Hldlniava V l h o n I n, I,1 V a hjhvi 3a I o I l n V 31 V h fi 11 fi



Yüklə 8,43 Mb.
səhifə441/980
tarix09.01.2022
ölçüsü8,43 Mb.
#92016
1   ...   437   438   439   440   441   442   443   444   ...   980
PİRÎ MEHMED PAŞA KÜLLİYESİ

Silivri llçesi'nde, Silivri Kalesi'nin batısında, sahil şeridinde yer alan yapılar topluluğunun merkezinde bulunmaktadır.

Banisi, Pirî Mehmed Paşa, I. Selim'in (hd 1512-1520) son, I. Süleyman'ın (Kanuni) (hd 1520-1566) ilk sadrazamı olup, adına yaptırdığı bu külliyenin naziresinde gömülüdür (1465/1532). 937/1530'da inşa edüen külliyenin yapım yılı Kanuni döneminde başmimarlık yapan Acem (Esir) Ali zamanına denk gelmekle beraber, yapı nispetleri bakımından Mimar Sinan'ın eserlerini de çağrıştırmaktadır. Ancak Tuhfetü'l-Mi-marin 'de "Camii Şerif der Silivri" şeklinde bir ibare bulunmakla birlikte tezkerelerde caminin adı geçmemektedir. Aynı tarihlerde Saraybosna'da inşa edilen ve yine mimarı bilinmeyen Gazi Hüsrev Bey Ca-mii'nin Pirî Mehmed Paşa Camii ile benzer özellikler göstermesi, başka mimarları da düşündürmektedir. Çeşitli görüşlerin yer aldığı bu durumda kesin bir şey söylemek doğru değildir.

Külliye, cami, imaret, medrese, mutfak, sıbyan mektebi ve handan oluşmaktadır. Geniş bir avlunun ortasında yüksek bir set üzerinde yer alan camiyi ve önünde bulunan 16 köşeli mermer şadırvanı, kuzeyde medrese odaları, batı yönde imaret, doğuda han, güneydoğuda ise hazirenin çevrelediği yapılardan günümüze sadece sıbyan mektebi, han ve hazire ulaşmıştır. Kesme taştan kiremit çatıyla örtülü sıbyan mektebi bugün imam evi, 42,5x13,5 m boyutlarında moloz taş duvarlar üzerine kirpi saçaklı, kiremit çatıyla örtülü han ise günümüzde ahır olarak kullanılmaktadır.

Cami, 1961-1971 arasında Vakıflar 1da-resi'nin gerçekleştirdiği restorasyonlar sonucunda bugünkü görünümünü kazanmıştır, iç tezyinatı ve minarenin dışında yapı orijinal durumunu korumuştur. Yapı, kare planlı, tek kubbeli ve dışarı taşkın yarım kubbeyle örtülü mihrap bölümünün bulunduğu harim kısmı; ana mekâna geçişin sağlandığı daha alçak ve kubbeyle örtülü yan mekânları; dışarı açılan beş kubbeli son cemaat yeri ile tabhaneli camiler adı verilen grubun içinde yer almaktadır. Batı tarafta yer alan tabhane hücresi buraya minarenin yerleştirilmesi nedeniyle

daha küçüktür. Fakat dışarıdan her iki tabhane hücresi de eştir. Dışarıya birer kapıyla açılan bu hücrelerin dış yüzeylerinde bulunan konsol ve saçak izlerinden, yapının orijinal durumunda bu mekânlara bitişik küçük hücrelerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Kesme taştan inşa edilen yapının cephesini iki sıralı pencereler çevrelemektedir. Pencereler alt kısımda sivri boşaltma kemerleriyle açılmış dikdörtgen söveli, üst kısımda ise ince uzun kemerlidir. Dışarı taşkın mihrap bölümünün güney duvarında dört, doğu ve batı tarafında ise ikişer, harim kısmının doğu ve batı cephesinde dörder, güney taraftaki köşelerde ise ikişer tane pencere bulunmaktadır. Ana mekânı dışarıdan, tabhane ve yarım kubbeli mihrap bölümünü de içine alan saçak hattı çevrelemektedir. Bu saçak hattının üzerinde yükselen ana mekân, üzerini örten 11,9 m çapındaki kubbesi ile yapıya hâkimdir. Son cemaat yeri mukarnaslı sütunların taşıdığı sivri kemerli ve üzeri kubbeyle örtülü beş bölümlüdür. Ortadaki kubbe daha yüksek tutulmuştur. Girişte portalin üzerinde yer alan kitabede yapının inşa tarihi bulunmaktadır. Minare, son cemaat yeri ile harim kısmının birleştiği batı yöndedir. Sadece kaidesi orijinal olan minare, portalin sağında ve solunda yer alan kitabelere göre 11797 1765' te Saadeddin Bey tarafından yeniden yaptırılmıştır. 18. yy özelliklerini taşıyan minare kesme taştan, ince, uzun ve tek şerefe-lidir. Soğan biçimli taştan külahı döneminin özelliğini yansıtmaktadır. Yapının içerisinde mihrap kısmı bir kemerle ana mekândan ayrılarak ayrı bir bölüm oluşturmuştur. Bu kısım dilimli yarım kubbeyle örtülüdür. Mukarnaslı bir yaşmağa sahip mermer mihrabın köşelerinde birer sütun-çe yer almaktadır. Caminin içi son restorasyonda kalem işleriyle süslenmiştir.

Fütüvvet, tabhaneli, zaviyeli, ters "T" planlı, Bursa tipi camiler olarak adlandırılan bu yapı tipleri çeşitli uygulanışlarıyla Osmanlı mimarisinde önemli bir yer tutarlar. Özellikle erken Osmanlı mimarisinde çok sık karşılaştığımız bu yapı tipi, klasik dönemde pek uygulanmamıştır. Plan kuruluşu bakımından, Tire'deki Yeşil İmaret (1441) ve İstanbul Üsküdar'daki Rum


Yüklə 8,43 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   437   438   439   440   441   442   443   444   ...   980




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin