Tekelciyan: Aman haşmetlüm, sizi mutsuz eden nedir?Söyleyin bir hal çaresine bakalım.
IV:Murat: Burada oturup da emirler yağdırmaktan bıktım artık Tekelciyan.Sıkıldım daraldım bu saraydan..Uçmak istiyorum anlıyor musun, uçmak!
Tekelciyan: Aman efendim, nasıl olur ki!Siz insansınız ve insanlar uçamaz....Üstelik bunun dinimizce de pek kabul göreceğini sanmam..Hoş Hazarfen Ahmet adında biri uçmayı deniyormuş sürekli, ama sanmam ki başarsın bu dileğini...
IV:Murat: Bırakın denesin. Şayet başarırsa Murat da uçmayı dener , başaramazsa da kellesini vurdurmaya bile gerek kalmaz, düşünce nasıl olsa ölür gider.Sen şimdi bırak Hazerfeni Tekelciyan!Sen bu sarayın mucidisin..Ne yap et, beni bu sıkıntıdan kurtar.Uçur buralardan...
Tekelciyan: Efendim, dost ülke Amerika’nın Kralı sevgili George Buşt’ta söylesek de bize hediye etmek istedikleri Boing 727’yi kabul ettiğimizi bildirsek. ...
IV:Murat: Olmaz öyle şey Tekelciyan!Ben koskoca cihan padişahıyım, o numaraları yemem.Önce bize uçağı hediye edecekler, sonra yedek parça gerektiğinde haşırt diye geçirecekler...Yok, kat-i suratle olmaz!Kendimiz üretmediğimiz sürece yabancı sermaye giremez bu ülkeye!
Tekelciyan: O zaman size yeni iksirimi denemenizi öneririm sevgili sultanım.