Ekonomi-politik: Suyun, bitkinin piyasa malı olduğunun/olmadığının tartışıldığı bir ekonomi-politik
Global diplomasiyi harekete geçiren bir alan
Kirletmenin fiyatlandırılmasını gündeme getirecek kadar tehlikeli bir ekonomi politik - kirletme, sosyal refaha dönüşsün su kullanım hakkından kazandığını halkla paylaş)
Tarım emperyalizmi, gıdadaki uluslararası emperyal oyunlar
Adalete konu olan bir alan (İklim adaleti olmadan ekonomik adalet olmaz)
Orta Doğudaki savaş, kirli enerji kime gam
Yeşil ile yıkanacak eski ekonomi kuramları mı?, yeşil kapitalizm mi? masum çabalar mı?
O zaman sistemle ilgisini kurmak şart (“İklimi Değil, Sistemi Değiştir”. 2009 Küresel Eylem Grubu)
İklim Değişikliği Bir Kalkınma Sorunudur...
İklim Değişikliği Bir Kalkınma Sorunudur...
Türkiye kadınsız kalkınıyorsa ve biz burada niye “İklim değişikliği ve Kadın” konuşuyoruz…Kalkınma Sorunun değil mi bu?
Kalkınma çabaları “doğal kaynaklar”dan beslenir ve sosyal, ekonomik ve çevresel kazanımlar sağlar. İklim de dahil olmak üzere çevresel şartların değişmesi, kaynakların bozulması ve/veya azalması kalkınma çabalarını olumlu veya olumsuz etkiler. İklim değişikliğine karşı artık sadece bilim adamları değil, politikacılar da çare arıyor. BM Güvenlik Konseyi, 2007’de ilk kez küresel ısınmayı tartıştı. - “Küresel ısınma kollektif bir güvenlik sorununa dönüştü”mesajı.
İklim değişikliği önümüzdeki 10 yılda küresel ekonomiyi etkileyecek ilk beş risk arasında. (Global Risks 2013, World Economic Forum)
İklim değişikliği ile ilgili kamuoyu kaygılar artmakta olmasına karşın politikacılar, üretilen politikaların doğrudan ve dolaylı mali etkilerine maruz kalan seçmenlerinin (karbon ve enerji vergileri, fiyat artışları, işini kaybeden kesimler gibi) iklim eylemlerini daha az destekleme eğiliminde olacaklarını varsayarak, seçmenlerinden korkmaktadırlar. İnsanın geçim kaynağından siyasetçiler sorumlu, bununla oy topluyorlar
Şeffaf siyaset lazım: İklim değişikliği ile mücadelede, özellikle enerji sektöründe şeffaflık önemli
Felaketler, siyasette kıvraklığa yol açabilecek “odak olaylar” olarak kullanılabilir
“Karbon Merkezli Büyüme” siyasi bir tercihtir. (2010 yılı envanter sonuçları, Türkiye’nin inşaat ve elektrik enerjisi üretimi merkezli büyümesinin iklim için tehlikeli olduğunu ortaya koyuyor. Önümüzdeki dönemde kömür santrali hedeflerine inşaat sektörü üstünden ekonomik büyüme motivasyonunu da eklediğimizde Türkiye’nin karbon merkezli bir büyüme hedefinde hızla ilerlediğini görüyoruz, Ö Algedik, 2012).
“Karbon Merkezli Büyüme” siyasi bir tercihtir. (2010 yılı envanter sonuçları, Türkiye’nin inşaat ve elektrik enerjisi üretimi merkezli büyümesinin iklim için tehlikeli olduğunu ortaya koyuyor. Önümüzdeki dönemde kömür santrali hedeflerine inşaat sektörü üstünden ekonomik büyüme motivasyonunu da eklediğimizde Türkiye’nin karbon merkezli bir büyüme hedefinde hızla ilerlediğini görüyoruz, Ö Algedik, 2012).
Ekonomi-Politik, Enerji Politik, Tarım Emperyalizmi iktidarların yol haritası tercihleri
Kısa vadeli fayda sağlama ekonomi politiği
Kamu politikalarının tasarım ve sonuçlarının şekillendirilmesi; sivil toplumun gücüne, bürokratik kültüre, bütçe yasalarına ve siyasi menfaatlere yön veren faktörlerin göstergesidir.
Dünyadaki fosil yakıtlar, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerine güç vermenin yanı sıra, politikalarına da yön vermektedir, hatta bazı menfaatleri de beslemektedir.
“Doğa Odaklı Büyüme” de siyasi bir tercihtir.
İklim değişikliği halen ufuktaki bir sorun olarak algılanmaktadır ve ufuktaki sorunlar, özellikle kamunun menfaatiyle ilgili olanlar, çözülmesi en zor sorunlardır. Bu açıdan bakıldığında; iklim değişikliği konusu bir istisna değildir. Kuşaklararası sürekliliği olan tüm sorunlar, seçim döngüleri ve hükümetlerin iktidarda kaldıkları sürelerle bağdaşmayan uzun vadeli politik bir vizyon gerektirir.
İklim değişikliği halen ufuktaki bir sorun olarak algılanmaktadır ve ufuktaki sorunlar, özellikle kamunun menfaatiyle ilgili olanlar, çözülmesi en zor sorunlardır. Bu açıdan bakıldığında; iklim değişikliği konusu bir istisna değildir. Kuşaklararası sürekliliği olan tüm sorunlar, seçim döngüleri ve hükümetlerin iktidarda kaldıkları sürelerle bağdaşmayan uzun vadeli politik bir vizyon gerektirir.
Siyasiler tarafından benimsenen politikalar, bu politikaları öne çıkaracak/yüceltecek kamuoyu desteğinden yoksun kalırsa, siyasi gelecekleri de tehlikeye girecektir. Nitekim, oya dönüşmeyecek diye, iklim değişikliği mücadele politikalarını gündemlerine almazlar ise örneğin, tarımsal ürün sigortası rejimini sürdürülebilir bir iklim politikası anlayışıyla geliştirmez, kuraklık, sel nedeniyle çiftçilerin kayıplarına karşı tedarikli olmalarını sağlayacak inisiyatifleri almaz ya da afet risklerine ve iklim şoklarına karşı riskleri önceden belirleme, korunma ve hazırlıklı olmak gibi konuları ihmal ederlerse hatalar başlamış demektir.