İktisat Tarihi

Anahtar Kavramlar

as…as (kıyaslamada eşitlik) The weather (Hava durumu) Describing places (yer tanımlama) This-That-These-Those (İşaret zamirleri/sıfatları) Would you like…? (Teklif cümleleri) Telephone talk

Giriş

Hayatımızda gün içerisinde kendimizi bir çok şeyi kıyaslarken buluruz. Bu kıyasladığımız şeyler birbirine eşit ise kullandığımız ifadeler "X, Y kadar .......dır" gibi ifadeler olur. Bu -e kadar ifadesi İngilizce'de as...as kalıbıyla verilir. Örneğin; "Ali is as tall as Ahmet" gibi. Bu bölümde as.... as (eşitlik ifadesi) anlatıldıktan sonra yine günlük hayatımızda bolca kullandığımız bir konu olan hava durumu konusunu göreceğiz. Hava durumunu sorma ve cevaplamayı İngilizce'de "What's the weather like?" ile sorarız ve cevaplar oldukça çeşitli cevaplar verilebilir; "It is sunny. It is snowy."

Daha sonra kelime dağarcığımızı zenginleştirmek adına bir yer tarifinde kullanılabilecek sıfatları öğreneceğiz ve cümle içinde kullanacağız. Çevremizdeki nesneleri işaret ederken this-that-these-those (bu, şu, bunlar, şunlar) gibi ifadeler kullanmayı öğreneceğiz. Böylece karşımızdakine sözetmek istediğimiz nesneleri daha açık ifade edebilecegiz. Sonrasında çevremizki kişilere nazikçe birşey teklif etmek için "Would you like...?" kalıbını kullanacağız. Son olarak da telefon konuşmalarını İngilizce olarak yapabilmek ve anlayabilmek için gereken cümleleri görüp diyaloglar içinde kullanacağız.

10.1. as…as (kıyaslamada eşitlik)
İngilizce'de iki şeyi kıyaslarken as…..sıfat…..as yapısı ile iki şey arasında eşitliği ifade etmiş oluruz.

Tom is as tall as Peter. Susan is as beautiful as Mary.

Helen isn't as hardworking as Tom.
Aşağıdaki cümleleri as.... as kalıbı ile doldurunuz.
George/Tim/fat…………………………………………

Tom/Angela/intelligent…………………………………

Aşağıdaki cümleleri as.... as kalıbı ile doldurunuz.
1. John is (tall).........................Glen.

2. Janet is (beautiful) ............................Jennifer.

3. You are (crazy) .............................my sister.

4. We can run (fast) ..................................they can.

5. My mom is (not/strict)..............................your mom.

6. Your mobile phone is (not/trendy) ..................................my phone.

Aşağıdaki cümleleri as.....as yada not as .............as ile resimdeki ortak olan yada olmayan özelliklere göre yazınız.

10.2. The weather (Hava durumu)
İngilizce'de hava durumunu "What is the weather like?" sorusu ile sorarız. Cevaplarımızı o günün durumuna göre çeşitlendirebiliriz.
What is the weather like today? It is sunny and cloudy.
Aşağıda gördüğünüz şekillerde hava durumu için kullanabileceğimiz ifadeler verilmiştir.


İkinci resimde gördüğünüz gibi hava durumları aslında isimen türeyerek oluşmuştur sun-sunny, fog-foggy gibi.
Aşağıdaki cümleleri okuyup Türkçe'ye çeviriniz.

• 
  You don't have to wear coat because it is hot. (35C)
  
• 
  You shouldn't wear boots. It is warm today. (23C)
  
• 
  You should take your sweatshirt. It is cool. (18C)
  
• 
  You should wear your coat because it is cold. (10C)
  
• 
  You should wear your gloves. It is freezing! (0C)
  

Good friends
My name is Helen. I have a friend. Her name is Jane. We are very similar in many ways.
For example, she is as tall as me and I am as slim as her. We can change and wear our clothes. Also, she is as tidy and me. She never leaves her things around. I am as energetic as her. I don't like staying at home.
I like travelling, meeting friends and going out. However she isn't as hardworking as me. So her lessons are not good. Also I am not as beautiful as her. She has got long dark hair and green eyes. We are good friends.
TRUE/FALSE/NOT MENTION
1.Helen isn't as fat as Jane. ……………

2.Jane is as tall as Helen. ……………

3.Jane is as hardworking as Helen. ……

4.Helen isn't as beautiful as Jane. …….

5.Jane isn't as ugly as Helen. ………

6.Helen is as funny as Jane. ………

Aşağıdaki resimdeki günlere ve hava durumlarına göre sorulara cevap veriniz.


What is the weather like on Monday?

It is ....................................

What is the weather like on Monday?

It is....................................

What is the weather like on Tuesday afternoon?

It is....................................

What is the weather like on Friday morning?

It is....................................

What is the weather like on Sunday morning?

It is ....................................

Aşağıdaki diyaloğu gerekirse Present Continous ve hava durumu ifadelerini kullanarak uygun şekilde doldurunuz.
e.g: Simon: What is the weather like today in İstanbul?

David: It …..is raining….. heavily. It is rainy.
Frank: What is the weather like?

George: It is …………...................(snow) and it is cold.

Peter: What is the weather like in New York?

Kate: It is freezing so I ………............…….(wear) coat and gloves.

George: Why are you taking your umbrella?

Helen: Because it………..........…... (rain)
Susan
Hi. My name is Susan. I am at home today. I can't go to school today because I have a flu. It is very cold outside. It is snowing and freezing. It is also windy. You can't even walk! Actually I like sunny days and sun and summer. I don't like cold or cool weather. I want to feel warm. So I wear gloves, scarf, hat and coat on winter days.
True/False

1. 
   Susan is at school now. ……………
   
2. 
   Susan is ill so she can't go to school. ……………
   
3. 
   Susan likes winter the most. ……………
   
4. 
   Susan don't wear gloves, scarf, hat and coat in winter. ……………
   
5. 
   She likes cold. ……………
   
6. 
   It is windy and walking is difficult. ……………
   

10.3. Describing places (yer tanımlama)



Lively- canlı, hareketli

Fascinating- büyüleyici

Huge- çok büyük

Polluted- kirli

Touristic- turistik

Exciting- heyecan verici

Popular- popüler

Crowded- kalabalık

Expensive- pahalı

Hospitable- konuksever

Modern- modern

Historic- tarihi

Peaceful- huzur verici

Ancient- eski

Beautiful- güzel

Noisy-gürültülü

Boring-sıkıcı

Charming-ilgi çekici

İngilizce'de bir yer tarif edilirken bazı sıfatlar kullanılır. Bunlardan en çok kullanılanları yukarıdaki listede Türkçe anlamlarıyla görebilirsiniz.

Bunun dışında çevremizde olan bazı yerler vardır; sinema, müze, park gibi. Bunları ifade ederken aşağıdaki kelimelerden yararlanabilirsiniz.
Buildings around (Çevremizdeki binalar)

• 
  shopping centre (alışveris merk)
  
• 
  library (kütüphane)
  
• 
  swimming pool (yüzme havuzu)
  
• 
  theatre (tiyatro)
  
• 
  cinema (sinema)
  
• 
  museum (müze)
  
• 
  hospital (hastane)
  
• 
  bank (banka)
  
• 
  police station (karakol)
  
• 
  post office (postane)
  

mosque

• 
  church (kilise)
  
• 
  supermarket
  
• 
  castle (kale)
  
• 
  school (okul)
  
• 
  university
  
• 
  art gallery (sanat galerisi)
  
• 
  restaurant (restoran)
  

Çanakkale
Every summer we go to Çanakkale. It is not huge but it is a seaside city. It isn't as crowded as İstanbul so it is a clean city. There are many historical places such as Kilitbahir Castle. You can see many green areas there because it isn't polluted. Çanakkale isn't a noisy city. Sometimes it can be boring because it isn't as lively as İstanbul. However, there are very charming beaches; Ayazma Beach in Bozcaada.




True/False/Not mentioned
1. They visit Çanakkale in winter………..

2. Çanakkale isn't very big city. ………..

3. Çanakkale is very expensive. ………..

4. It is a historic city. ………..

5. Houses are very big there. ………

6. It isn't a dirty and crowded place. ………..

7. It is as lively as İstanbul. ………..

8. .You can be sometimes bored in Çanakkale. ...............

Aynı zamanda çevremizde olan bazı dükkanlar/iş yerlerini de burada görebilirsiniz.. İnceledikten sonra resimlerle bu yerleri eşleştirebilirsiniz.



Shops around

• 
  bookshop (kitapçı)
  
• 
  butcher's (kasap)
  
• 
  baker's (fırın)
  
• 
  chemist's/pharmacy (eczane)
  
• 
  stationer's (kırtasiye)
  
• 
  kiosk (hazete bayi)
  
• 
  florist's (çiçekçi)
  
• 
  laundry (çamaşırhane)
  
• 
  optician's (gözlük satıcısı)
  
• 
  greengrocers (manav)
  
• 
  estate agent (emlakçı)
  
• 
  bridge (köprü)
  
• 
  stadium (stadyum)
  
• 
  park
  

Aşağıda bilgisi verilen dükkanlar hangileridir yazınız.

1. 
   You buy bread…………….
   
2. 
   You buy flowers. …………….
   
3. 
   You buy fruit and vegetables. …………….
   
4. 
   You buy some medicine or drugs. ………….
   
5. 
   You buy meat or chicken. …………….
   
6. 
   You can go and play there. …………….
   
7. 
   You can watch match there. …………….
   

10.4. This-That-These-Those (İşaret zamirleri/sıfatları)

İngilizce'de nesneleri iaret ederken THIS/THAT/THESE/THOSE (BU-ŞU/BUNLAR-ŞUNLAR) gibi ifadeleri kullanırız. Bunların tekil-çoğul yada uzak-yakın ilişkisine göre kullanım alanı değişir.

This yakındaki tekil nesneyi ifade eder. That uzaktaki tekil nesneyi ifade eder.These yakındaki çoğul nesneleri ifade eder. Those uzaktaki çoğul nesneleri ifade eder.

This ve That ile “is” kullanılır. These ve Those ile “are” kullanılır çünkü çoğullardır.

Uzaklılığı “over there”(taa orada) ifadesiyle verebiliriz.

Aşağıdaki cümleleri tamamlayınız.
…………….......book over there is my book.

…………………books over there are my books.

Aşağıdaki cümleleri yandaki resme bakıp ilişkilendirerek "this-that-these-those" ile doldurunuz.

1. ...........................computer is on the table.

2. .........................notebook is in my room.

3. .......................pencil is my pencil.

4.......................pensharpener is green.

5........................slippers are red.

Aşağıdaki cümleleri resme bakarak "this-that-these-those " ile doldurunuz.



Aşağıdaki diyalogta geçen this-that-these-those ifadelerinden doğru olanı seçiniz.
Alice: Hi Susan.

Susan: Hi Alice. How is it going?

Alice: Very well. Can you see this/that/these/those man over there?

Susan: Oh no I don't know. I can be Tom's friend.

Alice: Right. There are women in the garden. Do you know this/that/these/thosewomen?

Susan: Oh I am sorry but I don't know.

Alice: Actually I dont know anyone here.

Susan: Don't worry. Come on takethis/that/these/thoseglass and let’s see other people.

Alice: OK but can you bring this/that/these/thosebags with us?

Susan: Sure.

10.5. Would you like…? (Teklif cümleleri)
Would you like to….? İngilizce'de karşımızdakine birşey teklik etmek için kullanılan bir yapıdır.

• 
  Birini bir yere davet etmek için "Would you like to…?"kalıbı kullanılır.
  
• 
  Buna olumlu yada olumsuz cevap vermek için kibar ifadeler kullanılır.
  

Would you like to drink tea? Çay içmek ister misin? Yes, I’d like to./ No, thank you.

Would you like to dance with me? Yes, I’d love to. /No, thank you.
Teklifi kibarca reddetmek için kullanılacak ifadeler söyledir;

"Would you like to come with us?"sorusuna kibarca red cevap verebilmek için aşağıdaki ifadeleri kullanabiliriz;

-I am sorry. I am afraid I can’t because…. (Üzgünüm korkarım ki yapamam(gelemem) çünkü….)
Aşağıdaki diyaloğu kutudaki uygun ifadeleri seçerek doldurunuz.

a.Would you like to drink lemonade?

b. What would you like to drink?

c. Would you like to eat dessert?

d. What would you like to eat?

Waiter:……………………?

Bob: I would like to eat pizza, please.

Waiter: OK. ……………………….?

Bob: Do you have orange juice?

Waiter: Oh. I am sorry. ……………….?

Bob: Hmm. It sounds good. OK.

Waiter: …………………….?

Bob: No thanks. Not yet.
10.6. Telephone talk

İngilizce'de Türkçe'de olduğu gibi telefon konuşması için belli bazı kalıplar vardır. Yanlış numara için, telefonda bekletmek için, yada daha sonra ararım ifadeleri için farklı ifadeler kullanırız.. Aşağıdaki örnekleri dikkatlice okuyup hangi durumlarda hangi ifadelerin kullanıldığına dikkat ediniz.

Jack: Hello.(Merhaba)

Peter: I’d (would) like to speak to reservations please. (Rezervasyonla görüşmek istiyorum lütfen)

Jack: Hold on please, I’ll connect you. (Hatta kalın. Bağlıyorum)

Peter: Thank you. (Teşekkür ederim)

Susan: Hello.

Mary: Hello. Is this Kolin Hotel? (Merhaba, Kolin Hotel mi?)

Susan: No, I am sorry. You’ve dialed wrong number. (Hayır üzgünüm. Yanlış numara çevirdiniz.)

Mary: I’m sorry. Thank you. (Özür dilerim, teşekkürler)

Kate: Hello (Merhaba)

Maria: Hello. Is Peter there? (Merhaba, Peter orada mı?)

Kate: No, he isn’t. This is Susan. Can I help you? (Hayır burada degıl. Ben Susan. Yardımcı olabilir miyim?)

Maria: No. I’d like to speak to Peter. When will he come back? (Hayır, ben Peter ile konuşmak istiyorum.Ne zaman gelecek?) Kate: I don’t know. (bilmiyorum) Would you like to leave a message? (mesaj bırakmak ister misiniz?)

Maria: No, thank you. I’ll call back later. (Hayır tesekkurler. Daha sonra yine ararım).

Helen: Hello.

Tom: Hello. Can I speak to Mr. Black? (Mr. Black ile görüsebılır mıyım?)

Helen: This is Mr. Black. May I help you? (Benim, yardımcı olabilir miyim?)

Tom: Hello, Mr. Black, I am Jennifer…..

Aşağıdaki diyalogları örneklere bakarak uygun şekilde doldurunuz.
Nalan: Hello, ………………………………..?

Carmel: Oh…………………………………?

Nalan: OK. I'm waiting, thank you.
Nalan: Hello, ……………………………. .

Carmel: Oh sorry. ………………………….. .

Nalan: When will he come back?

Carmel: Sorry I don't know………………………?

Nalan: No thanks. I have to talk to him.

Carmel: OK. See you.
Carmel: Hello!

Nalan: Is this students' information office?

Carmel: Oh. ………………………..

Nalan: Oh! OK. I am sorry.
Carmel: Hello!

Nalan: Hello! I'd like to speak to Mrs. Carmel.

Carmel: OK. It is me.

Nalan: Oh, hi Carmel. How are you?......

Uygulamalar

Birbirine karakter olarak çok benzeyen iki arkadaşınızı eşitlik anlamında kıyaslayınız Türkiye'deki 5 ilin hava durumunu söyleyiniz. Yaşadığınız şehirdeki 3 semti yer tarif etme sıfatlarını kullanarak tarif ediniz. Çevrenizde yakın ve uzaklık - tekil- çoğul ilişkisini göz önüne alarak 4 eşya ile ilgili cümle kurunuz. Bir arkadaşınıza sinemaya gitmeyi teklif ediniz. Ulaşmak istediğiniz birini aradığınızı düşünüp bununla ilgili diyalog yazınız.

Uygulama Soruları

Boyları, kiloları, başarıları aynı olan iki arkadaşı nasıl kıyaslarsınız? Nasıl havada dışarı çıkmak istersiniz? Sizce İstanbul nasıl bir yerdir? İşaret zamirlerini kullanarak günde kaç kez cümle kurabilirsiniz? Sevmediğiniz bir arkadaşınızı yemek teklifini nasıl kibarca geri çevirirsiniz? Sizi yanlış bir numara aradığında ne dersiniz?