Proton Işınları: Atom çekirdeğinde bulunan ve pozitif elektron yüklü partiküllerdir. Bu ışın da nükleer çekirdek bölünmesi reaksiyonları sırasında meydana gelirler.
Gamma Işınlar: Hızlı temel parçacıklardan oluşan kozmik ışınlardan sonra en kısa dalga boyundaki radyasyonlar gamma ışınlarıdır. Gamma ışınları hem uranyum ve radyum gibi doğan radyoaktif maddelerin parçalanmaları sırasında hem de bir nükleer reaktörde ya da bir atom bombası patlatıldığında atom çekirdeklerinin parçalanmasıyla meydana gelir. Gamma ışınlarının dalga boyları 0,0001nm-0,001nm arasındadır.
X-Işınları: Röntgen cihazlarında meydana gelen ışınlardır. X-ışınlarının dalga boyları gamma ışınlarının dalga boylarına göre 100 kat daha büyüktür. X-ışınlarının dalga boyları 0,001nm-100nm arasında değişir.
Kızılötesi Işınlar (İnfrared Işınlar): Dalga boyları yaklaşık 740nm ile 100.000nm arasındadır.
Basınç: Birim alana yapılan kuvvete basınç denir. Birimi Bar veya Newton/cm2 dir. İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda basınç ise; normal hava basıncının (atmosfer basıncı) daha fazla veya daha az olması gereken veya olan iş yerlerindeki basınçtır. Normal şartlarda hava basıncı 76 cm cıva basıncına eşittir.
Gürültünün insan sağlığı üzerindeki olası etkileri şu şekilde özetlenebilir:
Psikolojik etkileri; sinir bozukluğu, korku, rahatsızlık, tedirginlik, yorgunluk, zihinsel etkilerde yavaşlama, uykusuzluk vb.
İletişimi Önleme etkisi; Gürültünün konuşma ile olan iletişimi önlemesi, iş verimine ve iş güvenliğine olan etkileri.
Fizyolojik etkileri; işitme duyusunda oluşturduğu olumsuz etkiler (işitme kaybı ya da işitme eşiğinin kayması adı verilen işitme duyusunda azalma, kulak ağrısı, mide bulantısı, kas gerilmeleri stres, kan basıncında artış, kalp atışlarının ve kan dolaşımının değişimi, göz bebeğinin büyümesi vb.)
Akustik Sarsıntı (Travma): Geçici ve Kalıcı işitme kaybıdır. Akustik sarsıntı (travma) çok yüksek ses düzeyine ani maruziyet sonucunda oluşan bir etkidir.
Geçici İşitme Kaybı: Gürültülü ortamı terk eden bir kişinin işitme duyusunda geçici bir azalma görülür. Bu azalma, maruz kalınan gürültünün frekans aralığına (alçak veya yüksek frekans), ses basınç düzeyine (sesin şiddetine), maruz kalınan süreye ve gürültünün tipine (ani, kesikli veya sürekli gürültü) bağlı olarak değişir. 90 dB’lik bir gürültüye 100 dakika maruz kalma sonucunda ortaya çıkan yaklaşık 18-20 dB’lik bir işitme kaybının ortadan kalkabilmesi için gerekli olan iyileşme süresi, yine yaklaşık olarak 1000 dakikadır.
İnsan, titreşimin düşük frekanslarında sarsıntı hisseder. Buna karşılık titreşimin yüksek frekanslarında karıncalanma hatta yanma hissi duyar. Titreşimin insan vücudu üzerindeki etkileri;
•Fizyolojik,
•Psikolojik ve
•Patolojik etkiler
Titreşime neden olan el aletlerini kullanan kişilerde yapılan ölçmelerde; El-kol-vücudun titreşim geçirme oranı, 5 Hz’de en yüksek olarak bulunmuştur. İkinci maksimum düzey ise; 20-30 Hz arasıdır.
Aydınlatmanın İnsan Üzerindeki Etkileri
Kötü aydınlatmanın vereceği zararlar
Yetersiz veya uygunsuz aydınlatma sonucunda, görme fonksiyonunda zorlanmalar, göz yorgunluğu, gözlerde batma, yanma, kızartı olur, ileri derecede etkilenme ile görme bozulur.
Ayrıca, iyi ve yeterli derecede aydınlatılmamış bir ortamda yapılan çalışmalarda (ağaç işleme tezgahları, torna tezgahları gibi tehlikeli makinaların kullanılması ile) iş kazaları artabilir.
İnsanın enformasyon algılamasında en önemli algılayıcı gözüdür. Bütün algılamanın %80 ile % 90’ı göz kanalıyla gerçekleşir. İş koşullarının doğurduğu yorgunluğun büyük bir kısmı göz zorlanmasından ileri gelir. Göz zorlanması ve yorgunluk üzerine etkisi ile birlikte aydınlatma tekniğini anlayabilmek için bu tekniğin bazı kavramların bilinmesi gereklidir. İyi bir aydınlatmayla insan performansı %15 hatta bazen %40 oranında artabilir.
İyi aydınlatmanın sağlayacağı yararlar:
Gözün görme yeteneği artar.
Göz sağlığı korunur.
Kazalar azalır.
Yapılan işin verimi yükselir.
Güvenlik sağlanır.
Estetik hislere ve konfor gereksinimine yanıt verilir.
Termal Konfor Şartlarının İnsan Üzerindeki Etkileri
Vücut ısısını kontrol eden büyük faktör çevre ısısıdır. Isı arttıkça sinir sistemi etkilenir, kas kuvveti düşer, nabız yükselir, yorgunluk artar, ağrılı kas krampları oluşur, baş ağrısı, mide bozuklukları, iştah azlığı, uykusuzluk vb. değişiklikler oluşabilir.
Soğuk, özellikle nemli ortamdaki hareketsizlerde ayaklar ıslak ve sıkı giydirilmişse daha fazla etkili olur. Isı azaldıkça ayaklarda şişme, kızartı, yanma, eklem romatizması gelişebilir.
Uygun olmayan termal konfor şartlarında daha yavaş çalışmayla verimlilik azalır, iş kazalarının oranı artar. Dolaşım bozuklukları, el becerilerinin azalması, soğuk algınlığı, üşüme, kas ve eklem hastalıkları, genel bezginlik ve iş hevesi kayıpları oluşabilir.
Çevre sıcaklığı ve nemin artması, çalışan personelin kalp yükünü arttırır. Düşük sıcaklık değerleri ise parmak esnekliği ve hassasiyetini önemli oranda azaltır. Termal konfor bölgesi çalışma için ideal sıcaklık ve nem koşullarını gösterir. Termal konforu etkilemekte olan çevresel faktörler havanın sıcaklığı, radyasyon sıcaklığı, hava akım hızı, hava nemi olarak sıralanır.
Radyasyonun İnsan Üzerindeki Etkileri
Gamma ışınları, nitelik bakımından x-ışınlarına benzerler. Bu ışınlar canlılar için zararlıdır. Dokulara derinliğine girerler ve tahrip ederler. Tıpta urları yok etmekte, araç ve gereçlerin mikroplardan arındırılması gibi yararlı işlerde de kullanılır.
Alfa ışınları, ağır parçacıklar olup çok uzağa gidemezler. Havada yaklaşık 5 cm lik mesafedeki bir kâğıt tabakasını veya alüminyum levhayı geçemezler.
Beta ışınları, madde içine fazla nüfuz etmezler. Bu ışınlar, cilt üzerinde yanık etkisi meydana getirirler ve adale içine birkaç milimetre mesafeye kadar etki ederler.
Nötron ışınları, oldukça tehlikelidir. Vücudun derinliklerine girebilirler. Doku hücrelerinin, atom çekirdekleri içersine nüfuz edebilirler.
Proton ışınları, vücudun derinliklerine girebilir ve dokulara hafif derecede nüfuz edebilir.
Gamma ışınları, nitelik bakımından x-ışınlarına benzerler. Bu ışınlar canlılar için zararlıdır. Dokulara derinliğine girerler ve tahrip ederler.
X-ışınları, vücuda derinlemesine kolayca girebilir ve dokulara nüfuz ederek tahrip edici etki gösterir.
Kızılötesi ışınlar (infrared ışınlar), bu ışınlar vücuda kolayca girer ve aşırı ısı verirler. Vücudun açık kısımları ısınır ve fiziki gerginlik meydana getirir.
Basıncın İnsan Üzerindeki Etkileri
Denizaltı personeli, dalgıçlar, gemi kurtarıcılarında ise, deniz dibine inildikçe vücut üzerinde basınç artması olur. Bu basıncın 4 atmosferi aşması hâlinde, kişi solunum ile fazla azot alacağından, azot narkozu içine düşebilir.
FİZİKSEL RİSK ETMENLERİNDEN KORUNMA YOLLARI
Gürültüden Korunma Yolları
Çalışanların gürültü ile ilgili risklerden korunması hakkındaki yönetmeliğe göre;
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunun 5 inci maddesinde İşveren, maruziyetin önlenmesi veya azaltılmasında, risklerden korunma ilkelerine uyar ve özellikle;
Gürültüye maruziyetin daha az olduğu başka çalışma yöntemlerinin seçilmesi,
Yapılan işe göre mümkün olan en düşük düzeyde gürültü yayan uygun iş ekipmanının seçilmesi,
İş yerinin ve çalışılan yerlerin uygun şekilde tasarlanması ve düzenlenmesi,
İş ekipmanını doğru ve güvenli bir şekilde kullanmaları için çalışanlara gerekli bilgi ve eğitimin verilmesi,
Gürültünün teknik yollarla azaltılması ve bu amaçla;
Hava yoluyla yayılan gürültünün; perdeleme, kapatma, gürültü emici örtüler ve benzeri yöntemlerle azaltılması,
Yapı elemanları yoluyla iletilen gürültünün; yalıtım, sönümleme ve benzeri yöntemlerle azaltılması,
İş yeri, iş yeri sistemleri ve iş ekipmanları için uygun bakım programlarının uygulanması,
Gürültünün, iş organizasyonu ile azaltılması ve bu amaçla;
Maruziyet süresi ve düzeyinin sınırlandırılması,
Yeterli dinlenme aralarıyla çalışma sürelerinin düzenlenmesi, hususlarını göz önünde bulundurur.
Yine aynı yönetmeliğe göre;
En düşük maruziyet eylem değeri: (LEX, 8saat) = 80 dB
En yüksek maruziyet eylem değerleri: (LEX, 8saat) = 85 dB
Maruziyet sınır değerleri: (LEX, 8saat) = 87 dB dir.
Bununla beraber gürültüden korunma yollarını şu şekilde de belirtebiliriz;
Gürültülü yapılması gereken işlemin, daha az gürültü gerektiren işlemle değiştirilmesi,
Gürültü kaynağının ayrı bir bölmeye alınması.
Gürültülü ortamda alınması gereken önlemler;
Makinelerin yerleştirildiği zeminde, gürültüye ve titreşime karşı yeterli önlemleri almak,
Gürültü kaynağı ile gürültüye maruz kalan kişi arasına gürültüyü önleyici engel koymak,
Gürültü kaynağı ile gürültüye maruz kalan kişi arasındaki uzaklığı artırmak,
Sesin geçebileceği ve yansıyabileceği duvar, tavan, taban gibi yerleri ses emici malzeme ile kaplamak.
Gürültünün etkisinde bulunan kişide alınması gereken önlemler;
Gürültüye maruz kalan kişinin, sese karşı iyi izole edilmiş bir bölme içine alınması,
Gürültülü ortamdaki çalışma süresinin kısaltılması,
Gürültüye karşı etkin kişisel koruyucular kullanmak.
Titreşimden Korunma Yolları
Titreşimin etkilerinden korunmak için,
Titreşimin etkilerinden korunmada ilk yaklaşım, titreşimi kaynaktan kesmeye çalışmak, bu amaçla, tasarım önlemleriyle titreşim oluşumunu azaltmak veya tamamen yok etmek. Tasarımla ilgili alınabilecek tedbirler şu şekilde özetlenebilir.
Bütün titreşim sisteminde frekans uyulmaması ya da uyumun bozulması (motorda kütle dengesinin sağlanması ),
Rezonans frekansından kaçınmak için devir sayısının değiştirilmesi,
b) Yalıtım yoluyla titreşimin yayılmasını engellemek, taşıtlarda oturma yerinde süspansiyon düzeninin kullanılması.
c) Titreşim yapan el cihazlarının ve motorlu aletleri kullananların sık sık değiştirilerek kısa süreli çalıştırılması önlemleri önerilir.
d) İnsan, örneğin çeşitli kas kasılmaları ile mevcut titreşim yüklenmesine uyum yolları arar.
Aydınlatmanın Olumsuz Etkilerinden Korunma Yolları
Gün ışığının odaya doğrudan girmesi önlenmelidir (pencerelerin uygun yerde olması, mat camlar kullanılması, açık renk ve ışık geçirme katsayısı %30'dan fazla olan perdeler kullanılması, panjur kullanılması),
Pencerelerin, kolonların, tavanların, duvarların ve bölmelerin yüzeylerinin açık renge boyanması,
Aynı zamanda döşemenin de açık renkte olması, ancak dışarıdan gelebilecek veya işlem anında ortaya çıkabilecek tozların renginden açık olmaması,
Genel olarak güvenlik işaretlerinin dışında kalan, möble ve makine parçalarının, açık, mat renklere boyanması,
Yapay ışık kaynaklarının işçilerin görüş açısının dışına yerleştirilmesi, veya gerekli gölgeliklerin kullanılması.
Aydınlatma tekdüze olmalıdır.
Termal Konfor Şartlarının Olumsuz Etkilerinden Korunma Yolları
İstenmeyen Hava Koşullarına Karşı Alınabilecek Önlemler
Uygun bir ısıtma sistemiyle iş yerinin istenen düzeyde ısıtılması ilk yapılacak iştir. Fabrikanın ısıtma düzeyini yörenin , iklim koşulları, içinde bulunan mevsim, yapının tipi, yapılan işin gerektirdiği kas çalışması (ağır iş, hafif iş), üretim süreci ve işçilerin giyinme alışkanlıkları belirleyecektir.
Olanaklar elverdiği ölçüde uygun yerlere yerleştirilmiş çok sayıda ufak ısıtıcılardan yararlanılmalıdır.
Isıtıcılar, havalandırma deliklerinden ve pencerelerden gelen havanın, içeride çalışanlara gelmeden önce ısıtılmasını sağlayacak biçimde yerleştirilmelidir.
Fabrika daha kurulurken iyi bir yalıtıcı malzeme ile çatı ve kuzeye bakan duvar yalıtılmalıdır. o Çalışanlara uygun giysiler verilmelidir. Kullanılacak baretlerin içi kulakları, alnı ve hatta gerekirse ağzı da kapatabilecek türde kapşonlu/miflonlu olmalıdır. Kullanılan iş eldivenleri soğuğa karşı uygun yalıtımı/izolasyonu sağlamalıdır.
Havalandırma
Aspirasyonlu havalandırma; ısı kaynağını kısmen kapatmanın olası olduğu durumlarda fazla ısı, fazla nem veya her ikisinin de yok edilmesi için kullanılabilir. Fırın veya bazı ocaklarda doğal çekiş veya cebri çekiş ısı fazlasının iş yerine girmesini önleyebilir.
Genel havalandırma; lokal havalandırma sistemlerinin uygulanamadığı durumlarda ısı kontrolünde kullanılır. Bu sistemin temeli yeterli miktarda uygun sıcaklıkta yeterli bağıl nemi içeren ve kirleticilerden arınmış temiz havanın işçilere temin edilmesidir.
Radyasyondan Korunma Yöntemleri
Vücuda giren bir radyoaktif madde, vücutta bulunduğu süre boyunca ışınlama yapar. Bu nedenle, iç radyasyon tehlikesinden korunmak için, ortamın, giysilerin ve cildin radyoaktif madde ile bulaşmasını, radyoaktif maddenin yiyecek ve solunum yoluyla vücuda girmesini önleyici önlemler alınması gereklidir. Bu önlemler arasında özel solunum cihazlarının kullanılması, tam yüz maske ve filtrelerinin kullanılması koruyucu elbiseler giyilmesi, imkân olmaması durumunda mendil, havlu vb. ile solunum yollarının kapatılması, kirlenen bölgedeki gıda ve suların tüketilmemesi sayılabilir.
Dış radyasyona karşı korunmak için başlıca üç yöntem bulunmaktadır.
Uzaklık: Noktasal kaynaklardan yayınlanan radyasyon şiddetleri kaynaktan olan uzaklığın karesiyle azaldığından, uzaklık iyi bir korunma aracı olmaktadır.
Zaman: Radyasyon dozu miktarı radyasyon kaynağının yanında geçirilecek süre ile orantılı olarak arttığından kaynak yakınında mümkün olabildiğince kısa süre kalınmalıdır.
Zırhlama: Dis radyasyon tehlikelerinden korunmanın en etkin yöntemi zırhlama olup radyasyonun şiddetini azaltmak için radyasyon kaynağı ile kişi arasına uygun özelliklerde koruyucu engel konulmalıdır. Zırhlama toprak, beton, çelik, kurşun gibi koruyuculuğu yüksek materyal kullanılarak yapılabilir.
ÜNİTE 4 İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ YÖNETİM SİSTEMLERİ
İş sağlığı ve güvenliği; henüz bir kaza, sağlık bozulması veya maddi hasar oluşmamış, işletmede bir arıza dahi oluşmamışken işletmede oluşabilecek tehlikelerin ve risklerin öngörülerek bunların kabul edilebilir olup olmadığına karar vermek üzere yapılan sistematik ve bilimsel bir çalışmadır.
TS EN ISO 9001-2000 Kalite Yönetim Sistemi
TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi
TS OHSAS 18001 İSG Yönetim Sistemi
İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ YÖNETİM SİSTEMLERİ
Kılavuz niteliğindeki ilk sağlık ve güvenlik standardı olan "BS 8800 Mesleki Sağlık ve Güvenlik Yönetim Sistem Rehberi’’ 1996'da İngiliz Standartlar Enstitüsü (BSI) tarafından yayınlanmıştır.
OHSAS 18001 standardı, iş yerinde çalışanların sağlığını ve güvenliğini etkileyebilecek uygulamaların sistematik olarak denetim altında tutulmasını öngören bir yönetim modelidir.
Günümüzde iş sağlığı ve güvenliği faaliyetleri, iş kazası olduktan sonra tedbir alan düzeltici ‘’Reaktif’’ yaklaşımdan iş kazası olmadan önlem alan ‘’Proaktif’’ yaklaşımlara çevrilmiştir.
TS EN ISO 9001-2000 Kalite Yönetim Sistemi, TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve TS (OHSAS) 18001 İSG Yönetim Sistemi temel olarak iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemlerini oluşturan unsurlardır.
Her üç yönetim sisteminde de esas alınan sekiz temel prensip aşağıda yer almaktadır;
Müşteri-Çevre-Çalışan odaklı yönetim anlayışı
Liderlik
Çalışanların Katılımı
Süreç Yönetimi
Sistem Yaklaşımı (PUKÖ Döngüsü)
Sürekli Öğrenme, Yenilikçilik ve İyileştirme
Gerçeklere Dayalı Karar Verme
Taraflarla İşbirliği
TS (OHSAS) 18001 İSG YÖNETİM SİSTEMİ
Kapsam
Bu Standart;
İSG risklerini asgari düzeye indirmesi,
İş performansının geliştirilmesi,
Kuruluşun imajının iyileşmesine yardımcı olur.
Olay: Kazaya neden olan veya kaza potansiyeli olan durum.
Kaza: Ölüme, hastalığa, yaralanmaya, hasara veya diğer kayıplara neden olabilecek istenmeyen olay.
Tehlike: İnsanların yaralanması, hastalanması, malın veya malzemenin hasar görmesi, iş yeri ortamının zarar görmesi veya bunların birlikte gerçekleşmesine neden olan kaynak veya durum.
İş Sağlığı ve Güvenliği: Çalışanların, geçici işçilerin, yüklenici personelinin, ziyaretçilerin ve çalışma alanındaki diğer insanların sağlık ve güvenliğini etkileyen faktörler ve şartlardır.
İSG Yönetim Sistemi: Kuruluşun faaliyetleri ile ilgili İSG risklerinin yönetimini kolaylaştıran tüm yönetim sisteminin bir parçasıdır.
Risk: Tehlikeli bir olayın meydana gelme olasılığı ile sonuçlarının bileşimidir.
Risk Değerlendirmesi: Tüm süreçlerde, riskin büyüklüğünü tahmin etmek ve riske tahammül edilip edilemeyeceğine karar vermektir.
Tahammül Edilebilir (Katlanılabilir) Risk: Kuruluşun yasal zorunluluklara ve kendi iş sağlığı güvenliği politikasına göre, katlanabileceği düzeye indirilmiş risk.
Durum Tespiti: Kuruluşun ön durum değerlendirmesi yapılmalı ve an itibariyle işletmenin nerede olduğu sorusuna cevap aranmalıdır.
Durum tespitinde;
Mevcut iş sağlığı ve güvenliği yasal mevzuatına göre ihtiyaçlar belirlenmeli,
Var olan veya önerilen çalışma ortamı ve iş organizasyonundan kaynaklanan veya beklenen tehlikeler veya riskler tanımlanmalı,
Yapılan çalışmaların, tehlikelerin ortadan kaldırılması veya risklerin kontrolü için uygun olup olmadığı tespit edilmeli,
İşçilerin sağlık muayenelerinden elde edilen veriler analiz edilmelidir.
İnceleme sonuçları;
Yazılı rapor hâline getirilmeli,
İş sağlığı ve güvenliği açısından yapılacak çalışmalara temel oluşturmalı,
İş sağlığı ve güvenliği yönetim sisteminde sürekli iyileştirmenin ölçülebilmesi için bir başlangıç oluşturmalıdır.
TS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi Unsurları
İş Sağlığı Ve Güvenliği Politikası
Politika;
Kuruluşun iş sağlığı ve güvenliği risklerinin büyüklüğüne ve yapısına uygun olmalı,
Sürekli iyileştirme için taahhüt içermeli,
Yürürlükteki iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı şartlarına uyulacağı taahhüdünü içermeli,
Dokümante edilmeli, uygulanmalı ve sürdürülmeli,
Tüm personelin çalışma alanına ulaştırılmış ve duyurulmuş olmalı,
İlgili taraflar için ulaşılabilir olmalı,
Sürekli olarak uygunluğun sağlanması için gözden geçirilmelidir.
Planlama
Kuruluş, tehlikelerin belirlenmesi, risklerin değerlendirilmesi ve gerekli önlemlerin uygulamaya konulması için prosedürler hazırlamalı ve sürdürmelidir. Bu prosedürler;
Rutin veya rutin olmayan faaliyetleri,
İş yerine erişebilme imkânına sahip personelin faaliyetlerini,
Risklerin sınıflandırılmasını ve tanımlanmasını,
Uygulanacak risk kontrol önlemlerinin yeterli olmasını sağlamalıdır. Diğer taraftan planlama faaliyeti ile işletmenin ihtiyaçlarına uygun eğitimler tespit edilmeli, eğitim faaliyetlerinin etkin ve zamanında uygulanması sağlanmalıdır.
Avrupa Birliği’nin çalışma hayatı ve işyerlerine yönelik olarak 2002 – 2006 yıllarını kapsayan planlama stratejisinin amacı;
İş yerlerinde risk algılama ve önleme kültürünü oluşturmak ve geliştirmek,
İş sağlığı ve güvenliği anlayışına küresel bir yaklaşım getirmek,
İş sağlığı ve güvenliği uygulamalarında yaygınlık, birlik ve beraberlik oluşturarak, liberal piyasa ekonomisi koşullarında rekabet eşitliği sağlamaktır.
İş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi çerçevesinde işletme faaliyetlerini aşağıdaki şekilde sınıflandırmak mümkündür.
Sürekli yapılan işler, (üretim, boyama vs.)
Seyrek yapılan işler, (bakım, temizlik)
Ağır ve tehlikeli işler kapsamına giren işler,
Firma sahası içinde ve dışında yapılan işler,
Kimyasal, mekanik, biyolojik, elektriksel faaliyetleri kapsayan işler.
İş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi çerçevesinde tehlike sınıfları aşağıda yer almaktadır.
Mekanik
Elektrik
Radyasyon
Kimyasal ya da biyolojik maddeler
Yangın ve patlama
Ergonomik (Hareket, pozisyon, eğilme, ışık v.b.)
Tehlike Sınıfları
İş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi çerçevesinde diğer bazı tehlikeler ise;
Kayma ve düşmeler,
Zehirli madde kullanımı,
Alet, malzeme düşmesi,
Çalışanların saldırısı,
Yangın, patlama,
Meslek hastalıkları,
Sıcak soğuk dengesizlikleri,
Elektrik çarpması.
İş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi çerçevesinde bir iş yerinde tehlikeler;
Yasal koşullar,
Kaza raporlarına ilişkin envanterler ve sektörel istatistikler,
Tesis yapısı ve yerleşim planı,
Faaliyetlerin yapılış şekli, iş akış şemaları ve standartlar,
Daha önce alınmış tedbirler, alınabilecek tedbirler,
Kullanılan makine ekipman ve kişisel koruyucu donanımlar,
Politika, tetkik sonuçları vs. incelenerek belirlenir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ YÖNETİM SİSTEMİNDE YASAL VE DİĞER ŞARTLAR