İkg op öncelik 1’e ilişkin Değerlendirme (İstihdam) Ankara, Ekim 2013


Tarımsal Çözülme Kaynaklı İşsizlik



Yüklə 5,76 Mb.
səhifə4/69
tarix26.07.2018
ölçüsü5,76 Mb.
#58509
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   69

Tarımsal Çözülme Kaynaklı İşsizlik

Değerlendirme ekibi bu sorunun (her ne kadar İKG OP’de Orta Vadeli İhtiyaçlar ve Temel Sorunlar bölümünde açıkça belirtilmiş olsa da) programın ayrı bir tedbir ile ele almadığı tek sorun olduğunu görmüştür. Bu durum, programı hazırlayanların bu konuyu diğer (daha önemli görülen) istihdam sorunları kadar vurgulama ihtiyacı görmediğini göstermektedir.

Değerlendirmede, tarımsal çözülme konusunun geçen yıllar içinde aciliyetini kaybettiği görülmüştür. Tahmin edilenin aksine, tarımsal sektör önemini kaybetmemiştir. Aksine, 2006-2011 yılları arasında GSYİH’daki payını %0,2 ile biraz artırmıştır. Ayrıca Türkiye’deki göç modellerinin de değiştiği bulunmuştur; arka plan analizinde bu konudan bahsedilmiştir. Kırdan kente göç olgusu yerini kentten kente göç olgununa bırakmakta olup bu durum kırsal alanlardaki durumu etkilemektedir. Tarım Türkiye’de kadın istihdamının büyük kısmını içermeye devam ederken, hükümetin istihdamın büyük kısmının kayıtdışı sektörde olduğunu dikkate alması gerekmektedir. Bu sebeple, tarımda çalışanları SGK’ya kaydolmaya ikna etmek ve böylece istihdam ilişkilerini resmileştirmek bir zorluk olarak karşımıza çıkmaktadır.

Değerlendirmede, tarım sektöründeki işsizliğin programda nasıl ele alındığı incelenmiştir. İKG OP istihdam önceliği kapsamındaki hibe programları açısından bulgular aşağıdaki gibidir:


  • GİD programında “tarım” sözcüğü hiç geçmemektedir. Önerilen faaliyetlerden hiçbiri tarım sektöründeki sorunlara değinmemektedir.

  • KİD projesinde “daha önce tarımda istihdam edilen kadınlar” hedef grup olarak belirlenmiştir. Ancak uygun faaliyetlerde bu alana değinilmemiştir. Dolayısıyla projeler bu grubu hedef alabilmekle beraber illaki de almak zorunda değildi.

  • KİTUP projesinde tarıma değinilmemiştir. Bununla birlikte, bu programdaki farkındalık faaliyetleri yoğun olarak tarımsal alanları kapsamış ve değerlendirmede örneğin çiftçileri işletmelerini ve çalışanlarını SGK’ya kaydettirmeye ikna etmeyi amaçlayan projelere rastlanmıştır.

Genel olarak, hibe programlarının, bu sorunun öznesi olan hedef grubunu dikkate almadığı söylenebilir.

Dört TD projesi dikkate alındığında değerlendirmede benzer sonuçlara ulaşılmıştır.



  • KİP ve GİD projelerinin arka planında tarım ve/veya tarımsal çözülmeden bahsedilmiştir.

  • KİD (hibe programı örneğine bakıldığında) daha önce tarımda istihdam edilmiş kadın hedef gruplardan bahsetmektedir. Buna ek olarak, çalışma ziyaretlerinden birisi, Avrupa’da daha önce tarım sektöründe çalışmış kadınların nasıl ele alındığına dair iyi uygulamalar görmek üzere tasarlanmıştır.

Yani TD projelerinde bu konu gerçek anlamda ele alınmamıştır.

Online anketi yanıtlayan 65 KİD projesinin yalnızca biri “köylerinden ayrılan işsiz kadınları” açıkça hedeflemiştir.

İKG OP’nin istihdam önceliği kapsamındaki tedbirlerin, daha önce tarımda istihdam edilmiş kadın hedef grupları içermiş olabileceği sonucuna varılabilir. KİP ve KİTUP projelerinin kırsal alanlarda farkındalık artırma faaliyetlerini açık bir şekilde içerdiğini de söyleyebiliriz. Ancak, tarımsal çözülmeden dolayı işsiz kalmış kişilere destek verilmesi konusunda stratejik bir girişim olmamıştır.

Hedef grubun asıl katılımına dair kesin veriler bulunmamaktadır. Bununla ilgili zorluk önemini kaybettiğinden, program tedbirlerinin arka plan ile daha uyumlu hale gelmesini için bir sonraki İKG OP’den bu sorunun çıkarılması tavsiye edilmektedir.



  1. Genç İşsizliği

Genç girişimciliğinin desteklenmesi konusunda yetkililer:

  • Hibe projelerinde 24.133. 080,98 €,

  • TD projelerinde 1.947.680 € tutarında sözleşme yapmıştır.

Dolayısıyla genç istihdamının desteklenmesi, sözleşmeye bağlanan fonların %34,7’sini oluşturmaktadır. GİD hibe programı, Öncelik 1 kapsamındaki en büyük programdır ve bu öncelik kapsamındaki tüm hibelerin %42’sini oluşturmaktadır. TD sözleşmesi ise dördü arasında en küçüğüdür ve Öncelik 1 kapsamındaki TD fonlarının %11’ini temsil etmektedir.

GİD hibe projeleri için bütçe ilk başta 21 milyon Euro olarak belirlenmiştir. Sözleşmeye bağlanan asıl fon miktarı biraz daha yüksektir. Bu durum, bu programa ilgi olduğunu ve iyi başvuru sayısının beklenenden yüksek olmasından dolayı Program Otoritesinin il başta belirlenen miktarı arttırdığını göstermektedir.

Hibe programı, gençlerin istihdam edilebilirliğinin ve girişimciliğin desteklenmesine odaklanmıştır. Hem hibe programının hem de TD projesinin, girişimciliğin, yani genç işsizlerin kendi işlerini kurmasının yaygın bir olgu olan genç işsizliği sorununa en uygun çözümü sağlayacağı varsayımı temelinde başlatılmıştır.



Faaliyet Analizi, KİD hibe projesindekine benzer bulgular sağlamıştır. Dört grupta kümelenebilecek 19 faaliyet uygun faaliyetler olarak önerilmiştir. Ancak bu faaliyet gruplarının programdaki dağılımı, hibe faydalanıcılarının çoğunlukla bilinen eylem alanlarını tercih ettiğini göstermektedir:

  • İş ve mesleki beceri kazandırma (mesleki eğitim verilmesi): %55

  • Girişimciliğin desteklenmesi ve girişimcilik alanında rehberlik: %14

  • Okuldan iş yaşamına geçiş döneminde olan gençler için rehberlik hizmetleri: %22

  • Gençlerin istihdam edilebilirliğine ilişkin herhangi bir alanda yenilik: %9

Rakamlar, başvuru rehberinde önceliklerin belirtilmemiş olmasının başvuru sahiplerinin en kolay yolu seçmelerine yol açtığını göstermektedir. Beceri geliştirmeyi amaçlayan eğitim faaliyetleri, gençlere istihdam şanslarını artırma fırsatı vermek açısından kesinlikle gereklidir; ancak Operasyon Faydalanıcısı da uzun zamandır bunu yapmaktadır. İŞKUR, yıllardır gençlere yönelik mesleki eğitimler vermektedir. GİD Hibe Programı, hibe faydalanıcılarını biraz farklı bir yöne kaydırmayı amaçlamıştır. Ancak faaliyetleri önceliklendirmeyip uygun faaliyetler arasında mesleki eğitim kursları gibi “olağan tutum”u koymak suretiyle yetkililerin hata yapmış olduğu görülmektedir.

Projelerin yalnızca %14’ü gerçekten girişimciliğin desteklenmesine odaklanmıştır. Genç girişimciliğinin desteklenmesi alanında yenilikçilik geliştirmeye çalışan projelerin payı daha da azdır. Yetkililer genç girişimciliğinin desteklenmesi amacıyla bir TD projesi başlatacaklarını biliyorlardı ancak yine de hibe programı ile TD projesini birbiriyle ilişkilendirme fırsatını kaçırmışlardır. Böyle bir bağlantı karşılıklı verimliliği teşvik edebilirdi.

KİD hibe programına benzer olarak, hibe başvurusu sahiplerinin daha az yenilikçi beceri ve deneyimi gerektiren daha az zorlu projeler uygulamayı tercih ettikleri görülmüştür. Basit biçimde nitelikli eğiticiler istihdam etmeleri ve eğitim müfredatı hazırlamaları gerekmiş, bu da bir şekilde ekonominin ihtiyaçlarını karşılamıştır. Dolayısıyla hibe programını (büyük kısmını) İŞKUR’un yaptığı işten ayıran unsurların neler olduğunu değerlendirmek zordur.

Değerlendirme ekibi, ayrıca faaliyet alanlarını çeşitlendirmek yerine daha az sayıda faaliyete odaklanılmasının başvuruların kazanma ihtimalini artırdığını bulmuştur. Coğrafi dağılımdan da anlaşılacağı üzere, başvuruların hazırlanmasında destek alan iller daha başarılı performans sergilemiştir.



Kurumsal Analizde tüm başvuruların %63’ünün dernekler, belediyeler, odalar ve halk eğitim merkezleri tarafından yapıldığı görülmüştür. Bunlar arasında halk eğitim merkezlerinin başarı oranı düşük olup diğer kurumlarla rekabet edebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaçları olduğu görülmektedir. Vakıflar ise %23’lük kazanma oranı ile oldukça başarılıdır. Hedef grup olan gençlerin sorunlarına ilişkin profesyonel bilgilerini bizzat iyi kullanmış oldukları görülmektedir. Odalar ve belediyeler çatı kuruluşlarından profesyonel destek almıştır. Dernekler, çıraklarla deneyime dayalı olarak işletmelerin gençlerin istihdam edilebilirliğine yönelik şartlarını bilmelerinden dolayı, KİD programında olduğundan daha başarılı olmuş olabilirler.

KİD projesinde olduğu gibi GİD projesi de ortaklık yaklaşımını desteklemiş ve biri arz biri talep tarafını temsil edecek en az iki ortağın katılımını bir artı olarak nitelendirmiştir. Bulgular temel olarak KİD projesindeki bulgularla aynıdır.

GİD projelerinin %65’inden fazlası en az iki ortaklıdır. Özellikle arz tarafını temsil eden hibe faydalanıcıları rehberleri ciddiye almış ve işgücü piyasasının talep tarafından ortaklar seçmiştir. Genel olarak, ortaklık yaklaşımı hibe faydalanıcıları için KİD projesinde olduğundan daha eşit oranda faydalı olmuş gibi görünmektedir.

GİD fonlarının coğrafi dağılımı da ihtiyaca bağlı değil,, bunun yerine ildeki aktörlerin proaktif olmasına ve destek hizmetlerinin bulunmasına bağlı olmuştur. Samsun ve Kayseri illeri yine kazanan proje sayısı açısından en başarılı iller olmuştur. Kars ve Erzurum illeri en kötü performansı sergilemiştir. Kars, Gaziantep ve Kastamonu illerinin finansman miktarı ayrıca ortalamanın altında kalmıştır. Bölgesel farklılıkların artmaması için belli dezavantajlı bölgelerde hazmetme kapasitesinin artırılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu konu, program otoritelerinin tartışması gereken ciddi bir konudur.

Faaliyetlerin sektörel dağılımında herhangi özel bir duruma rastlanmamıştır.

GİD kapsamında uygulanan faaliyetler İKG OP hedeflerini yerine getirme açısından uygundur. Ancak Faaliyet Analizinde görülen eğilim, diğer bir ifadeyle az çaba gerektiren ve fazla yenilik getirmeyen modellere odaklanan ve şimdiye kadar zaten çok fazla uygulanmış olan mesleki eğitim faaliyetlerinin tercih edilmesi yönündeki eğilim, hedef gruplarının analiz edilmesi sonunda da ortaya çıkmıştır. : GİD projelerinin çoğu eğitim seviyesi zaten bir şekilde iyi olan gençlere odaklanmış olup bu durum istihdamın desteklenmesinde çok az zorluk yaratmıştır. “Halen eğitimlerine devam etmekte olan gençler” veya “düşük eğitim seviyesindeki genç kadınlar” gibi diğer daha zorlu hedef gruplar istisna olarak kalmıştır.

Neticede, GİD rehberlerinde hedeflerin ve hedef grupların çok geniş tasvir edilmiş olması, genç istihdamı ve/veya girişimciliğine ilişkin tutarlı sonuçlara ulaşılmasını ve ilerleme kaydedilmesini zorlaştırmıştır. Daha kısıtlayıcı rehberler, faaliyet ve hedeflere ilişkin daha fazla rehberlik ve ayrıca daha fazla yeniliğin GİD projelerinin uygunluğu üzerinde olumlu bir etkisi olabilir.

Proje sonuçlarına ilişkin olarak değerlendirme ekibi, KİD projesiyle önemli farklar bulmuştur. Kadın istihdamı hakkındaki projeler hedeflerine ulaşmada çoğunlukla başarılı olurken GİD projelerinin çoğu kendi beklentilerinin gerisinde kalmıştır. Özellikle gençlerin istihdam garantili kurslar, staj ve çıraklık programlarına katılmasıyla ilgili başarı rakamları, hedeflerin altında kalmıştır. Projelerden sonra gençlerin istihdam edilmesi veya girişimciliğe yönlenmesi konusunda beklenen başarının elde edilmediğini belirtmek gerekir. Dolayısıyla, her ne kadar sayısal veriler mevcut olmasa da, GİD programının etkililiği ve verimliliği şüphelidir. Bu bulgular, GİD projelerindeki genç katılımcıların kendilerine verilen eğitim hakkındaki öz değerlendirmelerinin KİD projelerindeki kadınlardan daha kötü olması ile de desteklenmektedir.

İŞKUR’un görüşüne göre hibe programı eğitimleri İŞKUR tarafından finanse edilen eğitimlerden daha pahalı ancak daha düşük standartlarda olmuştur. Bu ifade doğruysa, GİD programının tasarlandığı şekliyle uygulanmasının gerekçesi eleştirel olarak gözden geçirilmelidir. Bu sebeple gelecekte gençlerin istihdamını veya girişimciliğini destekleyen faaliyetler daha güçlü bir rehberlikle yapılmalı, faaliyetler ve hedef gruplara ilişkin odak daha dar olmalı ve en azından İŞKUR eğitimine eşit standartlar sağlanmalıdır.

GİD Teknik Destek projesi, hibe programı ile karşılaştırıldığında girişimciliğin desteklenmesi konusunda daha güçlü bir odağa sahiptir. Öngörülen beş sonucun aşağıdaki dört genel hedefe katkı sağlaması amaçlanmıştır:


  • Gençlerin girişimcilik, yani kendi işlerini kurma kapasitelerinin artırılması

  • İşgücü piyasasında yeni ortaklık şekilleri vasıtasıyla okuldan iş yaşamına kolay bir geçişin sağlanması

  • Beş ilde Genç İstihdamı Eylem Planları oluşturarak politika oluşturma kapasitelerinin güçlendirilmesi

  • GİD hibe programından iyi uygulamaların yaygınlaştırılması.

Etkilenen kurumlar açısından GİD programının başlangıçta iyi koşulları vardır. Ancak girişimciliğin başlangıç finansmanı ile desteklenmesi açısından kilit oyuncu olarak KOSGEB’in katılımı asla uygun şekilde gerçekleştirilememiştir. Kendi işini kurmak için iyi birer iş planı hazırlayan gençlerin daha sonra kendi işlerini kurmak için destek almak üzere KOSGEB’e yönlendirilmesi proje tasarımının temellerinden biridir. Ne yazık ki, proje esnasında İŞKUR ve KOSGEB arasında projenin bu hedeflere ulaşmasını sağlayacak karşılıklı anlayış ve işbirliği sağlanamamıştır. KOSGEB, GİD projesinin genç faydalanıcılarına spesifik destek verme çabalarını yerine getirmemiştir. Değerlendirme ekibi neyin yanlış gittiğini anlamaya çalışırken, KOSGEB girişimcilik eğitimi verme yetkisi verdikleri kurumların performansıyla bile ilgilenmemiştir. Bu açıdan GİD projesinde Teknik Destek ekibi ya da Faydalanıcı tarafından aşılamayan ciddi bir tasarım hatası bulunmaktadır.

Hizmetlerin coğrafi dağılımı açısından, GİD projesi işverenlerle toplantılar düzenlenmesi ve girişimcilik eğitimi verilmesine (15 büyüme merkezinde) ilişkin olarak uygun tüm illeri gerçekten etkilemiştir. Sektörel dağılıma ilişkin olarak, proje tasarımında sektöre özgü bir yaklaşım bulunmamaktadır.



Proje sonuçları ele alındığında değerlendirme ekibi aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır:

  • Sektörel raporlar hazırlanmış ancak değerlendirme ekibi bu çalışmayı yaptığı sırada bunlar henüz onaylanmamışlardı.

  • Gençler için Girişimcilik Rehberi hazırlanmış ve DVD formatında basılmıştır.

  • 15 Büyüme Merkezinde girişimcilik günleri düzenlenmiş ancak faydalanıcının beklentilerini karşılamamıştır.

  • Talep edilen “Genç Girişimciliğinin Desteklenmesi Modeli” (YES Modeli) tamamlanmış ve pilot illerde başlatılmıştır. Kapanış Konferansı sırasında bu modelin gelecekte kullanımına ilişkin olarak paydaş kurumlarla bir protokol imzalanması planlanmaktadır. Bunun başarılıp başarılamayacağı ileride görülecektir. İŞKUR’a göre bu modelin yaygınlaştırılması ve ülke çapında kullanılması planlanmaktadır. Ancak daha önce de belirtildiği üzere KOSGEB ile işbirliğinin tam olarak gerçekleşmemiş olması, modelin potansiyel etkisine zarar verecektir.

  • Girişimcilik eğitimine başlayan 500 gençten 270 tanesi başarılı bir şekilde eğitimi tamamlamıştır. En iyi katılımcılara ayrıca koçluk desteği verilmiştir.

  • Gençlere staj ve iş başında eğitim sağlama potansiyeli bulunan firmalar belirlenmiş ve illerde kendileri ile toplantılar düzenlenmiştir.

  • Firmalarla anlaşmalar proje hedeflerini aşacak şekilde TDE tarafından tamamlanmış gözükmektedir. Yine de faydalanıcının bu başarılara ilişkin eleştirel yorumları bulunmaktadır.

  • Talep edilen Eylem Planları hazırlanmaya başlanmıştır. İlgili illerde Görev Güçleri oluşturulmuş ancak bunların farklı hız ve sorumluluk düzeyinde çalıştığı görülmektedir. Eylem planlarının asıl işlevselliği, gelecekte yapılacak değerlendirmelerde ele alınmalıdır.

  • Hibe projeleri kataloğu yayınlanmış ve dağıtılmıştır.

Proje hedeflerine ulaşılması değişken görülmekle birlikte proje uygulanması sırasında sonuçları önemli ölçüde etkilemiş olan ciddi zorluklarla karşılaşılmıştır. Bunlar aşağıda verilmektedir:

  • İki Kilit Uzmanın yerine yenilerinin bulunması gerekmiş ancak sonuçta iki uzmanın yerine sadece bir uzman gelmiştir. Bu durum, görevlerin yerine getirilmesinde eksikliklere yol açmıştır.

  • Yüklenicinin destek hizmetleri kapasitesiyle ilgili sorunlar, sözleşme yönetimi tarafından bir uyarı yazısı gönderilmesine yol açmıştır. Bu durumu çözmek için çok önemli çabalar sarf edilmiş olsa da proje, uygulama aşamasında tam olarak toparlanamamıştır.

  • OKB tarafındaki duraksamalar de uygulamada gecikme ve iletişim eksikliğini perçinlemiştir. Faydalanıcı tarafının hareketsizliği de projenin ilerlemesine katkı sağlamamıştır. İŞKUR kararları geciktirmek veya timesheet’leri imzalamamak yerine ihtilaflarla başa çıkmak için başka yollar bulmalıdır.

  • Değerlendirme ekibi, genel açıdan Teknik Desteğin yanlış algılandığını gözlemlemiştir: Teknik destek, ekibin faydalanıcı adına bazı görevleri yerine getirerek hizmet sağlaması demek değildir. Aksine, faydalanıcının görevlerini yerine getirmesinde teknik destek ekibi destek vermelidir. Bu yaygın olarak anlaşılmış olsaydı, proje sonuçlarına ilişkin sahiplenme daha büyük olurdu ve iletişim de karşılıklı anlayış yönünde değişirdi. GİD projesinde ise durum kesinlikle böyle olmamıştır.

Değerlendirme ekibinin GİD’den edindiği ders, kaçırılmış bir fırsat olduğudur. Hibe programı ve TD projesinin hedefleri kavram hatası olarak görülemeyecek olsa da, her ikisinin de uygulanması tam olarak memnuniyet verici olmamıştır. Dolayısıyla gelecekte genç istihdamı veya girişimciliğini destekleyen faaliyetler daha odaklı olmalı ve inovasyona daha fazla ağırlık vermelidir.

  1. Kayıtdışı İstihdam ve Kayıtlı İstihdam

Kayıtlı istihdamın desteklenmesine ilişkin olarak yapılan toplam sözleşme tutarları şu şekilde olmuştur:

  • Hibe projelerinde 9.167.133,61€

  • TD projelerinde 2.399.500€

  • Mal Alımı için 424.366€

Kayıtlı istihdamın desteklenmesi, sözleşme yapılan fonların %16’sını oluşturmaktadır. KİTUP hibe programı Öncelik 1 kapsamındaki en küçük programdır ve bu öncelik kapsamındaki tüm hibelerin %16’sını oluşturmaktadır. TD sözleşmesi ise büyüklük olarak dört program arasında dördüncü sıradadır ve Öncelik 1 kapsamındaki TD fonlarının %14’ünü oluşturmaktadır. Mal alımı sözleşmeleri ile ilgili, faydalanıcı olarak SGK’da yoğunlaşan fonlar tüm mal alımı sözleşmelerinin %73’ünü oluşturmaktadır.

KİTUP hibelerinin orijinal bütçesi, 11.85 milyon Euro’ydu. Sözleşmeye bağlanan fonların miktarı ise önemli ölçüde daha düşük kalmıştır. Bu da, evvelliyatı olmayan bu programa ilginin diğer iki programdaki kadar olmadığını göstermektedir.

Faaliyet Analizinde, bu alanda daha önce hiç hibe programı yapılmamış olması dikkate alınmıştır. Dolayısıyla hibe rehberlerinde programın hedefini, “sektörlerin, firmaların ve çalışanların resmileşme süreçlerini kolaylaştırarak kayıtlı istihdamın teşvik etmek; sosyal güvenlik yasasından önce bildirimi yapılmamış işlere öncelik vermek,” destekleyebilecek bir dizi faaliyet önerilmiştir.

Rehberde 15 farklı faaliyet, uygun faaliyetler olarak listelenmiştir. Bunlar arasında en çok aşağıdakiler seçilmiştir:



  • Kayıtdışı istihdama ilişkin bilinci geliştirmek amacıyla yerel makamlar, işverenler ve çalışanlara yönelik farkındalık faaliyetleri (%76)

  • Yenilikçi bir yaklaşımla kayıtdışı işlerin azaltılmasına yönelik eylemler (%71)

  • Kayıtlı istihdam kültürünün geliştirilmesi ve büyütülmesi amacıyla ekonomik ve sosyal aktörler arasında iletişim ağı kurulması ve/veya kullanılması (%59)

  • Kayıtlı istihdamın desteklenmesine odaklı mesleki eğitim faaliyetleri (%59).

Kayıtlı istihdamın önündeki en büyük engellerden biri, insanların sosyal güvence sahibi olmanın faydalarını anlamamalarıdır. Dolayısıyla farkındalık arttırmaya ilişkin tüm faaliyetler önemlidir. Özellikle Türkiye’nin doğu bölgelerinde işverenler ve çalışanların sosyal güvence hakkındaki bilgi düzeyi düşüktür. Bu sebeple farkındalığın arttırılmasına yönelik odak kesinlikle haklıdır.

En azından bir programda yenilikçiliğin önemli olduğunu görmek sevindiricidir. Diğer yandan, daha önce kayıtdışı istihdam konusuyla ilgili programların bulunmayışından dolayı yenilikçi bir şeyler geliştirmek daha kolaydır.

Kültürel bir alışkanlık veya baskın bir tavır değiştirilmek istendiğinde ağ kurmanın çok önemli olduğu görülmektedir. Dolayısıyla bu tercihin de gerekçeleri haklıdır.

Diğer yandan mesleki eğitimin, kayıtlı istihdama ilişkin mesajları iletmek amacıyla kullanılan bir araç olduğu görülmektedir. Değerlendirme ekibi, bunun çok fazla fikri olmayan ve KİTUP programını, AB fonlarıyla mesleki eğitimin yapılabileceği bir başka hibe projesi olarak gören başvuru sahiplerince daha çok tercih edildiği görüşündedir.

Önerilen diğer faaliyetler, KİTUP projelerinin tasarımında çok az rol oynamıştır. En düşük puan, “muhasebeciler ve avukatlar gibi bazı mesleklerde önleyici uygulamaların teşvik edilmesini amaçlayan faaliyetlere” ilişkin olup yalnızca %7 oranında kalmıştır. Yine de yukarıda bahsedilenlere benzer diğer bazı faaliyetler yüksek puan almış olup bu eğilimin desteklendiği söylenebilir.

Dolayısıyla başvuru sahipleri, daha az uzmanlık ve deneyim gerektiren faaliyetleri tercih etmiş olsalar da, KİTUP faaliyetlerinin çoğunlukla proje çağrısının hedeflerine ulaşmak için uygun olduğu söylenebilir. Tamamen yeni bir hibe programında bu çok da olumsuz olarak algılanmamalıdır.

Daha önce benzer bir programın olmayışı, yeni ve deneyimsiz aktörleri fon başvurusu yapmaya teşvik etmemiş görünmektedir. Dolayısıyla hibe projelerinde deneyimi olan hibe faydalanıcılarının, KİTUP’deki payının diğer programlardan daha yüksek olması şaşırtıcı değildir (KİTUP’de %33,3 iken KİD’de sadece %23,8 ve GİD’de ise %23,4). Kurumsal analizde görüldüğü üzere, en fazla başvuru dernekler ve odalardan gelmiştir. Bu iki kurum, KİTUP kapsamındaki tüm başvuruların %50’sini oluşturmaktadır. Başarı oranı açısından odalar kazandıkları 14 proje ile en başarılı kurum olup, dernekler ise 8 proje kazanarak tüm sözleşmelerin yarısından fazlasını oluşturmaktadırlar.

Ortaklık yaklaşımı, diğer hibe programlarındakine benzer şekilde uygulanmış olmakla birlikte KİTUP programında KİD ve GİD’deki katı koşullar bulunmamaktadır. Bununla birlikte projelerin %75’inin iki veya daha fazla ortağı vardır. Ortaklık seçimi diğer programlarda olduğu gibi net bir şablon izlememiş olup bu durumun rehberlerde yer alan belirsiz ifadelerden kaynaklanmış olabilir.

Projelerin coğrafi dağılımı açısından, Samsun, Kastamonu ve Kayseri illeri en başarılı iller olurken en başarısız iller ise Batman (hiç proje kazanamamıştır) ve Elazığ olmuştur. KİTUP programında Kars ve Van gibi iller diğer programlarda olduğundan daha başarılı olmuştur. Ancak genel olarak kapasitesi daha yüksek olan ve dışardan destek alan illerin diğerlerine göre daha avantajlı olduğu söylenebilir. Ankara ilindeki kuruluşların iyi fon hazmetme kapasitesi bu durumu desteklemektedir çünkü bunlar 41 proje içinde 6’sını kazanmış olup en büyük üçüncü fon miktarını oluşturmaktadır.

KİTUP projelerinde belli bir sektöre yoğunluk gözlemlenmemiştir. Gelecek programlar, TD projesinde belirlendiği gibi kayıtdışı istihdama daha açık sektörlere daha fazla odaklanabilir.

Hibe Faydalanıcılarının yalnızca %11’i, başvuru aşamasında SGK’dan destek aldıklarını belirtmiştir. İl müdürlükleri ile daha güçlü bağlantılarla işveren ve çalışanlar arasında hedef grupların belirlenmesine yardımcı olunabilirdi.

Sonuç ve çıktılara ilişkin olarak değerlendirme ekibi, tutarlı ve sayısal verilerin eksikliğini bir kez daha vurgulama ihtiyacı duymaktadır. Bununla birlikte özellikle farkındalık faaliyetleri başarılı olmuş gibi görünmektedir ve bu da kendi içinde olumlu olarak nitelendirilebilir. Hibe faydalanıcıların çoğu, fonların sonra ermesinden sonra faaliyetlerine devam etmemiş olup bu durum sürdürülebilirliğin eksik olduğunu göstermektedir. Ancak bu alanda uygulanan ilk hibe programı olduğundan bu durum şaşırtıcı değildir. SGK’nın hibe programının uygulanmasına katılımı oldukça düşük olmuştur. Bunun, il müdürlüklerinin TD projesine güçlü bir şekilde dâhil olmasıyla ilgilisi olabilir. Dolayısıyla SGK’nın hibe projelerinin sonuçlarını ne ölçüde analiz ettiği ve ne ölçüde kullanmayı amaçladığını belirlemek çok mümkün değildir. Yine de sonuçlara yönelik ayrı bir değerlendirme yapılmamıştır.

Burada yine Operasyon Faydalanıcısı tarafından ortaya konmuş olması gereken kapsamlı beklentilerin olmayışı, hibe programında net dersler ve sonuçlar çıkarılamamasının sebebidir. İyi uygulamalardan politika ve uygulamalara tutarlı bir aktarım yapılması için gelecekte bu tavrın değiştirilmesi gerekmektedir.



Kayıtdışı istihdamla ilgili gelecekte yapılacak programlar daha net hedefler ortaya koymalı ve faydalanıcı proje sonuçlarını kendi yararına operasyonel hale nasıl getirebileceğini düşünmelidir.

Yüklə 5,76 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   69




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin