C.Ş.:O nedenle de Koçgiri’deki olay Aleviler’in sahiplenmesi gereken bir olay değil. Tam tersine Murat Bey’in de biraz önce dediği gibi “Bizim yaşlılardan duyduğumuza göre Mustafa Bey Osmanlıyı aratmayacak zulüm yapıyordu” diyor. Bütün bunlardan çıkarılacak sonuç gerçekten Koçgiri Olayı Alevilerin sahipleneceği bir olay değil. Kürtler sahiplenir mi sahiplenmez mi bizi ilgilendirmiyor. Ama bu fatura Alevilere mal edilmemelidir.
B.Ö.:Kesinlikle, kesinlikle.
C.Ş.:Evet Hocam. Vaktimizin sonuna geldik. Sizden son cümlelerinizi alabilir miyiz.
B.Ö.:Efendim ortada bir devlet yok. Ortada doğru dürüst bir hükümet yok. İki başlı bir Hükümet var o zaman. İstanbul Hükümeti, bir de Ankara’daki T.B.M.M hükümeti. Bunun yarattığı boşluk. Bu boşlukta bir takım unsurlar çeteler yararlanmışlar. Eşkiyalık yapmaya başlamışlar. İşte asıl bu Koçgiri Olayı’nı hazırlayan ya da bu Koçgiri olayına malzeme olan bu tür olaylar. Mesela bir Zara’lı Musto’nun Çulfaali Köyü Jandarma Karakolu’nu basması gibi. Paşo’nun Kuruçay’a gönderilen cephaneye el koyması gibi. Mustafa Ağa’nın Kemah’ı basması gibi. Alişir efendinin Kemdir baskını gibi.
C.Ş.: Hocam kitabınız bilgilerle dolu. Ama vaktimizin sonuna geldik.
B.Ö.:Dikkat ederseniz Cemal Bey bizi arayanlar programı tamamen dinlemedikleri halde söyledikleri bizimkiyle aynı.
C.Ş.: Gerçekten hiçbir program dinleyicinin düşünceleriyle bu kadar çakışmadı. Bu kadar örtüşmedi. Hepinize saygılar sevgiler.
Yazan: Cemal ŞENER. Aleviler'in Etnik Kimliği. Etik Yayınları.