Atıf notları:
-Fesad-ı ümmet zamanında sünnete ittiba ile kazanılan sevab, bak: 3465. P.
-Sevab-ı uhrevî cihetinde sahabelere yetişilmez, bak: 3205. P.
3371- Sevab hakkında âyetlerden birkaç not:
-Dünya ve âhiret sevabı: (3:145) (4:134)
-Sevabın en güzeli, ind-i İlahîdekidir: (3:195)
-En iyi sevab, mal ve evlad değil, bakıyat-üs salihattır: (18:46) (19:76)
- Alâkalı: (28:80)
-Kâfirlerin sevablarını (cezalarını) bulması: (83: 36)
- Haseneye on, seyyieye misil karşılık verilmesi: (6:160)
qqSEVGİ > Y, : (Bak: Muhabbet)
3372- qqSEYAHAT }&_[, : Yolculuk, gezmek. (Bak: Seyr, Tenezzüh)
Müfessir Hamdi Yazır Efendi tefsirinde; Kur’an (9:112) âyetinde geçen seyyahlar manasındaki “saihun” kelimesinin; oruç tutanlar, fisebilillah hicret eden mücahidler, ilim için sefer edenler, âyat-ı İlahiyeyi tefekkür için seyredenler, diye tefsir edilmiş olduğunu bildirir. Keza (9:2) âyetinde de
¬Œ²‡«²~|¬4 ~YE[¬, ifadesi geçer.
Bir hadis-i şerifte “ ~Y5«ˆ²h#«—~YÇE¬M«#~—h¬4_«, (285) Yani: Müsaferette, seyahatte bulununuz, sıhhat bulursunuz ve merzuk olursunuz.” Buyuruluyor.
Dostları ilə paylaş: |