2. 2 Basın Bülteni
Basın bültenleri kuruluşun basında yer almasını istedikleri konularla ilgili olarak basına periyodik olarak gönderdikleri bültenlerdir. Bu bültenler, genellikle pazara sunulan yeni bir ürün, model, kuruluşun aldığı ödüller, yeni bir şubenin açılması veya diğer kuruluşlarla yapılan ortak çalışmaları içermektedir.(Biber, 2003: s. 10)
Basın bülteninin içerik ve şekil bakımından özelliklerine dikkat edilmesi gereken bazı özellikler vardır. Bunlar:(Budak ve Budak, 2000: s.159)
-
Basın bültenlerinin sunumu çok önemli olduğu için özel “basın bülteni” ibaresi koyu renkli yazılarak sürekli olarak bültenlerin üzerinde yer almalıdır. Böylece gelen yazıların ne olduğunu gazeteciler kolaylıkla anlayabilirler.
-
Bültende kullanılacak başlıklar, anlaşılır ve dikkat çekici olmalıdır. Başlığın üç satırı geçmemesi genel kural olmakla beraber iki satırı geçmeyen başlık kullanmak tercih sebebidir.
-
Pasif ve sıkıcı anlatım tarzından kaçınılmalıdır.
-
Metin içinde dikkat çekmek için tamamen büyük harf kullanımından kaçınılmalıdır.
-
Kısaltılmış kelimelerde araya nokta konmamalıdır.
-
Rakamlar ona kadar yazıyla, ondan büyükse rakamların kendisiyle ifade edilmelidir.
-
Basın bülteninin yazıldığı kağıt çok pahalı, yüksek nitelikli bir kağıt olmamalıdır.
-
Bir basın bülteni kısa olmalı ve paragraflar da altı satırdan uzun olmamalıdır.
-
Basın bülteni oluşturulurken Ters Piramit yöntemi kullanılmalıdır. Asıl verilmek istenen bilgiler ve verilmek istenen mesajlar ilk bölümde verilmelidir. Gazeteciler genelde istemedikleri yerleri alttan kestiklerinden dolayı verilmek istenen en önemli mesaj kesilmemiş olur.
2.2.1 Basın Bülteni Çeşitleri
Basın bültenleri değişik amaçlar taşır, bu amaçlara göre veya eşlik ettikleri malzemelere göre kendi aralarında ayrılırlar. Basın bültenlerinin esas olarak aşağıdaki türleri vardır.
2.2.1.1 Klasik Basın Bülteni
Bu tür bültenlerin en ideali, kısa olanıdır bülten ne kadar kısa olursa, yayınlanma şansıda o oranda artacaktır.
2.2.1.2 Arka Plan Bilgilerinin Verildiği Basın Bültenleri
Amacı doğrudan yayınlanarak haber haline gelmek olmayan bu bültenlerin hedefi gazeteciyi belli bir konu hakkında bilgilendirmek ve ileride bu konuyu ele almak istediğinde bir fikrinin olmasını sağlamaktır. (Okay ve Okay, 2009: s.79)
2.2.1.3 Özetin Eklendiği Teknik Bülten
Teknik bültenler genellikle klasik basın bültenlerinden daha uzun olmaktadır. Bu tür bültenlere konuyu özetleyen bir bültenin eklenmesi halinde gazeteciye önemli ölçüde kolaylık sağlanmış olunur. (Okay ve Okay, 2009: s.79)
2.2.1.4 Bir Rapora veya konuşma Metnine Eklenen Özetleyici Bülten
Genelde, örgüt raporları, kataloglar, yıllık bilançolar ve konuşma metinleri, editörün zamanını ayıramayacağı kadar uzun ve kapsamlıdır.
Bu tür metinler, hem olayın, basının gündemine getirmesine, hem de editörün temel noktaları anlamasına yardımcı olur (belgeler.com, s.9)
2.2.1.5 Resimle Hakkında Bilgi Veren Bültenler
Bazen kuruluşla ifade etmek istedikleri şeyleri bir fotoğraf aracılığıyla sunarlar ancak kimi zaman bu gönderilen fotoğraflar da ek bir bilgiye ihtiyaç duyarlar. Bu bültenlerin amacı resim hakkında ayrıca verilmesi gereken bilgileri vermektir. (Okay ve Okay, 2009: s.79)
2.2.1.6 Kısa Duyurular
Bunlar, örgütteki yeni atamalar (Genel Müdür, Bölüm Yöneticileri, Yönetim Kurulu Üyeleri, Halkla İlişkiler Müdür vs.) veya adres ve telefon değişiklikleri gibi basit bilgileri içeren duyurular olup, ticaret ve iş dünyası üzerinde uzmanlaşmış gazete ve dergilerde kısa bir haberler olarak yayınlandığı gibi, gazetecilerin kendileri için de bir bilgilendirme aracıdır (Oktay, 2004: s1)
2.3 Basın Makaleleri
Makale, belli bir konuda açıklayıcı, bilgilendirici, inandırıcı nitelikler taşıyan; ele alınan konunun düzeyli bir biçimde ayrıntıları ile incelendiği; Kanıtlar ya da belgeler ile desteklenen, bilimsel üslupla kaleme alınan düşünce yazılarıdır.
Makaleler işlendiği konuya göre siyasal, toplumsal, kültürel, sanatsal, bilimsel, ekonomik konularda yazılabileceği gibi, askeri, diplomatik, sağlık, doğa, spor, mühendislik, eğitim gibi uzmanlık alanlarında da yazılabilir.
Bununla birlikte halkla ilişkiler etkinliği, çerçevesinde de makaleler yazılmaktadır. Makaleler halkla ilişkiler birim ya da şirketlerin yöneticileri yada onların saptadığı bir uzman tarafından yazılabileceği gibi, temsil eden şirket, kurum ya da kuruluşun bir uzmanı tarafından da halkla ilişkiler etkinliği çerçevesinde yazılabilir.
Halkla ilişkiler çerçevesinde yazılan makalede, temsil edilen şirket, kurum ya da kuruluşun bir hizmetinin, ürünün ya da çalışmasının tanıtımını yapmak, bu yönde komuoynun dikkatini çekmek, gündem oluşturmak ve o ürün, hizmet ya da çalışmalara sosyal saygınlığı arttırmak amaçlanmaktadır.( books.google, s.81)
Pek çok kuruluşta makale hazırlamak, basın bülteni yazmaktan daha önemli olarak görülmemektedir. Oysa basın makaleleri de basın bültenlerinin gördüğü işlevleri yerine getirmeye çalışmaktadır. (Okay ve Okay, 2009: s.80) Aralarında belirli farklılıklar vardır. Bu farklılıklar: (Biber, 2003: s.13)
-
Makaleler, bültenler ve bildirilerden daha kapsamlıdırlar,
-
Bildiri ve bültenler basının geniş bir bölümüne yönelik hazırlanırken, makaleler, önceden belirlenmiş bir yayın organı için kaleme alınır,
-
Makalenin yazarı bellidir ve yazarın adıyla birlikte yayınlanır,
-
Makaleler, bülten ve bildirilerin aksine kişisel yorum, mizah, anekdot içerebilir. (Biber, 2003: s.13)
-
Makalelerde, bültende olduğu gibi ilk paragrafta haber ya da konunun tümü yer almaz,
-
Basın bülteninin yayım süresi kısadır. Makalede ise daha esnek olunabilir,
-
Makaleler basın bülteni gibi yeniden yazılmazlar, redakte edilmezler,( my.beykoz.edu.tr)
Esas olarak iki tür makale vardır. İlki “haber” biçiminde hazırlanan kısa bültenler şeklindedir. Bunlar kitle iletişim araçlarınca yayınlanıp yayınlanmayacağı belli olmadan gönderilen kısa makalelerdir. Bu türdeki makaleler iletişim araçlarının belirli bir kısmına (yiyecek, moda, eğlence, seyahat gibi) gönderilirler. Diğeri ise, daha uzun ve detaylı olarak yazılan ve belirli bir süreli yayın editörünün makalenin konusuna ilgi göstermesinden sonra hazırlanan makalelerdir.(Okay ve Okay, 2009: s.80)
Dostları ilə paylaş: |