiftliği ziyaret edilir. Burası I. Ab-dülhamid tarafından Cezayirli Hasan Pa-şa'ya verilmiş, o da orada donanma leventlerini muhafız olarak yerleştirmişti. Olivi-er'nin zamanında çiftlik III. Selim tarafından kurulan yeni ordunun kışlaları olarak kullanılıyordu. Burada ulufeli bostancılardan oluşturulan 1.200 kişilik bir piyade birliği, 1.000 topçu ve humbaracı, bir süvari topçu bölüğü yerleştirilmişti ve ahırların önemine bakılırsa bir süvari birliği de yerleşmeye hazırlanıyordu. Aynı zamanda buralarda, III. Selim döneminin (1789-1807) başlarında bir İspanyol mühendisi tarafından bir tüfek ve süngü imalathanesi kurulmuş, sonradan terk edilmiş, şimdi de yeniden harekete geçmişe benziyordu.

10 Haziran'da San Stefano'ya (Yeşilköy) bir gezinti yapan ve orada bir İtalyan tarafından kurulan baruthaneyi gören Olivier ertesi gün Marmara surları boyunca geri döner. 13 Haziran'da ise Boğaziçi gezisine çıkılır. Beşiktaş Sarayı'mn önünde ve tek bir yerleşme birimi gibi deniz kıyısında uzanan Ortaköy, Kuruçeşme ve Arna-vutköy'ün önünden geçilerek Büyükde-re'ye varılır. Orada bentler gezildikten sonra Ermenilerin tersane yararına Karadeniz kıyılarında bir madenkömürü ocağını işletmeye koyuldukları öğrenilir ve yerine gi-

dilir. Kilyos çevresinde deniz kıyısında olması gereken bu ocakta Ermeni ustalar galeri kazmadan denize bakan kayaları indirerek işletmeye çalışırlar ancak elde edilen kömür değersiz ve kullanılamaz haldedir.

Ağustos ayı sonlarında adalara gidilir. 2-3.000 Rumun oturduğu Büyükada bir mesire yeridir. Orada Olivier açık saçık bir Karagöz gösterisi görür. Oradan Heybe-li'ye geçilerek Rum manastınndaki cehennem tasviri seyredilir.

İstanbul'dan Paris'e göndermiş oldukla-n misyonun devamı hakkındaki mektuplarının yanıtını beklerken Olivier ve yanındakiler 26 Kasım'da Ege adaları turuna çıkarlar. Adadan adaya yaptıkları bu yolculuk l yıla yakın sürer ve Girit'i de dolaştıktan sonra 3 Ekim 1794'te İskenderiye'ye varırlar. Kışı ve baharı Mısır'da geçirdikten sonra kendilerine ulaşan direktifler iran'a gitmelerini emreder, ancak bunun için yeniden İstanbul'dan geçilecektir. 28 Mayıs 1795'te İskenderiye'den gemiye binerek 14 Temmuz'da İstanbul'a varırlar. Orada gerekli izinler alındıktan sonra karayoluyla gidilecekken yeniden denizyolu yeğlenir. 30 Ağustos'ta yola çıkılarak 5 Ekim'de Beyrut'a varılır. Oradan hareketle Bağdat, Kirmanşah ve Hemedan'dan geçerek 2 Temmuz 1796'da Tahran'a varılır. Şahla görüşen Olivier ve yanındakiler Kum ve İsfahan'a doğru bir yolculuk yaparlar. Buradan 15 Kasım'da yola çıkarak Bağdat'a ve oradan kervanla Lazkiye'ye kadar gelirler. Lazkiye'den4 Eylül 1797'de Larnaka'ya geçerler ve oradan Girne'ye giderek karşıya Anamur'un doğusunda bir koya çıkarlar. Toroslar'ı aşarak Karaman'a ve oradan Konya'ya varan heyet Afyonkarahi-sar ve iznik üzerinden izmit Körfezi'nde-ki Dil İskelesi'ne varır. Orada kalyoncular üç gemiyle yolcuları karşıya geçirirler. Bir Rum köyü olan Pendik ve Türklerle Rumların birlikte yaşadığı Kartal geçildikten sonra 18 Ekim'de İstanbul'a varılır.

Bir kışı daha başkentte geçiren Olivier, burada 8 Nisan'da III. Selim'in Kâğıthane'de Imrahor Köşkü'nde düzenlediği geçit resminde hazır bulunur, ancak askerleri düzensiz, silah ve üniformaları derme çatma bulur. 30 Mayıs'ta bir Türk gemisiyle yola çıkan heyet Atina'ya ve oradan Pat-ras yoluyla Korfu üzerinden 24 Eylül'de An-kona'ya varır. Orada, yolculuğun büyük bir kısmında hasta olan Bruquiere ölür, Olivier ise karayoluyla aralıkta Paris'e ulaşır.

Seyahat kitabı Voyage dans l'empire ot-boman l'Egypte et la Perse, faitpar ordre du gouvernement pendant leş sixpremi-eres annees de la Republique adıyla 1801, 1804 ve 1807 tarihlerinde 3 büyük boy cilt olarak yayımlanmıştır. 6 ciltlik küçük boy baskısı da vardır. 1801'de de folio bir atlası basılmıştır. Atlasta Olivier tarafından çizilen ve o yıllarda İstanbul'da bulunan mühendis Gabriel Monnier tarafından tamamlanan bir Boğaziçi haritası vardır. Yapıtın Almanca çevirisi 1802-1808 arasında Weimar'da, Felemenkçe çevirisi 1811-1813 arasında Amsterdam'da basılmıştır. Yalnız birinci cildin 1801 Londra baskılı İngilizce çevirisi vardır. Türkiye ile ilgili

bölümü Türkiye Seyahatnamesi adıyla çevrilmiştir (Ankara, 1976).

Dönüşünden sonra Paris'teki Maison Al-fort veteriner okulunun zooloji profesörlüğüne atanan Olivier, bir yolculuk sırasında Lyon'da bulunurken beyin kanamasından ölmüştür.

STEFANOS YERASİMOS


Yüklə 8,43 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   211   212   213   214   215   216   217   218   ...   980




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin