FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|ebu davud|Muaz İbnu Enes|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Namaz, oruç ve zikir Allah yolunda infak üzerine yedi yüz misli katlanır." |Ebu Davud, Cihad 14, (2498)|4665
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslim|Cabir|Nu'man İbnu Nevfel (bir gün) dedi ki: "Ey Allah'ın Resulü! Farz namazlarımı kılsam, Ramazan orucumu tutsam, helali helal bilip haramı da haram tanısam ve bunlara hiçbir ilave (hayır ve ibadet)de bulunmasam cennete gider miyim?" Resulullah (sav): "Evet!" buyurdular. Nu'man: "Vallahi (bu farzlara) hiçbir ilavede bulunmayacağım!" dedi. |Müslim, İman 16, (15)|4666
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|El-Haris el-Eş'ari|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri, Yahya İbnu Zekeriyya aleyhimasselam'a, beş kelime söyleyip bunlarla amel etmesini ve onlarla amel etmelerini Beni İsrail'e de söylemesini emir buyurdu. Ancak O, bu hususta ağır aldı. İsa aleyhisselam kendisine: "Allah sana beş kelime öğretip onlarla amel etmeni ve Beni İsrail'e de onlarla amel etmelerini emretmeni söyledi. Ya sen bunları onlara emredersin veya bunları onlara ben emredeceğim" dedi. Yahya aleyhisselam: "Onları emretmede benden önce davranacak olursan yere batırılmam veya azab görmemden korkarım!" dedi ve halkı Beytu'l Makdis'te topladı. Mescid ağzına kadar doldu. Mahfillere de oturdular. (Söz alıp): "Allah bana beş kelime gönderdi ve onlarla amel etmemi ve size de amel etmenizi emretmemi bana emretti: Bunlardan birincisi Allah'a ibadet etmeniz, ona hiçbir ortak koşmamanızdır. Allah'a ortak koşanın misali şudur: Bir adam, kendi öz malından altın veya gümüş mukabilinde bir köle satın alır ve: "Bu benim evim, bu da işim (çalış kazandığını) bana öde!" der. Köle çalışır, fakat kazancını efendisinden başkasına öder. Kölenin böyle yapmasına hanginiz razı olur? Aynen bunun gibi, Allah da size namazı emretti. Namaz kılarken (sağa-sola) bakınmayın. Zira Allah yüzünü, namazda bulunan kulunun yüzüne karşı diker, o sağa sola bakmadığı müddetçe. Allah size orucu emretti. Bunun misali şu insanın misaline benzer: O bir grup içerisindedir. Beraberinde bir çıkın içinde misk var. Herkes onun kokusundan hoşlanmaktadır. Oruçlunun (ağzında hasıl olan) koku, Allah indinde miskin kokusundan daha hoştur. Allah size sadakayı emretti. Bunun misali de şu adamın misaline benzer: Düşmanlar onu esir edip ellerini boynuna bağlamışlar ve boynunu vurmaları için cellatlara teslim etmişlerdir. Adam: "Ben az veya çok (bütün malımı) vererek kendimi fidye mukabilinde kurtarmak istiyorum" der ve nefsini fidye ödeyerek kurtarır. Allah size, Allah'ı zikretmenizi de emretti. Bunun da misali, peşinden hızla düşmanın geldiği bir adamdır. Bu adam muhkem bir kaleye gelip, düşmandan kendini korur. Kul da böyledir. Şeytana karşı kendisini sadece zikrullahla koruyabilir." Resulullah (sav) (buraya hikayeyi tamamlayarak) dedi ki: "Ben de size beş şeyi emrediyorum: Allah onları bana emretti. Dinlemek, itaat etmek, cihad, hicret ve cemaat. Zira, kim cemaatten bir karışcık ayrılırsa boynundaki İslam bağını çıkarıp atmıştır, geri dönen hariç. Kim de cahiliye davası güderse o cehennem molozlarından biridir!" Bir adam: "Ey Allah'ın Resulü! O kimse namazını kılar, orucunu tutar idiyse (yine mi cehennemlik)?" diye sordu. Aleyhisselatu vesselam: "Evet, namaz kılsa, oruç tutsa da! Ey Allah'ın kulları! Sizi Müslümanlar, mü'minler diye tesmiye eden Allah'ın çağrısı ile çağırın!" buyurdular. |Tirmizi, Emsal 3, (2867)|4667
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|İbnu Abbas|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Bu gece Rabbimden bir (melek, elçi olarak) geldi. -Bir rivayette ise şöyle demiştir: "Rabbim bana en güzel bir surette geldi"- ve: "Ey Muhammedi" dedi. "Buyur Rabbim, emrindeyim!" dedim. "Mele-i A'la(da bulunanların) nelerde yarıştıklarını biliyor musun?" dedi. "Hayır!" dedim. Bunun üzerine elini omuzlarımın arasına koydu. Hatta onun serinliğini göğüslerimde hissettim. Derken semavat ve arzda olanları öğrendim. Sonra: "Ey Muhammedi Mele-i A'la (efradı) nelerde yarışır biliyor musun?" dedi. "Evet! Dereceler(i artıran ameller)de, keffaretlerde. [Keffaretler ise yaya olarak cemaatlere gitmek, şiddetli soğuklarda abdesti tam almak, namazdan sonra namaz beklemektedir. Kim bunlara devam ederse hayır üzere yaşar, hayır üzere ölür, günah mevzuunda da annesinden doğduğu gündeki gibi olur" dedim. Sonra tekrar: Ey Muhammed!" dedi. "Buyurun emrinizdeyim!" dedim. "Namaz kıldığın vakit," dedi, "şunu oku: "Allahım, senden hayırları yapmamı, kötü şeyleri de terketmemi ve fakirleri sevmemi talep ediyorum! Kullarına bir fitne arzu edersen, beni fitneye düşmeden, yanına al!" (Gece bana gelen elçi -veya Rabbim- son olarak) dedi ki: "Dereceler ise, selamı yaymak, yemek yedirmek, insanlar uyurken gece namaz kılmaktır!" |Tirmizi, Tefsir, Sad, (3231, 3232)|4668
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|Ali|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cennette bir takım odalar vardır. Dışları içlerinden, içleri de dışlarından görülür." Bunu işiten bir bedevi ayağa kalkıp: "Bu odalar kim(ler)e ait ey Allah'ın Resulü?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Sözü güzel yapan, yemek yediren, oruca devam eden, gece herkes uyurken namaz kılan kimse(lere) ait!" buyurdu. |Tirmizi, Birr 53, (1985)|4669
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|buharimüslim|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri diyor ki: "Ben, kulumun hakkımdaki zannı gibiyim. O, beni andıkça ben onunla beraberim. O, beni içinden anarsa ben de onu içimden anarım. O, beni bir cemaat içinde anarsa, ben de onu daha hayırlı bir cemaat içinde anarım. O, şayet bana bir karış yaklaşacak olursa, ben ona bir zira yaklaşırım. Eğer o, bana bir zira yaklaşırsa ben ona bir kulaç yaklaşırım. Kim bana yürüyerek gelirse ben ona koşarak giderim. Kim bana şirk koşmaksızın bir arz dolusu günahla gelse, ben de onu bir o kadar mağfiretle karşılarım." |Buhari, Tevhid 16, 35; Müslim, Zikr 2, (2675), Tevbe 1, (2675)|4670
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslim|Ebu Zerr|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri demiştir ki: "Kim bir hayır işlerse ona sevabının on katı verilir veya arttırırım da. Kim bir günah işlerse bunun cezası, misli kadardır, veya affederim. Kim bana bir karış yaklaşırsa ben ona bir zira yaklaşırım. Kim bana bir zira yaklaşırsa ben ona bir kulaç yaklaşırım. Kim bana yürüyerek gelirse ben ona koşarak giderim. Kim bana hiçbir şeyi şirk koşmaksızın arz dolusu hata ile kavuşursa ben de onu bir o kadar mağfiretle karşılarım." |Müslim, Zikr 22, (2687)|4671
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslimtirmizinesai|Ebu Malik el-Eş'ari|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Abdest imanın yarısıdır. Elhamdülillah mizanı doldurur; sübhanallah velhamdülillah arz ve sema arasını doldurur; namaz nurdur; sadaka burhandır; sabır ziyadır; Kur'an ise lehine veya aleyhine bir hüccettir. Herkes sabahleyin kalkar, nefsini satar; kimisi kurtarır kimisi de helak eder." |Müslim, Taharet 1, (223); Tirmizi, Da'avat 91, (3512); Nesai, Zekat 1, (5, 5-6)|4672
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslim|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) bir gün: "Bugün sizden kim oruçlu olarak sabahladı?" diye sordular. Hz. Ebu Bekir (ra): "Ben!" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Bugün kim bir cenazeye katıldı?" dedi. Yine Hz. Ebu Bekir (ra): "Ben!" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Bugün kim bir hastayı ziyaret etti?" dedi. Bu sefer de Hz. Ebu Bekir: "Ben!" dedi. Bunun üzerine Resulullah (sav): "Bunlar bir kimsede biraraya geldi mi, o kimse mutlaka cennete girer!" buyurdu. |Müslim, Zekat 87, (1028)|4673
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslim|Ebu Zerr|(Ashabtan bazıları): "Ey Allah'ın Resulü! Zenginler ücretleriyle gittiler. Onlar da bizim gibi namaz kıldılar, bizim gibi oruç tuttular, mallarının artanından da sadaka verdiler!" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Allah size de tasadduk edeceğiniz şeyler verdi: Her bir tesbih sadakadır, her bir tekbir sadakadır, her bir tahmid sadakadır, her bir tehlil sadakadır, emr-i bil-ma'ruf sadakadır, nehy-i ani'l-münker sadakadır, herbirinizin (hanımıyla) ciması sadakadır!" buyurdu. Derken cemaatten: "Ey Allah'ın Resulü! Yani birimizin şehvetine mübaşeret etmesine ücret mi var?" diye soranlar oldu. Aleyhissalatu vesselam: "İhtiyacını haramla görmüş olsaydı bundan ona bir vebal var mıydı, yok muydu ne dersiniz?" diye sual ettiler. "Evet vardı!" demeleri üzerine: "Öyleyse, ihtiyacını helal yolla gördü mü bunda onun için ücret vardır!" buyurdular. |Müslim, Zekat 53, (1106)|4674
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi||Tirmizi'nin bir rivayetinde şöyle buyurulmuştur: "Kardeşine karşı izhar edeceğin tebessümün bir sadakadır. Emr-i bi'l-ma'rufun ve nehy-i ani'l-münkerin sadakadır. Yolunu kaybeden kimseye yolu gösterivermen sadakadır; gözü sakat kimse için görüvermen sadakadır; yoldan taş, diken, kemik (gibi şeyleri) kaldırıp atman sadakadır; kovandan kardeşinin kovasına su boşaltman sadakadır." |Tirmizi, Birr 36, (1967)|4675
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|Cabir|Resullullah (sav) buyurdular ki: "Üç şey vardır, bunlar kimde bulunursa, Allah onun üzerine himayesini açar ve onu cennete koyar: "Zayıflara rıfk, anne-babaya şefkat, kölelere ihsan." |Tirmizi, Kıyamet 49, (2496)|4676
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizinesai|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Üç kimse vardır ki, bunlara yardım Allah üzerine bir haktır: Allah yolunda cihad eden, borcunu ödemek isteyen mükateb, iffetini korumak niyetiyle evlenen kimse." |Tirmizi, Fezailu'l-Cihad 20, (1655); Nesai, Nikah 6, (6, 61)|4677
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizinesai|Ebu Zerr|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Üç kişi vardır, Allah onları sever, üç kişi de vardır Allah onlara buğzeder. Allah'ın sevdiği üç kişiye gelince: "Bir adam bir cemaate gelir, onlardan Allah adına birşeyler ister, kendisiyle onlar arasında mevcut bir karabet sebebiyle istemez. Onun başvurduğu kimseler, istediğini vermezler. İçlerinden biri cemaatin arkasına kayıp, isteyen kimseye gizlice ihsanda bulunur. (Öyle gizli verir ki) onun verdiğini sadece Allah'la ihsanda bulunduğu adam bilir. (ikinci adam ise:) Bir cemaat yoldadır. Gece boyu da yürürler. Derken (yorulurlar ve) uyku herşeyden kıymetli bir hal alır. Konaklarlar, [başlarını koyup yatarlar.] Bir adam kalkıp bana karşı tevazu ve tazarruda bulunur, ayetlerimi okur. (Üçüncü adama gelince:) Seriyyeye katılmıştır. Seriyye düşmanla karşılaşır, hezimete uğrarlar. Ancak o ilerler, öldürülünceye veya başarıncaya kadar savaşmaya devam eder. Allah'ın buğzettigi üç kişiye gelince: Bunlar zani ihtiyar, kibirli fakir, zalim zengindir." |Tirmizi, Cennet 26, (2671); Nesai, Zekat 76, (6, 84)|4678
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|buharimüslimmuvattatirmizinesai|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Yedi kişi var, Allah onları hiçbir gölgenin olmadığı kıyamet gününde kendi gölgesinde gölgeler; Adil imam, Allah'a ibadet içinde yetişen genç, tekrar dönünceye kadar kalbi mescide bağlı olan kimse, Allah için birbirlerini seven, Allah rızası için biraraya gelip, Allah rızası için ayrılan iki kişi, güzel ve makam sahibi bir kadın tarafından davet edildiği halde: "Ben Allah'tan korkarım" de(yip icabet etmey)en kimse, sağ eliyle verdiğini sol eli görmeyecek kadar gizli bir şekilde sadaka veren kimse, Allah'ı tek başına zikrederken gözlerinden yaş boşanan kimse." |Buhari, Ezan 36, Zekat 16, Rikak 24, Hudud 19; Müslim, 91, (1031); Muvatta, 14, (962, 963); Tirmizi, Zühd 53, (2392); Nesai, Kudat 2, (8, 222, 223)|4679
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslimtirmiziebu davudmuvatta|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim bir hidayete davette bulunursa, buna uyanların sevaplarının bir misli ona gelir ve bu durum, onların ücretlerinden hiçbir şey eksiltmez. Kim bir dalalete çağrıda bulunursa, buna uyanların günahlarından bir misli de ona gelir ve bu onların günahlarından hiçbir eksiltme yapmaz." |Müslim, İlm 16, (2674); Tirmizi, İlm 15, (2676); Ebu Davud, Sünnet 7, (4609); Muvatta, Kur'an 41, (1, 218)|4680
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|Enes|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Hayra delalet eden onu yapan gibidir." |Tirmizi, İlm 14, (2672)|4681
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|buharimüslimtirmizi|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri meleklerine şöyle emreder; "Kulum kötü bir amel yapmak isteyince, onu yapmadıkça yazmayın. Yapınca, onu aleyhine bir günah olarak yazın. Eğer benim rızamı düşünerek terketti ise bunu onun lehine bir sevap yazın. Kulum iyi bir iş yapmak arzu edince, yapmasa bile onu, lehine bir sevap yazın. Eğer onu yaparsa en az on misli olmak üzere yedi yüz misline kadar ona sevap yazın." |Buhari, Tevhed 35; Müslim, İman 203, 205, (128,129); Tirmizi, Tefsir, Enam (3075)|4682
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|Enes|Resulullah (sav) buyurdular ki:"Kulun gündüz veya gece amelini yazan hafaza melekleri, yazdıklarını Allah'a yükseltirler. Allah sahifenin baş ve son kısmını hayırlı bulursa, meleklere şöyle der: "Sizi şahid kılıyorum, ben kulumun sahifesinin iki tarafı arasında kalan kısmını mağfiret ettim." |Tirmizi, Cenaiz 9, (981)|4683
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizinesaiebu davud|Amr İbnu Abese|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim Müslüman olduğu halde, saçından bir kıl beyazlarsa, bu, kıyamet günü onun için bir nur olur. Kim Allah yolunda bir ok atarsa, bu düşmana değse de değmese de, atan için bir köle azadı yerine geçer. Kim mü'min bir köleyi azad ederse bu onun için cehennemden bir azadlık vesilesi olur: Her bir uzuv için bir uzvu ateşten kurtulur." |Tirmizi, Fezailu'l-Cihad, (1634); Nesai, Cihad 26, (6, 26); Ebu Davud, Itk 14, (3966)|4684
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslim|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyamet günü aziz ve celil olan Allah şöyle buyuracak: "Ey ademoğlu! Ben hasta oldum beni ziyaret etmedin." Kul diyecek:"Ey Rabbim, sen Rabbülalemin iken ben seni nasıl ziyaret ederim?" Rab Teala diyecek: "Bilmedin mi, falan kulum hastalandı, fakat sen onu ziyaret etmedin, bilmiyor musun? Eğer onu etseydin, yanında beni bulacaktın?" Rab Teala diyecek: "Ey ademoğlu ben senden yiyecek istedim ama sen beni doyurmadın!" Kul diyecek: "Ey Rabbim, ben seni nasıl doyururum. Sen ki Alemlerin Rabbisin?" Rab Teala diyecek: "Benim falan kulum senden yiyecek istedi. Sen onu doyurmadın. Bilmez misin ki, eğer sen ona yiyecek verseydin ben onu yanımda bulacaktım."Rab Teala diyecek: "Ey ademoğlu! Ben senden su istedim bana su vermedin!" Kul diyecek: "Ey Rabbim, ben sana nasıl su içirebilirim, sen ki Alemlerin Rabbisin!" Rab Teala diyecek: "Kulum falan senden su istedi. Sen ona su vermedin. Bilmiyor musun, eğer ona su vermiş olsaydın bunu benim yanımda bulacaktın!" |Müslim, Birr 43, (2569)|4685
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|Ebu Said|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim temiz rızık yer ve sünnete uygun amelde bulunur, halk da kendisinden bir kötülük gelmeyeceği hususunda güven duyarsa cennete girdi demektir." "Bir adam: "Ey Allah'ın Resulü! Bugün insanlar arasında böyleleri çoktur!" dedi. Aleyhissalatu vesselam da: "Benden sonraki zamanlarda da olacaklar!" buyurdu. |Tirmizi, Kıyamet 61, (2522)|4686
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|Bera|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim sağmal bir hayvanı veya parayı (karz-ı hasen olarak ) iareten verirse veya yolunu kaybedene yolunu gösterirse veya amayı sokağına koyarsa kendisine bir köle azad edenin sevabı verilir." |Tirmizi, Birr 37, (1968)|4687
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|tirmizi|Ebu Hüreyre|Hz. Peygamber (sav)'e soruldu: "Ey Allah'ın Resulü! Bir adam gizli olarak hayırlı ameller yaparken bir de bakarsın halk buna muttali olmuştur da bu onun hoşuna gitmiştir?" Aleyhissalatu vesselam: "Bu kimsenin iki ücreti vardır: Gizli yapmanın ücreti ve aleni yapmanın ücreti." |Tirmizi, Zühd 49, (2385)|4688
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|müslim|Ebu Zerr|Resulullah (sav)'a soruldu: "Ey Allah'ın Resulü! Kişi hayır yapsa halk da bu sebeple onu övse (bunun hükmü nedir?)" "Bu mü'mine (Allah'ın razı olduğuna dair) peşin bir müjdedir" buyurdular. |Müslim, Birr 166, (2642)|4689
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|nesai|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki; "Allah için sefer yapanlar üçtür: Gazi, hacı, umreci." |Nesai, Hacc 4, (5,113)|4690
FEZAİL BÖLÜMÜ|Fazileti Belirtilen Amel Ve Sözler|buharimüslimtirmizi|Enes|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Bir Müslüman bir ağaç diker veya bir tohum eker de bunların mahsulatından bir kuş veya insan veya hayvan yiyecek olsa, bu onun için bir sadaka olur." |Buhari, Hars 1, Edeb 27; Müslim, Müsakat 12, (1553); Tirmizi, Ahkam 40, (1382)|4691
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|buharimüslimtirmizi|Ebu Hüreyre ve Ebu Said|Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Mü'min kişiye bir ağrı, bir yorgunluk, bir hastalık, bir üzüntü hatta ufak tasa isabet edecek olsa, Allah onun sebebiyle mü'minin günahından bir kısmını mağrifet buyurur." |Buhari, Marda 1; Müslim, Birr 52, (2573); Tirmizi, Cenaiz 1, (966)|4692
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri||Cabir|Resulullah (sav), Ümmü's-Saib (ra)'in yanına girdi ve: "Niye zangırdıyorsun, neyin var?" dedi. Kadın: "Humma (sıtma)! Allah belasını versin!" dedi.Aleyhissalatu vesselam da: "Sakın hummaya sövme! Çünkü, o, insanların hatalarını temizlemektedir, tıpkı körüğün demirdeki pislikleri temizlediği gibi!" buyurdular." ||4693
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|rezin|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) bir hummalıyı ziyaret etmişti. Hastaya: "Müjde! Zira Allah Teala hazretleri diyor ki: "Humma benim ateşimdir, ben onu mü'min kuluma musallat ederim, ta ki, ateşten tadacağı nasibini dünyada tadmiş olsun." [Rezin tahriç etmiştir. (Ahmet îbnu Hanbel'in Müsned'inde mevcuttur: 2, 440).] |Rezin|4694
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|tirmizi|Enes|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah bir kuluna hayır murad etti mi onun cezasını tacil edip dünyada verir; bir kulu hakkında da kötülük murad ettimi onun günahlarını tutar, kıyamet günü cezasını verir." |Tirmizi, Zühd 57, (2398)|4695
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|tirmizi|Enes|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Mükafatın büyüklüğü belanın büyüklüğü ile (orantılıdır). Allah bir cemaati sevdi mi onları musibete müptela eder. Kim bundan razı olursa Allah da ondan razı olur, kim de razı olmazsa Allah da ondan razı olmaz." |Tirmizi, Zühd 57, (2398)|4696
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|tirmizi|Cabir|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyamet günü, afiyet ehli kimseler, bela ehline sevapları verilince, dünyada iken derilerinin makaslarla kazınmış olmasını temenni edecekler." |Tirmizi, Zühd 59, (2404)|4697
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|muvatta|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Mü'min erkek ve kadının nefsinde, çocuğunda, malında bela eksik olmaz. Ta ki hatasız olarak Allah'a kavuşsun." |Muvatta, Cenaiz 40, (1, 236), Zühd 67, (2401)|4698
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|tirmizi|Mus'ab İbnu Sa'd|Babası (ra)'ndan naklediyor. Der ki: "Ey Allah'ın Resulü!" dedim, "insanlardan kimler en çok belaya uğrar?" "Peygamberler, sonra büyüklükte onlara ve bunlara yakın olanlar. Kişi diyaneti nisbetinde belası da şiddetli olur. Şayet dininde zayıflık varsa, Allah onu da diyaneti nisbetinde imtihan eder. Bela kulun peşini bırakmaz. Ta, o kul, hatasız olarak yeryüzünde yürüyünceye kadar." |Tirmizi, Zühd 67, (2400)|4699
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|rezin|Enes|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri ferman etti: "izzetim ve celalim hakkı için, mağfiret etmek istediğim hiç kimseyi, bedenine bir hastalık, rızkına bir darlık vererek boynundaki günahlarından temizlemeden dünyadan çıkarmayacağım." [Rezin tahriç etmiştir.] |Rezin|4700
FEZAİL BÖLÜMÜ|Hastalık Ve Musibetlerin Faziletleri|buhariebu davud|Ebu Musa|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Bir kul, salih amel işlerken araya bir hastalık veya sefer girerek ameline mani olsa, Allah ona sıhhati yerinde ve mukim iken yapmakta olduğu salih amelin sevabını aynen yazar." |Buhari, Cihad 134; Ebu Davud, Cenaiz 2, (3091)|4701
FEZAİL BÖLÜMÜ|Çocuk Ölümü|buharimüslim|Ebu Said|Kadınlar Resulullah (sav)'a dediler ki: "Ey Allah'ın Resulü! Sizden (istifade hususunda) erkekler bize galip çıktı (yeterince sizi dinleyemiyoruz). Bize müstakil bir gün ayırsanız!" Resulullah (sav) bunun üzerine onlara bir gün verdi. O günde onlara vaaz u nasihat etti, bazı emirlerde bulundu. Onlara söyledikleri arasında şu da vardı: "Sizden kim, kendinden önce üç çocuğunu gönderirse, onlar mutlaka kendisine ateşe karşı bir perde olur!" Bir kadın sormuştu: "Ey Allah'ın Resulü! Ya iki çocuğu ölmüşse?" "İki de olsa!" buyurmuşlardı. |Buhari, İlm 36, Cenaiz 6, İ'tisam 9; Müslim, Birr 152, (2633)|4702
FEZAİL BÖLÜMÜ|Çocuk Ölümü|buharimüslimmuvattatirmizinesai|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Mü'minlerden birinin üç çocuğu ölür ve ona da ateş değerse, bu çok hafif bir alev yalamasıdır." |Buhari, Cenaiz 6, Eyman 9; Müslim, Birr 150-164, (2632-2635); Muvatta, Cenaiz 38, (1, 235); Tirmizi, Cenaiz 64, (1060); Nesai, Cenaiz 25, (4, 26)|4703
FEZAİL BÖLÜMÜ|Çocuk Ölümü|tirmizi|İbnu Abbas|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ümmetimden kimin iki öncüsü varsa, onlarla birlikte cennete girer!" Hz. Aişe (ra) sordu: "Bir öncüsü olan?" "Bir öncüsü olan da, ey (hayırda) muvaffak olan!" buyurdular. Hz. Aişe tekrar sordu: "Ümmetinden hiç öncü göndermeyen?" "Ben, ümmetimin öncüsüyüm, (şefaatimle onları cennete ben sevkedeceğim. Hatta ben bütün öncülerin en büyüğüyüm. Çünkü ücret, çekilen meşakkate göre büyür). Benim ki gibisine de hedef olmayacaklar. (Onların beni önden göndermekten daha büyük bir kayıpları, daha acılı bir musibetleri yoktur ve olmayacak da. Zira vahiy kesilmiş oldu.)" |Tirmizi, Cenaiz 64, (1062)|4704
FEZAİL BÖLÜMÜ|Ölüm Ve Allah'a Kavuşma Sevgisi|buharimüslimtirmizinesai|Ubade İbnu's-Samit|Resulullah (sav) buyurdu ki: "Kim Allah'a kavuşmayı severse, Allah da ona kavuşmayı sever. Kim Allah'a kavuşmaktan hoşlanmazsa Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz!" Hz. Aişe (ra): "Biz ölmekten hoşlanmayız" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Kasdimiz bu değil. Lakin, mü'mine ölüm gelince, Allah'ın rızası ve ikramıyla müjdelenir. Ona, önünde (ölümden sonra kendisini bekleyen) şeyden daha sevgili birşey yoktur. Böylece o, Allah'a kavuşmayı sever, Allah da ona kavuşmayı sever. Kafir ise, ölüm kendisine gelince Allah'ın azabı ve cezasıyla müjdelenir. Bu sebeple ona önünde (kendini bekleyenlerden) daha menfur bir şey yoktur. Bu sebeple Allah'a kavuşmaktan hoşlanmaz, Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz." |Buhari, Rikak 41; Müslim, Zikr 14, (2683); Tirmizi, Cenaiz 67, (1066); Nesai, Cenaiz 10, (4, 10)|4705
FERAİZ BÖLÜMÜ|Mirasın Sebepleri Manileri|buharimüslimmuvattaebu davudtirmizi|Üsame İbnu Zeyd|Resulullah (sav) buyurdu ki: "Müslüman kimse kafir kimseye varis olamaz; kafir de Müslümana varis olamaz." |Buhari, Feraiz 26; Müslim, Feraiz 1, (1614); Muvatta, Feraiz 10, (2, 519); Ebu Davud, Feraiz 10, (2909); Tirmizi, Feraiz 15, (2108)|4706
FERAİZ BÖLÜMÜ|Mirasın Sebepleri Manileri|ebu davudtirmizi|İbnu Amr İbni'l-As ve Cabir|Resulullah (sav) buyurdular ki: "İki farklı din mensupları birbirlerine varis olamazlar." [Ebu Davud'un rivayeti İbnu Amr'dan, Tirmizi'nin rivayeti Hz. Cabir'dendir.] |Ebu Davud, Feraiz 10, (2911); Tirmizi, Feraiz 16, (2109)|4707
FERAİZ BÖLÜMÜ|Mirasın Sebepleri Manileri|buharimüslimebu davud|Üsame|[Haccı sırasında Aleyhissalatu vesselam'a] denmiştir ki: "Ey Allah'ın Resulü! Yarın nereye ineceksin, Mekke'deki evine mi?" "Akil bize ev-bark bıraktı mı ki?" buyurdular. Akil ile Talip, Ebu Talib'e varis olmuşlardı. Ne Ali ne de Cafer (ra) ona varis olamamışlardı. Çünkü bu ikisi Müslüman idiler. Akil ve Talib ise kafirdiler. |Buhari, Hacc 44, Cihad 180, Megazi 48; Müslim, Hacc 439, (1351); Ebu Davud, Feraiz 10, (2910)|4708
FERAİZ BÖLÜMÜ|Mirasın Sebepleri Manileri|tirmizi|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Katil varis olamaz." |Tirmizi, Feraiz 17, (2110)|4709
Dostları ilə paylaş: |