Yâ Rab! Şu Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’ın bereketi hürmetine, bize ihsan ettiğin maddî ve manevî rızkımıza bereket ihsan et!..» (M.l18)
430- «Ehl-i siyerin bütün muteber kitabları haber veriyorlar ki, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm, Ebu Bekir-is Sıddîk ile beraber hicret ederken, Atiket Bint-il Huzâiyye denilen Ümm-ü Ma’bed hanesine gelmişler. Gâyet zaif, sütsüz, kısır bir keçi orada vardı. Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm, Ümm-ü Ma’bed’e ferman etti: “Bunda süt yok mudur?” Ümm-ü Ma’bed demiş ki: “Bunun vücudunda kan yoktur, nereden süt verecek.” Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm gidip o keçinin beline elini sürmüş, memesini de meshetmiş, dua etmiş. Sonra demiş: “Kap getiriniz sağınız!” Sağdılar, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm, Ebu Bekir-is Sıddîk ile içtikten sonra, o hane halkı da doyuncaya kadar içtiler. O keçi kuvvetlenmiş, öyle de mübarek kalmış.» (M.149)
Rahmet-i İlahiye, mezkûr bereket mucizeleriyle tezahür ettiği gibi, lâyık-ı merhamet olanlara da ikram ile tecelli eder: «Kanaat-ı kat’iyye verecek derecede tecrübeler vardır ki: Nasıl çocukların aczlerine binaen rahmet tarafından rızıkları hârika bir surette memeler musluklarından gönderiliyor ve akıttırılıyor... öyle de; masumiyet kesbeden imanlı ihtiyarların rızıkları da, bereket suretinde gönderiliyor. Hem bir hanenin bereket direği, o hanedeki ihtiyarlar olduğu; hem bir haneyi belalardan muhafaza edici, içindeki beli bükülmüş masum ihtiyarlar ve ihtiyareler bulunduğu, Hadis-i Şerifin bir parçası olan
_ÈA«. š«Ÿ«A²7~ vU²[«V«2 Å`M«7 pÅ6 Çh7~ „Y[ÇL7~«²Y«7«— (38) yâni: “Beli bükülmüş ihtiyarlarınız olmasaydı, belalar sel gibi üzerinize dökülecekti.” diye ferman etmekle, bu hakikatı isbat ediyor.» (L.235)
Dostları ilə paylaş: |