İmam humeyni'NİN (R. A) SÖz ve konuşmalarinda fiLİSTİN


İslam Dünyasının İmkanlarını Değerlendirme ve Fırsatlar ı İyi Kullanma



Yüklə 0,81 Mb.
səhifə3/19
tarix04.12.2017
ölçüsü0,81 Mb.
#33791
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   19

İslam Dünyasının İmkanlarını Değerlendirme ve Fırsatlar ı İyi Kullanma


İmam Humeyni mazlum Filistin halkının haklarını savunma ve dünya müslümanlarını Filistin kıyamını destekleme konusunda seferber etmeyle ilgili olarak; Filistinlilerin yerli kültürlerinde bulunmayan bir takım konu ve anma merasimleri tertipleme yerine, islam ideolojisinden yararlanılması gerektiğine inanıyordu. Mübarek Ramazan ayının son Cuma'sını "Dünya Kudüs Günü" olarak ilan etmesi, İmam'ın bu basiret ve dirayetinin bir örneğiydi. Müminlerin bir aylık bir oruç, ibadet ve nefsî cihaddan sonra kazandıkları o halet-i ruhiye; ilk kıble ve Filistin müslümanlarının hürriyet kavgasında imdatlarına koşma gibi ağır bir sorumluluğu yüklenmeye uygun bir zaman olacak ve müslümanların her yıl, o gün kendilerine düşeni yerine getirmeleri neticesinde dünya istikbarı ve uşaklarının islam ülkelerindeki siyasi ve propaganda gücünün azalmasıyla birlikte Kudüs Günü; müslüman milletlerin birliğini sağlama ve onları sevgili Kudüs'ün kurtarılmasına seferber etme yolunda son derece etkili bir silaha dönüşecektir.

26

Yine İmam Humeyni'ye -ks- göre gerçek hac olan "İbrahimî hac" ihya edilmelidir. O; Kur'an-ı Kerim'de "Kıyamunnas -insanların kıyam etmesi, harekete geçmesi-" şeklinde tabir edilip tanımlanan gerçek haccın vazgeçilmez şartlarından birinin de, yine Kur'an hükmü gereğince "müşriklerden beraet ve teberride bulunma" olduğunu vurgular ve bunu da islam dünyasının potansiyel imkanlarından biri sayar. O'na göre, dünyanın dört bir yanından çeşitli mezhep ve gruplara mensup müslümanların koşarak geldiği hac; gerçek fonksiyonunu ifa edebilir ve müslümanların biraraya gelip dertlerini konuştukları ve düşmanlarını ifşa ettikleri büyük bir kongreye dönüşebilirse, müslüman Filistin topraklarının bir avuç siyonist yahudi tarafından işgal meselesi de kendiliğinden bu kongrede hallolunacak ve müslümanlar fikren ve fiilen bu kanser tümörünü -siyonist İsrail- söküp atma konusunda elbirliği edeceklerdir. İmam'ın bütün müslümanlarca takdir ve teslimiyetle karşılanan bu yüce görüşünün doğuracağı etkileri hesaplayan Amerika'yla Avrupa istikbarı, bölgedeki bazı yerli uşaklarının da yardımıyla bu mesajın dünya müslümanlarının kulağına ulaşmasını engelleyebilme amacıyla var gücünü ortaya koymuş ve İslam Cumhuriyeti aleyhine olmadık propaganda ve karalamalara girişmek, terör ve ambargo uygulamak, zoraki savaş durumunda bırakmak ve sırf "Amerika'ya ölüm! İsrail'e ölüm" diye haykırdığı için Haremeyn-i Şerifeyn'de onca Allah misafiri hacının kanını dökmek... gibi câni yöntemlerle bu "Muhammedi öz islam mesajının" etki alanını daraltmak ve gaasıp İsrail devletini islam dünyasının tam kalbine bir hançer olarak gömmek sevdasına kapılmıştır. Ne var ki, Filistin müslümanlarının şanlı intifada kıyamı, İmam'ın bu ilahi mesaj ve kıyam yönteminin ulaşması gereken yerlere ulaştığını açıkça göstermektedir bugün. Nitekim "Kafirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır."



İmam Humeyni'nin Eserlerini Tanzim ve Yayınlama Müessesesi Uluslararası İlişkiler Bürosu.

29

1. BÖLÜM

İSRAİL'İN NİTELİĞİ


a 1. FASIL

İSLAM VE MÜSLÜMANLARIN DÜŞMANI: İSRAİL


1. FASIL

Müslümanların İlk Kıbesini Tahrip Etmek İsrail'in Çirkin Arzusudur


Bugün Mısır'da, Enver Sedat, müslüman kardeşlerimizi geniş çapta tutuklayarak İsrail'e hizmetini tamamlamıştır. Sedat'ın Amerika ve İsrail ile birleşmesi Arap milletinin yüz karası olmuştur. Bölgede işlediği cinayetler dışında, bugünlerde müslümanların ilk kıblesi olan Mescid'ül Aksa'da kazıcılık(1) yaparak büyük bir cinayet daha işleyen İsrail ile birleşmiştir; bu kazı sonucu müslümanların ilk kıblesi Mescid'ül Aksa'nın temelleri gevşeyerek, Allah göstermesin tahrip olacak ve İsrail iğrenç arzusuna kavuşacaktır.

Siz, ey dünya müslümanları! Ve ey zalimlerin sultası altında bulunan mustazaflar! Ayağa kalkıp birleşin, İslam ve mukadderatınızı savunun, süper güçlerin gürültüsünden korkmayın, zira bu asır Allah'ın izniyle, mustazafların müstekbirlere ve hakkın batıla galebe asrıdır.

(İmam Humeyni 'nin Beytullah-il Haram 'ın ziyaretçilerine mesajı 15/6/1360, a 15, s.125.)

İsrail'in Eliyle İslam Düşmanlığı


Müslümanlar bilmeliler ki, İslam İnkılabı ve İslam'ın olağanüstü gücüne istinaden, Amerika'nın suikast ve planları, sünni ve şiiler

W Filistin topraklarını işgal eden gasip İsrail rejimi geçmiş kavimlere ait Levhler, kitabeler vb. tarihi eserleri arama bahanesiyle Mescid-i Sahra, Mescidi Aksa ve Beyt'ül Mukaddes etrafında çeşitli kazılar yaptı. Böylece hem birçok müslüman arabı daha evinden barkından etmiş;hem de bu binaları yıkarak yeniden ve istediği gibi inşa etme imkanına kavuşmuş oldu. Bilindiği üzere gasıp İsrail rejimi, Beyt'ul mukaddes gibi şehirlerin islami çehre ve mimarisini değiştirip bu gibi yerlere yahudi yerleşim bölgesi görüntüsü kazandırabilmek için her yola başvurmaktadır.(Elinizdeki kitabın son bölümünde yer alan"Filistin'in Özetle Tarihi" başlıklı kısma bakınız).

32

arasında tefrika yaratmak ve İslamî kıyamın güçlü merkezi İran'a saldırı düzenlemekten tutun derin ve geniş çapta Lübnan'a saldırı projesi(2) ve o büyük cinayetlere kadar hepsi İslam'ı ortadan kaldırmak ve bu ilahi gücü tazyif etmek içindir. Bilmeliler ki, habis İsrail'in eliyle uygulanmakta olan Amerika'nın planları Beyrut ve Lübnan'la bitmemektedir. Bilakis, her yerde, İslami ülkelerde, özellikle Fars Körfezi'nde ve ilahi vahiy merkezi olan Hicaz'da hedef islamdır. Birinci hedef bölgeye hakim olanların körü körüne Amerika'ya ve ondan daha acısı İsrail'e teslim olması, her türlü tahkir ve uşaklık zilletini kabul etmesidir. Böyle büyük bir faciaya karşı müslümanlar ilgisiz olmamalı, islamı ve islami ülkelerin hakimiyetini korumak için ellerinden gelen hiç bir şeyi esirgememelidirler. Müslümanların ve sözde islami olan ülkelerin burnunun dibinde gasıp İsrail'in bu kadar cüretle mazlum Lübnan halkına, Beyrutlu aziz bacı ve kardeşlerimize tecavüz ettikleri halde İslami ülkelerin başındakiler ilahi ve insani bir fariza olan savunmaya geçecekleri yerde bu kadar yumuşak davranmaları ve hatta Amerika ve İsrail'in uğursuz hedeflerine kavuşmaları için çalışmaları, zalim İsrail yerine İslami İran'ı ve İran'da İslam'ı hedef almaları ne kadar da acı bir durumdur.



Bugün, susmalarına ve hatta bu caninin ve efendisinin çirkin amaçlarına yardımları için bahaneler uydurabiliyorlarsa tarihi de aldatıp saptırabilecekler mi? Özgür ve hür milletleri de aldatabilecekler mi? Zalimlerden intikam alan Allah Teala'yı da geçersiz bahaneleriyle ikna edebilecekler mi? Yüce İslam diniyle böyle oynarlarken bu büyük günahları affedilerbilir mi? Beyrutlu masum kadın, erkek ve çocukların kanlarının cevabını verebilecekler mi?

(2) 1982 haziran'ının 6'sında siyonist İsrail rejimi Filistin Kurtuluş Örgütü'nü ortadan kaldırabilmek amacıyla Lübnan'a karadan, havadan ve denizden geniş çaplı bir saldırıya geçti. Siyonistler her ne kadar ilk başlarda bu operosyonun sadece Filistinlilere matuf olup 48 ila 72 saatten fazla sürmeyeceğini Lübnan'ın bir karış toprağında gözleri olmadığını ve operasyon tamamlandıktan sonra Lübnan topraklarını terkedeceklerini söyledilerse de bu iddialarının tam tersine davrandılar ve Lübnan toprakları dahilindeki operasyonu 80 güne kadar uzattıkları gibi ülkenin önemli bir kısmını da işgal ettiler. Çok sayıda Filistinli ve Lübnanlı insanın suçsuz yere kanının döküldüğü bu vahşi saldırılarda Filistinliler Beyrut'u terke zorlanarak 8 arap ülkesine dağıtılıp perişan ve derbeder bir hayata itildiler. (Elinizdeki kitabı son bölümündeki tarihçeye bkz.)

33

(İmam Humeyni'nin, Mübarek Kurban Bayramı münasebetiyle, vermiş olduğu mesaj, 29/6/61, c.17, s.29.)



Yüklə 0,81 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   19




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin