İÇİndekiler öNSÖz piri Aşk İçin Söylenen Bir Kaside 4


İSLAM KOMÜNİZME KARŞI OLDUĞU GİBİ KAPİTALİZME DE KARŞIDIR



Yüklə 1,17 Mb.
səhifə39/40
tarix21.08.2018
ölçüsü1,17 Mb.
#74085
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   40

İSLAM KOMÜNİZME KARŞI OLDUĞU GİBİ KAPİTALİZME DE KARŞIDIR


Tavsiye olunması ve hatırlatılması gereken meselelerden biri de şudur ki: İslam zulüm ve baskı altındaki halk kitlelerinin mahrumiyet sebebi olan zalimane ve sınırsız sermayedarlıkla uyuşmamaktadır, aksine onu sosyal adalete muhalif bir sistem bilerek ciddi bir şekilde kitap ve sünnette kınamıştır. Ne var ki İslami hükümet sisteminden ve İslam’da var olan siyasi meselelerden habersiz bazı sapık fikirli kimseler, kendi yazı ve konuşmalarında İslam’ın aşırı bir derecede kapitalizm ve mülkiyet anlayışı savunduğunu ileri sürmüş ve hala da bu tutumlarını sürdürmektedirler.

Bunların bu yanlış anlayıştan İslam’ın nurlu simasının örtülü kalmasına sebep olmuş ve İslam’ın üzerine yürümeleri ve onu Amerika ve ingiliz ve diğer yağmacı batılı kapitalist rejimler gibi bir rejim olduğunu söylemeleri için kasıtlı kimselere ve İslam düşmanlarına fırsat vermiştir. Bu cahillerin söz ve ameline bakarak maksatlı veya cahil kimseler, gerçek islam bilimcilere sormaksızın ve İslami onlardan öğrenmeksizin İslam ile savaşa kalkıştılar. Keza İslam, ferdi mülkiyete muhalif olan ve hayatta komün (herşeye ortak olma) savunan komünizm, Marksizm ve Leninizm rejimi gibi de değildir. Zira eskiden şimdiye kadar var olan bir çok farklılıklarıyla komünal bir yapıyı hatta kadında ortaklık ve eşcinselliği bile savunan ve tam bir diktatörlük ve ezici bir istibdadı savunan bir sistemdir komünizm. Bilakis İslam mutedil bir sistem olup mülkiyet yolları ve tüketimde mahdud bir mülkiyeti kabul etmiş ve ona saygılı olmuştur. Gerçekten de eğer İslam’ın söylemiş olduğu şekilde amel edilirse o zaman ülkenin iksitasi çarkları salim bir şekilde çalışmaya başlar ve sağlam bir rejimin gereği olan sosyal adalet de tahakkuk etmiş olur.

Ne var ki yine bazı kişiler İslam’ı yanlış anlamaları 385

islam ve onun salim iktisadından haberdar olmamaları sebebiyle birinci gurubun tam karşı noktasında yer alıp bazen de kimi ayetleri ve Nehcül Belağa’daki bazı cümleleri delil göstererek İslamı marksizm ve benzeri sapık ekollere muvafık bir din olarak tanıtmışlardır. Diğer ayetler ve Nehcül Belağa’nın diğer cümlelerine dikkat etmeksizin kendi başlarına buyruk ve noksan akıllarıyla ayağa kalkmış, komünal sistemleri savunmakta küfür, diktatörlük ve insani değerleri görmezlikten gelen boğucu bir atmosferde insan kitlelerine tıpkı bir hayvan muamelesi yapan azınlık hükümetini himaye etmektedirler.

Meclise, Anayasayı Koruma Şurasına, hükümete, cumhurbaşkanına, Yüksek Yargı Şurası yetkililerine vasiyyetim ise Allah’ın ahkamı karşısında mütevazi olmaları, zalim ve yağmacı kapitalist kutup ile mülhid sosyalist ve komünist kutubun muhtevasız prapogandalarının etkisi altında kalmamaları ve İslami çerçevede yer alan mahdud bir mülkiyete saygı göstermeleridir. Millete de güvence veririz ki onlar da kendi sermayelerini işletsin ve yapıcı faaliyetleri başlatsınlar. Hükümet ve ülkeyi kendine yeterliliğe, ağır ve hafif sanayiye kavuştursunlar. Meşru sermaye sahipleri ve zenginlere de kendi adil servetlerini çalıştırmalarını, köylerde, tarla ve fabrika alanlarında büyük bir ibadet sayılan yapıcı faaliyetlerde bulunmalarını tavsiye ediyorum. Hepinize mahrum kesimlerin refah ve mutluluğu için çalışmanızı vasiyet ediyorum. Sizin dünya ve ahiret hayrınız, şahlık ve hanlık tarihi boyunca zahmet ve zorluk içinde yaşayan, toplumun mahrum kesimlerine yardım elinizi uzatmanızdadır. Zengin sınıfın gönüllü olarak ve gecekondu veya hasırdan evlerde oturanlara ev temin ederek onların refahlarını sağlamaları ne kadar da iyi olurdu! Emin olsunlar ki, kendi dünya ve ahiret hayırları da bundadır. Toplumda birinin hiç evi yokken bir diğerinin apartman dairelerinin olması hiç de insafa yakışır bir şey değildir.

İSLAM CUMHURÎYETİNE MUHALİF OLAN ALİM KILIKLI KİMSELERE VASİYET


Muhtelif sebeplerle İslam Cumhuriyetine ve devlet kuruluşlarına muhalefet eden, kendi vakitlerini bu nizamın yok edilmesi için harcayan muhalif komplocu ve siyaset aktörlerine yardımda bulunan ve nakledildiği şekliyle bazen de Allah’tan habersiz bir takım zenginlerden bu maksatları sebebiyle aldıkları büyük bir miktar para karşılığında onlara önemli yardımlarda bulunan alim ve alim kılıklı kimselere vasiyet ediyorum ki işlediğiniz bu haltlardan ve yaptığınız bu işlerden şimdiye kadar hiç bir fayda görmediğiniz gibi bundan sonra da görmeyeceksiniz. Eğer bu işlere sırf dünya için yeltenmişseniz biliniz ki Allah, sizi bu iğrenç hedefinizde muvaffak etmeyecektir. Tövbe kapısı açıkken Allah’tan özür dileyiniz, yoksul ve mazlum milletler bir ses olunuz halkın fedakarlıkları sonucu meydana gelen İslam Cumhuriyetini destekleyiniz ve biliniz ki, sizin dünya ve ahiret hayrınız bundadır.

Gerçi sizlerin tövbe etmeye muvaffak olacağınızı da sanmıyorum. Muhtelif şahıs ve gruplardan bilerek veya yanlışlıkla sadır olan ve İslam’a aykırı olan bir takım hata ve yanlışlıklar sebebiyle bizzat İslam Cumhuriyetine ve hükümete şidetli bir şekilde muhalefet eden, kendi nazarlarında Allah rızası için bu nizamı yıkmaya çalışan ve bu Cumhuriyetin saltanat rejiminden de kötü olduğunu veya en azından onun gibi bir rejim olduğunu iddia eden kimselere de sadık bir niyetle halvetlerde oturup düşünmelerini tavsiye ediyorum. İnsaflı bir şekilde bu nizamın eski rejim ile şöyle bir mukayesesini yapsınlar. Aynı zamanda dünyada vuku bulmuş devrimlerde Hercümercin, kargaşalığın, yanlılık ve firsat kollayıcılığın kaçınılmaz bir şey olduğunu da daima göz önünde bulundursunlar. Sizler islam Cumhuriyetinin komplolar, gerçek dışı propagandalar, içten ve dıştan yapılan silahlı saldırılar, İslam muhalifi ve fasit grupların, milleti İslam ve İslam devletinden ayırmak ve düşman kılmak maksadıyla bütün hükümet organlarına sızmaları, iş başında olanların çoğunun da yeni olması, gayri meşru haklarından tamamıyla veya az da olsa mahrum kalmış kimseler hakkında yaydıkları sahih olmayan şayiaları, İslam kadınlarının gözle görülür bir şekilde azlığı, belleri büken iktisadi sorunlar, milyonlarca mesullerin arındırılmasında ve tehzip edilmesinde ortaya çıkan problemler, salih uzman ve mütehassıs kimselerin eksikliği ve insanın işin içine girmeyinceye kadar da haberdar olamayacağı kabilden onlarca sorunlarını da gözönünde bulundurun. Öbür yandan da faizcilik, menfaatçilik, pahalıcılık, dövizin kanun dışı yollarla yurtdışına çıkarılması, kaçakçılık ve stokçuluk ile toplumun fakir ve mahrum kesimini helaket derecesine varan büyük bir fakru zaruret içine sokan ve toplumu fesada doğru çekmeye çalışan kasıtlı, saltanat yanlısı büyük sermayedarlar sizlerin yanına gelmekte ve bir takım sözde şikayet edici sinsi girişimlerde bulunmaktadırlar.



Bazen de sizleri inandırmak ve kendilerini gerçek müslüman gösterebilmek için sizlere bir miktar humus da vermekte ve timsah gözyaşları dökerek sizleri nizama karşı sinirlendirmekte ve muhalefet etmeye zorlamaktalar. Halbuki bunların birçoğu gayri meşru istifadeleriyle halkın kanını emmekte ve ülkenin iktisadını çıkmaza sokmaktadırlar. Ben bu muhterem beylere kardeşçe ve tevazu içinde nasihat ediyorum ki böylesi şayia çıkarların tesiri altında kalmasınlar. Allah için ve İslam Cumhuriyetinin korunması uğrunda bu Cumhiriyeti takviye etsinler. Şunu da bilmelidirler ki, eğerbu İslam Cumhuriyeti yıkılacak olursa Bakiyetullah (Hz. Mehdi’nin Ruhum ona feda olsun istediği İslami bir rejim veya siz beylere itaat edecek bir hükümet de başa geçmeyecektir. Aksine iki güç kutubundan birinin arzuladığı bir rejim kurulacak, o zaman da İslam ve İslam devletine yönelmiş ve gönül vermiş dünya mahrumlarının ümitleri suya düşecek, İslam’da artık ebedi olarak münzevi kalacak ve sizler de bütün bu yaptıklarınızdan pişman olacaksınız. Ama iş işten geçtiğinde bu pişmanlığın da artık hiç bir faydası olmayacaktır. Eğer siz beyler, ülkedeki tüm işlerin bir gecede İslam ve Allah’ın hükümleri doğrultusunda düzeltilmesini bekliyorsanız bu büyük bir yanlışlıktır. Bütün insanlık tarihi boyunca da böyle bir mucize vaki olmamış, bundan böyle de vaki olacak değildir. “Bütün dünyayı ıslah edecek olan” Hz. mehdi asnin inşaallahu Teala zuhur edeceği gün de biz mucize olacağını ve bütün alemin bir günde ıslah olacağını sanmayınız. Aksine büyük fedakarlıklar ve çabalar sonucu zalimler sindirilecek ve yalnızlığa itileceklerdir. Eğer sizler de halktan bazı sapık kimseler gibi o hazretin zuhuru için bir ön hazırlığın görülmesi maksadıyla tüm aleme zulüm ve küfürle doldurmaya çalışmak gerektiğine inanıyorsanız, o zaman da “inna lillah ve inna ileyhi raciun” demek gerekir.



Yüklə 1,17 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   40




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin