*Mardin'de yola döşenen mayının uzaktan kumandayla patlatılması sonucu 1 asker hafif şekilde yaralandı. Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Sultan köyü yakınlarında güvenlik güçlerinin yol kenarında dedektörle mayın araması yaptığı sırada teröristlerce önceden döşenmiş mayının patladığını bildirdi. Ayvaz, patlamada 1 askerin elinden hafif yaralandığını belirtti.
(24.04.2012/KentHaber)
*Edinen bilgilere göre; gece saat 02.00 sıralarında Federal Kürdistan Bölgesi sınırında bulunan Derecik Beldesi'ne bağlı Umurlu (Girane) Köyü Yol Geldi Mezrası'nın 86 Nolu sınır taşı bölgesinde HPG'lilerle askerler arasında çatışma yaşandı. Çatışma sırasında karakol yapımında çalışan iş makinelerinin bekçiliğini yapan Osman Şandur isimli bir kişinin iş makinesine isabet eden bir kurşunun sekmesi sonucu hafif yaralandığı bildirildi. Yaralanan Şandur, Derecik Sağlık Ocağı'nda yapılan ilk müdahalenin ardından Şemdinli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Şandur'un sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. (24.04.2012/DİHA)
*Bingöl'ün Genç İlçesi Yolaçtı Köyü kırsalında askerler ile HPG'liler arasında çatışma çıktı. Yaşanan çatışma sonucunda 2 asker ve 1 korucu yaşamını yitirirken, 3 korucu ve 5 askerde yaralandı. Yaralı askerlerin Bingöl Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Yaşanan çatışmaya ilişkin açıklama yapan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin de, yaşanan çatışmada 2 asker ile bir korucunun yaşamını yitirdiğini 8 kişinin de yaralandığını doğruladı. Şahin, bölgedeki çatışmanın da devam ettiğini belirtti. Bölgede başlatılan askeri operasyon genişleyerek, devam ederken, HPG'liler ve askerler arasında çatışmaların sürdüğü belirtiliyor.
Valilik süren çatışmada 4 HPG’linin yaşamını yitirdiğini ileri sürerken, HPG yaptığı açıklamada 6 militanla irtibatlarının kesildiği duyuruldu. Öte yandan meydana gelen çatışmada bir HPG’linin de yaralı yakalandığı öğrenildi. (24.04.2012/DHA / DİHA / ANF / Evrensel.net / Ozgur-gundem.com / Milliyet.com.tr / Haberturk.com / Bianet.org / Sabah.com.tr)
SINIR HATLARINDA YAŞANAN ÖLÜM VE YARALANMALAR
*Saray İlçesi'ne bağlı Sırımlı (Xırasork) Köyü Nezerbey bölgesinde İran'dan mazot getirdikleri belirtilen Murat Özkaplan (18) ve Mustafa Özkaplan (18), İran askerleri tarafından açılan ateş sonucu ağır yaralanarak Özalp Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi. Durumu ağır olan iki kişinin Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı bildirilirken, Mustafa Özkaplan'ın durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi. Konuya ilişkin görüştüğümüz iki kişinin amcası Güzeyir Özkaplan ise, İran askerlerinin açtığı ateş sonucu iki yeğenin ağır yaralandığını belirterek, "İran askerleri Mustafa ile Murat sınırı tam geçerken sınır tellerine sıkıştırmışlar. Yakından ateş ederek ikisini de yaralamışlar. Yaralı halde bize telefon açtıklarında saat gece 3 olmuştu. Kendi imkanlarımızla gidip onları getirdik. Şu anda Mustafa'nın durumu ciddiyetini koruyor" dedi. (09.01.2012/DİHA)
*Van merkez Hacıbekir Mahallesi’nde ikamet eden 3 çocuk babası Reşat Karahancer (30), Van’da meydana gelen depremin ardından işsiz kaldığı ve barınma sorunu yaşadığı için Saray İlçesi’ne bağlı Beyaslan (Şerefxane) Köyü'ndeki akrabalarının yanına taşınarak geçimini sağlamak amacıyla mazot kaçakçılığı yapmaya başladı. En son 2 arkadaşıyla dün köyden çıkan ve İran sınırına 2 kilometre kala İran askerlerinin açtığı ateş sonucu kafasından vurulan Karahancer yaşamını yitirdi. Karahancer'in 2 arkadaşı Aziz Beled ve Metin Üste ise İran askerleri tarafında esir alındı. İran’ın esir aldığı iki kişi halen bırakılmazken, öldürülen Karahancer’in cenazesi Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan otopsi işlemlerinden sonra Selimbey Mahallesi Mezarlığı'nda toprağa verildi. Oğlunun bir bidon mazot için infaz edildiğini belirten Kazım Karahancer, yaşananlara isyan ederek, “Bu bir katliamdır. Oğlum açık açık infaz edildi. Ama kimsenin sesi çıkmıyor. Artık yeter. Bu vahşet bitsin” dedi. Anne Gülper Karahancer ise, “Yeter yaşadığım bu acıyı başka kimsenin yaşamasını istemiyorum” dedi. (11.02.2012/DİHA / Mynet.com / Radikal.com.tr)
MAYIN VE SAHİPSİZ BOMBA PATLAMASI SONUCU ÖLÜM ve YARALANMALAR
*Bitlis'in Hizan İlçesi'ne bağlı Döküktaş (Obîn) Köyü Kayaç (Vêras) Mezrası'nda dün saat 16:30 sıralarında korucu olduğu belirtilen Temel Erdoğan'ın torunu Şükrü Erdoğan (13) ile Esmanur Özdemir (8) evde buldukları el bombasını alarak evin bahçesinde oynadı. Oynadıkları el bombasının pimini çeken çocuklar, büyük bir gürültü sonucunda yaralı olarak yakınları tarafından bulundu. Patlama sonucunda elleri kopan Erdoğan olay yerinde yaşamını yitirirken Özdemir ise ağır yaralandı. Haber verilmesi üzerine askeri helikopterle Bitlis Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Özdemir ilk müdahalenin ardından, Batman'a sevk edildi. Babasını trafik kazasında yitirdiği belirtilen ve annesiyle birlikte amcası ve dedesiyle yaşadığı öğrenilen Erdoğan'ın cenazesi ise otopsi için Malatya'ya gönderildi. Olay sonrası incelemenin başlatıldığı belirtildi. (05.04.2012/DİHA/Diyarbakirhaber.gen.tr/Milliyet.com.tr/ Sabah.com.tr)
KUŞKULU ÖLÜMLER
- Erkek
*Diyarbakır’da Şeyhmus Aksel (76) adlı yurttaş, oğlu Sadık Aksel (35) ile birlikte Mardin Kapı Semti'nde bulunan Hevsel Bahçeleri'ne mantar toplamaya gitti. Mantar toplamak için baba ile oğul farklı yönlere gitti. Öğle 12.30 sıralarında 2 el silah sesinin duyulması üzerine olay yerine giden oğul Aksel, babasının pompalı tüfekle boynundan vurulduğunu gördü. Ağır yaralı olan baba Aksel olay yerinde yaşamını yitirirken, Sadık Aksel'in ise gözaltına alındığı belirtildi. Olay sonrası Aksel'in cenazesi otopsi için Diyarbakır Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, cinayet esnasında cebindeki eşyalarının alındığı öğrenildi. (16.01.2012/DİHA)
*Gaziantep'in Nurdağı ilçesi Sakçagözü beldesine bağlı Kuzoluk Köyü'ndeki ormanlık alanda, ateşli silahla vurulmuş ve yarısı toprağa gömülmüş halde erkek cesedi bulundu. Cesedin 40 gündür kayıp olduğu bildirilen 46 yaşındaki Eyüp Altınkaya’ya ait olduğu belirtildi. Vücudunun değişik yerlerinden vurulduğu anlaşılan Eyüp Altınkaya’nın yakınlarının, 23 Ocak’ta jandarmaya kayıp başvurusu yaptığı öğrenildi. Nurdağı Devlet Hastanesi morguna kaldırılan Altınkaya’nın cesedini, yakınları da teşhis etti. Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili inceleme başlatırken, jandarma ve polis ekipleri katil ya da katilleri arıyor. (04.02.2011/posta.com.tr / Aktifhaber.com / Gaziantephaberler.com)
*Diyarbakır ili, Kayapınar ilçesi 3. Sanayi Sitesi'nde esnaf tarafından tutulan bekçi Veysi Tekin'in (25) cesedi, görev yaptığı kulübenin önünde ölü bulundu. Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine gelen polis ekiplerinin yaptığı araştırma sonucunda, Tekin'in bıçakla öldürüldüğü belirlendi. Cenaze, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Morguna kaldırıldı. (06.03.2012/ ANF / Haberler.com / Diyarbakır Söz)
*Ağrı'nın Patnos İlçesi'ndeAdilcevaz-Erciş Karayolu'nda bir erkek cesedi bulan çobanlar, durumu yetkililere bildirdi. Olay yerine gelen askerler, vücudunun çeşitli yerlerinde darp izine rastlanan cesedin 12 gündür kendisinden haber alınamayan Sayim Çiftçi'ye (36) ait olduğunu belirledi. Çiftçi'nin cesedi otopsi yapılmak için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderilirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (03.04.2012/DİHA/Patnosnet.com/Taraf04.net/ Adilcevaz13.com/Haberler.com/Yuksekovahaber.com/Agrininsesi.com)
*Elazığ'ın Baskil ilçesi Beşbölük köyünde Fikri Zafer, kardeşi Bayram Zafer'e ait kayısı bahçesinde ilaçlama yapmak isterken yanmış bir ceset bulduğu yönünde jandarmaya ihbarda bulundu. Cumhuriyet savcısının olay yerindeki incelemesinin ardından ceset, otopsi için Fırat Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırıldı. Öte yandan cesedin Malatya'da yaşayan Bayram Zafer'in yaklaşık 10 gün önce kayıp olduğu bildiriminde bulunduğu oğlu Şahin Zafer'e (28) ait olabileceği şüphesiyle Bayram Zafer ve yakınları olay yerine getirildi. Eşyalardan kısmi bir teşhiste bulunulmasına rağmen cesedin kimliğinin henüz belirlenemediği, soruşturmanın sürdüğü bildirildi. (11.04.2012/Haber23.com.tr/Elazighaber.com/Serhattv.com.tr/ Samanyoluhaber.com)
*Urfa'da sabah saatlerinde koyun otlatan küçük çocuklar, kente birkaç kilometre mesafede bulanan Balaban mevkiindeki kayalık alanda bir erkek cesedi gördü. Cesedi gören çocuklar, durumu yoldan geçen araç sürücülerine söyledi. Sürücülerin ihbarı üzerine olay yerine gelen polisler, ilk incelemede 10 gün önce öldüğü tahmin edilen cesedin, çürümeye yüz tuttuğunu ve hayvanlar tarafından parçalandığını belirledi. Cesedin Samet Yıldıztaş isimli yurttaş olduğu belirlenirken, ölüm nedeni ise belirlenmedi. Yıldıztaş'ın ölüm nedeninin araştırılması için cesedi Adana Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. (27.04.2012/DİHA)
*Edinilen bilgiye göre, Viranşehir'de Gazi Lisesi öğrencilerinin kaldığı yurdun bodrum katına inen görevliler, burada asılı halde bir gencin olduğunu fark etti. Görevliler, ölü gencin yurtta kalan Gazi Lisesi öğrencisi Ahmet Kaynup (18) olduğunu fark etti ve durumu polise bildirdi. Olay yerine polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Cumhuriyet savcısının incelemelerin ardından Ahmet Kaynup'un cenazesi morga kaldırıldı. Üç gündür kayıp olan Ahmet Kaynup'un ölü olarak bulunduğu bilgisini alan ve olay yerine gelen yakınları, gözyaşlarına boğuldu. Ölü bulunan Ahmet Kaynup'un ellerinin çamurlu ve vücudunda boğuşma izleri olduğu iddia edildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Öte yandan, olayın yaşandığı yurdun güvenlik kameralarının bozuk olduğu öğrenildi. (29.04.2012/KentHaber)
- Kadın
*Ceylanpınar'ın Mevlana Mahallesi'nde tek başına yaşayan 65 yaşındaki Naime Solmaz adlı kadın evinde öldürülmüş olarak bulundu. Dün akşam öldürülmüş olduğu tahmin edilen ve yakınları tarafından bulunan kadının cenazesi otopsi yapılmak üzere Ceylanpınar Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. 65 yaşındaki kadının vücudunda darp izleri olduğu öğrenilirken, kadının yakınları Ceylanpınar Devlet Hastanesi önünde toplanmaya başladı. (21.03.2012/DİHA/Evrensel.net/Medya73.com)
NAMUS CİNAYETLERİ
- Kadın
*Çaldıran İlçesi'ne bağlı Dilekli (Dêr) Köyü'nde oturan bir çocuk annesi Ayşe Anay silahla öldürüldü. Başka birisiyle ilişkisi olduğu gerekçesiyle öldürüldüğü iddia edilen Anay'ın cenazesi Çaldıran Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Olayla ilgili jandarma aralarında Anay'ın eşinin de bulunduğu 5 kişiyi gözaltına aldı. Olaya tepki gösteren Anay'ın ailesi, olayın açık bir infaz olduğunu belirterek, olayın peşini bırakmayacaklarını dile getirdi. Aile, "Bize gece ilk olarak kızımızın kayıp olduğu söylendi. 3 saat geçtikten sonra biriyle kaçtığını ve ikisini taradıklarını Ayşe'nin öldürüldüğünü söylediler. Şimdi başka biriyle yakalandığını söylüyor. Ancak bunların hiçbiri doğru değil. Biz görgü tanıklarıyla görüştük. Onların söylemi gibi değildir. Kızımızı evde dövmeye başlamışlar, bunun üzerine kızımız kendisini kurtarmak için başka bir eve sığınmak isterken infaz edilmiş" diye konuştu. Şu an hastanede savcıyı beklediklerini belirten aile, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti. (11.02.2011/DİHA/Hurriyet.com.tr/Yuksekovaguncel.com)
İNTİHAR ve TEŞEBBÜS(Erkek)
*Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde 26 yaşında ve işsiz olduğu belirtilen Yahya Arslan adlı genç intihar etti. Öğle saatlerinde Viranşehir’in Yenimahalle Mahallesi’nde meydana gelen intihar olayında, bir süre önce tartıştığı eşi tarafından terk edilen ve iş bulamadığı için psikolojik sorunlar yaşadığı iddia edilen Yahya Arslan, yalnız bulunduğu evinde kendisini iple tavana astı. Komşularının kapısını çaldığı Arslan, cevap vermeyince polise haber verildi. Polisler, kapısını kırarak girdikleri evde Arslan'ın tavana asılı cansız bedeni ile karşılaştı. Arslan'ın cansız bedeni, olay yerinde yapılan inceleme sonrası otopsi için Viranşehir Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. (02.01.2012/DİHA)
*Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Şehmus Anik isimli tutuklu, bedenini ateşe verdi. Gece 02.00'da Bingöl Devlet Hastanesi Yoğum Bakım Ünitesi'ne kaldırılan Anik'in durumunun ciddiyetini koruduğunu belirtildi. Baş kısmı hariç tüm vücudunda yoğun yanıkların olduğu bildirilen Anik'in hastanedeki tedavisi sürüyor. Anik'in PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın avukatları ile görüşmesinin engellenmesi, siyasi ve askeri operasyonlar ile cezaevinde yaşanan hak ihlallerine karşı 5 arkadaşı ile birlikte süresiz açlık grevinde olduğu öğrenildi. (23.01.2012/DİHA)
*Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi'nde psikolojik tedavi gördüğü belirtilen bir öğretmen dehşet saçtı. TOKİ konutlarında saat 04.00 sıralarında Hazım Şahin İlköğretim Okulu'nda Türkçe öğretmeni olan N.S, eşi ve 3 çocuğunu bıçakla öldürdükten sonra, oturduğu binanın dördüncü katından atladı. Evde bıçakla öldürülen N.S'in eşi 33 yaşındaki Songül, çocukları 4 yaşındaki Serhat, 2 yaşındaki ikizleri Havin ve Helin'in cenazeleri otopsi için Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alınan N.S'in de vücudunda bıçak izlerine rastlandı. Polise verdiği ilk ifadesinde eşi ve çocuklarını öldürdüğünü söyleyen N.S., kendisini bıçakladıktan sonra balkondan atladığını söylediği öğrenildi. Bir süredir psikolojik tedavi gördüğü belirtilen N.S.'nin tedavisi sürüyor. (03.02.2011/DİHA/Diyarbakırolay/Posta.com.tr)
*Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde bir tutuklunun geçtiğimiz Salı günü bedenini ateşe verdiği ortaya çıktı. Bedenini ateşe veren ve vücudunda yüzde 20 yanık olduğu belirtilen M. Salim Narin adlı tutuklunun, ilk önce Diyarbakır Devlet Hastanesi'ne, dün gece de Ankara'ya sevk edildiği öğrenildi. Tedavi için Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edilen M. Salim Narin’in PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridi protesto etmek için bedenini ateşe verdiği öğrenildi. (03.02.2011/DİHA/Yuksekovahaber.com)
*Batman Emniyet Müdürlüğü bugün art arda gelen biri ölümle sonuçlanan intihar olayıyla sarsıldı. Teknisyen olarak görev yapan evli ve 5 çocuk babası Hasan Düz, iddiaya göre, kefil olduğu arkadaşının borcunu ödememesi yüzünden bunalıma girdi. Emniyet Müdürlüğü’nün bodrum katındaki arşiv odasına inen Düz, başına dayadığı tabancayı ateşleyerek yaşamına son verdi. Silah sesi üzerine arşiv odasına inen personel Düz’ün kanlar içindeki cesedini buldu. Düz’ün borç yüzünden intihar ettiği ve 2 sayfalık bir mektup bıraktığı belirtildi. İntihar eden Düz’ün ölüm haberini alan teknisyen yardımcısı Adil Çiftçi de bulunduğu Sason İlçesi’nde oturduğu bir kahvede silahını karnına dayayarak ateş etti. Ağır yaralanan Çiftçi, Batman’da özel bir hastaneye getirilerek tedavi altına alındı. Yaşamına son veren Hasan Düz ile intihara teşebbüs edip ağır yaralanan Adil Çiftçi’nin birbirlerine kefil olarak borç aldıkları, ancak bu borçları ödeyemedikleri öğrenildi. (20.02.2011/posta.com.tr)
*İstanbul'da yaşadığı belirtilen Ömer Koç'un (22) geldiği Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'nde PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin yıldönümünü protesto etmek için 15 Şubat'ta bedenini ateşe verdi. Uluyol Mahallesi Nergiz Sokak'ta eski evlerinde bedenini ateşe veren Koç, ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı. İlk müdahalenin ardından durumu ağır olan Koç, Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. (17.02.2011/DİHA)
*Muş iline bağlı Bulanık ilçesinde bulunan Kültür Mahallesi'nde ikamet eden ve hayvan alım satımı yaparak geçimini sağlayan 30 yaşındaki Metin Kıran adlı yurttaş, evinin önünde tandırlık olarak kullanılan yapıda tavana ip asarak intihar etti. Sabah saatlerinde annesini hastaneden getirdikten sonra kendisini asan Kıran'ın cansız bedeni komşuları tarafından bulundu. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Kıran'ın cenazesi Bulanık Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Bulanık Cumhuriyet Savcısı tarafından olayla ilgili soruşturma başlattı. (27.02.2011/DİHA/Sondakika.com/Diyarbakirolay.com.tr/Marasgundem.com)
*Siverek merkezde bulunan Camıkebir Mahallesi’nde bulunan Göğsügüzel Mezarlığı’na sabah saatlerinde gelenler, bir kişinin ağaçta asılı olduğunu görünce durumu polise bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis, yaptığı incelemede kablo ile kendini ağaca asan kişinin Şiyar Sakin olduğunu belirledi. Sakin’in cesedi, yapılan inceleme sonrası otopsi için Siverek Devlet Hastanesi morguna götürüldü. Sakin’in evli ve 1 ay önce 1 kızının dünyaya geldiği, bir süredir psikolojik sorunlar yaşadığı öğrenildi. Güvenlik güçleri intihara ilişkin soruşturmasını sürdürüyor. (05.03.2012/Posta.com.tr)
*Siirt’in Şeyh Süleyman Mezarlığı Mevkii’ndeki evlerinin kömürlüğüne giren Rızgar Garioğlu, kömürlüğün tavanına astığı iple intihar etti.Garipoğlu’nun cesedini sabah kömürlüğü giden yakınları bulup, durumu polis bildirdi.Yakınlarının son günlede bunalımda olduğunu söylediği Garipoğlu’nun cesedi otopsi yapılmak üzere Devlet Hastanesi morguna götürüldü. (12.03.2012/Posta.com.tr/DİHA/Guneydoguekspres.com)
*Diyarbakır Ergani İlçesi'ne bağlı İncehıdır Köyü'nde ikamet eden ve 4 yıldır atamayı beklediği öğrenilen Mustafa Kaya (26), önceki akşam ailesi ile birlikte yaşadığı evin tavanına kravatıyla kendini asarak yaşamına son verdi. Otopsi yapılmak üzere Ergani Devlet Hastanesi'ne getirilen Kaya'nın cenazesi, otopsisinin ardından dün doğduğu İncehıdır Köyü'nde gözyaşları arasında toprağa verildi. Kaya, geride yürek burkan bir hayat hikayesi ve gözü yaşlı aile bıraktı. (03.04.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/Gazete5.com/Mynet.com/ Hurriyet.com.tr)
*Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde saat 17.00 sıralarında, evli ve 2 çocuk babası Eyüp Arslan'ın cesedi evinde tavana asılı bir şekilde bulundu. Olay yerine gelen polisler, incelemelerde bulundu. Eyüp Arslan'ın cenazesi Viranşehir Devlet Hastanesi morguna kaldırılarak otopsi yapıldı. Savcılık, olayla ilgili geniş soruşturma başlattı. (08.04.2012/KentHaber)
*Hakkari Kapalı Cezaevi’nde 5 aydır tutuklu buluna Cihan Ayhan (17) adlı tutuklunun cezaevinde kendisini asarak intihar ettiği belirtildi. Cezaevindeki bir görevliden alına bilgiye göre Ayhan’ın taciz suçlaması ile tutuklu bulunduğu ve dün mahkemesinin olduğu, bugün akşam saatlerinde kendisini astığı öğrenildi. Ayhan’ın cenazesinin Hakkari Devlet Hastanesi morguna otopsi yapmak için kaldırıldığı ve otopsi işlemlerinin ardından Yüksekova’da defnedileceği bildirildi. (11.04.2012/DİHA)
*Muş Bulanık'ta çalıştığı bankada emekli olan Yakup Kızılkale isimli yurttaş, Yeni Mahalle'de ikamet ettiği evde tavana ip bağlayarak yaşamına son verdi. Kızılkale'nin cansız bedeni ailesi tarafından fark edildi. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Bulanık Devlet Hastanesine kaldırılan Kızılkale'nin cenazesi, daha sonra otopsi için Malatya'ya gönderildi. Kızılkale'nin neden intihar ettiği konusunda bilgi alınamazken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (14.04.2012/DİHA)
*Adıyaman'ın Besni İlçesi'nde, ailesiyle birlikte çiftçilik yapan 19 yaşındaki Fatih Arslan, evde yalnız bulunduğu sırada av tüfeğiyle yaşamına son verdi. Fatih Arslan, evde kimsenin bulunmadığı bir sırada duvarda asılı olan av tüfeğiyle göğsüne ateş etti. Silah sesi üzerine eve koşanların kanlar içerisinde bulduğu Arslan için sağlık ekiplerinden yardım istendi. İhbar üzerine köye gelen sağlık ekipleri, Fatih Arslan’ın yaşamını yitirdiğini belirledi. (15.04.2012/KentHaber)
*Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi Ofis Semti'nde, askere gitmek istemediğini belirten bir genç kendini 8. kattan atmak istedi. Anıt Park karşısındaki inşat halindeki binaya çıkan Şirin Tufan adlı genç, işsiz olduğu ve askere gitmek istemediğini belirterek, intihar etmek istedi. Olay yerine gelen Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri ve polis, Tufan'ı uzun bir süre ikna etmeye çalıştı. İtfaiye ekipleri bir yandan yangın merdiveniyle Tufan'a ulaşmaya çalışırken, bir yandan da inşattın kenarına branda açtı. Uzun süren ikna çalışmaları sonucunda Tufan, çıktığı binanın üstünden indirildi. Çevrede toplanan kalabalık Tufan'ın kurtarılmasını alkışlarla destekledi. Tufan, ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü. (16.04.2012/DİHA)
*Diyarbakır'ın Bağlar İlçesi'nin Kaynartepe Mahallesi'nde ikamet eden M. Şirin Vurgun (40) adlı yurttaşın intihar ettiği iddia edildi. Mardin doğumlu olan Vurgun'un, silahla kafasına sıkarak intihar ettiği öne sürüldü. Sümer Apartmanı 3. Katta bulunan evlerinde kendisinden 3 gündür haber alınmaması üzerine yakınlarının evin kapısını kırarak içeri girerek Vurgun'un cansız bedeni ile karşılaştı. Vurgun'un 18 yıl cezaevinde yattığı ve son zamanlarda psikolojik sorunlarının olduğu kaydedildi. (18.04.2012/DİHA/Silvanmucadele.com)
*Kars Kent merkezinde oturan Gürkan Karabağ, YGS sonuçlarının açıklanmasının ardından aldığı puanın düşük olduğunu söyleyerek bunalıma girdi. Sosyal paylaşım sitesi Facebook'taki sayfasında 21 Nisan günü YGS ve intihar eden birini gösteren fotoğrafları paylaşan Gürkan Karabağ, "Arkadaşlarımın yanına gidiyorum" diyerek evden ayrıldı. Ailesinin bir daha haber alamadığı Gürkan Karabağ'ın, İstasyon Mahallesi'nde bir inşaatın üçüncü katında iple asılmış cesedi bulundu.Yapılan otopsinin ardından Gürkan Karabağ bugün ikindi üzeri İstasyon Camii'ne getirilen Gürkan Karabağ'ın cenaze törenine yakınları ve arkadaşları katıldı. (22.04.2012/DHA)
*Siirt’te İşçi Apartmanı'nın çatı katında yaşayan evli ve 3 çocuk babası Hayrettin İşçi, iddiaya göre evde kimsenin olmadığı bir anda kendisini iple tavana asarak yaşamına son verdi. İşçi'nin cesedi otopsi yapılmak üzere Siirt Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken, savcılık olayla ilgili soruşturma başlattı. (27.04.2012/Posta.com.tr/Siirtte.net/Yurtgundemi.com/ Siirtajans.com)
ÇATIŞMALI ORTAM NEDENİYLE YAŞANAN DİĞER İHLALLER
ARAZİ, YAYLA, MERA VE OTLAK YASAĞI
*Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde, bölge illerinde belirlediği "geçici güvenlik bölgelerine" ilişkin koordinatları ve giriş yasağı tarihlerini açıkladı. Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde yer alan bilgi notuna göre; 5 Nisan - 5 Temmuz 2012 tarihleri arasında koordinatları verilen bölgelere girişler yasaklandı. Giriş yasağı uygulanacak bölgeler şöyle: "Şırnak'taki Küpeli Dağı, Mehmet Yusuf ve Meydan Dağları ve Altın Dağlar, İncebel Dağları, Cudi Dağı, Siirt Yazlıca Dağı ve Güneyi, Hakkari Çağlayan/Pirinçeken, Buzul Dağları, Rejgar/Alandüz Dağı, Hakkari İkiyaka Dağları, Hakkari'de Türkiye Irak Sınırı'na yakın Balkaya Dağları, Karadağ/Gedik Tepe/Çimendağı, Diyarbakır Dicle'deki Kurşunlu-Görüse Dağı, Yazlıca Dağı'nın (Herekol) Kuzeyi ve Yassıdağ." Genelkurmay ayrıca Maraş'taki Kapıçam Atış Alanı'nı "geçici askeri güvenlik bölgesi" ilan etti. Girişleri de 25 Nisan - 1 Mayıs 2012 ve 30 Temmuz - 31 Temmuz günleri için yasakladı. (28.03.2012/DİHA)
ASKERİ OPERASYONLAR SONUCU YAŞANAN İHLALLER
*Hakkari Çukurca İlçesi'nde gece saat 02.00'de bir grup HPG'linin, 10 ayrı askeri hedefe yönelik düzenlediği ve bir askerin yaşamını yitirmesi ve 7 askerin de yaralandığı belirtilen çatışmanın detayları da netleşmeye başladı. Yerel kaynaklardan alına bilgiye göre, 49 sınır taşında nöbet tutan askeri birliğe yapılan saldırı ile çatışma başladı. Ardından Emir Şaban Mahallesi'nde bulanan İlçe Jandarma Komutanlığı'na saldırı düzenlendiği bildirildi. Çatışmayla birlikte ilçenin dört bir tarafında nöbet tutan askerlerin çevreye rasgele ateş ettiği kaydedildi. Çıkan çatışma sonrasında özellikle Yeni Mahalle ve Emir Şaban mahalleleri de roket ve kurşunların hedefi oldu. Çatışmadan hemen sonra ilçede elektriklerin kesildiği kaydedildi. Çatışmada İHD üyesi Naif Kara'nın evine iki roket, Mehmet Tugay'in evine de bir roket, Abdullah Kanatın evine de çok sayıda merminin isabet etiği bildirildi. Ayrıca çatışma esnasında ve sonrasında iki mahallede çok sayıda eve mermi isabet ettiği, şans eseri ilçede sivillerden kimsenin yaralanmadığı belirtildi. (09.02.2012/ DİHA)
*Sabah saat 06.00 sıralarında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 10 köylü, Hakkari'nin Taşbaşı (Kelêtan) Köyü'nün üst kısımlarına pancar toplamaya giderken helikopterler tarafından tarandı. Pancar toplamaya giden köylülerin, Heronlar tarafından tespit edildikten sonra bölgeye gelen iki helikopter tarafından taranması üzerine köylüler Geçimli Karakolu'nu arayarak tarama ve operasyonun durdurulmasını istemişti. Uzun süre akrabalarından haber alamayan köylülerin bekleyişi devam ederken, bölgede bulunan köylülerden Nazif Çiftçi, olay yerinden kaçarak köye ulaştı. Yaşananları DİHA’ya anlatan Çiftçi, “Biz pancar toplarken, bir anda helikopterler geldi. Bulunduğumuz bölgeyi taramaya başladı. Biz ağaçların altında uzun süre bekledik. Ortam sakinleştikten sonra ben bir tarafta diğerleri de farklı tarafta olay yerinden inmeye başladı. Bizde yaralanan olmadı. Ama ilk ulaşan benim, diğerleri halen köye ulaşamadı” diye konuştu. Bölgede halen helikopterlerin dolaştığı ve askerlerin indirildiğini belirten Çiftçi, ölümle yüz yüze kaldıklarını kaydetti. Nazif Çiftçi'den sonra Hamit Demir (40) Hasan Demir (52), Hakim Demir (35) Necip Kaya (25), Ömer Dayan (60), Hasan Taşçı (17), Fariz Taşçı (16), Emre Köçek (19) ve Nezir Köçek'te (17) köye vardı. Köylülerin sağlık durumu iyi olduğu öğrenildi. (18.04.2012/DİHA/ Ensonhaber.com/Radikal.com.tr//Etha.com.tr/İmc-tv.com/Birgun.net)
*Hakkari'den Şemdinli'ye gitmekte olan BDP Hakkari İl Başkanı M. Sıdık Yıldırım, İl Başkan Yardımcısı Sait Gezer, BDP Hakkari Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Yavuz Aksaç'ın içinde bulunduğu araç ve ISUZU marka bir araca Yüksekova çıkışındaki polis arama noktasından ateş açıldı. Bugün saat 11.00 sularında gerçekleşen olay sonucu kurşunlar şoför koltuğunun bulunduğu aynaya isabet ederken, taramada şans eseri ölen ya da yaralanan olmadı. BDP'liler savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu. Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkilileri "dur" ihtarına uymayan kamyonete ateş açılması sonucu atılan kurşunlardan birinin yerden sekerek söz konusu sivil araca isabet ettiğini savunarak, olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldığını belirtti. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri söz konusu olaya sebebiyet veren polis memurunun da açığa alındığını kaydetti. (13.04.2012/DİHA/ Yuksekovagundem.com/İmc-tv.com)
VERİLMEYEN MİLİTAN CENAZELERİ
*Bingöl'ün Yayladere İlçesi'nde 15 Aralık'ta yaşamını yitiren ve HPG'li oldukları iddia edilen 5'i kadın 8 kişinin cenazeleri, 17 Aralık 2011 tarihinde İstanbul'da bulunan Yenibosna Adli Tıp Kurumu'na getirilmişti. Cenazelerin İstanbul'a getirildiği bilgisini alan İstanbul'dan 2, Diyarbakır'dan 4 olmak üzere toplam 6 aile, İHD ve YAKAY-DER'den oluşan bir heyet ile, 19 Aralık 2011 tarihinde kimlikleri teşhis etmek için Adli Tıp Kurumu'nun morguna gitmiş ve 8 cenaze için "8 cenazenin hiç birinde kurşun izi yok ve tamamen yanmış, kömüre dönüşmüş durumda" açıklaması yapmıştı. 29 gündür Adli Tıp morgunda bekletilen cenazelerin kendi yakınları olabilme ihtimali üzerine ise DNA testi için 20 aile başvuru yapmıştı. DNA testi için başvurmak isteyen aileler, cenazelerin İstanbul'a getirildiği bilgisi üzerine Türkiye'nin farklı illerinden İstanbul'a gelmiş, ama Adli Tıp Kurumu çalışanları tarafından dosyanın Malatya'da olduğu açıklamasından sonra Malatya'ya gitmişti. Malatya'dan da dosyanın Diyarbakır'da olduğu bilgisi üzerine Diyarbakır'a giden aileler, DNA testi için kan örnekleri vermişlerdi. YAKAY-DER İstanbul Şubesi'ne 2, İHD'ye ise 10'a yakın aile başvururken, Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'na ise 20'ye yakın aile DNA testi için başvurmuştu. Normal koşullarda bir haftalık çalışmadan sonra açıklanması gereken DNA testlerinin sonuçları hala açıklanmış değil. 17 Aralık tarihinden beri Adli Tıp Kurumu'nda bekletilen cenazelere ilişkin DNA testi için başvuran aileler ve gerekli yerlere başvuran İHD İstanbul Şubesi ve YAKAY-DER yöneticilerine şu ana kadar Adli Tıp Kurumu'ndan her hangi bir yanıt verilmiş değil. (14.01.2012/DİHA)
* 17 Aralık 2011'den bu yana Yenibosna Adli Tıp Kurumu'nda bekletilen 5'i kadın 8 kişinin cenazeleri, 14 Ocak gecesi kimsesizler mezarlığına defnedildi. Cenazelerin yakınları olma ihtimali ile 20 aile İstanbul'a gelerek, DNA testleri için başvuru yapmıştı. İHD ve YAKAY-DER'den oluşan bir heyetle Adli Tıp Kurumu'na giden aileler, "8 cenazenin hiç birinde kurşun izi yok ve tamamen yanmış, kömüre dönüşmüş durumda" açıklaması yapmıştı. Yaklaşık bir ay Adli Tıp Kurumu morgunda bekletilen cenazeler, DNA sonuçları başvuru yapan aileler ile uyuşmadığı ve 15 günden fazla bekletildiği gerekçesiyle Sarıyer Kilyos'daki kimsesizler mezarlığına defnedildi. Adli Tıp Kurumu yetkilileri, cenazelerin gömüldüğüne dair ilgili savcılığa bilgi verdiklerini, prosedüre göre hareket ettiklerini belirtirken, İHD İstanbul Şube Başkanı Abdulbaki Boğa ise, cenazelerin yakınlarına ait olması ihtimaliyle başvuru yapan ailelerden DNA testleri sonuçlanmayanlar olduğunu, bu nedenle de defnedilmemeleri gerektiğini dile getirdi. Hukuki olarak testler sonuçlanmadan cenazelerin defnedilmesinin "görevi kötüye kullanmak" olduğunu belirten Boğa, test sonuçları henüz belirlenmeyen ailelerin İHD'ye başvurması halinde Adli Tıp Kurumu hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti. Sonuçları bekleyen aileler olmasına rağmen cenazelerin kimsesizler mezarlığına defnedilmesini "ölü maneviyatına saygısızlık" olarak değerlendiren Boğa, "Kardeşliğin ve ortak duygunun yitirildiği bir dönemde, böyle bir şey yaşanması utanç vericidir" dedi. (14.01.2012/DİHA)
Dostları ilə paylaş: |