İBN İSRAİL
Ebü'l-Meâlî Necmüddîn Muhammed b. Sivâr (Sevvâr) b. İsrâîl eş-Şeybânî ed-Dımaşki (ö. 677/1278) Mutasavvıf şair.
603 (1206) yılında Dımaşk'ta doğdu. Hâlid b. Velîd'in ordusuyla birlikte Dı-maşk'a gelen bir ailenin soyundandır. Öğrenimine burada başladı. Gençliğinde tasavvufa ilgi duyarak Rifâiyye tarikatının Haririyye şubesinin kurucusu Ebü'l-Ha-san Ali el-Harîrî'ye intisap etti. Bu yıllarda Ebû Hafs Şehâbeddin es-Sühreverdî'-nin sohbetlerine devam ederek 'Avâri-fü'l-macârif bizzat kendisinden dinledi, aynı mutasavvıfın elinden hırka giydi. H. Mones büyük İhtimalle, 'Avârifü'1-ma'â-rif müellifi Sühreverdî ile S79 (1183) yılında vefat ettiğini söylediği 135 İşrâki filozofu Şehâbeddin es-Sühreverdî'yi birbirine karıştırdığından İbn İsrail'in Şehâbeddin es-Sühreverdî ile görüşmesinin mümkün olmadığını ileri sürmüştür.
Küçük yaşta şiir yazmaya başlayan İbn İsrail devlet adamları ve kadılar için şiirler kaleme almış, fakat kendi ifadesine göre içinde huzursuzluk duyduğu bir gece artık münâcât türü dışında şiir yazmamaya yemin etmiştir.136 İbnü's-Salâh eş-Şehrezûrî. Cemâleddin İbnü'l-Hâcib ve İzzeddin İbn Abdüsselâm gibi âlimlerin fâsıklık ve zındıklıkla itham ederek katline fetva verdikleri 137 Ali el-Harîrî'ye intisap ettikten sonra İbn İsrail memleketinden ayrılarak dervişlerle birlikte birçok yeri dolaştı; Muganni İb-nü'1-Fasîh ile birlikte Safed'e, Hicaz'a ve Mısır'a gitti. Bu yıllarda İbnü'l-Fârız tarzı şiirler yazarak vahdet-i vücûdu ve bu mânadaki tasavvufu anlatmaya başladı. Ka-hire'de İbn Hallikân'ın hakem olduğu bir toplantıda sûfî şair İbnü'l-Hıyemî ile yarıştığı ve İbnü'l-Hıyemî'nin şiirlerinin üstün görülmesi üzerine Mısır'ı terkettiği rivayet edilmektedir. İbn İsrail Dımaşk'ta vefat etti ve Şeyh Raslân ed-Dımaşki'nin türbesi civarında defnedildi. İbn Hallikân yakından tanımasına rağmen Vefeyâtü'l-f/yân'mda ona yer vermemiştir.
Safedî. Şehâbeddin Mahmûd Ebü's-Se-nâ'ya İbn İsrail'in şiirleri hakkında görüşünü sorduğunu, başlangıçta iyi bir şair olduğu, fakat İbnü'l-Fârız tarzı tasavvufî şiirler yazmaya başladıktan sonra gerile-
diği cevabını aldığını kaydeder 138 Zehebî zarif, kibar ve hoşsohbet bir kişi olarak tanıttığı İbn İsrail'in duygulu ve güzel şiirler söylediğini, bazan açık. ba-zan da ima yoluyla vahdet-i vücûd inancını anlattığını ifade eder.139 Jbn İsrail, bu tür şiirleri sebebiyle İbnü'l-Hakîm el-Hamevî tarafından dinden çıkmakla suçlanmış 140 bu iddia daha sonra İbn Teymiyye tarafından da tekrarlanmıştır.141
Kaynaklarda îbn İsrail'in bazı şiirleri yer almaktadır 142 Nâsi-rüddin Îbnü'l-Furât'ın iki cilt olduğunu belirttiği 143 divanının 707 yılında (1307) istinsah edilmiş bir nüshası İspanya'da Escurial Library'dedir.144 Eserin Dârü'l-kütübi'z-Zâhiriyye'de de bazı nüshaları bulunmaktadır.145
Bibliyografya :
İbn Teymiyye, Mecmû'u fetâoâ, II, 286, 289, 292, 320; Zehebî. el-'İber, III, 336; İbn Fazlullah el-Ömerî, Mesâlik, XVII, 101; Safedî. el-Vâfî. İli, 143-145; Kütübî, Feuâtü't-Vefeyât, III, 9-12, 383-389, 414; İbn Kesir. el-Bidâye, XIII. 283; İb-nü'l-Furât. TâriAı (nşr K. Züreyk- Necla izzeddın), Beyrut 1942, VII, 131-135; İbn Hacer. Lisânü'l-M'tzân.V, 195-197; İbn T^ğrîberdî, Nücümü 'z-zâhire, VII, 283; Keşiü'z-zunûn, I, 776; Harîrîzâ-de. Tibyân, 1, vr. 29la; îzâhu'l-mekrıûn,l, 485; Hediyyetü't-'arifin, I, 133; İzzet Hasan, Fihrisü mahlütâü Dâri't'kütübİ'z-Zâhiriyye: eş-Şi'r, Dımaşk 1384/1964, s. 164, 165, 172;Muham-med Riyâd el-Mâlih, Fihrisü mahtûtâti Dâri't-kütübi'z-Zahiriyye: et-Taşauuuf, Dımaşk 1398/ 1978,1, 579-580; B. Lewis, "Kamâi-al-din's Bi-ography of Râsid al-din Sinan". Arabica, XIII, Leiden 1966, s. 15; H. Mones. "ibn Isrâ'il al-Dı-maşhki", E/2(İng.), lll. 81 l-812;"lbn İsrâ'îl", DMBİJ]], 11-12.
İBN İYÂS
Ebü'l-Berekât Zeynüddîn (Şehâbüddîn) Muhammed b. Şehâbiddîn Ahmed b. İyâs (Ayâs) el-Hanefî (ö. 930/1524) Memlûk dönemi tarihçisi.
6 Rebîülâhir 852'de (9 Haziran 1448) Ka-hire'de doğdu. Sultan el-Melikü'z-Zâhir Berkuk'un memlüklerinden olup e!-Me-likü'n-Nâsır Ferec'İn saltanatı sırasında ikinci devâtdâr rütbesine kadar yükselen dedesi Emîr İyâs el-Fahrîez-Zâhirî"ye nis-betle İbn İyâs diye tanınır. Onun hakkında bilinenler. BedâYu'z-zühûr fîvekâYi'd-dühûr adlı eserinde verdiği düzensiz ve yetersiz bilgilere dayanmaktadır. Babasının anne tarafından dedesi olan Emîr İzzeddin Özdemir el-Ömerî en-Nâsırî el-Haznedâr(ö. 771/1370), Memluk Sultanı el-Melikü'n-Nâsır Muhammed b. Kalavun döneminde devlet hizmetine girmiş, el-Melikü'n-Nâsır Hasan ve el-Melikü'l-Eşref Nâsırüddin II. Şa'bân dönemlerinde emîr-i silâh olmuş. Trablus, Halep ve Dımaşk nâ-ibliğine tayin edilmişti. Babası Şehâbed-din Ahmed sultanın iktâlı yedek kuvvetlerine mensuptu. İbn İyâs, babasının teşvikiyle iyi bir eğitim gördü. Dinî ilimlerin yanı sıra tarih ve coğrafya gibi ilimleri dönemin tanınmış hocalarından okudu. İbn İyâs. bu hocalardan Süyûtî ile tarihçi ve fakih Abdülbâsît b. Halîl el-Malatî'nin adlarını özellikle zikreder.
İbn İyâs. 882 (1478) yılında hac kafilesine katılarak herhangi resmî bir görev almaksızın hacca gitti. Memlûk sultanı ile bazı Mekkeliler arasındaki sürtüşme yüzünden Mekke'de yaşanan sıkıntılara ve pahalılığa şahit oldu. Sultan Kansu Gavri döneminde (1501-1517) kendisine İyi bir gelir sağlayan iktâ sayesinde refah içinde yaşadı. Sultan malî sıkıntı içine düşüp memlüklerine gerekli ödemeyi yapa-mayınca İbn İyâs'ın bu refah dönemi sona erdi. Sultan, daha önce pek çok memlûk sultanının yaptığı gibi evlâdü'n-nâsı iktâlanndan, hükmettikleri vakıflardan çıkarmaya karar verdi. Kendi memlükleri-ni de vakıfları, iktâlan işgal etmeleri için serbest bıraktı (914/1508) Bu ana gelir kaynağını kaybetmekten dolayı çok üzülen İbn İyâs, 915(1510) yılı başlarında düştüğü kötü durumu sultana arzederek halinden şikâyette bulundu. Bunun üzerine Sultan Kansu Gavri iktâını ona iade etti; İbn İyâs da uzun bir manzume yazarak sultanı övdü. Muhtemelen 930 (1524) yılında vefat eden İbn İyâs'ın eserleri Memlûk tarihinin son dönemiyle Mısır'da Osmanlı hâkimiyetinin ilk dönemleri açısından büyük önem taşımaktadır.
Eserleri.
1. Bedâ?tcu z-ziihûr fî veköYi'd-dühûr. Müellif, yaşadığı döneme kadar Mısır'ın İslâmî ve genel tarihini vermeyi planladığı bu eserinde başlangıçtan 928 (1522) yılına kadar Mısır'la ilgili bilgileri kaydetmiştir. Özellikle I. Selim'in Mısır'ı fethi ve Abbasî Halifesi EM. Mütevekkil-Alellah ile karşılaşmasından sonraki gelişmelerin bir günlük gibi işlendiği son bölümler, halifeliğin Osmanlılar'a geçişiyle ilgili tartışmalar için önemli bir kaynaktır. İbn İyâs'ın en önemli eseri olan Be-dâYu'z-zühûfun tahkikli neşri Muhammed Mustafa tarafından yapılmış 146 bu neşir ofset yoluyla tekrarlanmıştır (1982-1984,1992).
2. Mer-cü'z-zühûr fî vekâ'i'i'd-dühûr. Halk için yazılmış bir peygamberler tarihidir (Kahire 1291).
3. BedâYu'1-umûr fî ve-köYı'd-dühûr. Eserde dünyanın yaratılışından başlayarak sırasıyla peygamberler ve İslâm'ın ilk dönemleri anlatılmış. Emevî. Abbasî, Fatımî ve Memlûk devletlerinden bahsedilerek Mısır'da Osmanlı hâkimiyetinin ilk yıllarına kadar (927/ 1521) gelinmiştir. 147
4. Cevâhirü's-sü-lûk fi'1-hulefâ ve'l-mülûk. Bedâ'i Vz-zühûfun muhtasarıdır. Eser, Abdullah b. Sa'd b. Ebû Serh'in Mısır valisi olmasından itibaren Memlûk Sultanı Kansu Gavri dönemine kadar gelen bir Mısır tarihi olup kronolojik değil vali ve halifelere göre düzenlenmiştir. Çeşitli kütüphanelerde yazmaları bulunan eserin 148 bîr nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesİ'ndedir. 149
5. Neşku'l-ezhârfî'acâ'ibi'l-aktâr. Koz-mografya ve coğrafyaya dairdir. Müellif, Mısır dışındaki pek çok bölge hakkında verdiği malumatı daha önceki coğrafyacılardan almıştır. Eserde eski Mısır halkı, Mısır şehirleri ve Nil nehri oldukça ayrıntılı biçimde anlatılmış, klasik İslâm tarihçiliğinden farklı olarak hurafelere ve ilginç olaylara da yer verilmiştir. Mısır'la ilgili bilgiler müellifin Nüzhetü'I-ümem adlı eseriyle benzerlik göstermektedir. Kitap, 922'de (1516) yazılmış olup bazı kısımları L. M. Langles tarafından neşredilmiştir 150 Çeşitli kütüphanelerde pek çok yazması bulunan eser 151 Abdullah b. Rıdvan tarafından Türkçe'ye çevrilmiştir. 152
6. Nüzhetü'l-ümem fi'l-'acâ'ib ve'1-hikem. İbn İyâs, eski tarih kitaplarından Mısır hakkında edindiği bilgileri bu esere muhtasar olarak kaydettiğini belirtir.153 Müellif eserde, piramitleri ve sfenksle-riyle eski Mısır tarihini anlattıktan sonra NİI nehrine dair geniş malumat vermiş. Memlûk tarihini de özet olarak kaydetmiştir. Nüzhetü'I-ümem'de eski Mısır halkının yaşayışı, inançları ve Mısır şehirleri hakkındaki malumatın yanı sıra İslâm'ın ilk dönemlerinde Mısır ordusu, divanlar, vergiler ve malî konularda bazı bilgiler de mevcuttur. Müellifin kendi şiirleriyle diğer şairlere ait şiirlere de yer vermesi esere edebî açıdan değer kazandırmıştır. Şemseddin el-Kâdirî'nin cÖr-fü'r-ravzati'z-zekiyye fî vaşfi mehâsi-ni'1-Özbekîyye adlı makâmat tarzındaki eseri de kitaba dercedilmiştir. Bîrûnî'-nin el-Âşûrü'1-bâkıyesi, Mes'ûdî'nin Ah-bârü'z-zamânı, İbnü'l-Hakem'in Fütû-hu Mışr'ı Nüzhetü'l-ümem'm kaynakları arasında sayılabilir. Eser Muhammed Zeynühüm Muhammed Azb tarafından neşredilmiştir (Kahire 1995).
7. 'Uküdü'l-cümân fî vekâ'i'i'I-ezmûn. Aslı üç cilt olan eserin sadece II. cildi günümüze ulaşmıştır. Bu cilt, son Eyyûbî sultanı el-Me-likü'l-Muazzam Turan Şah'ın öldürülmesinden (648/1250) başlar ve Memlûk Sultanı el-Melikü'n-Nâsır Muhammed b. Ka-lavun'un ölümüne (741/1341) kadar gelir. Kronolojik olarak düzenlenmiş olan eser Bedâ'i'u'z-zühûr ile benzerlikler gösterir. 154
8. ed-Dürrü'1-meknûn fî setfati'I-fünûn. Şiir türlerinden bahseden bir eserdir. 155
9. Kitâbü Cevahiri''l-ferîde fi'n-nevödiri'I-müfrede. Astronomi ve Mısır coğrafyasıyla ilgili eserin bir nüshası Berlin'de Königlichen Bi-liothek'tefnr. 8426 bulunmaktadı.156 mudhikeve'l-hezliyyâti'l-mutri-be. Eserin bir kısmı günümüze ulaşmıştır.157
Bibliyografya :
İbn İyâs. Bedâ'i'u'z-zühûr, neşredenin girişi. I/l, s. 1-2, 7-9; a.mlf., Nüzhetü'l-ümem fi'i-cacâ'ib ue'i-rıikenı, Süleymaniye Ktp., Ayasofya, nr. 3500, vr. 2*-3b; Kesfû'F-Fiınûn,]\, 1941, 1953; Ahlvvardt, Verzeichnis, VII, 405-406; Ser-kîs. Mu'cem, I, 42-43; Brockelmann, GAL, II, 295; Suppt., II, 405-406; İzahu'l-rneknûn, II, 112; Hediyyelü'l-'arifin, II, 231; Muhammed Mustafa Ziyâde. Mü'errihû Mtşr rı'l-kami't-tâ-si'i'l-hicrî, Kahire 1954; a.mlf., "Bedâ'i'u'z-zü-hûr fî veka'i'i'd-dühûr ii'bn İyâs", Tİ, III, 249-270; Kehhâle, Mu.^cemü'1-mü.'ellifln. Beyrut 1414/1993,111, 50; I. Krachkovsky, Târihu'l-ede-bl'l-coğrâ[iyyi'l-ıArabî (trc. Selahaddın Osman Hâşimj, Kahire 1965, II, 490-493; Karatay, Arapça Yazmalar, III. 351,467-468; Ahmed İzzet Ab-dülkerîm. İbn İyâs: dirâsâl ve buhûş. Kahire 1977, tür.yer.; Muhammed Harb Abdülhamid, /. Selim'in Suriye ve Mısır Seferi Hakkında İbn İyâs'da Mevcut Haberlerin Selimnamelerle Mukayesesi [doktora tez\. 19801, İÜ Ed. Fak., s. 31-59; Ziriklî. ei-A'tâm (Fethullah). VI, 5;Şâkir Mustafa. et-Târîhu'l-'Arabi ve'l-mü'errihün, Beyrut 1990, III, 195-199; Muhammed Kemâleddin İzzeddin Ali. Dirâsât nakdiyye fi'l-meşâdiri't-ta-rîhiyye, Beyrut 1414/1993, s. 267-276; Ramazan Şeşen, Müslümanlarda Tarih-Coğrafya Ya zıcilığı, İstanbu! 1998, s. 231-232; Samira Kor-tantamer, "Memlûk Tarihçiliğine Genci Bir Bakış", TİD, I (198i), s. 31-35; N. Ahmad Asrar. "Hilâfetin Osmanlılara Geçişiyle İlgili Rivayetler" (trc. Süleyman Tulücü], TDA, sy. 22(1983), s. 91-100; D. J. Wasserstein, "Tradition manuserite, authemicite, ehronologie et developpement de l'ceuvre litternire d'Ibn lyas", JA, CCLXXX 119921, s. 81-114; W- M, Brinner, "ibn lyas", El' (İng ), 111, 812-813; Muhammed Âsaf Fikret. "İbn İyâs", DMBİ, İli, 54-55.
Dostları ilə paylaş: |