Hldlniava V l h o n I n, I,1 V a hjhvi 3a I o I l n V 31 V h fi 11 fi



Yüklə 8,43 Mb.
səhifə778/980
tarix09.01.2022
ölçüsü8,43 Mb.
#92016
1   ...   774   775   776   777   778   779   780   781   ...   980
SANKT GEORG KİLİSESİ

Beyoğlu İlçesi'nde, Galata'da Kartçınar Sokağı'nda yer alır.

Kilisenin ilk yapım tarihi tam olarak bilinmemekle beraber, Belin ve Gottwald yapıyı Ceneviz dönemine kadar götürmektedirler. Yapı ile ilgili ilk yazılı belge 1303 tarihli Galata'daki Ceneviz bölgesi sınırlarını tanımlayan, II. Andronikos Paleologos'a (hd 1282-1328) ait bir fermandır. Buna gö-

re yapı Ceneviz bölgesinin birkaç adım dışında kalmaktadır ve ancak 1352'de V. İoannes Paleologos (hd 1341-1391) tarafından imzalanan bir antlaşma ile Ceneviz bölgesine katılmıştır. Kilisenin Latinleşme-sinin de bu dönemde gerçekleştiği kabul edilmektedir.

1453'te İstanbul'un Osmanlılara geçmesiyle kiliselerin yönetimi bir komite tarafından denetlenmeye başladı. 15. yy'ın ikinci yarısındaki, Pera'daki İslam vakıf mülklerini gösteren bir belgede Sankt Georg Kilisesi "Aya Yorgi" olarak tanımlanmaktadır. Fransa Elçisi de Germigny 1580'de yazdığı bir mektupta kilisenin sadece bayramlarda hizmet verdiğini ve Galata'daki etkinliğinin oldukça az olduğunu ve bu nedenle yapıyı satın almak isteyenlerden söz e-der. Kilisenin ellerinden gitmesini istemeyen Dominiken rahipleri, 1609'da gözlemci isteminde bulunurlar ve P. Tommaseo Burlamacchi bu amaçla İstanbul'a gelir. Kilise yapısının ilk detaylı tanımı onun 1612 tarihli raporunda yapılmıştır.

Rapora göre kilise bu tarihte iki büyük yapı arasında yer alıyordu. Bu yapılardan, daha sonra Sankt Georg Okulu'nun kız kısmı olanında Peron ailesi, diğerinde ise, ki daha sonra bu yapı da okulun erkek kısmı olmuştur, bir İngiliz aile oturmaktaydı. Kilise yapısı bu yapılardan da daha alçaktı. Girişinde beyaz mermerden iki sütun vardı ve planı kare formundaydı. Ana alta-rı üç basamakla çıkılan geniş bir presbi-terium üzerinde yer alıyordu. İkinci altar ise kapıya bitişik küçük bir şapel görünümündeydi.

Osmanlı-Fransız ilişkilerinin güçlenmesi sonucunda l62ö'da kiliseye Fransisken rahipler yerleştirildi. Bunu takip eden yıllarda rahipler Peron ailesine ait binayı okul yapmak amacıyla satın aldılar, fakat

Sankt Georg Kilisesi'nin içinden bir görünüm.



Faruk Tuncer, 1994

1660'taki büyük yangında kilise, Galata'da bulunan diğer kiliselerle birlikte yandı.

Yangın sonrası kilisenin arsası Osmanlı Devleti'nin mülkiyetine geçti ve sonraki yıllarda Fransa tarafından satın alınarak rahiplere iade edildi. l675'te burada üç nefli bir kilise yapımına başlandı ve 1677' de tamamlandı. Önceleri kilisenin dışında kapı üstünde yer alan bu olayı anlatan bir kitabe, bugün presbiteriumun solunda bulunmaktadır.

Fransisken rahiplerin Başpiskopos Fran-çois Antoine Fracchia'ya sattıkları kilise, 1784'te Fracchia'nm bir raporunda 20 adım boyunda ve 14 adım eninde olarak tanımlanmıştır. Aynı raporda kiliseye paralel konumdaki kutsal eşyaların bulunduğu oda ise 23 adım boyunda, 4 adım eninde olarak anlatılmış ve günümüzde okulun kız kısmı olan eski manastır yapısının geniş bir tanımı yapılmıştır.

Kilise 1809'da Fransızlara askeri hastane olarak kiralandı. 1831'de çıkan yangında zarar gördü. 1853'te kilise ve manastır Boşnak Fransisken rahiplere satıldı. 1854'te restore edildi. Bu yıllarda manastır yapısında Avusturya-Macaristan Gemiciler Hastanesi ve konsolosluk hapishanesi de yer almaktaydı. 1881'de bu kurumlar başka yapılar kiralayarak Sankt Georg yapı grubundan ayrıldılar. Gelirleri azalan Fransisken rahipler de yapıları Lazarist Conrad Stro-ver'e sattılar. 1908'de Avusturyalı Lazarist rahipler kiliseyi büyük çapta restore ettirdiler. Bu restorasyon sırasında kilise 19. yy stilinde ve aşırı bezeme içeren bir tarzda dekore edildi.

Yapının içi 1963'te modern bir anlayışla, 19. yy süslemeleri kaldırılarak ve yapı önceki görünümüne getirilerek tekrar elden geçirildi. Sütun, ayak, başlık ve ke-merlerdeki aslına uymayan stük bezemeler, kubbe süslemeleri, ayrıca kilisenin bir tarafında yer alan Avusturya ve diğer tarafında yer alan Macar azizlerinin tasvirleri de bu sırada kaldırıldı. Mekânın içine 3 m kadar giren org galerisi, yan akarlar ve ana altar da kaldırıldı. Bu sırada presbite-rium da 30 cm kadar alçaltıldı ve duvarlardaki çıkıntılı kısımlar ayıklandı.

Güzel Sanatlar Akademisi'nde öğretim görevlisi olarak çalışan, fantastik gerçekçilik akımının Viyana ekolüne bağlı ressam Anton Lehmden, D. Oitzinger ile birlikte kilisenin dekorasyonunu planladı ve uyguladı. Dekorasyon sade, fakat dinsel amaçların gerektirdiği detaylarda titiz bir anlayışla gerçekleştirildi. Büyük masif ahşap bir masa görünümündeki adak allarında sıcak tonlu beyaz Marmara mermeri, haç formundaki sakrament aharında ise Ankara yöresinin oniks mermeri kullanıldı. Adak allarının altına ise halı görünümlü bir mermer kaplama uygulandı. Kilisenin ön duvarında Ayasofya ve Kariye Camii'nde olduğu gibi koyu renkli ve mekânsal etkisi güçlü mermerler kullanıldı. Absis duvarında yer alan Aziz Georg tablosu da, diğer bütün tablolar gibi Anton Lehmden tarafından yapılmıştır. Yerden bir ağaç gibi çıkan vaftiz havuzu ise tek parça oniks mermerden övülmüştür ve İrene Pınarı'nı


Yüklə 8,43 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   774   775   776   777   778   779   780   781   ...   980




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin