İstanbul ansiklopediSİ istanbul Hanımı Resim : Sabiha Bozcalı



Yüklə 5,85 Mb.
səhifə15/91
tarix11.09.2018
ölçüsü5,85 Mb.
#80346
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   91

((Onlarla - Temizlik Amirliği binasının Mahfel dedikleri genişçe salonunda konuşuyorduk. Aralarında pek mahcub tavırlı, yanık tenli ve yüz hatlarında gurbetin yorgunluğu belli olu veren bir başka delikanlı:

—Ah!., dedi, gurbet canıma tak eyledi...

«Kar tamonu'nun Garıpça köyünden, adı Kadir Çelik.. Belki hepsinden daha dertliydi, ^am sekiz sene önce düşmüşü gurbet elere. Hem de nişanlanır nişanlanmaz. Sorduk. Hikâyesini şöyle anlattı:

— Biz beş kardeşiz beyim, benden başka hepsi baş-göz oldu; terhis olup köye geldiğim zaman «Seni de everelim» dediler... meğer komşu köyden, daha önce tasarladıkları bir kız varmış, uzatmıyalım, söz kesildi, nişan takıldı ve ben sekiz senedir yüzünü bile görmediğim o kızı alabilmek için, yani babasının eline tıkır tıkır yedi bin lira sayabilmek için gurbette sürtüyorum... ((Bugüne kadar hemen hemen yapmadığı iş kalmamıştı aı aa en iyisi çöpçülük-




— 4128 —

— 4129
ÇÖPÇÜ CİVANI

ÎÎAYS3AMPANJ B AY C! AMA l

Çöpçü Karikatürü (Nehar Tüblek, Akbaba Mecmuası)

tü. Zaten çöpçülerden çoğuna sorun, köyden kalkıp şehire gelirken ne türlü hayaller kurmuşlardır. Hattâ aralarında iyi iş tutmuş, hayalleri nispeten gerçekleşmiş olanları bile vardır ama, yatak parası, bir iki kap yemek, esvap, çamaşır, hamam... derken, kazandıkları parayı yetirememiş, nihayet çöpçülük yapmak için Belediyeye müracaat etmişlerdir. Çünkü Belediye esvap, çamaşır, postal verir. Yatmak için koğuş gösterir. Her övün karavana çıkar ve hamam parasızdır.);, (Metin Soysal, Hürriyet Gazetesi).

Bize tevdi edilmiş bir hâtıra-notda istanbul sokaklarının temizlik işi ' üzerine şunlar yazılıdır:

«Arazözler çıkmadan önce İstanbul -da caddeleri, yalın ayaklı, baldırı çıplak adamlar, tekerlekli ve mafsallı hortumlar vasıtasıyle, köşe başlarındaki Terkos yangın musluklarından aldıkları sularla sularlardı. Hürriyetin ilânından sonra operatör Cemil Paşanın şehreminliği zamanında caddeler her gece bol sularla yıkanır ve sü-pürülürdü.»

ÇÖPÇÜ CİVANI — Kalender meşreb şairler tarafından «Şehringiz» adı verilen manzum risalelerle medhedilen esnaf gü-

İBTANBUI-

zelleri arasında çöpçü civanlarına da rastlanır; şehrengiz yollu yazılmış ve «Hûbannâ-mei Nevedâ» adını taşıyan manzum mecmuada çöpçü civanı «çöplükcü» adı ile şu üç beyitle övülmüşdür:

Çöplükcü civanı ekser Tosyalı Amn ruhlerinde görmeli ah

Çul çaput içre o elmas paresi Hançer nigâhının derin yâresi

Şehrin o kumrui âvâresidir Hemşehri âğuusi perverd.esMir.

ÇÖPÇÜLER BALOSU —


/İHAt.

İstanbul çöpçüleri arasında ilk defa olarak 1963 yılı mayısında tertib edilmiş bir gece eğlencesidir; aşağıdaki satırları, hâdiseyi bu isimle tes-bit eden Hayat Mecmuasının 16. Mayıs 1963 tarihli nüshasından alıyoruz:

«Istanbulda çalışan temizlik işçileri, bütün sene bıkmadan usanmadan sokaklarda-.-çöp taşıyıp süpürge savurmanın acısını çıkardılar. Kumkapuda Eminönü Temizlik Amirliği Lokalinde tertiblenen Temizlik işleri Gecesi sabahın pek erken saatlerine kadar devam etti. Temizlik işçileri, halay çektiler, twist yaptılar, kendilerinden geçmiş halde yanık memleket türküleri okudular. >;

ÇÖPÇÜ LİMANI — Galata ve Tophane rıhtımları yapılmadan önce Tophane önündeki limanın adı, ki rıhtımlar yapılır iken bu liman doldurulmuş, hâlen görülen Tophane Saat Kulesi bu dolma saha üzerinde inşâ edilmişdir. Çöpçü Limanının bir adı da Softa Kaptan Limanı idi. İkinci Sultan Mahmud devrinin ilk yıllarında tanzim, edilmiş iki bostancıbaşı defterinde (B.: Bostancıbaşı Defterleri) limanın yeri şöylece tes'bit edilmiştir:

«Tophânei Âmire — Çöpçü Limanı tâbir olunan mahal..»

((Tophane iskelesi — Meydanda âbı leziz çeşme — Dökümhane — Topçular Kışlası — Arabacılar Kışlası — Çavuşbaşı İskelesi — Hacı Mehmed'in Kahvesi — Softa Kaptan Limanı...»

ANSİKLOPEDİSİ

İkinci metinde Çavuşbaşı İskelesi diye gösterilen bir iskele de bu isimden gayrı «Aralık İskele» ve «Çöpcülimanı İskelesi» ile de anılırdı. Bu iskele civarında bulunan bir mescid de «Aralık Mescidi» yâhud «Çöpcülimanı Mescidi» isimlerini taşımakta idi (B.: Çöpcülimanı, Aralık Mescidi).

Yine bu limanın sahilinde diğer bir küçük mescid de ((Çöpcülimanı Mescidi» diye anılmışdır (B.: Çöpcülimanı Namazgah Mescidi).

ÇÖPCÜLİMANI ARALIK MESCİDİ —

Hadikâtül Cevâmide ((Aralık Mescidi» adı. ile kayıdlı olub şutoalûmât verilmektedir: ((Banisi Valide Turhan Sultanın kardeşi Yusuf Ağadır (B.: Yusuf Ağa, Manav güzeli), kabrinin nerede olduğu bilinmiyor; Tophane Çöpcülimanı yanında olub 1090 (M. 1679) da yapılmışdır. Bir sed kenarında fevkaaııi mescid olup altı kayıkhanedir. 1184 (M. 1770) deki büyük Tophane yangınında yanmış, yok olmuş, Birinci Sultan Abdülhamidin ilk yıllarında (1774 - 1775) Tophane Nâzın bulunan Ahmed Ağa tarafından yeniden yapdırılmıştır. Mahallesi yokdur.» Zamanımızda bu mescid mevcut değildir.

ÇÖPCÜLİMANI NAMAZGAH MESCİDİ — Hadikâtül Cevâmide sadece ((Çöpcülimanı Mescidi» adı ile kayıdlı olub şu malûmat verilmektedir: «Banisi Mahmud Çavuş nam kimse olub aslında burası bir çirnenzar namazgah idi, Mahmud Çavuş yağmurdan korunmak için (ahşab direkler üzerinde) namazgaha bir çatı yapdırmışdı; sonra (o direklerin arası da duvar hâlinde örülerek) bir mescid oldu. Bu mescid bir yangında yanarak 1153 (M, 1740 - 1741) de tahvil kesedarı îzârî Mehmed Efendi kagir ve fevkâani olarak yemden yapdırdı ve minber 'koydu* Mehmed Efendi İ169 (1755-1756") da vefat etmiş olub, "bu cârnün- yanına defnedilmişdir. Cami' yânında "ayıîi hayır '-sâhibmm -b"ir-de sîbyan mektebi vardır. Camiin mahallesi etrafındaki dükkânlardır.»

Zamanımızda bu mescid mevcud değildir.

ÇÖPÇATAN — Halk ağzı argo isim; «Uzakdan görülüp sevilen bir dilber ile âşı-kının buluşma, konuşma, anlaşıp sevişme imkânlarını sağlayan kimse«, ;«Sâde.uzak-

ÇÖPKÖY VAK'ASI

dan sevişenleri buluşdurup anlaşdıran kimse », «Erkeğe zevce, kadına koca bulan»; çöpçatanı muhabbet dellâlı, pezevenk ile karıştırmamalıdır; kadın olsun, erkek olsun çöpçatan hizmet karşılığında bir ücret, hediye de alsa plâtonik, temiz aşklar yolunda hizmet edenler hakkında kullanılır. Kadının örtü altında bulunduğu devirlerde çöpçatanlar umumiyetle, kendisi ayak takımından olduğu halde orta tabakadan, hattâ kibar ailelerin kapularından girme imkânını bulmuş, kendi başından da gençliğinde aşk dalgaları geçmiş, muhabbet yollan esmiş yaşlı kadınlar arasında çıkardı; boğçacılık, kurşunculuk, masalcılık gibi de meşgaleleri olurdu. Erkeğe zevce, kadına koca bulanlara ayrıca «Kılavuz Kadın» adı da verilirdi. Hayırlı hizmet de olsa, elleri de öpülse pek tabiîdir ki, şerefli, haysiyetli iş değildi. Onun içindir ki pek sevdiği küçük beyinin veya küçük hanımının derdini kimseye açamıyacak aşk hastası olup yatağa düşdüklerinde ve yemeden içmeden kesilip gün günler sararıp solduklarında, çöpçatanlık işini, haysiyet ve şerefinden büyük fedakârlık olduğunu bilerek emekdar lalalar, dadılar yapardı.

i Hüsnü KINATLI

ÇÖPÇATAN SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Fatih İlçesi merkez nahiyesinin Hacı Üveys Mahallesi sokaklarından (Pafta 6/89). Babrtâibi Sokağı ile Sarıgüzel Caddesi arasında bir aralık sokakdır; yerine gidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (Nisan 1965).

ÇÖP İSKELESİ SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Büyükadanın Mâden Mahallesi sokaklarından .(pafta 32). Adanın doğu tarafında deniz kenarı boyunca uzanır cadde denüeeek-:genişlikde bir-sokak'dır; yerine gidilip şu;_satorlann-yazıldığı sıradaki du-rumu tesbit. edilemedi (nisan 1965).

ÇÖPKÖY VAK'ASI — 1964 yılında henüz 17 yaşında bulunan İstanbullu çok güzel bir kızın uğradığı şen'î bir tecaâvüz vak'asıdır ki, küçük mağdûrenin haberi olmadan satışı İstanbulda yapılmış ve hâdise içkili bir oturak âlemi şeklinde Uzun-köprünün Çöpköy nahiyesinde cereyan etmiş, Istanbulun büyük günlük gazeteleri-




ANSİKLOPEDİSİ _ 4131 —







ÇÖREKÇİ

cep Sokağı arasında uzanır; yerine gidilip

150

dirhem ekmek

1

akçeye

şu satırların yazıldığı sıradaki durumu

150

» kaba çörek

1

»

tesbit edilemedi (nisan 1965).

80

» yağlı çörek

1

»



90

» halka simit

1

»

ÇÖPLÜK İSKELESİ SOKAĞI — 1934

60

» küçük halka

1

»

Belediye Şehir Rehberine göre Galatanın

69

15

» börek » seksrli halka

1

1

»

Kemankeş Kara Mustafa Paşa Mahallesi

75

» Gözleme

X

1

)) »

sokaklarından (Pafta 15/133).

55

» lokma

1

»



70

» çakıl toöreği

1

»

ÇÖPLÜK SÜBAŞISI — Tanzimatdan

65

» tava kâhisi

1

»

önceki devirde İstanbulun temizlik isleri

55

» katmer . kâhi

1

»

— 4130 —
ÇÖPLÜK CİNAYETİ

nin birinci sayfalarında uzun başlıklar ve mütecavizlerin resimleri ile neşredilmiş, İs-taııbulda ve bilhassa Sağmalcılarda çok derin ve geniş nefret aksi uyandırmışdır. Adı «S.T.),- remzi ile verilen güzel kız İstanbul-da Sağmalcılarda oturan 26 yaşında ve Ayşe adında bir genç kötü kadın tarafından bir işe yerleştirme yolu ile iğfal edilmiş ve Uzunköprüde Çöpköyde evvelce tanışdığı Riza Çemberli adındaki ağa ile üç delikanlı oğluna götürülmüşdür. Aşağıdaki satırları Hürriyet Gazetesinden alıyoruz:

«Götürdüğü kıza Rıza Çemberli'ye akraba diye tanıtan Ayşe: — Geceyi burada geçirelim, yarın sana iş bulurum... demiştir ve gece genç kız için bir felâket olmuş-dur. Önce, içkiler içilmiş, sonra baba ve üç oğlu saz ve darbukaları çıkararak, çalmaya başlamışlardır. Ayşe soyunup danset-nv 3 başlamış, sonra S.T. aynı yola sürüklenmiştir, îçki ve dans âlemi, gece yarısından sonraya kadar sürmüştür. Rıza Çemberli ve oğulları evvelâ kendi rızası ile ve kızın gözleri önünde Ayşe'ye sahip olmuşlar, sonra baba ve oğulları S.T. ye: — Güzelim şimdi sıra sana geldi... demişlerdir. Genç kızın karşı koyup bağırmaya başlaması üzerine çığlıkların etraftan duyulmaması için baba ve oğullar nöbetle davul zurna çalarak pis arzularına nail olmuşlardır. Genç kız, sabaha karşı azgın baba, ve oğulların elinden kurtulup kaçmış ve önüne çıkan bir bekçiye:

— Beni karakola, götürün, mahvol-dum... demiştir. Jandarma Komutanlığı derhal harekete geçmiş, Çemberliler tarlada yakalanmışlardır.» (Hürriyet Gazetesi, 1964 haziran).

Cemiyet ahlâkı üzerinde tetkiklerde
bulunacaklar için araştırması çok zor ga
zete metinlerinde kaybolmaması gereken
vak alardandır. Tanzimattan önceki 'devir
de köyîö bir vak'ahıri simsar ve'failleri, şe-
liaatîfer'i tieş'eftbüs hâlinde öe- kalsa "biîâ mu-'
haüemfe idafti olunurlarda (B,":' Elif, Şile-'
li). ,. •••' '

ÇÖPLÜÇ CİNAYETİ — 1890 eylülünde Tatavlada (Kurtuluş) Kurdoğlu Sokağında oturan Topal Yanko adında birinin 18 yaşındaki oğlu Koço'nun, Tatavla arkasın laki kırlıkda Çöplük denilen mevkide, tan kalbi üstünden bıçak vurulmuş cesedi oulunmuşdur. Çok güzel bir genç olub uygunsuzluk yolunda çirkin ve kötü bir

İSTANBUL

şöhreti olan Koçonun kaatili olarak, yine o civarda Petrâki adında zengin bir bağçi-vanın pek meşhur meyva ve sebze bağçe-sinde yanaşma Firuz adında bir arııavud yakalanmışdır. 35 yaşında güçlü kuvvetli bir genç adam olan Firuz her ne kadar masum olduğunu iddia etmiş ise de, bağçede odasında yatağının altında kanlı bir bıçak bulunmuşdur; genç adanı bu bıçağın da kendisine ait olmadığını söylemişdir; fakat Koço'yu tanıdığını da inkâr etmemişdir, hattâ: «Geçen sene bir gece bizim bağçeye girmiş meyva çalıyordu, belki on okka çe-, ker koca bir sepeti armudla doldurmuşdu, yakaladım ve dövdüm; oğlanın bana kini vardı. Vak'adan iki gün evvel, bir sabah Petrâki Efendi ile beraber erkenden bağçeye geldi, beni görünce irkildi, Petrâkiye rumca bir şeyler söyledi, o da kaşlarını çattı: — Bu çocuğu niçin dövdün... bak senden şikâyet için gelmiş!... dedi. Ben de: — Dayağın acısı bir yıldanberi çıkmamış mı... ben onu döveli tam bir sene oldu! dedim ve Petrâkiye armud hikâyesini hatırlattım» diye bir vak'a anlatmışdır.

Fakir bir yanaşma olduğu için Firu-zun devletçe tutulan Avukatı ilmiyeden bir Hafız Vasfi Efendi, mahkemede bağçe sahibi sıfatı ile hazır bulundurulan bağçı-van Petrâki hakkında hayli malûmat toplamış, muhakemeye otuza yakın şâhid dinletmiş ve netice de yanaşma Firuzun masum olup yatağının altına kanlı bıçağı Petrâkinin koyduğu, Koço'nun da kendisi ile pek samimî münâsebeti olan zengin bağçivan tarafından, bir gece bağçesine götürmek isterken kötü gencin Firuzu hatırlayıp yolda cayması üzerine bıçakla tehdide kalkdığı sırada sarhoşluk saikası ile katledildiği meydana çıkmışdır.

Asıl kaatili meydana çıkarmada avukat Hafız Vasfi Efendiye, büyük yardım-, larda bulunanlar maktulün babası Topal Yanko-ile Koçonun gece ve :güiTdüz beraberinde Tatavla tulumbacılarından Arabacı Vasil adında bir hayta olmuştur.

Bibi: Mustafa Vasfi Vardar, Babamın büyük dâvaları, not.

ÇÖPLÜK ÇEŞMESİ SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Beyoğlu İlçesinin Taksim Nahiyesinin Şehid Muhtar Bey Mahallesi sokaklarından (Pafta 19/ 147); Sakızağacı Caddesi ile Keresteci Re-

âmirinin unvanı (B.: Yeniçeriler; Subaşı; Külhanbeyleri, Temizlik, Tanzifat); Evliya Çelebi şu malûmatı veriyor:

«Tâhir Subaşı yani Çöplük Sübaşısı — Pirleri sahâbei kiramdan bir zatdir ki Mekke ve Medine şehirlerinin pak olmasını Haz-reti Risâlet ona tevdi etmişti.)-

Çöplük Sübaşısı, kendisine verilen yetki ile şehrin temizlik işlerinde acemi oğlanların enirine verilen gençleri kullanırdı (B,: Acemioğlanlar); 1683 den sonra da acemioğlanların o ilâve olarak külhanbeyleri şehrin temizlik ameleri olarak istihdam olundular( B.: Külhanbeyleri).

ÇÖPÜSTÜ SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Hasköyün Keçeci Piri mahallesi sokaklarından (Pafta 17/189); yerine gidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (nisan 1965).

ÇÖREK — «Kıvrılıp bükülerek toplanmış şey, kangal; bu şekilde yapılmış şekerli veya şekersiz bir nevi ekmek» (Türk Lügati).

Zamanımızda İstanbulda muştaki,! olarak çörekçi esnafı kalmamış, çeşitli çörekler pastahânelerde. imâl edilip satılmaktadır. Pastahânelerin kurulmasından ve nefsi istanbul içine yayılmasından, 'bil: hassa Tanziniâ'tdan önceki .devirde îstan-buida çörekçilik'başlı- başına bir iş sahası, çörekçiler de Börekçiler, Kâhiciler, Simitçiler, Kadayıfcılar .Lokmacılar ve. Gözite-mecilerle beraber Ekmekçi esnaf ma .yamak esnaf dan idi. Evliya Çelebi XVII. asır ortasında îstanbulda 200 çörekçi dükkânı ve bu dükkânlarda işler 2000 nefer çörekçi esnafı bulunduğunu kaydediyor.

Hicrî 1050 (1640) tarihli bir narh defterinde:

satılacağı yazılıdır.

Hicrî 1091 (1680) tarihli bir narh ve esnaf nizamı defterinde de şunlar yazüıd : «...ve çörekçiler gözleme, çöreklerin nizamı dirhemi (l çörek 150 dirhem) eksik olmaya, eksik geldikde her eksik dirheminden l akçe ceza alına;., çörek her zaman işlenip çarşıda buluna...»

150 dirhemi bir akçeye satılan çöreğin her eksik dirheminden l akçe ceza, ağır belediye cezasıdır. Unutmamalıdır kî. eksik mal satan esnafı teftişe memur olan zabıta âmirlerinin, para cezasından gayrı o esnafı dükkânının önüne yıktırıp meydan dayağı attırma salâhiyeti de vardı.

ÇÖREKÇİ — Silivrikapu dışındaki Seyid Nizam Dergâhının batı cihetinde ve ilerisinde bir mevkidir. Vakti ile çayırı, çeşmesi, halı vesaire yıkamağa mahsus havuzu ile meşhurdu. Çayırc? şimdi yeni açılan Topkapu - Yeşilköy Hava Meydanı Yolu geçmektedir. Bu yeni bulvardan biraz içerde ve istanbul tarafında kalan; sandık biçiminde, önü yalaklı kadim çeşmesi daimî akar. Şimdi suyu fevkalâde kuvvetli olup yalaktan dışarıya fışkırmaktadır; 1930-1935 arasındaki hâlini bilirim; suyu gayet azdı. Herhalde ahiren bir arteziyene raptetdifer. Zira burası arteziyen mıntıka-sıdır. Ç&şfflehm önüne en evvelce Topkapu-; dan Veliefendiyte giden kadim yol -geçirdi." Hâlen battaldır. Sular ^İdaresi 'Terjlps'u takviye için arteziyen kuyularım bu .civarda' açmıştır; Fakat bu kuyular ( Şjrpıci Arteziyenleri» adını taşır (B.: Çırpıcı, Çırpıcı Çayın Arteziyen Kuyuları).

Çeşme, bir çoban çesmesidir, kitabesi yokdur. Bu çeşmeye ve semte neden Çörekçi denmiştir belli değildir.

Çeşmenin üst tarafında yâni Surlar cihetinde, bayırın yamacında çırpıcıların halı, kilim vesaire yıkadıkları bir ' havuz


ANSİKLOPEDİSİ

Bu Namazgah hicrî 1210 (M. 1795 -1796) da yukarıda kaydettiğimiz şekilde ilk defa Çörekçi Çeşmesinde ihdas edilmişdir. Banisi Ser Sirac (Kandilcibaşı) Mustafa Efendidir.

Şinasi AKBATÜ

ÇÖREKOTÜ SOKAĞI — Bakırköyü-nün Osmaniye semti sokaklarından; 1934 Belediye Şehir Rehberine göre (Pafta 12) Osmaniye Aralığı ile Fildamı - Çobançeş-mesi yolu arasında uzanır; Cemiyet Sokağı ile birer dört yol ağzı yaparak kesişir. Yerine gidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (Mart 1965).



ÇÖVENCİ SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Eyyubun Düğmeciler Mahallesi sokaklarından; Yusufefendi Çiftliği Sokağı ile Vezirtekkesi Caddesi arasında bir aralık sokakdır. Yerine gidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (Mart 1965).

ÇUBUK -— «înce ve uuzn değnek; düz dal» (H. Kâzım, Büyük Türk Lügati). Sigara kâğıdı kullanılmasından önce, tütünün lüle içinde yakılarak, dumanının içi oyulmuş bir çubuk ile içildiği devirde o çubuklara, «tütün çubuğu» ve ekseriya sâdece «çubuk» denilirdi; dolayısı ile tütün- içmeye «çubuk içmek», tütün ikramına «çubuk ikram etmek», «çubuk çıkarmak»;, «çubuk




4132 —

Kahvehane peykesinde çubuk keyfi

(Besim; Sablha


ÇÖREKÇİ CİVAN!!

vardır. Bu havuzun mükemmel bir numunesi Çırpıcı Çayırında idi. Çörekci'de hâlen mevcud olan havuz metruk, harab, içi çimento ile sıvanmışdır. Büyük şehirde benzeri kalmamısdır, restore edilerek muhafazası şayanı temennidir, ölçüleri Çırpıcı'-daki havuza müşabihtir. Yalnız derinliği biraz fazladır. Cesameti en büyük bir halıyı istiab edecek büyüklüktedir. Suyu tatlı olduğu için şimdi civardaki gecekondulara çeşme vazifesi görmektedir. Veliefen-dideki Kassarhâne denilen bu cins havuz da dahil hepsi, idare merkezi o zaman Yeşilköy'de olan Aya Mama Çiftlikâtı Hümâyunu tarafından ihale suretiyle kiraya verilirdi. Bu havuzlarda sâdece halı, kilim ve basma yıkanmaz, bazan istanbul konaklarının kirlenmiş halıları da temizlenirdi. Bu hususta merhum pederim Mustafa Vedad Akfoatu anlatırdı:

«Sultan Hamid devrinde istanbul sokaklarında arada sırada (ekseriya tek beygir ile) dolaşan ve şehrin konaklarından, evlerinden kirlenmiş ve tozlanmış halıları yıkamak ve temizlemek üzere toplayan adetleri gayet mahdut bir esnaf zümresi vardı. Meşrûtiyetten sonra yokoldu : — Çırpıcı!.. Halı yıkarız!... diye bağıran şayanı itimad adamlar, konaklardan ğaayet kıymetli ve nadide halıları bir makbuz vermeden alırlar, yıkamak üzere atlarına yükleyerek bu havuzlara götürürlerdi. Hiç kimsenin dolandırıldığı, halısının kaybolduğu veya karıştığı duyulmamışdır.»

Fakat son zamanlarda Çırpıcı denilen halı yıkama mesleği de soysuzlaşmış, bu havuzlarda bazı sahtekârların yeni halıları kimyevî mevad ile fersûdeleştirerek halıdan anlamayanlara antika diye yutturdukları görülnıüşdür.

Silivrikapu'dan gelerek Seyid Nizam
ve Çörekçiden geçip, ..esâsı . ikinci Sultan
Bayazıd;vakfından.-bir bostan, oları İncirli;
Çiftliğine gi<î*H kadîm: yolun Seyid Nizaav •
MMhad Paşa' nâm-ı-diğer il4 -R-ifat • Paşa,,
çiftliği arasındaki bakiyesinde, sağda ve
solda birkaç klâsik ve eski; metruk çeşme•
hâlâ mevcuttur: - , .'•;•.-

Şinasi AKBATU

ÇÖEEKCİ CİVANI — Kalender meş-reb şairler tarafından «Şehrengiz» adı verilen manzum risalelerle medhedilen esnaf güzelleri arasında Çörekçi Civanına da rastlanır; şehrengiz yollu yazılmış ve «Hû-


Yüklə 5,85 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   91




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin