: Fikir ve düşünceler. Bir mes’elenin veya takib edilen bir gayenin veya bir mesleğin, ilim ve isbat yoluyla hakikatını idrak etmek. İddia edilen fikirler ve tefekkür sistemi. (Bak: Tefekkür)
qqFİL VAK’ASI |, yQ5— u[4: (Bak: Ebabil)
972- qqFİRASET },~h4 : (Feraset) Zihin uyanıklığı. *Bir şeyi çabukça anlayış kabiliyeti. *Bir kimsenin ahlâk ve istidadını yüzünden anlamak. *Yiğitlik. *Binicilik. (Bak: İlham)
«Firasetin bir nev’i, sebebini anlamadan ve ilham eseri olarak vücuda gelen seziştir. Diğer nev’i ise; kesbîdir. Muhtelif huy ve tabiatları bilmek neticesinde hasıl olur.» (L.R.)
Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
« Åu«% «— Åo«2 ¬yÁV7~ ¬‡YX¬" hP²X«< yÅ9¬_«4 ¬w¬8²¶YW²7~ «}«,~«h¬4 ~YTÅ#¬~ (97)
“Yani mü’minin ferasetinden, anlayışından sakınınız. Çünki o, aziz ve celil olan Allah Teala’nın nuru ile nazar eder.” (Bak: 3681.p.)
Feraset iki kısımdır, biri sebebi bilinmeksizin husule gelir. Bu bir nevi ilhamdır. Diğeri de muhtelif tabiatlara vukuf vesilesiyle husule gelir. Bu kesbîdir.
Velhasıl: Kâmil bir mümin kendisi ile muhaverede bulunan kimselerin ruhî hallerini, sözlerinin samimi olup olmadığını pek güzel anlar, ona göre hareket eder.» (H.G.Hadis No: 45)