İlişkiden Önce Çocuk Sahibi Olmak İçin Dua



Yüklə 0,6 Mb.
səhifə16/22
tarix17.03.2018
ölçüsü0,6 Mb.
#45828
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   22

Sütün Oluşum ve Cereyanı


Bebek, annenin memesini emdiğinde, meme ucundaki sinirleri harekete geçirir; bu sinirler mesajı hipofizin ön kısmına iletir ve prolaktin oluşumuna sebep olur; prolaktin kanın hareketiyle memeye ulaşır ve sütün akmasını sağlar.

Bu açıklamalar ışığında şunu çok iyi bilmeliyiz ki sütün akıntısında emmenin rolü çok önemlidir. Bebek memeyi ne kadar çok emerse süt cereyanı da o ölçüde artacaktır; aksine bebek emmeyi durdurursa veya hiç emmezse süt akıntısı kesilecektir.

Eğer bir annenin çok emen iştahlı bir bebeği varsa veya sahip olduğu ikiz çocuklarından her biri bir memeyi emerse, buna orantılı olarak süt akıntısı da artacaktır. İşte buna arz-talep olgusu denir. Yani memeler bebeğin talep ve isteğine göre süt üretir.

Dolayısıyla sütünün çoğalmasını isteyen bir anne, bebeğini defalarca emzirsin. İşi dolayısıyla sürekli dışarıda bulunması gereken ve bu yüzden göğsünde biriken sütü bebeğinin beslenmesinde kullanamayan annenin memesindeki süt akımı gittikçe azalır.

Meme kısmen salgı dokusu, kısmen destek ve yağ dokusundan oluşmuştur. Salgı dokusunda yapılan süt, ufak kanallar ve daha sonra ana toplayıcı kanallar boyunca meme ucuna ilerler. Kanallar, meme ucuna ulaşmadan önce daha da genişleyerek laktiferöz sinüsler şeklini alır. Bu sinüsler, sütün içinde toplanması nedeni ile önemlidir. Meme ucunda pek çok sinir ucu bulunduğu için çok hassas olup bu, sütün akışına yardım eden refleksler yönünden önemlidir.

Meme ucunun çevresinde areola adı verilen koyu renkli bir halka olup hafif kabarık durumda bulunabilir. Bu yağlı bir sıvı salgılayan bezlerin varlığı nedeni iledir. Yağlı sıvı, meme ucu derisinin yumuşak ve iyi durumda bulunması sağlar. Süt yapımı hormonlar ve reflekslerin sonucu olur. Gebelik süresince, salgı bezleri süt yapımına hazırlanırlar. Doğumdan hemen sonra değişen hormonal değişiklikler ile süt yapımı başlar. Bebek beslenmeye başlayınca, iki refleks sonucu yeterli özelliklere sahip süt tam zamanında gelmeye başlar. Eğer anneye verilecek öneriler de bu reflekslerden söz edilirse anne olabildiğince sütünün daha fazla gelmesine çabalayacaktır.

Annenin duygu ve düşünceleri sütün çoğalmasını sağlayan oksitosin hormonu üzerinde olumlu veya olumsuz etki bırakır. Anne, bebeğine sevgi besleyip ilgi duyduğunda, onun ağlama sesini işitmesi ile birlikte hipofiz bezi oksitosin hormonu salgılar. O anda memelerinin ağırlaştığını hisseder; süt dışarıya dökülebilir. İşte böyle bir anda memeleri, bebeğe süt vermeye hazır haldedir.[1]

 

[1] - Komek Be Maderan-ı Şirde s. 24


Anne Sütünün Özellikleri


Süt çocuğu için en uygun besin anne sütüdür. Anne sütü ilk 6 ayda bebeğin tüm gereksinmelerini sağlayan ve sindirim sistemine göre ayarlanmış bir besindir.

Bebek için en uygun protein ve yağları kapsar.

Bebeğin ihtiyacı olan laktoz ( süt şekeri) diğer sütlere oranla daha fazladır

Bebek için yeterli vitamin vardır. Dışarıdan ek vitamin ya da meyve suyu desteğine gerek göstermez.

Yeterli demiri içerir. Çok fazla miktarda demir olmamasına karşın bebek bağırsaklarından emilebilme oranı fazladır.

Anne sütü ile beslenen bebeklerde demir eksikliği anemisi nadiren gelişir.

Sıcak iklimlerde bile yeterli olan suya sahiptir.

Yeterli oranlarda tuz, kalsiyum, fosfat içerir.

Anne sütü temiz, bakterisizdir.

Pek çok enfeksiyona karşı antikor içerir. Bebek kendi antikorlarını yapıncaya dek sütten  geçen annenin antikorları bebeği korur.

Yine enfeksiyonlarla savaşta, içerdiği beyaz kürelerin olumlu etkisi vardır.

İçerdiği bifidus faktör ile bebeğin bağırsaklarından gelişen laktobasillus bifidus denilen özel bir bakterinin oluşmasına yardımcı olur. Laktobasillus bifidus bağırsaklarda başka zararlı bakterilerin oluşmasını ve dolayısı ile ishali önler.

Anne sütünde demir bağlayan laktoferrin vardır. Bu da demire gereksinim gösteren zararlı bazı bakterilerin gelişmesini engeller.

Anne sütü, anne birkaç gün bebeğini emzirmese bile ekşimez, bozulmaz. Bazı anneler, uzun süre emzirilmeyip bekleyen sütün zararlı olacağı inancındadırlar. Bu konuda anneleri ikna etmek gerekir.

Anne sütü, başka gebeliklerin oluşmaması yönünden yarar sağlayabilir.

Anne sütü ile beslenen bebekler, hastalıklara karşı daha dirençli olurlar; ergenlik çağının hastalıklarına da kolay yakalanmazlar. Egzama ve astım gibi alerjik hastalıklara yakalanma ihtimalini asgariye indirir. Yine anne sütü ile beslenmiş olan çocukların ileriki yıllarda şeker hastalığı ve sindirim sistemi ile ilgili birtakım hastalıklara yakalanma ihtimali suni sütle beslenmiş olan çocuklara nazaran daha azdır.

Çocuk hasta iken ona anne sütünü vermeye devam etmek, daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur. Dolayısıyla çocuğun hasta olduğu dönemlerde anne sütünü kesmek doğru değildir.

Anne sütünde yağların sindiriminde etkili özel bazı enzimler (lipaz) bulunur. Bu nedenle anne sütü daha hızlı ve daha kolay sindirilir. Anne sütü ile beslenen bebekler, ek besin alan bebeklere oranla daha sık aralarla beslenmek isterler. Öte yandan anne sütü ön hazırlığa gerek göstermeksizin her an verilmeye hazırdır.

Gerek anne, gerek bebek için ruhsal doyum sağlar, birbirlerine yakınlaştırır.

Anne sütü ucuzdur, alım gücünü zorlamaz.

Ailenin diğer bireyleri ve misafirler için ayrılmayıp tümü bebeğe ait olan bir süttür.

Anne sütü, doğum sonu kanamanın azalması ve durmasını sağlar.

Meme, yumurtalık v.b. kanser riskini azaltarak anne sağlığını korur.

Anne sütü ile beslenen çocuklarda ileri yaşlarda şişmanlık, kalp hastalığı, çene ve ağız gelişimine bağlı  bozukluklar ve diş çürükleri daha seyrek görülür.

Anne sütüyle beslenen çocuğun zekâ yaşı diğer beslenme türlerine göre daha yüksektir. Hatta bu, ilk dört hafta içinde belli olur. Yapılan araştırmalar, anne sütü ile beslenen bebeklerin ilk iki hafta içinde daha fazla hareketli olduğunu kanıtlamıştır.

Hamilelik döneminde bedende meydana gelmiş yağlanmalar, süt veren annelerde daha çabuk normal haline döner.

Anne sütü bebeğin ihtiyacına orantılı olarak her gün değişmektedir.

Her annenin sütünün içeriği kendi evladının ihtiyaçlarına uygun şekildedir. Mesela erken doğmuş bir bebeğin annesinin sütü ile dokuz aylık süreci tamamlayarak zamanında doğmuş bir bebeğin annesindeki süt aynı değildir.

Anne sütü ile beslenmiş olan çocuklar, büyüyüp ergenlik çağına ulaştıklarında da fiziki ve psikolojik açıdan normal ve pozitif insanlar olurlar.


Yüklə 0,6 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   22




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin