İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə321/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   317   318   319   320   321   322   323   324   ...   1221
953- qqFETVA >YB4 : Bir hâdise, bir muamele hakkındaki hükm-ü şer’îyi ehli olanın haber vermesi ve o hükme dair verilen bilgi. (Bak: Azimet, İctihad, Ruhsat, Takva, Ulema-is-sû’)

«Fetva=fütya: Bir meselenin hal ve beyanı zımnında vaki olan sualin ce­vabıdır. Şer’î meselelere dair suallerin ceveblarına fetva ve fütya denilmesi galib bulunmuş­tur. Bunlar genç ve kuvvetli manasına olan (Feta) maddesin­den alınmışlardır. Çünkü fetva ile, bir meselenin hükmü beyan ve bir müşkil hâdise hal ve takviye edilmiş olur. Fetvanın cem’i: “feteva, fetavi”dir.» (H.İ. ci: 6 sh: 422)



954- «İfta vazifesi de pek mühimdir. Herhangi bir hâdise hakkında fetva ver­mek kolay bir iş değildir. Bunun manevi mükâfatı ne kadar ziyade ise, uh­revi mes’uliyeti de o kadar fazladır. Sorulan bir mes’ele hakkında lâzım gelen malumatı haiz olmayan bir kimsenin hemen fetva vermeye kıyam etmesi, din bakımından pek büyük bir cür’et sayılmaktadır. Bir hadis-i şerifte:

­˜_«B²4«~ >¬gÅ7~ |«V«2 «t¬7«† ­v²$¬~ «–_«6 ¯v²V¬2 ¬h²[«R¬" _«[²B­S¬" |«B²4«~ ²w«8 buyurulmuştur. Yani

“Bir kimseye cahilâne bir surette fetva verilse bunun günahı, bu fetvayı ve­rene ait olur.” Binaenaleyh fetva hususunda çok itina göstermek lâzımdır.» (H.İ. ci: 6 sh: 473) (Bak: İbn-i Mace, Mukaddime’de 8.bab)

«Pek muteber fıkıh kitablarımızdan olan “Feth-ül Kadir”de ve ondan naklen “Redd-ül Muhtar”da deniliyor ki: Asıl müftü, müctehid olan zattır. Yoksa mücerred müctehidlerin sözlerini hıfz etmiş olan zat değildir. Böyle bir zata vacib olan şudur ki: Kendisinden bir meselenin hükmü sorulunca, İmam-ı Azam gibi bir müctehidin kavlini hikâye tariki ile beyan etsin. Şöyle ki: Bu kavli o müctehidden ya bir an’ane ile, bir isnad silsilesi ile nakletsin veya bu kavli ülema arasında meşhur ve mütedavel bir kitabdan naklen be­yan eylesin.» (H.İ. ci:1 sh: 266)

«Bilmedikleri şeyler hakkında hemen fetva vermeğe cüret edenler hakkında:

‡_X7~ |V2 v6¶—h%~ _[BS7~ |V2 v6¶—h%~ (*) buyurulmuştur. Yani: Sizin ateşe atıl-­

maya en cüretkârınız, fetva vermeğe en cüretli bulunanınızdır.» (H:İ. ci: l sh: 267) İ.M. Mukaddime 8. babında mezkûr fetva verme meselesinde, ehliyet­sizlerin mesu­liyetleri beyan edilir.

«Müctehid olmayan bir müfti, bir meselenin hükmünü nazirine kıyasen tayine kalkışamaz. Mücerred kavaid-i külliyeye istinaden hükmedemez. Çünkü mezahib-i erbaa fukahasınca mukarrerdir ki, kavaid-i fikhiye ekseri­yedir, külliye değildir. Bazı meseleler aynı kaide tahtına dahil zannedilirse de, bunların arasında ince bir fark bulunabilir ki, buna herkes infaz-ı nazar ede­mez.

Müfti, mezhebindeki zahirürrivaye denilen akval var iken, rivayat-ı şazzeye göre fetva veremez. Meğer ki böyle bir rivayetin müftabih olduğu fukaha-i kiram tara­fından tasrih edilmiş olsun. Hanefilerce zahirürrivayeye aid kitabları: El-Camiü’s-Sagir, el-Camiü’l-Kebir, Es-Siyerü’l-Kebir, Es-Siyerü’s-Sagir, Ez-Ziyadat, El-Mebsut denilen eserlerdir. Bunlara “Kütüb-ü Usûl”, bunlardaki mesaile de “Rivayat-ül Usûl” denilir.» (H.İ.ci: 6 sh: 479,480 ve 1.cilt, 2.Kitap. 40.p. sh:345)


Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   317   318   319   320   321   322   323   324   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin