İBN TARAR 1164 İBN TARHAN 1165 ÎBN TÂVÛS
Radıyyüddîn Alî b. Mûsâ b. Ca'fer b. Tâvûs (ö. 664/1266) İmâmiyye âlimi. .
15 Muharrem 589 (21 Ocak 1193) tarihinde Hİlle'de doğdu. Nesebi baba tarafından Hz. Hasan'a, anne tarafından Hz. Hüseyin'e ulaştığı için "Zü'l-hasebeyn" diye anılmıştır. Irak'ta VII ve VİN. (XIII ve XIV.) yüzyıllarda çok sayıda âlim yetiştiren ve nakîbüleşraflık görevini yürüten bir aileye mensuptur. Babaannesi, Şîa'nın Önde gelen âlimlerinden Ebû Ca'fer et-Tûsfnin kızı veya torunudur. İbn Tâvûs, ilk öğrenimini babası Sa'düddin Mûsâ ve anne tarafından dedesi Verrâm b. Ebû Firâs en-Nehafnin gözetiminde yaptı. Yetişmesinde en etkili kişinin dedesi olduğunu belirten İbn Tâvûs, kendisinden Şeyh Müfid'in el-Muknfa adlı eserini okumuş ve naklettiği pek çok rivayeti ona dayandırmıştır. Ayrıca Es'ad b. Abdülkâhir el-İsfahânî, Hüseyin b. Ahmed es-Sûrâvî, Tâceddin Hasan b. Ali ed-Derbî, Sedîdüddin Salim b. Mahfuz ve Kemâleddin Haydar b. Muhammed el-Hüseynî gibi âlimlerden icazet aldı. Öğrenimini tamamladıktan sonra ailesiyle birlikte Hille'den ayrılarak Bağdat'a yerleşti ve hac farizasını eda maksadıyla ayrılmasının (627/1230) dışında yirmi yıla yakın bir süre burada kaldı.
Bağdat'ta Nizâmiyye ve Müstansıriyye medreselerindeki fakihlerle irtibat kurup fikrî tartışmalarda bulunan İbn Tâvûs, Şiî veya Şiî sempatizanı olan yüksek dereceli devlet görevlileriyle tanışma fırsatı elde etti. Özellikle Abbasî vezirlerinden İbnü'l-Alkamî, kardeşi ve oğlu ile yakın ilişki kurdu; büyük ihtimalle onlar vasıtasıyla Halife Müstansır-Billâh'ın teveccühünü kazandı. Halife kendisine bütün Tâlibîler'in nakîbüleşraflığını, ayrıca vezirlik ve Moğol sultanına elçi olarak gönderilme gibi görevler teklif ettiyse de İbn Tâvûs bu görevleri kabul etmedi. Moğollar Horasan'ı işgal edip Bağdat'a yöneldiklerinde önceki düşüncesinden vazgeçmiş olmalı ki bir heyet teşkil edip Moğol sultanıyla görüşmek istediğini halifeye bildirmiş, ancak bu isteği kabul edilmemiştir.
İbn Tâvûs, büyük bir ihtimalle 640 (1242) yılında Bağdat'tan ayrılarak Hil-le'ye gitti. Üç dört yıllık bir ikametten sonra Necefe, 649'da (1251) Kerbelâ'ya, 652 (1254) yılında da Sâmerrâ'ya geçti. Burada çok kalmayıp aynı yıl Bağdat'a döndü. Moğollar'ın Bağdat'ı kuşattığı sırada orada bulunan İbn Tâvûs çeşitli sıkıntılara katlanmak zorunda Kaldı. Hülâgû'nun Möstansıriyye âlimlerine yönelttiği, "Kâfir fakat âdil olan bir sultan mı, yoksa müslüman fakat zalim olan sultan mı daha üstündür?" seklindeki soruya birincisinin lehinde fetva veren İbn Tâvûs'un bu suretle İşgalci kuvvetlerin gönlünü aldığı, birçok insanın canını ve malını kurtardığı nakledilmektedir. İbn Tâvûs, 661 (1263) yılında nikâbetü't-Tâlibiyyîn görevini üstlendi ve bunu ömrünün sonuna kadar sürdürdü. Genellikle kabul edilen rivayete göre S Zilkade 664 {8 Ağustos 1266) tarihinde vefat etti ve Necef'te defnedildi. Yetiştirdiği çok sayıda öğrenci arasında İbnü'l-Mutahhar el-Hillî, Gıyâ-seddin Abdülkerîm Âl-i Tâvûs, Cemâled-din Yûsuf b. Hatim eş-Şâmî, Ali b. îsâ el-Erbîlî ve Hasan b. Dâvûd el-Hillî sayılabilir. Şiî kaynaklarında zâhid, muttaki, hatta keramet sahibi bir kişi olarak nitelendirilen İbn Tâvûs daha çok fıkhî yönüyle tanınmıştır. Onun aynı zamanda tarihçi ve edebiyatçı olduğu nakledilirse de günümüze ulaşan eserlerinden anlaşıldığına göre genellikle, imamlardan gelen nakiller çerçevesinde derleme eserler telif etmiştir. Ailesinden kendisine 700 kitaplık bir kütüphane kaldığı bilinmektedir.
Eserleri.
İbn Tâvûs'un sayısı elli dokuz olarak tesbit edilen eserlerinin bir kısmı şunlardır:
1. el-Mühimmât fî şalâhi'l-müte'abbid ve't-teümmât. Şeyhüttâife EbûCa'feret-TûsrninMişbdhu'J-müfe-heccid ei-kebîr adlı kitabının tekmilesi olan eser hadisler çerçevesinde ibadetler, ahlâkî davranışlar, öğüt ve ikazları ihtiva eder. Beş ve on ciltlik versiyonları bulunan eserin bazı bölümleri değişik isimlerle neşredilmiştir. 1166
2. Felâhu's-sâ'ü ve necâhu'l-mesffil. Bir önceki eserin günlük ibadetlerle ilgili bölümünden ibaret olan iki ciltlik bir çalışmadır (Tahran 1382/I962; Necef 1385/1965}.
3. el-İkbâl bi'1-cfmâli'l-hasene. el-Mühim-mâVın beş ciltlik versiyonunun IV. cildini teşkil eden eser, yılın belirli günlerinde yapılması gereken ibadetleri konu edinmiştir {Tahran 1312, 1314. 1390/ 1970, 1407/1987).
4. el-Emân min ahtâ-ri'1-esfâr ve'1-ezmân. Sefere çıkan kimsenin ibadeti, giyimi, karşılaşacağı zorluk ve hastalıkları konu alan bir seyahat rehberi mahiyetindedir (Necef 1370/1951; Beyrut 1408/1988; Kum 1409). Eser, Ali b. Hasan ez-Zevârî 1167 tarafından X. (XVI.)yüzyıldaNeşrü'I-emân fi'1-esfâr 'ani'l-evtân ismiyle Farsça'ya çevrilmiştir.
5. Muhâsebetü'n-nefs. Muhammed b. Tâhir b. Muhammed'in Tenbîhü'r-râ-kıdîn adlı kitabıyla birlikte Necef'te ve Muhâsebetü'l-melâ'iketi'l-kiram adıyla Hâctî Hasan el-Kubeysî tarafından 1168 yayımlanmıştır.
6. Cemâlü'1-üsbû'. Haftalık ibadetlere dairdir (Tahran 1303, 1330. 1412).
7. et-Tarffü fî mtfrifeti me-zâhibi't-tavtfif. Sünnîliğe karşı reddiye mahiyetinde olup büyük ihtimalle takıy-ye gereği "zimmet ehlinden Abdülmah-mûd b. Dâvûd" takma adıyla kaleme alınmıştır. 1169
8. el-Yakin fî imieti Emîri'l-mifminîn Alî b. Ebî Tâlib. Müellifin son eserlerinden olup M. Kâzım el-Kütübî tarafından yayımlanmıştır (Necef 1369/1950; Beyrut 1410/1989).
9. et-Tu-lai mine'I-menâkıb fî zürriyyeti'1-etâ-yib.1170 Bir Önceki kitabın tekmilesi olup Hz. Peygamber'in ailesi hakkında bilgi ve onun Hz. Ali'ye vasiyetini ihtiva etmektedir.(Necef 1349/1931, 1369/1950).
10. Fe-recü'I-mehmûm fî târihi 'ulemâ'i'n-nü-cûm. Muhammed Kâzım tarafından neşredilmiş 1171 ayrıca Zeina Matar eser üzerinde bir doktora çalışması yapmıştır.
11. el-Lehûf 1172 alâ katle't-tufûf. Kerbelâ hadisesini ele alan eserin birçok baskısı yapılmıştır (Tahran 1271,1287, 1365; Sayda 1329; Necef 1369, 1385; Beyrut 1979).
12. el-Melöhim ve'l-fiten fî zuhûri'I-ğâ'ibi'l-muntazar. On ikinci imamın zuhuruna dair Şiî rivayetlerini ihtiva eden bir çalışmadır {Necef 1365, 1368, 1384;Beyrut 1398, 1408).
13. Fethu'l-ebvâb. İstihareye dair bir risâ-ledir(Beyrut 1989).
14. Mişbâhü'z-zâ'ir. Sefer ve ziyaretle ilgili genel bilgilerden sonra Hz. Peygamber, Ehl-i beyt mensupları, on iki imam ve diğer bazı faziletli şahısların kabirlerini ziyaret etmenin âdabı hakkındadır (Kum 1417).
15. Keşfü 1-ma-hacce. Müellifin hayatı, düşünceleri ve kütüphanesinde yer alan eserlere dair önemli bir kaynaktır (Necef 1370/1950).
16. el-İbâne fî mcfrifeti'I-hizâne. Kütüphanesinde bulunan kitapların katalogudur.
17. Sa'dü's-sü'ûd. Bir Önceki eserin tekmilesidir.1173. Bu aileye mensup âlimler arasında Fahreddin'in kardeşi Abdullah ile onun soyundan gelen Mecdüddin Abdüsselâm, Şehâbed-din Abdülhalîm ve Takıyyüddin Ahmed en meşhur olanlardır.
İbn Teymiyye babasından, ayrıca Ebü'l-Kerem Fityân b. Mubah ve Ebü'I-Hasan İbn Abdûs gibi âlimlerden tahsil gördü. Ebü'1-Feth Ahmed b. Ebü'l-Vefâ'dan fıkıh, Ebü'1-Fazl Hâmid b. Mahmûd'dan fıkıh ve tefsir. Ebû Muhammed İbnü'l-Haşşâb'-dan Arap dili ve edebiyatı okudu. Ebü'n-Necîb Abdülkâhir es-Sühreverdfden tasavvuf hırkası giydi.1174 Ardından gittiği Bağdatta İbnû'l-Bettî, Ebü'l-Kâsım İbn Bündâr, Ebü'1-Feth İbn Şâtîl, Şühde el-Kâtibe, İbnü'd-Dâmegânî gibi hocalardan hadis; İbnü'l-Mennî, Ebü'l-Ferec İbnü'l-Cevzî ve Ebü'l-Abbas Ahmed b. Bekrûs'tan fıkıh ve tefsir gibi ilimleri tahsil etti.
Bağdat'taki Öğreniminden sonra Harran'a dönen İbn Teymiyye kendisini öğretim, telif, fetva ve irşad faaliyetlerine verdi. Başta tefsir olmak üzere hadis, fıkıh, hitabet, Arap dili ve edebiyatında adını duyurdu. Harran Camii'nde vaizlik yaptı ve bu sebeple "Harran hatibi" lakabıyla anıldı. Aynı camide 588-610 (1192-1214) yıllan arasında tefsir dersleri verdi ve Nûriyye Medresesi'ne şeyh oldu. 604'te (1208) hacca gitti. Harran'da bir medrese inşa ettiren İbn Teymiyye ilmî tartışmalara da katıldı. Özellikle Şam Hanbe-lîleri'nin imamı olan ve yazdığı eserlerle Hanbelî mezhebine büyük katkıda bulunan Muvaffakuddin İbn Kudâme ile mek-tuplaşarak çeşitli konularda onunla tartıştı ve bazı noktalarda kendisini tenkit etti.1175 öğrencileri arasında başta oğlu Abdülganî ve kardeşinin oğlu Mecdüddin Abdüsselâm b. Abdullah olmak üzere İbn Nukta, İbnü'l-Müstevfî, Mehâsin b. Selâme. Yâküt el-Hamevî, İb-nü'n-Neccâr el-Bağdâdî, Sıbt İbnü'l-Cevzî. Ebû Şâme el-Makdisî, Münzirî, İbn Hamdan ve İbn Abdüddâim gibi pek çok ilim adamı bulunmaktadır. İbn Teymiyye lOveya 11 Safer 622'de (21 veya 22 Şubat 1225) Harran'da vefat etti. Kaynakların hemen tamamında bu tarihin verilmesine karşılık Yâküt el-Hamevî ile İbn Halli-kân onun 621 (1224) yılında öldüğünü belirtirler.1176
Eserleri.
1. Bülğatü's-sâğıb ve buğ-yetü'r-râğıb.1177 Müellif GazzâlTnin el-Basît, eî-Vasît ve el-Vecîz adlı eserleri gibi biri diğerinin muhtasarı mahiyetinde fıkha dair üç kitap yazmış olup en hacimlisi Telhîşü'l-matlab fî telhîşi'l-mezheb, orta büyüklükte olanı Terği-bü'1-köşıd fî takrîbi'l-makâşıd ve muhtasarı da Bülğatü's-sâğıb'dır. Özellikle ihtiva ettiği alt başlıklar dolayısıyla benzer eserlerden daha sistematik olan Bül-ğatü's-sâğıb'da sadece temel kurallar ve ittifak edilen görüşler verilmekte, ihtilâflara ve delillere temas edilmemektedir. Hanbelî mezhebinin ana metinlerinden biri olmasına rağmen eser üzerine herhangi bir şerh veya haşiye yazılmamıştın Süyûtî'nin İbn Teymiyye'ye nisbet ettiği Muhtasar ü'l-fıkh adlı eser de 1178 muhtemelen bu kitaptır.
2. el-MuVid li-zevi'1-elbâb fî Hîmi'l-hisâb. Klasik kaynaklarda adına rastlanmayan eserin bir nüshası Gotha'-da Landesbibliothek'te mevcut olup müellif bu eserini, el-Muvazzıh fi'1-ferâ'iz adlı kitabını öğrencilerine okuturken konular içerisinde geçen matematik hesaplarını daha iyi anlayabilmeleri için yazdığını belirtmektedir.1179 Kaynaklarda İbn Teymiyye'nin ayrıca et-Tefsîrü'l-kebîr Şer-hu'l-Hidâye li-Ebi'1-IJattĞb, eJ-Muvaz-zıh ü'1-ferâ'iz ve Dîvânü'l-hutabi'l-cumHyye 1180 adlı eserleri bulunduğu zikredilmektedir.
Bibliyografya :
Fahreddin İbn Teymiyye. Bülğatû's-sâğıb ve buğyetû'r-râğtb (nşr. Bekir b. Abdullah Ebû Zeyd). Riyad 1417/1997, neşredenin girişi, s. 7-28; Yâküt, Mu'cemü'l-bütdân, 1, 313; İbnü'l-Müstevfî. Târî(ju Erbil (nşr. Sâmî es-Sakkâr). Bağdad 1980,1, 96-100; Münzirî. et-Tekmüe, 111, 138-139; İbn Hallikân. Ve/eyât,lv, 386-388; İbnü'l-Fuvatî. Tetfyîşu Mecmaci'l-âdâb(nşr. Mustafa Cevâd). Dımaşk 1965, İV/3, s. 322-323; Zehebî, AHâmCı 'n-nübelâ', XXII, 288-290; İbn Fazlullah el-Ömeri, Mesâtik, XIII, 287-291; İbn Receb, ez-Zeyi "a/â Tabakâti'l-Hanâbite, Kahire 1372/1952-53 -* Beyrut, ts. (Dârü'l-ma'rife), II, 151-162; İbn Tağrîberdî, en-Nücümü'z-zâhi-re, V!, 262-263; Burhâneddin İbn Müflih. et-Ma/cşadü'/-erşed (nşr. Abdurrahmanb. Süleyman el-Useymîn). Riyad 1410/1990, II, 406-409;Sü-yûtî. Tabakâtü'l-müfessİrln[nşL Ali Muhammed Ömer). Kahire 1396/1976, s. 99-100; Ebü'l-Yümn el-UIeymî, eI-Menh.ecü'1-ahmed (nşr. Abdülkâdir el-Arnaûtv.dğr.), Beyrut 1997, IV, 167-177;SıddîkHasan Han. et-râcü7-mü/ce/(e/(nşr. Abdülhakîm Şerefeddin), Beyrut 1404/1983, s. 124-129; Pertsch. Gotha,\, 131-133; Abdullah b. Ali es-Sübey'î, ed-Dürrü 'l-müna44ad /î es-mâ\ kütübimezhebi'l-İmâm Afrmed(nşr. Ömer b. Garâme el-Amrî). Beyrut 1416/1996, s. 120-122; Merlb. Yûsuf el-Kermî, el-Kevâkibü'd-dürriyyefîmenâkıbi'l-müctehid İbn Teymiyye, Beyrut 1406/1986, s. 52.
Dostları ilə paylaş: |