İman ve islam hakkinda



Yüklə 5,12 Mb.
səhifə76/129
tarix24.10.2017
ölçüsü5,12 Mb.
#12281
1   ...   72   73   74   75   76   77   78   79   ...   129

TAHARET BÖLÜMÜ|Meni Hakkında|müslim|Aişe|Müslim'in bir diğer rivayetinde şöyle gelmiştir: "Hz. Aişe (ra)'ye bir zat misafir oldu. Adam sabahleyin, elbisesini yıkamaya başladı. Hz. Aişe ona: "Sana, (meni) bulaşan yeri [gördüysen] orasını yıkaman kafi idi, göremediğin takdirde etrafını yıkardın. Ben, Resulullah (sav)'ın elbisesinden (meni bulaşığını) ovalamak suretiyle çıkardığımı biliyorum. O, (bir de yıkamaksızın) onun içinde namaz kılardı." (Bir diğer rivayette şöyle gelmiştir: "İyi biliyorum kurumuş meni bulaşığını Resulullah (sav)'ın çamaşırından tırnağımla kazıyarak çıkarıyordum.") |Müslim, Taharet 105,109, (288,290)|3517

TAHARET BÖLÜMÜ|Meni Hakkında|muvatta|Yahya İbnu Abdirrahman İbni Hatib|Anlattığına göre, Hz. Ömer (ra)'la içerisinde Amr İbnul-As (ra)'ın da bulunduğu bir cemaatle birlikte umre yapmıştır. Sefer esnasında su kaynaklarından birine yakın olan bir yolda Hz. Ömer, sabaha doğru mola verdi. (Herkes gibi kendisi de yattı. Bu esnada) ihtilam oldu. Sabah olunca kafilede, (yıkanması için yeterli) su bulunamadı. Hayvanına binip (yakınındaki) suya kadar geldi. Derhal bu ihtilamdan kalan meni bulaşığını yıkamaya başladı. Derken ortalık ağardı. Amr İbni'l-As (ra), Hz. Ömer'e: "Sabah oldu. Yanımızda temiz elbise var, şu elbiseni (yıkamayı) bırak, bilahare yıkanır" dedi. Ancak Hz. Ömer kendisine: "Ey İbnu'l-As, hayret doğrusu! Yani sen elbise buldun diye herkes elbise mi bulacak? Allah'a yemin olsun ben senin söylediğini yapsam bu bir sünnet olur. Hayır, ben gördüğüm (meniyi) yıkarım ve görmediğime de su çiler (temizlenmiş addeder)im!"dedi. |Muvatta, Taharet 83, (1, 50)|3518

TAHARET BÖLÜMÜ|Meni Hakkında|tirmizi|İbnu Abbas|Meni, sümük menzilesindendir. Öyleyse bunu kendinden, izhir otuyla da olsa sil at! |Tirmizi, Taharet 86, (117)|3519

TAHARET BÖLÜMÜ|Hayız Kanı|buharimüslimmuvattaebu davudtirmizinesai|Esma Bintu Ebi Bekr|Bir kadın Resulullah (sav)'a, gelerek: "(Ey Allah'ın Resulü!) Birimizin çamaşırına hayız kanı bulaşınca ne yapmalıdır?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Önce kazır, sonra parmak ucuyla bulaşan yeri yıkar, sonra da [kan görülmeyen yere] su çiler" buyurdu. |Buhari, Hayz 9, Vudu 63; Müslim, Taharet 110, (291); Muvatta, Taharet 103, (1, 60, 61); Ebu Davud, Taharet 132, (360, 361, 362); Tirmizi, Taharet 104, (138); Nesai, Taharet 185, (1, 155)|3520

TAHARET BÖLÜMÜ|Hayız Kanı|buhariebu davud|Aişe|[Resulullah (sav)'ın zevceleri olan] bizlerden her birinin, içinde hayız olduğu bir tek elbisesi vardı. Ona hayız kanı değecek olsa, onu tükrüğü ile ıslatır, sonra onu tırnağı ile ovalar (yıkar )dı" dedi. |Buhari, Hayz 11; Ebu Davud, Taharet 132, (352, 364)|3521

TAHARET BÖLÜMÜ|Hayız Kanı|buhariebu davudnesai|Aişe|Buhari'nin bir diğer rivayeti şöyle: "(Hz. Aişe) dedi ki: "Bizden biri hayız olur, sonra temizlenince, (bulaşma) kanı, elbisesinden kazır ve elbisenin geri kısmına su serper sonra da içinde namaz kılardı." |Buhari, Hayz 9; Ebu Davud, Taharet 107, (269), 132, (357), 142, (388); Nesai, Taharet 179, (1, 150,151)|3522

TAHARET BÖLÜMÜ|Köpek Ve Diğer Hayvanlar Hakkında|buharimüslimmuvattaebu davudtirmizinesai|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Bir kaba, köpek banmışsa onun temizlenmesi yedi kere su ile yıkanmasına bağlıdır, hatta bunların ilki toprakla olmalıdır." |Buhari, Vudu 33; Müslim, Taharet 97, (279); Muvatta, Taharet 35, (1, 34); Ebu Davud, Taharet 37, (71, 72, 73); Tirmizi, Taharet 68, (91); Nesai, Miyah 7, (1, 176, 177)|3523

TAHARET BÖLÜMÜ|Köpek Ve Diğer Hayvanlar Hakkında|buhariebu davud|İbnu Ömer|Köpekler Resulullah (sav) devrinde mescidin içinde gidip gelirlerdi. Bu sebeple mescidi yıkamak için içine su serpmezlerdi. |Buhari, Vudu 33; Ebu Davud, Taharet 139, (382)|3524

TAHARET BÖLÜMÜ|Köpek Ve Diğer Hayvanlar Hakkında|muvattaebu davudtirmizinesai|Kebşe Bintu Ka'b İbnu Malik|Ravi -ki, İbnu Ebi Katade'nin nikahı altında idi- anlatıyor: "Ebu Katade (ra) yanıma girdi. Kendisine abdest suyu hazırladım. Bu sırada, sudan içmek üzere bir kedi geldi. Ebu Katade kabı uzattı, kedi içti." Kebşe sözlerine devamla der ki: "Ebu Katide kendisine bakmakta olduğumu gördü ve: "Ey kardeşimin kızı, buna hayret mi ediyorsun?" dedi. Bende: "Evet!" demiş bulundum. Bunun üzerine: "Resulullah (sav): "Kedi necis değildir. Kedi sizin tarafınızda çokça dolaşır" buyurdular" dedi." |Muvatta, Taharet 13, (1, 23); Ebu Davud, 38, (75); Tirmizi, Taharet 69, (92); Nesai, Taharet 54, (1, 55)|3525

TAHARET BÖLÜMÜ|Köpek Ve Diğer Hayvanlar Hakkında|ebu davud|Davud İbnu Salih İbni Dinar et-Temmar|Davud İbnu Salih İbni Dinar et-Temmar, annesinden anlatıyor: "Efendim beni, Hz. Aişe (ra)'ya bir miktar yemekle gönderdi. Gelince Hz.Aişe'yi namaz kılıyor buldum. Bana, elimdekini koymamı işaret etti. (Ben de bıraktım). Ancak bir kedi gelerek üzerinden yedi. Hz. Aişe (ra), namazından çıkınca, kedinin yediği yerden yemeği (bir miktar) yedi. Sonra da şu açıklamayı yaptı: "Resulullah (sav): "Kedi necis değildir, o sizi çokça dolaşan birisidir" demişti. Ben ayrıca Resulullah (sav)'ın kedinin artığıyla abdest aldığını gördüm." |Ebu Davud, Taharet 38, (76)|3526

TAHARET BÖLÜMÜ|Köpek Ve Diğer Hayvanlar Hakkında|buharimuvattaebu davudtirmizinesai|Meymune|Resulullah (sav)'a yağa düşen fareden soruldu. Aleyhissalatu vesselam: "Onu ve etrafındaki kısmı atın, yağınızı yiyin!" buyurdu. |Buhari, Vudu 67, Zebaih 34; Muvatta, İsti'zan 20, (2, 971, 972); Ebu Davud, Et'ime 48, (3841, 3843); Tirmizi, Et'ime 8, (1799); Nesai, Fera've'l-Atire 15, (7,178)|3527

TAHARET BÖLÜMÜ|Köpek Ve Diğer Hayvanlar Hakkında|ebu davud|Ebu Hüreyre|Ebu Davud'un Ebu Hüreyre'den kaydettiği bir rivayette şöyle gelmiştir: "(Eğer yağ) donmuşsa fareyi ve etrafındaki yağı kaldırıp atın, yağ sıvı ise, artık ona yemek niyetiyle yaklaşmayın." |Ebu Davud, Et'ime 48, (3841, 3843)|3528

TAHARET BÖLÜMÜ|Köpek Ve Diğer Hayvanlar Hakkında|ebu davud|Ebu Said|Resulullah (sav) bir koyunu beceriksizce yüzmekte olan bir köleye uğramıştı. Ona: "Çekil de sana göstereyim!" dedi. Derhal elini deri ile et arasına soktu. Elini, bütün kolu koltuğa kadar derinin altında kalacak şekilde ilerletti. Sonra gidip abdest almadan halka namaz kıldırdı. (Bir rivayette, "Yani suya değmedi" ziyadesi vardır.) |Ebu Davud, Taharet 73, (185)|3529

TAHARET BÖLÜMÜ|Deriler Hakkında|müslimmuvattaebu davudtirmizinesai|Mersed İbnu Abdillah el-Yezeni|İbnu Vale es-Sebai'nin üzerinde bir kürk gördüm ve elimle dokundum. Bana: "Kürke niye elini değdin?"dedi. Ben bu hususta İbnu Abbas (ra)'a sordum ve dedim ki: "Biz Mağrib'te yaşıyoruz. Bizimle birlikte Berberiler ve Mecusiler de var. Onlar bize kestikleri koyunu getiriyorlar. Kestiklerini yemiyoruz. Bize, içerisine iç yağı konmuş deriden mamul dağarcık getiriyorlar (bunu kabul edelim mi)?" İbnu Abbas cevaben dedi ki: "Bundan biz de Resulullah (sav)'a sormuştuk: "Derinin debbağlanması onun temizliğidir" buyurdular." (Nesai'nin bir rivayetinde şöyle gelmiştir: "Onların, içerisinde süt ve su bulunan kırbaları (deriden mamul su kapları) var..." gerisi yukandaki gibi) |Müslim, Hayz 106, (366); Muvatta, Sayd 17, (2, 498); Ebu Davud, Libas 41, (4123); Tirmizi, Libas 7, (1723); Nesai, Fera ve'l-Atire 9, (7,173)|3530

TAHARET BÖLÜMÜ|Deriler Hakkında|buharimüslimmuvattaebu davudtirmizinesai|İbnu Abbas|Resulullah (sav) ölmüş (ve terkedilmiş) bir koyuna rastlamıştı. "Bunun derisinden faydalanmıyor musunuz?" buyurdular. Oradakiler: "Ama bu meytedir (leşdir, istifadesi caiz değildir)"dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Meytenin yenmesi haramdır!" buyurdular." Bir başka rivayette : "Bunun derisini alıp, debbağlayarak istifade etmiyor musunuz?" demiştir. |Buhari, Büyu 101, Zekat 61, Zebaih 30; Müslim, Hayz 100, 103, 104, (363, 364, 365); Muvatta, Sayd 16, (2, 98); Ebu Davud, Libas 41, (4120, 4121); Tirmizi, Libas 7, (1727); Nesai, Fera ve'l-Atire 9, (7,171,172)|3531

TAHARET BÖLÜMÜ|Deriler Hakkında|muvattaebu davudnesai|Aişe|Resulullah (sav)'a, meytenin zekatından (kendiliğinden ölen hayvanın derisinin nasıl temiz kılınacağından) sorulmuştu. "Meytenin zekatı (temiz kılınması) onun debbağlanmasıdır" diye cevap verdi. |Muvatta, Sayd 18, (2, 498); Ebu Davud, Libas 41, (4124); Nesai, Fera ve'l-Atire 9, (7,174)|3532

TAHARET BÖLÜMÜ|Deriler Hakkında|buharinesai|Sevde Bintu Zem'a|Bizim bir koyunumuz öldü. Derisini debbağladık. Sonra eskiyinceye kadar içerisinde nebiz yaptık. |Buhari, Eyman 21; Nesai, Fera ve'l-Atire 9, (7,173)|3533

TAHARET BÖLÜMÜ|Deriler Hakkında|ebu davudtirmizinesai|Abdullah İbnu Ukeym|Resulullah (sav), ölümünden bir ay önce Cüheyne kabilesine şöyle yazdı: "Meytenin ne deri ne de sinirinden istifade etmeyin." (Tirmizi'nin rivayetinde " ölümünden iki ay önce..." şeklinde gelmiştir) |Ebu Davud, Libas 42, (4127,4128); Tirmizi, Libas 7, (1729); Nesai, Fera ve'l-Atire 10, (7,175)|3534

TAHARET BÖLÜMÜ|Deriler Hakkında|ebu davudtirmizinesai|Üsame|Resulullah (sav) yırtıcı hayvanların derilerini kullanmayı yasakladı. |Ebu Davud, Libas 43, (4132); Tirmizi, Libas 37, (1771); Nesai, Fera ve'l-Atire 12, (7,176)|3535

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Ebu Musa|Bir gün Resulullah (sav)'la birlikte idim. Aleyhissalaltu vesselam küçük abdest bozmak ihtiyacını duymuşta. Hemen bir duvarın dibine, kumlu toprak bulunan bir noktaya gelip abdest bozdular. Sonra da: "Sizden biri, küçük abdest bozmak isteyince bevli için uygun bir yer arasın!" buyurdular. |Ebu Davud, Taharet 2, (3)|3536

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davudtirmizinesai|Mugire İbnu Şu'be|Resulullah (sav) kaza-yı hacet için gidince, yoldan uzak olurdu. |Ebu Davud, Taharet 1, (1); Tirmizi, Taharet 16, (20); Nesai, Taharet 16, (1, 18,19)|3537

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|müslimebu davud|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav): "İki lanetten korkun." buyurdular. Ashab: "İki lanet de nedir?" diye sorunca, açıkladılar: "İnsanların yollarına abdest bozanla, gölgelerine abdest bozanlardır." |Müslim, Teharet 68, (269); Ebu Davud, Taharet 14, (25)|3538

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Muaz|Ebu Davud, Hz. Muaz (ra)'dan şu rivayeti kaydetmiştir: "Lanete sebep olan üç yere abdest bozmaktan kaçının: Su yollarına, işlek yollara ve gölgeliklere." |Ebu Davud, Taharet 14, (26)|3539

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davudnesai|Abdullah İbnu Sercis|Resulullah (sav) (yer üzerindeki haşerat) deliklerine akıtmayı yasakladı. Katade'ye: "Bu deliklere akıtmak niye mekruh kılındı?" diye sorulmuştu. Şu cevabı verdi: "Bunların cinlere ait meskenler olduğu söyleniyordu." |Ebu Davud, Taharet 16, (29); Nesai, Taharet 30, (1,33,34)|3540

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davudtirmizinesai|Abdullah İbnu Mugaffel|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden kimse hamam yaptığı yere akıtmasın. Zira vesveselerin çoğu bu yüzden hasıl olur." (Ebu Davud'un rivayetinde şu ziyade var: "...sonra dönüp içinde yıkanacaktır." |Ebu Davud, Taharet 15 (27); Tirmizi, Taharet 17, (21); Nesai, Taharet 32, (1, 34)|3541

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davudnesai|Ümeyme Bintu Rukiyye|Resulullah (sav)'ın karyolasının altında bulundurduğu hurma kütüğünden bir çanağı vardı. Geceleyin ona küçük abdest bozardı. |Ebu Davud, Taharet 13, (24); Nesai, Taharet 28, (1, 31)|3542

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|buharimüslimebu davudtirmizinesai|Ebu Eyyub|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Helaya gittiğiniz vakit, (abdest bozarken) kıbleye ne önünüzü ne de arkanızı dönmeyin. Fakat yüzünüzü doğuya ve batıya dönderin." Ebu Eyyub der ki: "Şam'a gelince helaların yönlerinin hep kıble cihetine inşa edildiğini gördük. Onları (kullanırken yönünü yan çeviriyor, ayrıca Allah'tan mağfiret de diliyorduk." |Buhari, Vudu 11, Salat 29; Müslim, Taharet 59, (264); Ebu Davud, Taharet 4, (9); Tirmizi, Taharet 6, (8); Nesai, Taharet 19, 20, 21, (1, 21, 22, 23)|3543

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|muvatta|Ebu Eyyub|İmam Malikin bir rivayeti şöyledir: "Ebu Eyyub (ra) Mısır'da iken demiştir ki: "Vallahi bu kiryas denen kenefleri nasıl kullanacağımı bilemiyorum. Zira Resulullah (sav): "Biriniz büyük veya küçük abdest bozunca kıbleye yönelmesin, arka fercini de çevirmesin." demişti." |Muvatta, Kıble 1, (1, 193)|3544

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Mervan el-Asgar|İbnu Ömer (ra)'i devesini kıble istikametine ıhtırmış, sonra onun duldasına çömelip deveye doğru yönelerek akıtıyorken gördüm. Kendisine: "Ey Ebu Abdirrahman, bu tarz akıtmaktan nehyedilmedik mi?" dedim. "Evet, ama bundan, açık arazide nehyedildik. Seninle kıble arasında sana perde olan birşey varsa bu durumda akıtmanda bir beis yok!" dedi. |Ebu Davud, Taharet 4, (11)|3545

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|buharimüslimmuvattaebu davudtirmizinesai|İbnu Ömer|Bir ihtiyacım için, (bir gün kız kardeşim Hz.) Hafsa (ra)'nın evinin damına çıkmıştım. Resulullah (sav)'ı yüzünü Şam'a, arkasını da kıbleye çevirmiş olarak kaza-yı hacet yapıyor gördüm. |Buhari, Vudu 12, 14, Humus 4; Müslim, Taharet 62, (266); Muvatta, Kıble 3, (1, 193, 194); Ebu Davud, Taharet 5, (12); Tirmizi, Taharet 7, (11); Nesai, Taharet 22, (1, 23)|3546

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|müslim|İbnu Ömer|Müslim'in bir diğer rivayetinde şöyle gelmiştir: "Abdullah anlatıyor: "Halk: "Kaza-yı hacet için çömelince ne kıbleye karşı ne de Mescid-i Aksa'ya yönelme" demektedir. Halbuki ben, bir işim için Hafsa (ra)'nın evinin damına çıkmıştım..." Gerisi aynen devam eder. |Müslim, Taharet 61, (266)|3547

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı||Huzeyfe|Ben Resulullah (sav) ile beraber idim. Bir kavmin küllüğüne gelince durup, ayakta küçük abdest bozdu. ||3548

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|buharimüslimebu davudtirmizinesai|Ebu Vail|Ebu Musa (ra) küçük abdest hususunda çok titiz davranır (üzerine sıçrantı değmemesi için azami gayreti gösterirdi. O kadar ki) küçük abdestini bir şişe içerisine bozar ve: "Beni İsrail'den birinin bedenine sidik değecek olsa, adam kirlenen derisini bıçakla kazırdı" derdi. (Bunu işiten) Huzeyfe (ra) dedi ki: "Arkadaşınızın titizliği bu kadar ileri götürmemesini tercih ederim. Ben, Resulullah (sav)'la bir beraberliğimizi hatırlıyorum. Beraber yürüyorduk. Derken bir kavmin bir duvar gerisindeki küllüğüne rastladık. Resulullah (sav), tıpkı sizden birinin ayakta bevletmesi gibi durup ayakta bevletti. Ben bu esnada kendilerinden uzaklaşmak istedim. Bana yakın durmamı işaret buyurdu. Geri gelip, hemen arkasmda dikilip abdestini bozuncaya kadar bekledim." |Buhari, Vudu 62, 60, 61, Mezalim 27; Müslim, Taharet 73, 74, (273); Ebu Davud, Taharet 12, (23); Tirmizi, Taharet 9, (13); Nesai, Taharet 24, (3,. 25)|3549

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|muvatta|Nafi'|İbnu Ömer (ra)'ı ayakta bevlederken gördüm. |Muvatta, Taharet 112, (1, 65)|3550

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|tirmizi|Ömer|Ben ayakta abdest bozarken, Resulullah (sav) beni gördü ve: "Ey Ömer, ayakta akıtma" buyurdu. Ondan sonra hiç ayakta akıtmadım. |Tirmizi, Taharet 8, (12)|3551

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|tirmizi|Abdullah İbnu Ömer|Ubeydullah, Nafi'den, o da Abdullah İbnu Ömer (ra)'den anlattığına göre, Hz. Ömer (ra): "Ben müslüman olduğum zamandan beri ayakta abdest bozmadım!" demiştir. (Tirmizi: "Bu, Hz. Ömer'den daha sıhhatli olan rivayettir. Önceki rivayet zayıftır" der. Keza ilaveten der ki: "Ayakta abdest bozma yasağı tedib içindir, tahrim için değil."Yine der ki: "İbnu Mes'ud (ra)'tan şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Kişinin ayakta akıtması, nefsine karşı işlediği bir kabalıktır.") |Tirmizi, Taharet 8, (12)|3552

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|tirmizinesai|Aişe|Size kim, Resulullah (sav)'ın ayakta bevlettiğini söylerse, sakın onu tasdik etmeyin. O, daima çömelerek abdest bozardı. |Tirmizi, Taharet 8, (12); Nesai, Taharet 25, (1, 26)|3553

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|müslimebu davud|Abdullah İbnu Cafer|Bir gün Resulullah (sav) beni, bineğinin terkine bindirdi. Bana halktan kimseye söylemiyeceğim bir sözü sır olarak söyledi. Resulullah (sav)'ın kaza-ı hacet için perdelendiği şeylerin O'na en hoş geleni ya bir tümsek veya bir hurma kümesiydi. |Müslim, Hayz 79, (342); Ebu Davud, Cihad 47, (2549)|3554

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davudnesai|Abdurrahman İbnu Hasene|Resulullah (sav), elinde kalkan gibi bir şey olduğu halde bize doğru geldi ve onu yere bıraktı. Sonra onun gerisine çömelip ona doğru küçük abdest bozdu. Yanımızdakilerden biri: "(Resululah'a) bakın tıpkı kadınlar gibi abdest bozuyor" dedi. Aleyhissalatu vesselam bu sözü işitmişti: "Benİ İsrail'in arkadaşının başına geleni işitmedin mi" dedi ve devam etti: "Onlara idrar bulaşınca, bıçakla idrarın değdiği yeri kazıyorlardı. Arkadaşları onları bu tatbikattan yasakladı. Bu adam, yasaklaması sebebiyle kabrinde azaba uğradı." |Ebu Davud, Teharet 11, (22); Nesai, Taharet 26, (1,26-28)|3555

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Ebu Said|Resulullah (sav)'ı işittim, şöyle demişti: "İki kişi beraberce helaya gidip, avretleri açık kaza-yı hacet ederken konuşmasınlar. Zira Allah Teala Hazretleri, bu hale gadab eder." |Ebu Davud, Taharet 7, (15)|3556

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Enes|Resulullah (sav) kaza-yı hacette bulunmak istediği zaman yere yaklaşıncaya kadar elbisesini kaldırmazdı. |Ebu Davud, Taharet 6, (14); Tirmizi, Taharet 10, (14)|3557

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim gözüne sürme çekerse teklesin. Bu sözümü kim tutarsa işi en güzel şekilde yapmış olur, tutmayana bir mahzur yok. Kim abdest bozduktan sonra taş kullanarak temizlenirse teklesin. Kim böyle yaparsa güzel yapar, kim de yapmazsa bir mahzur yok. Kim yemek yer ve dişlerinin arasından bir şey çıkarırsa onu dışarı atsın, kim de diliyle çıkarmışsa onu yesin. Kim bu söylediğimi yaparsa güzel yapar, kim de yapmazsa bir mahzur yok. Kim helaya giderse (imkan nisbetinde) tesettürde bulunsun, (kuytu bir yer) bulamazsa, hiç olmazsa kum (taş vs.den) bir tümsek yapıp ona arkasını dönsün, zira şeytan, insanoğlunun makadlarıyla (oturak kısmıyla) oynar. Kim bunu yaparsa en güzelini yapmış olur, yapamayana bir beis yok." |Ebu Davud, Taharet 19, (35)|3558

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Cabir|Resulullah (sav) abdest bozmak isteyince hiç kimsenin göremeyeceği kadar uzaklara giderdi. |Ebu Davud, Taharet 1, (2)|3559

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|müslimtirmiziebu davudnesai|Selman|Ravi, anlattığına göre, müşrikler kendisine: "Sizin arkadaşınızın (sav) sizlere helada abdest bozmayı bile öğrettiğini görüyoruz" demişlerdir. O da onlara şöyle cevap vermiştir: "Evet, doğrudur. Resulümüz (sav), bizi sağ elimizle istinca yapmaktan nehyetti, büyük veya küçük abdest bozarken, kıbleye yönelmektende nehyetti. Abdest bozduktan sonra istinca ederken kurumuş hayvan mayısını veya kemiği kullanmamızı da nehyetti ve dedi ki: "Sizden kimse, üç taştan daha azı ile istinca etmesin." |Müslim, Taharet 57, (262); Tirmizi, Taharet 12, (16); Ebu Davud, Taharet 4, (7); Nesai, Taharet 37, 42, (1, 38, 39, 43)|3560

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|müslim|Cabir|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Biriniz istincada taş kullanırsa teklesin. |Müslim, Taharet 24, (239)|3561

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|buharimüslimebu davudtirmizinesai|Ebu Katade|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Biriniz bevlederken zekerini sağ eliyle tutmasın, sağ eliyle istinca etmesin, (su içerken) kabın içine solumasın." |Buhari, Vudu 18, 19, 25; Müslim, Taharet 63, (267); Ebu Davud, Taharet 18, (31); Tirmizi, Taharet, 11, (15); Nesai, Taharet 23,42, (1, 25, 43)|3562

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Aişe|Resulullah (sav)'ın sağ eli, suyuna ve yiyeceği (ne değmek) içindi. Sol eli de istinca ve kirletme hasıl edecek şeyler içindi. |Ebu Davud, Taharet 18, (33)|3563

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|İbnu mace|İbnu Mes'ud|Hz. Osman (ra)'ı işittim. Diyordu ki: "Resulullah'a biatta kullandığım sağ elle, müslüman olduğum o günden beri zekerime hiç değmedim." Bu söz, "O, sağ eliyle hiç istincada bulunmamıştır" şeklinde tefsir edilmiştir. [Rezin tahriç etmiştir. İbnu Mace, Taharet 15. (311).] |İbnu Mace, Taharet 15, (311)|3564

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davudtirmizinesai|Enes|Resulullah (sav) helaya girince yüzüğünü çıkarırdı. |Ebu Davud, Taharet 10, (19); Tirmizi, Libas 16, (1746); Nesai, Zinet 54, (8,178)|3565

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud|Enes|Resulullah (sav) helaya girince: "Allahümme inni eüzü bike mine'l-hubsi ve'l-habais, (Ya Rabbi! Pislikten ve pislenmekten sana sığınırım) derdi. |Ebu Davud, Taharet 3, (4)|3566

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincanın Adabı|ebu davud||Bir rivayette şöyle gelmiştir: "Resulullah (sav) buyurmuştur ki: "Şu kenefler, (cin ve şeytanların) hazır bulundukları yerlerdir. Öyleyse biriniz helaya girince: "Euzu billahi mine'l-hubsi ve'l'habais" (Pislikten ve pislenmekten Allah'a sığınırım) desin. |Ebu Davud, Taharet 3, (6)|3567

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|buharimüslimebu davudnesai|Enes|Resulullah (sav) kaza-yı haceti için çıktığı zaman ben ve bizden (Ensar'dan) bir gulam (oğlan), O'nu takip ederdik. Beraberimizde, istinca etmeği için su kabı olurdu. |Buhari, Vudu 16, 15, 17, 56, Salat 93; Müslim, Taharet 70, (271); Ebu Davud, Taharet 23, (43); Nesai, Taharet 41, (1, 42)|3568

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|nesaiİbnu mace|Cerir|Ben Resulullah (sav) ile birlikte idim. Helaya gitti ve kaza-yı hacette bulundu sonra: "Ey Cabir suyu getir!" diye ferman etti. Ben de suyu götürdüm, eliyle istinca etti. Sonra elini yere sürttü. |Nesai, Taharet 43, (1, 45); İbnu Mace, Taharet 29, (358)|3569

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|ebu davudnesai|Süfyan İbnu'l'Hakem veya Hakem İbnu Süfyan es-Sakafi|Resulullah (sav) bevledince abdest alır ve (istincada) su kullanırdı. |Ebu Davud, Taharet 64, (166, 167, 168); Nesai, Taharet 102, (1, 86)|3570

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|tirmizi|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) anlatıyor: "Bana Cibril aleyhisselam geldi ve: "Ey Muhammed, abdest aldınmı intidahda bulun!" diye emretti" dedi. |Tirmizi, Taharet 38, (50)|3571

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|ebu davudİbnu mace|Aişe|Resulullah (sav) bevletti. Hz. Ömer de arkasında, elinde su kabı olduğu halde durdu. Resulullah onu görünce: "Bu da ne, ey Ömer?" buyurdular. Hz. Ömer: "Sudur, yıkanırsın!" dedi. Resulullah: "Ben her bevledişimde abdest almakla emrolunmadım, bunu yapacak olsam bu, (ümmete vacib) bir sünnet olur" buyurdular. |Ebu Davud, Taharet 22, (42); İbnu Mace, Taharet 20, (327)|3572

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|rezin|Enes|Resulullah (sav) Küba ahalisine: "Allah, temizlik hususunda sizi övmektedir. Bu neden ileri geliyor?" diye sordular. Onlar: "Biz dediler, istincada taşla suyu birleştiriyoruz: (önce taşla silip arkadan da su ile yıkıyoruz)." [Rezin tahric etmiştir, İbnu Kesir Tefsiri, 3,456] |Rezin|3573

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|ebu davudnesai|Aişe|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Biriniz helaya giderken beraberinde üç tane de taş götürüp onlarla temizliğini yapsın. Bunlar ona yeterlidir." |Ebu Davud, Taharet 21, (40); Nesai, Taharet 40, (1, 41, 42)|3574

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|buharitirmizinesai|İbnu Mes'ud|Resulullah (sav) abdest bozmaya çıkmıştı. Bana üç taş bulmamı söyledi. İkisini buldum, üçüncü taşı aradım fakat bulamadım. Onun yerine bir kurumuş mayıs aldım ve onu getirdim. Taşları aldı, mayısı attı ve: "Bu necistir" buyurdu. |Buhari, Vudu 20; Tirmizi, Taharet 13, (17); Nesai, Taharet 38, (1, 39, 40)|3575

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|tirmizinesaiebu davudmüslim|İbnu Mes'ud|Cinlerin heyeti Resulullah (sav)'a gelince: "Ey Allah'ın Resulü! Ümmetini kemikle, mayısla veya kömürle istinca yapmaktan nehyet. Zira, Allah onlarda bize bir rızk yarattı!" dediler. Bunun üzerine Resulullah (sav) bizi, onları taharette kullanmaktan menetti." |Tirmizi, Taharet 14, (18); Nesai, Taharet 35, (1, 37); Ebu Davud, Taharet 20, (39); Müslim, Salat 50, (450)|3576

TAHARET BÖLÜMÜ|İstincada Kullanılan Cisimler|ebu davudnesai|Rüveyfi|Resulullah (sav) bana: "Ey Rüveyfi" dedi, "umarım benden sonra çok yaşayacaksın. İnsanlara haber ver ki, kim sakalını kıvırcık kılar, (atın boynuna) kiriş takar, bir hayvan mayısı veya kemikle istincada bulunursa bilsin ki Muhammed ondan beridir." |Ebu Davud, Taharet 20, (36); Nesai, Zinet 12, (8,135)|3577

TAHARET BÖLÜMÜ|Abdestin Faziletleri|müslimmuvattatirmizinesai|Ebu Hüreyre|Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah'ın hataları silmeye ve dereceleri yükseltmeye vesile kıldığı şeyleri size söylemiyeyim mi?" "Evet ey Allah'ın Resulü, söyleyin!" dediler. Bunun üzerine saydı: "Zahmetine rağmen abdesti tam almak. Mescide çok adım atmak. (Bir namazdan sonra diğer) Namazı beklemek. İşte bu ribattır, işte bu ribattır, işte bu ribattır." |Müslim, Taharet 41, (251); Muvatta, Sefer 55, (1, 161); Tirmizi, Taharet 39, (52); Nesai, Taharet 106|3578


Yüklə 5,12 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   72   73   74   75   76   77   78   79   ...   129




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin