İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə132/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   128   129   130   131   132   133   134   135   ...   1221
41l- qqBEKÂR ‡_U" : Hiç evlenmemiş, zevcesi olmayan adam. *Taşralı olup, büyük bir şehirde ailesiz yaşayan adam. (Bak: Ahmed-i Bedevî, Ashab-ı Suffa, Bayezid-i Bistamî, Nikah, Rabia-yı Adeviye, Taaddüd-ü Zevcat, Vakf-ı Hayat)

Bekârlık, dinin gösterdiği şartlar ve dine uygun maksad için meşruiyet ka­zana­bilir. Yoksa bir aileye bağlanmaktansa, her türlü günahlar içinde ser­bestlik kazan­mak için bekâr kalmak düşüncesi bâtıldır.

Hadis kitablarının Kitab-ün Nikâh kısmının evlenmeyi tergib eden bablarında, evlenme şartlarına sahip olan kimselerin evlenmelerini ve ev­lenme şartlarına sahip olmayanların da oruç tutmalarını tavsiye eden ve çoğu birbirinin aynı olan üç-beş kadar hadis vardır. Ezcümle: Buhari 67. Kitab-ün Nikâh l. bab; Müslim Kitab-ün Nikâh l. bab; İbn-i Mace Kitab-ün Nikâh l. babı örnek verile­bilir. Kitab-ün Ni­kâh’ın diğer pek çok olan babları ise, ni­kâhın şer’î ahkâmını beyan ederler ve şeriat kitablarında bunların amelî şekli gösterilir.

Nikâhın yani evlenmek meselesinin hükmü hakkında imamlar ve büyük İslâm âlimlerinin hayli izahları vardır.

Nikâhta, umumiyet itibariyle iki cihet, yani cemiyet ve ferdin durumu na­zara alınmıştır ve alınmalıdır. İslâmî hayatın yaşandığı, fitnelerin bulunmadığı ve ka­zançların helâl olduğu, gizli ve âşikâr din düşmanlarının güçsüz bırakıl­dığı kuvvetli İslâm cemiyetlerinde nikâh istihsan edilirken; fitneye düşmüş, helâl ka­zanç zorlaş­mış, ahlâksızlık ve günahlar umumileşmiş, dinin muhafa­zasına fedakârane çalışmak en büyük vazife haline gelmiş olan cemiyetlerde ise, nikâh yani evliliğe teşvik gö­rülmemektedir. Ezcümle:

41l/1- Deylemî’den (R.A.) mervi bir hadis şöyledir:

¯f«7«— «ž«— ¯}«%²—«i¬" ­y²V¬R²L­< ²v«7«— ¬y¬K²S«X¬7 ­˜_«X«B²5¬~ ~®f²A«2 ­yÁV7~ Å`«&«~ ~«†¬~

Yani: “Allah bir kulunu severse o kulu, Zât-ı Uluhiyetine (dinine) hizmet için seçer, (dünyevî iştihalardan) imsak ettirir. O kulu, kadın ve evlad ile meşgul ettir­mez.” Bu durum, bilhassa hicretin 200. senesinden sonra içindir. Çünkü “200 sene­sinden sonra en hayırlınız, zevce ve veledi olmamakla yükü hafif ola­nınızdır” mea­linde de hadis vardır. Bu hadis ile, “İzdivaç ediniz, ço­ğalınız. Ben kıyamette sizin (sünnete bağlı ve keyfiyetli) çokluğunuzla (Bak: 1974.p.) iftihar edeceğim” mealin­deki hadis arasında zıddiyet yoktur.” (Levami-ul Ukul Şerhi, ci: l, sh: 173)

Nitekim bu husus, bir önceki pragrafta bir nebze izah edilmiştir. Mezkûr hadis; Keşf-ül Hafa hadis: 185 ve R.E. ci: l, sh: 25’de de geçer. Aynı eserin aynı sahifedeki diğer iki hadis meâli de şöyledir: “Allah bir kulu sevdiğinde, onu dünyadan korur.” “Allah bir kulu sevdiğinde, ona dünya işlerini kapar, âhiret işlerini ise açar.”

Bir rivayette de: Kişinin hamiyeti dünya olursa, meşgalelerinin artırıla­cağı, âhiret olursa, azaltılacağı haber verilir. (R.E.104)

Bediüzzaman Hazretleri de bu mânâyı te’yiden şöyle der:

«Hizmet-i Kur’aniyede bulunana, ya dünya ona küsmeli veya o dünyaya küs­meli. Tâ ihlâs ile, ciddiyet ile hizmet-i Kur’aniyede bulunsun.» (L.42)

«Cenab-ı Hak bir abdini severse, dünyayı ona küstürür; çirkin gösterir.» (M.278)

«... Evet, Cenâb-ı Hak (C.C.) bir abdini severse, dünyanın süs ve zinetlerini ona sevdirmez. Belki bela ve musibetlerle ona kerih gösterir.» (M.Nu. 193)

412- Şafiî fıkhına ait Büceyrimî adlı kitabda şu hükümler var:

Hadiste vardır ki:

ެ~ ¬y[¬4 ­}«L[¬Q«W²7~ ­Ä_«X­# «ž °–_«8«ˆ ¬‰_ÅX7~ |«V«2 |¬#²_«<

­}«"—­i­Q²7~ ¬aÅV­& ­–_«8Åi7~ «t¬7«† «–_«6 ~«†¬_«4 ¬}«[¬M²Q«W²7 _¬"

Yani: «Öyle bir zaman gelecek ki; maişet o zamanda ancak günah işle­mekle elde edilebilir. İşte o zaman bekârlık helâl olur.»

«Yine Peygamber (A.S.M.) buyurmuştur:

¬}ÅV­& ²f«T«4 ®}«X«, «–Y­9_«W«$«— ®?¶_¬8 |¬BÅ8­~ |«V«2 |«#«~ ~«†¬~

¬Ä_«A¬D²7~ ¬‰ÎΗ­‡ |«V«2 ­`Ç;«hÅB7~«— ­}«7²i­Q²7~«— ­}«"—­i­Q²7~

Yani “Ümmetim üzerine 180 sene geçtikten sonra bekârlık, uzlet ve dağların başına çıkıp ibadetle meşgul olmak helâl olur.”

Bu iki hadisi; Nur suresinden (24:32) ²v­U²X¬8 |«8_«<«ž²~ ~Y­E¬U²9~«— âyet-i ke­rime­si­nin tefsirinde “Keş­şaf” nakletmiştir. Ve yine bu iki hadis, Ruh-ul Be­yan Tefsirinin 2. cild, sayfa: 766’da “Kevaşi” tefsirinden nakledilmiştir. Hem İbrahim Hakkı Haz­retlerinin Marifetname’sinde de mezkûrdur.

Aynı mevzudaki diğer hadislerden birkaçı da şöyledir:

¬yÁV7~ «ÄY­,«‡_«< «u[¬5 ¬±†_«E²7~ ¬r[¬S«' Çu­6 ¬w²[«#¶_¬W²7~ «f²Q«" ²v­6­h²[«'

­y«7 «f«7«— «ž«— ­y«7 «u²;«~ «ž >¬gÅ7«~ «Ä_«5 Ó¬±†_«E²7~­r[¬S«F²7~ _«8«—

Yani: “İkiyüz yılından sonra sizin hayırlınız her “hafif-i haz”dır. Denildi ki: “Yani Resulallah hafif-il haz nedir?” Buyurdu ki: Ailesi ve çocuğu olma­yan­dır.” (30)

¬±†_«E²7~ ¬r[¬S«' Çu­6 ¬–_«8Åi7~ «t¬7«† ¬u²;«~ ­u«N²4«~ °–_«8«ˆ ¬‰_ÅX7~ |«V«2 |¬#²_«<

¬Ä_«[¬Q²7~ ­u[¬V«5 «Ä_«5 ¬±†_«E²7~ ­r[¬S«' _«8 ¬yÁV7~ «ÄY­,«‡ _«< «u[¬5

Yani: “İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki, o zamanki halkın efdali “ha­fif-ül haz” olanıdır. Denildi ki: “Ya Resulallah hafif-ül haz nedir?” Buyurdu ki: Çoluk ço­cuğu az olanlardır.” (31)

Diğer bir rivayette: ¬w²<«‡_«K«[²7~ ­f«&«~ ¬Ä_«[¬Q7~ ­}ÅV¬5

Yani: “Aile efradının azlığı, iki zenginlikten biridir” diye buyurulur. (H.G. ha­dis:261 ve K.H. hadis:1888)


Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   128   129   130   131   132   133   134   135   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin