Hukukun temel kavramlari


 Hukukun Farklı Anlamları



Yüklə 1,73 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə27/324
tarix31.12.2021
ölçüsü1,73 Mb.
#112305
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   324
huktemkavau211

1.2. Hukukun Farklı Anlamları 
Pozitif Hukuk 
Yürürlükte  olan  hukuka  pozitif  hukuk  denir.  Yürürlükte  olan  hukuk,  mevzu  hukuk 
(mevzuat) ile örf ve âdet hukukundan meydana gelir ve şöyle formüle edilebilir. Pozitif hukuk 
= mevzuat + örf ve âdet hukuku. 
 


11 
 
Mevzu Hukuk 
Başta  yasama organı olmak üzere  yetkili kamu  makamları tarafından  konulmuş  (vaz 
edilmiş)  yazılı  hukuk  kurallarına  mevzu  hukuk  denir.  Mevzu  hukuk  anayasa,  uluslararası 
antlaşmalar,  yasa,  kanun  hükmünde  kararname,  cumhurbaşkanlığı  kararnamesi,  tüzük, 
yönetmelik ve diğer yazılı hukuk kurallarından oluşur. Bunların tümüne birden mevzuat denir. 
Mevzu hukuk ifadesi, yürürlükten kalkmış bulunan yazılı hukuk kurallarını kapsamadığı gibi, 
pozitif hukukun bir parçası olan ancak yazılı olmayan örf ve âdet hukukunu da kapsamaz. 
Doğal (Tabii) Hukuk 
Olması gereken, ideal hukuk anlamına gelir. Diğer bir anlatımla belli bir yer ve zamanda 
uygulanmakta olan hukuku değil, toplumsal ihtiyaçlara, insanın yaratılışına, eşyanın doğasına, 
adalet ve hakkaniyete en uygun olduğu varsayılan evrensel hukuku ifade etmek için kullanılan 
bir kavramdır. Romalı düşünür Cicero’ya göre doğal hukuk ortadan kaldırılamaz. Ne yasama 
organı  ne  toplum  doğal  hukuku  ortadan  kaldıramaz.  Onu  anlamak,  yorumlamak  için  hukuk 
âlimi olmaya gerek yoktur. Doğal hukuk Roma’da, Atina’da, İstanbul’da, Kahire’de yani her 
yerde aynıdır. Yine o, zaman içinde değişmez, hep aynı kalır (Şenel 1995: 197).  
Günümüzde  doğal  hukukun  işlevi,  başta  yasama  organları  olmak  üzere  hukuk 
kurallarını koyan kamu makamlarına yol göstermektir.  
Pozitif hukukla doğal hukuk arasındaki fark şöyle ifade edilebilir: Pozitif hukuk, olan 
hukuku (yürürlükteki hukuku), doğal hukuk olması gereken hukuku ifade eder. 
Objektif Hukuk–Sübjektif Hukuk  
Hukuk  sözcüğü  Batı  dillerinde,  hem  hukuk,  hem  de  hukuken  korunan  ve  sahibine 
faydalanma  hakkı  veren  her  türlü  çıkar  olarak  tanımlanabilecek  yetki  anlamında 
kullanılmaktadır. Bundan dolayı bu ülkelerde hukukla hak kavramlarını birbirinden ayırt etmek 
için bu sözcüklerin başına farklı sıfatlar getirilmekte; hak kavramını ifade etmek için sübjektif 
hukuk; hukuk kavramını ifade etmek içinse hukuk sözcüğü kullanılmaktadır. Türkçede hukuk 
ve  hak  sözcükleri  farklı  anlamlarda  kullanıldığından  bunların  başına  objektif  (nesnel)  ve 
sübjektif  (öznel)  sıfatlarını  getirmeye  ihtiyaç  olduğu  söylenemez  (Kayıhan  2008:  43;  Bilge 
2007: 27). 
Hakkaniyet Hukuku 
Pozitif  hukukun  biçimsel  yönlerini  esneten,  hukuk  kurallarının  uygulanması  neticesi 
ortaya çıkan ve adalete aykırı olan neticelerin düzeltilmesi amacı güden hukuktur. İstisnai bir 
nitelik taşır ve özellikle yargıca/hâkime tanınan takdir yetkisinde bu hukuk önemli bir yer tutar 
(Bilgili/Demirkapı 2017: 15).  
Maddi Hukuk-Usul Hukuku 
Toplumsal  ilişkilerin  esasını  düzenleyen,  kişilerin  haklarını  tanıyıp  yükümlülüklerini 
belirleyen hukuk kurallarına maddi hukuk denir. Bu manada, Türk Ticaret Kanunu, Türk Ceza 


12 
 
Kanunu,  İş  Kanunu,  Türk  Medeni  Kanunu,  Türk  Borçlar  Kanunu  maddi  hukuka  örnek 
oluşturur.  Hakların  hangi  yol  ve  yöntemlerle  elde  edileceğini,  yükümlülüklerin  nasıl  yerine 
getirileceğini gösteren hukuksal yollar ise usul hukukunu oluşturur. Somutlaştırmak gerekirse 
hangi davanın hangi tür mahkemede neredeki mahkemede açılacağını gösteren kurallar usul 
hukukuna dâhildir. Yine bir davanın hangi süre içerisinde açılacağı, davacının ve davalının hak 
ve yükümlülükleri de usul hukuku içinde yer alan konulardır. İdari Yargılama Usulü Kanunu, 
Ceza Muhakemesi Kanunu, Hukuku Muhakemeleri Kanunu, usul hukukuna örnektir (Kalabalık 
2018: 61-62). 
Hukuk Bilimi 
Pozitif  hukuk  kurallarının  bilimsel  yöntemlerle  tespit  edilip  incelenerek  sistemli  bir 
biçimde  açıklandığı  disiplindir.  Klasik  hukuk  bilimi,  belli  bir  zamanda  ve  belli  bir  yerde 
yürürlükte  bulunan  örf  ve  mevzuattaki  tüm  kuralların  içeriğini,  mantığa  uygun  bir  biçimde 
sınıflandırıp  sistemleştirerek  ortaya  koymaya  çalışır  (Kalabalık  2018:  62).  Hukuk  biliminin 
içinde  şu  disiplinler  incelenmektedir;  hukuk  dogmatiği,  hukuk  tarihi,  hukuk  siyaseti,  hukuk 
felsefesi, hukuk sosyolojisi, adli tıp, adli psikoloji (Bilge 2007: 28-29): 
Hukuk Dogmatiği (Dogmatik Hukuk). Belli bir yerde ve belli bir zamanda yürürlükte 
bulunan hukuk kurallarını sistematik bir biçimde inceleyen bilim koluna pozitif hukuk bilimi 
veya  hukuk  dogmatiği  denir.  Hukuk  dogmatiğiyle  ilgilenirken,  mevcut  hukuk  kurallarının, 
metindeki söze göre açıklanması fakat eleştirilmemesi gerektiği, dogmanın tarihsel anlamından 
çıkmaktadır. Bu özellikle dinsel hukukun geçerli olduğu dönemde Avrupa’da geçerli olmuş bir 
anlayıştır.  Çünkü  dinsel  hukuk  ilahi  iradenin  ürünü  olduğu  için  eleştirilemeyeceği  kabul 
edilmekteydi.  Günümüzde  laik  temellere  dayanan  hukuk  normlarının  doğruluk  derecesi, 
deneylerle saptanmamış olduğu için pozitif hukuk incelemelerinde yalnızca dogmalara bağlı 
kalınmamakta, eleştiri de yapılmaktadır.  
 
Hukuk Tarihi. Hukuk kurallarını tarihi açıdan incelemek suretiyle bunların süreç içinde 
geçirdikleri aşamaları açıklayan bilim koluna hukuk tarihi denir. Bu disiplin, hukuk kurallarının 
ve kurumlarının tarihsel temellerini, değişik zamanlardaki aşamalarını karşılaştırma olanağı da 
verir. Bu tür karşılaştırmalar, gelecekteki düzenlemelere ışık tutacağından çok yararlı olabilir. 
Bunun  yanında  başka  ülkelerin  aynı  konuyla  ilgili  kurumlarını  yer  bakımından  inceleme 
olanağını da verir.  
 
Hukuk Siyaseti. Hukuk siyasetinin konusu ve işlevi, pozitif hukuk kurallarını, toplum 
ihtiyaçları  ve  hukuk  sistematiği  yönünden  inceleyerek  boşlukları  doldurmak  ve  aksayan 
hususları gidermek için yeni önerilerde bulunmaktır. 
 
Adli Tıp. Tıp bilimine ilişkin bilgilerin özellikle ceza hukukunun alanına giren sorunlara 
uygulanmasıyla uğraşan bir bilim dalıdır. 
 
Adli Psikoloji. Psikolojik bilgilerden, hukuk alanında ve adalet mesleğinde yararlanmayı 
sağlayan bir disiplindir. 


13 
 
Hukuk Felsefesi. Hukukun kaynağı, hukuk kavramı, adalete uygun hukukun nasıl olması 
gerektiği gibi konuları inceleyen ve hukuku bütünsel (holistik) açıdan ele alan bir disiplindir. 
Hukuk felsefesi, evrensel bir hukuk ve adalet düşüncesine ulaşmaya çalışır (Kalabalık 2018: 
63) . Bu disiplin aynı zamanda hukuk kurallarının emrediciliğinin nedenini inceler (Bilge 2007: 
29). 
Hukuk  Sosyolojisi.  Soyut  hukuk,  kurallarını  doğuran  toplumsal  olayları  konu  edinir. 
Çünkü hukuk kuralları toplumun yapısıyla çok yakın ilişki içindedir. Hukuk sosyolojisi, hukuk 
kurallarıyla toplumsal olaylar arasında nedensellik bağı  kurmaya çalışır  Diğer bir anlatımla, 
hukuk  kurallarının  topluma,  toplumun  hukuk  kurallarına  olan  etkisinin  bilinmesi,  hukuk 
kurallarını  ortaya  çıkaran  toplumsal  olayların  incelenmesi  hukuk  sosyolojisinin  inceleme 
konusudur.  Bu  kapsamda  hukuk  sosyolojisi,  evlenme,  boşanma,  başlık  parası,  intihar  gibi 
toplumsal-hukuksal  olayları  neden-sonuç  ilişkisini  dikkate  alarak  araştırır.  Örneğin  pozitif 
hukuk, suçu ve cezayı dogmatik açıdan incelerken hukuk sosyolojisi, suçları doğuran toplumsal 
etmenleri ve uygulanan cezaların toplumsal etkilerini, sonuçlarını araştırır (Kalabalık 2018: 63; 
Bilge 2007: 29). 

Yüklə 1,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   324




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin