Hukukun temel kavramlari



Yüklə 1,73 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə131/324
tarix31.12.2021
ölçüsü1,73 Mb.
#112305
1   ...   127   128   129   130   131   132   133   134   ...   324
huktemkavau211

5.3.3.4. Sınırlı Ehliyetsizler 
Sınırlı ehliyetsizler, fiil ehliyetinin koşullarının hepsine sahip olmayan kişilerdir. Kanun 
bunları tam anlamıyla ehliyetsiz kabul etmemiş, bazı bakımlardan kısmen ehliyetli saymıştır. 
Sınırlı ehliyetsizlerde ehliyetsiz olmak asıl, ehliyetli olmak ise istisnadır (Cansel vd. 2016: 193). 
Türk  Medeni  Kanununda  sınırlı  ehliyetsizler  şu  şekilde  düzenlenmiştir:  “Ayırt  etme 
gücüne sahip küçükler ile kısıtlılar, yasal temsilcilerinin rızası alınmadıkça kendi işlemleriyle 
borç altına giremezler. Karşılıksız kazanmada ve kişiye sıkı sıkıya bağlı hakları kullanmada bu 
rıza  gerekli  değildir.  Ayırt  etme  gücüne  sahip  küçükler  ve  kısıtlılar  haksız  fiillerinden 
sorumludurlar.” (m. 16). Buradan da anlaşıldığı gibi sınırlı ehliyetsizler, temyiz kudretine sahip 
küçüklerle  kısıtlılardan  meydana  gelmektedir.  Kural  olarak  bunlar  da  ehliyetsizdir.  Fakat 


115 
 
bunların ehliyetsizlikleri sınırlıdır. Çünkü bunlar bazı hukuksal işlemleri kendi başlarına, kimi 
hukuksal işlemleriyse yasal temsilcilerinin onayıyla yaparlar. Örneğin ayırt etme gücüne sahip 
küçüklerle kısıtlılar kendi başlarına bağış kabul edebilirler. Fakat kendilerini yükümlülük altına 
sokan hukuksal işlemleri, örneğin alım satım sözleşmesini, ancak yasal temsilcilerinin onayıyla 
yapabilirler.  Sınırlı  ehliyetsizlerin  hukuka  aykırı  işlemlerden  dolayı  sorumlulukları 
bulunmaktadır.  
-Sınırlı  ehliyetsizler  kimi  hukuksal  işlemleri  hiç  yapamazlar.  Diğer  bir  anlatımla  bu 
hukuksal  işlemleri  yasal  temsilcileri  (veli/vasi)  aracılığıyla  bile  yapamazlar.  Örneğin  kendi 
malvarlıklarında bulunan hiçbir şeyi bağışlayamazlar, vakfedemezler. Bu kişiler aynı zamanda 
kefil olamazlar.  
-Hiç  yapamayacakları hukuksal işlemlerle kişiye bağlı hakları dışında kalan haklarını 
yasal temsilcinin açık veya örtülü izni veya onamasıyla (icazetiyle) kullanabilir (TMK, m. 451). 
Biraz açmak gerekirse sınırlı ehliyetsizler satış, kira, eser sözleşmesi gibi kendilerini borç altına 
sokan  hukuksal  işlemleri  kendi  başlarına  yapamazlar.  Bu  işlemler,  kural  olarak,  yasal 
temsilcileri olan veli veya vasi tarafından bizzat veya onların rızasıyla yapılır. Yasal temsilci 
rızasını hukuksal işlem yapılmadan önce verebileceği gibi, işlem yapıldıktan sonra da verebilir. 
Aynı  zamanda  yasal  temsilci  rızasını  bazı  işlemlerle  de  sınırlayabilir.  Örneğin  bir  anne 
ortaokula giden çocuğuna bakkaldan bir paket bisküvi alması için izin vermiş olabilir. Hukuk 
dilinde  rızanın  önceden  açıklanmasına  izin  denir.  Sınırlı  ehliyetsizler  kendilerini  borç  altına 
sokan hukuksal işlemleri yasal temsilcilerinin izni olmadan yaparlarsa bu hukuksal işlemler tek 
taraflı  bağlamazlık/askıda  geçersizlik  yaptırımına  tabidir.  Diğer  bir  anlatımla,  karşı  taraf  bu 
işlemlerle bağlı olduğu halde, sınırlı ehliyetsiz bu işlemle bağlı değildir. Bu işlemlerin sınırlı 
ehliyetsizi  de  bağlayabilmesi  için  yasal  temsilcinin  rızasını  sonradan  açıklaması,  diğer  bir 
anlatımla, onam  (icazet) vermesi  gerekir.  Yasal  temsilci onam  verdiği  takdirde  bu hukuksal 
işlemler  yapıldıkları  andan  itibaren  sınırlı  ehliyetsiz  için  de  bağlayıcı  hale  gelir.  Diğer  bir 
anlatımla sınırlı ehliyetsiz için de baştan itibaren geçerli olan bir hukuksal işlem haline gelir 
(TMK, m. 451/1; Akıntürk 2015: 132-133).  
Yasal  temsilcinin  onamadığı  (icazet  vermediği)  işlemlerde  taraflar,  verdiklerini  geri 
isteyebilirler  (TMK,  m.  452).  Düzenlemeyi  biraz  açmak  gerekirse  sınırlı  ehliyetsiz  biriyle 
hukuksal işlem yapmış biri, ya kendisinin belirleyeceği veya yargıca tespit ettireceği uygun bir 
süre içinde söz konusu hukuksal  işleme  onam/icazet  verip vermeyeceğini  bildirmesini  yasal 
temsilciden isteyebilir. Yasal temsilci bu süre içinde onam vermediği takdirde hukuksal işlem 
artık karşı taraf için de bağlayıcı olmaktan çıkar. Diğer bir anlatımla hükümsüz hale gelir. Bu 
durumda, her iki tarafın da yerine getirmiş oldukları edimleri geri vermeleri gerekir (Akıntürk 
2015: 132-133). 
-Sınırlı ehliyetsizler, kendilerini borç altına sokmayan yalnızca çıkar sağlayan işlemleri, 
örneğin  karşılıksız  kazanımları  yasal  temsilcilerinin  rızasına  gereksinim  duymaksızın  kendi 
başlarına  yapabilirler.  Karşılıksız  kazanımlar  (ivazsız  iktisaplar)  bir  karşılığı  olmaksızın 
yalnızca hak ve çıkarlar sağlayan edimlerdir. Örneğin sınırlı ehliyetsizler, yapılan bağışlamaları 
kabul edebilirler. Çünkü bu bağışlama sözleşmesi sınırlı ehliyetsize hiçbir yük yüklemeksizin, 
hiçbir karşılık ödemeksizin kazandırmaktadır (Akıntürk 2015: 133). 


116 
 
-Sınırlı  ehliyetsizler  bazı  işlemleri  asla  yapamazlar.  Diğer  bir  anlatımla  bu  işlemleri 
kendileri  yapamayacakları  gibi  yasal  temsilcilerinin  rızasıyla  da  yapamazlar.  Bunlara  yasak 
işlemler denir. Bu işlemler “Vesayet altındaki kişi adına kefil olmak, vakıf kurmak ve önemli 
bağışlarda bulunmak”tır.” (TMK, m. 449). 

Yüklə 1,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   127   128   129   130   131   132   133   134   ...   324




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin