1040- qqGAYR-I MEŞ’UR ‡YQL8¬h[3 : Şuuruna varılmayan; şuur içinde
yerleşmeyen, farkına varılmayan, hissedilmeyen (Bak: Taht-eş-şuur)
qqGAYR-I MÜSLİM vVK8 ¬h[3 : Müslüman olmayanlar. İslâmiyet’e girme-
yenler, Hristiyan ve Museviler gibi. (Bak: Ehl-i Kitab)
1041- qqGAYRETULLAH yV7~ ?h[3 : Allah’ın gayreti.
Gayret kelimesini ıstılahî manada ele alırsak, en büyük bir gaye ve davayı gayet ciddiyetle takib edip yürütmek ve o davayı her türlü tehlikelerden koruma cehdini, göstermek manasında olduğundan, gayretulahın gayesi, İslâmiyet olur. Yani Allah’ın gayreti, İslâmiyet ve ona samimi ve ciddi hizmet eden hizbullah üzerinde olur. (Bak: Hamiyet, Hizbullah)
Kur’an (3:19) âyeti de bu manayı te’yid ediyor. O halde hak dine ve hâdimlerine dokunan Firavun ve Nemrud gibi her asrın din düşmanları, dine ve hizbullaha dokunmakla gayretullaha dokunduklarından, onlara Allah belâ ve musibet verdiğini ve hizbullahı da inayetlerle himaye ettiğini Kur’an çok âyetlerde bildirdiği gibi, tarihî hakikatler olarak da tesbit edilmiştir. (Bak: Âd)
Dostları ilə paylaş: |