216
Bu ilkeye göre, ceza, fiilin ağırlığına göre verilmelidir. Diğer bir anlatımla ağır zarara
yol açan fiile ağır ceza, hafif zarara yol açan fiile hafif ceza verilmelidir. Örneğin bir ekmek
çalan kişiye verilen cezayla, bir otomobil çalan kişiye aynı ceza verilmemelidir. Keza bir kişiyi
yaralayanla öldüren kişiye aynı ceza verilmez.
İnsanilik İlkesi
Bu ilke, anayasamızda şu şekilde düzenlenmiştir “Kimse, insan haysiyetiyle
bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz.”
Yasa Önünde Eşitlik İlkesi
Türk Ceza Kanununa göre, “Ceza Kanunun uygulanmasında kişiler arasında ırk, dil, in,
mezhep, renk, cinsiyet, siyasal veya başka fikir yahut düşünceleri, felsefi inanç, milli veya
sosyal köken, doğum, ekonomik ve başka toplumsal konumları yönünden ayrım yapılamaz ve
hiç bir kimseye ayrıcalık tanınamaz.” (m.3/2).
Kusur İlkesi
Bu ilke, failin ancak fiili ona yüklenebilecekse cezalandırmasını ifade eder. Fail ancak
kusurluysa sorumlu tutulabilir, cezalandırılabilir. Kişinin taksir düzeyinde dahi kusuru yoksa
cezalandırılamaz.
Ceza Sorumluluğunun Kişiselliği İlkesi
“Ceza sorumluluğu şahsidir.” (Anayasa, m.38). “Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse
başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz.” (TCK, 20/1).
Bu ilkenin diğer bir sonucu şu şekilde düzenlenmiştir “Tüzel kişiler hakkında ceza
yaptırımı uygulanamaz. Ancak, suç dolayısıyla kanunda öngörülen güvenlik tedbiri
niteliğindeki yaptırımlar saklıdır.” (TCK, 20/2).
Dostları ilə paylaş: