Bir atıf notu.
-İslâm- Hristiyan ittifakı, bak: 785-787.p.lar.
1726- Sahih-i Buhari 34. kitab, 102. bab ve Sahih-i Müslim 52. Kitab-ül Fiten, 9. ve 23. bablar ve 2937. hadis ve ibn-i Mace 36. Kitab-ül Fiten, 33. bab, nüzul-u İsa (A.S.) ve Deccal’a karşı icraatları hakkındadır. Yine Sahih-i Buhari 60. kitab. 49. bab ve Sahih-i Müslim l. Kitab-ül iman, 71. bab dahi nüzul-ü İsa (A.S.) ve Kitab-ül Fezail, 40. bab. fezail-i İsa (A.S.) hakkındadır.
Birkaç atıf notu:
- Nüzul-ü İsa (A.S.) rivayeti, bak: 1441. p.sonu
-İsa (A.S.) nüzul edeceği rivayatının hakikatı bak: 1000/3,1251.1735-2037-2039.p.lar
-İsa (A.S.) ın nüzulünü herkes bilmez, bak: 1631.p.sonu
1727- Hz. İsa (A.S.) hakkında yanlış bir te’vile cevab:
“Bir doktor Hazret-i İsa Aleyhisselâm’ın pederi varmış diye (*) divanecesine bir te’vil ile âyetten kendine güya şahid gösteriyor...
(3:59) «•«…³~ ¬u«C«W«6 ¬yÁV7~ «f²X¬2 |«K[¬2 «u«C«8 Å–¬~ gibi nusus-u kat’iyye ile Hazret-i İsa Aleyhisselâm pedersiz olduğu kat’iyyeti varken, tenasüldeki bir kanunun muhalefetini gayr-ı mümkün telakki etmekle, vâhî te’vilat ile bu metin ve esaslı hakikatı değiştirmeğe teşebbüs edenlerin sözüne ehemmiyet verilmez ve ehemmiyete değmez. Çünki hiçbir kanun yoktur ki; şuzuzları ve nadirleri bulunmasın ve haricine çıkmış ferdler bulunmasın. Ve hiç bir kaide-i külliye yoktur ki, hârika ferdler ile tahsis edilmesin. Zaman-ı Âdem’den beri bir kanundan hiç bir ferd, şüzuz etmemek ve haricine çıkmamak olamaz. Evvela, bu kanun-u tenasül mebde’ itibariyle ikiyüzbin enva-ı hayvanatın mebde’leriyle hark edilmiş ve nihayet verilmiş. Yani en evvelki pederleri adeta Âdemleri hükmünde ikiyüzbin o evvelki pederleri, kanun-u tenasülü hark etmişler. Peder ve valideden gelmemişler. O kanun haricinde vücud verilmiş. Hem her baharda gözümüzle gördüğümüz yüzbin envaın kısım-ı a’zamı hadsiz efradları, kanun-u tenasül haricinde yaprakların yüzünde, taaffün etmiş maddelerde o kanun haricinde icad edilir. Acaba mebde’inde ve hatta her senede bu kadar şazleriyle yırtılmış, zedelenmiş bir kanunu, bindokuzyüz senede bir ferdin şuzuzunu aklına sığıştıramayan ve nusus-u Kur’aniyeye karşı bir te’vile yapışan bir akıl, kaç derece akılsızlık ettiğini kıyas et. O bedbahtların kanun-u tabiî tabir ettiği şeyler, emr-i İlahî ve irade-i Rabbaniyenin küllî bir cilvesi olan, âdetullah kanunlarıdır ki; Cenab-ı Hak o âdatını bazı hikmet için değiştirir. Herşeyde ve her karnda irade ve ihtiyarının hükmettiğini gösterir.
Hârukulâde bazı ferdlerde hark-ı âdet eder: (3:59)
«•«…³~ ¬u«C«W«6¬yÁV7~ «f²X¬2|«K[¬2«u«C«8 Å–¬~ fermanıyla bu hakikatı gösterir.” (O.L. 125)
Dostları ilə paylaş: |