Çekilir sineye bıçkın nazları Şûhâne etvârı serkeşâneler
Bir nogay şûhinin bûsi pâyine Bulunur ey Nebil ne bahaneler
Vâsıf HİÇ
ESİR PAZARI MESCİDİ — B. : Esir Hanı Mescidi).
ESKELİN (WiIIy) — isveçli bir makina mühendisi; «Datty» ismindeki bir deniz tenez-züh motoru ile 1964 yılında nehirler boyunca seyrederek dünyâ turunu (devri âlem seyyaha-tına) çıkmış ve o küçük motorlu teknesi ile 1967 temmuzunun son günlerinde Istanbula gelmişdir; aşağıdaki satırları Son gazetesinden alıyoruz :,
«... Willy Eskelin 49 yaşındadır, 7 ve 9 yaşlarında iki kızı ve ezvcesiyle birlikde seyahat etmektedir; 7 metre boyunda, 2 metre eninde, motoru 92 beygir gücünde ve sür'ati saatde 10 mil olan teknesi ile ancak her sene 2 aylık yaz tatilinde dolaşabilmektedir; yaz izini bitince Datty'yi bulunduğu limanda emânet bırakarak zevcesi ve çocukları ile birlikde memleketine dönmektedir; ve ertesi sene yoluna kaldığı yerden devam etmektedir.
-fcs^*-v-^
ESKİ
— 5280 —
İSTANBUL
ansiklopedisi
— 5281
ESKİCİ
«Üzerinde seyrettiği nehrin bittiği noktada da teknesini bir kara nakil vâsıtasına yüklemede ve yolu istikaametindeki başka bir nehrin kenarına inmektedir. 1964 de îsveç'den hareket eden Eskelin Ailesi Avrupada bir çok nehir ve kanallarda seyretmiş, ve Tuna nehrini boydan boya alarak Karadenize inmiş ve kıyı Köstence, Varna, Burgaz, Karaburun üzerinden îstanbula gelmişlerdir, îstanbulda yıllık izni biten Willy Eskelin motorunu Fenerbağ-çesi koyunda karaya çekerek hava yolu ile memleketine dönmüşdür..».
ESKi — Yunanistanm istiklâli yolunda kurulmuş ve çalışmış Eterya Rum ihtilâl Komitesinin muharebelerinde kullandığı şifrede istanbul Fenerdeki Rum Ortodoks Patriki (B. : Eterya Şifresi).
ESKİ ALlPAŞA CADDESi — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Fâtih ilçesinin Ka-ragümrük Nahiyesinin Muhtesibiskender Mahallesi yollarından; Mütercimasım Caddesi ile Karagümrük Meydanı - Kabakulak Sokağı arasında uzanır; Akseki Caddesi, Başkâtib Sokağı, Altay Caddesi, Dersiam Sokağı, Ahşabmi-nâre Sokağı ile kavuşakları vardır (1934 B.Ş. R. Pafta 7/90).
Şehrin büyük ana yollarından Fevzipaşa Caddesine (Bulvarına) paralel gibi bir durumdadır; Karagümrük Meydanı tarafından gelindiğine göre bir araba geçecek genişlikde ve paket taşı döşeli olarak başlar, sonra zemin kabataşa çevrilir, Akseki Caddesi kavuşağın-dan sonra son parçası da paket taşı döşelidir; büyüklü küçüklü yeni beton ve eski ahşab binalar arasından geçer. Fâtih Sultan Mehmed devri ulemâsından Mehmed Efendinin kabri (ölüm târihi 875 = 1470), Dördüncü Sultan Mustafanın anası Sîneperver Vâlidesultanm çeşmesi (tamir târihi 1241 = 1825), Hırkaişe-rif ilk Okulu, ve Mîmar Sinan'ın en güzel eserlerinden Mesihpaşa Camii bu cadde üzerindedir. 3 bakkal, l ekmek fırını, l aşçı, l tekel-bayii, l berber, l kasab, 2 terzi, l kundura tamircisi ; l sobacı tenekeci, l halı - mobilya mağazası, l tuhafiyeci, l sobacı, l mobilya atölyesi, l: mefruşat mağazası ve bir de yazlık sinema vardır (mart 1966).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKlALİPAŞA CAMii — (B. : Atikali-Paşa Camii; cild 3; sayfa: 1286).
ESKİALİPAŞA CAMİÎ SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Eminönü Kazasının Alemdar Nahiyesinin Molla Aliyülfenâri Mahallesi sokaklarından; Atikalipaşa (Sedefçiler) Camii avlusu ile Tavuk Pazarı Sokağı arasında uzanır (1934 B.Ş.R. Pafta 2/13); yerine gidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (1968. mayıs).
ESKÎALlPASA HAMAMI — Hırkaişerif-de Mesihpaşa Camiinin kargısında büyük bir çifte hamam idi; Nişli Osman Beyin 1304 (1887) de bastırdığı «Mecmuai Cevâmi» isimli kitabında bulunan istanbul Hamamları listesinde işler hamamlar arasında kaydedilmiş-dir. 1918 de Şehiremânetinin Viyanada bastırdığı istanbul şehri hâtırasında da bir işler hamam olarak gösterilmişdir. 1943 de tamamen yıkılmış, ancak bir kaç duvar kalıntısı duruyor ve yeri bir yıkıcı ardiyesi olarak kullanılıyordu. Bibi.: B.E.K. ve Muzaffer Esen, Gezi notu.
ESKİALlPAŞA MEYDANI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Râtih merkez nâ-hiyesinin Hacıhüsrev Mahallesindedir, bir yanı boyunca Mütercimasım Caddesi uzanır, bir yanından Muhzir Sokağı geçer, Hırkaişerif Caddesi ile Sarıgüzel Caddesinin ve Babnâibi Sokağının birer başı bu meydancık üzerindedir (1934 B.Ş.R. Pafta 6/89). Son zamanlarda yeşil saha olarak tanzim edilnıişdir ve bir ço-duk bağçesi yapılmışdır. Taş duvarla ve demir parmaklıkla çevrilmiş Koyun Baba ile Sabiha Sultan adında iki meşhur ziyaret makaamı kabir bu meydandadır ( mart 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
-.ESKİ ARABLAK SOKAĞI — Fâtih ilçesinin Samatya Bucağının Cerrahpaşa Mahallesi yollarından; Güzelsebzeci ve Kasabbaşı sokakları arasında uzanır (1934 Belediye Şehir Rehberi, Pafta 11/53). Bir araba geçecek genişlikde, kabataş döşeli, sağa sola kavisler çizerek çoğu ahşab evler arasından geçer; kapu numaraları 1-7 ve 2-14 dür (nisan 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKi AZABLAR SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Eminönü Kazasının
Küçükpazar Nahiyesinin Yavuzsinan Mahallesi sokaklarından; istimlâk edilerek ana caddeye katıldı (1934 B.Ş.R. Pafta 5/46).
ESKİ BAĞÇE SOKAĞI — 1934 Belediye Ş-shir Rehberine göre Beşiktaş ilçesinin merkez nahiyesinin Mecidiye Mahallesi sokaklarından, Muvakkit Sokağı ile Gözlükcü Sokağı arasındadır; Vatman Sokağı, Aktar Sokağı ve işkembeci Yaver Sokağı ile kavuşakları vardır (1934 B.Ş.R. Pafta 20/178 (. Bu sokak ve yukarda adı geçen sokaklar Ortaköyün göbeğin-dedir ve bir çarşı boyudur. Bir araba geçecek genişlikde ve paket taşı döşelidir; l şekerci, 3 kasab, 8 manav, l ciğerci, 2 balıkçı, 5 bakkal, 2 berber, 2 eczâhâne, l tuhafiyeci, l tavukçu, l kahvehane, 3 tekel bayii, l marangoz, l radyocu, l turşucu, l elektrikçi, l nalbur, l kırtasiyeci, l aktar, l terzi, l sıhhî tesisatçı ve sobacı, l kundura tamircisi vardır; kapu numaralan l - 75 ve 2 - 54 dür; günün her saatinde kalabalık, işlek bir sokakdır (1967, kasım).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİ BALIKHANE SOKAĞI — Galata-nın Arabcamii Mahallesinin deniz kıyısı tarafında, Makaracılar Caddesi ile Eski Yağka-panı Sokağı arasında dirsekli bir sokakdır (1934 Belediye Ş. R. Pafta 15/130). Makaracılar Caddesi tarafından gelindiğine göre bir araba geçecek genişlikde kaba taş döşelidir, bir dirsekle sola kırılır ve bozuk bir toprak sokak olur; başlıca bina dört katlı Güzel izmir Hamdır; altında Marmara Ticaret çelik tel, zincir, makara ve halat mağazası bulunmaktadır; l makina modelcisi, l kaynakçı, l tornacı ve l kahvehane vardır (nisan 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİ BANKA SOKAĞI — Galatanın Be-reketzâde Mahallesi yollarından; Voyvoda (yerinde Okcumusa) Caddesi ile Galatakulesi Sokağı arasında uzanır (1934 Belediye Ş.R. Pafta 15/132). Okcumusa Caddesi tarafından gelindiğine göre bir araba geçecek genişlikde ve kabataş döşeli olub sağa bir dirsekle kırılır, üzerinde dörder katlı dört han bulunan bir aralık sokakdır (Nisan 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİ BEDESTAN — (B. : Bedestaıı, cild 5, sayfa 2347).
ESKİ BOSTAN SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Fâtih Kazasının Karagümrük nahiyesinin Muhtesib iskender Mahallesi yollarından; Fevzipaşa Caddesi üzerinde öbür başı kapalı (çıkmaz) bir sokakdır (1934 B.Ş'.R. Pafta 7/90); yerine yidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (Temmuz 1968).
ESKİ CAMİ SOKAĞI — Samatya (Koca-mustaf apaşa) Bucağının Arabacıbayazıd Mahallesi yollarından, Meşelimescid Sokağı ile Ilkmektep Sokağı arasındadır (1934 Belediye Ş. R. Pafta 11/66). Bir araba geçecek genişlikde kabataş döşeli bir sokakdır; bakımsızlık-dan bozulmuş, toprak yol olmuşdur; llkmektep Sokağı kavuşağına doğru daralır ve yığma taş bağçe duvarları arasından geçer, bu başında Cambaziye Mescidi bulunmaktadır (B.: Cambaziye Mescidi, cild 6, sayfa 3367); l terzi dükkânı vardır (nisan 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİCİ, ESKİCİLER — Eski ayakkabı yamalayub tamir eden kunduracı; bir kısmı dükkân sahibidir, bir kısmı da çarşı boyu bir yerde kendisini yağmurdan ve güneşden koruyarak münasib bir köşe bulub açıkda çalışır, işler; kunduracı san'atkârların en fakiridirler. Eskiden istanbul çarşı hamamların erkekler kısmının kapularmda muhakkak bir eskici bulunurdu; ayak takımından hamama gelenler söküp, delik pabuçlarını eskiciye verirler, hamamda yıkanıp çıkıncaya kadar pabucu da tamir edilirdi. Tek hamamlarda da hamamın erkeklere tahsis edilmiş gün ve saatlerinde hamam kapusuna gelir, pabuç dikdirecek, pençe-letecek müşteri beklerlerdi.
Hicrî 1091 (M. 1680) tarihli esnaf nizâmnâmesinde eskiciler için şu hükümler vardır: «Eskiciler yamaları iyi gönden ve sahtiyandan yapacaklardır; meşin kullanmayacaklardır; ve dikişlerini sık dikeceklerdir».
Aynı asırda yaşamış olan Evliya Çelebi, Dördüncü Sultan Murad zamanındaki ordu -esnaf alaymı tasvir ederken eskiciler hakkında şunları yazıyor :
«Ayakkabı eskicileri esnafı — 104 dükkân, 600 neferdir.
-lk*"ı*-v~
ESKİCİ
— 5282 —
İSTANBUL
ANSİKLOPEDİSİ
— 5283 -
ESKİCİ
dünüz!..» diyerek dosyalan tesliminde şaşır-mışdır. Çocuk hakkı olan mükâfatını almış ve kendisine asıl mükâfatın «E» harfinde adının bu büyük şehir kütüğüne kaydedileceği söylen-mişdir. Erhan içini çekmiş, boynunu bükmüş: «Teşekkür ederim., yoksullukdan orta okula gidemedim, isterdim ki okuyayım, bir hünerim ve tahsilim olsun ve ansiklopedinize öyle geçeyim..» demişdir. Bir resmi istendiği zaman da: «Mademki resim de koyacaksınız, şimdi gidip Yeni Camide bu kıyafetimle çek-direyim, tam hâtıra olsun demişdir».
Yalın ayak, başı açık, esmer, zayıf, tığ gibi bir pırpırı oğlandı. Gaayetle terbiyeliydi. O günden sonra babası olmayan, mefluç bir anaya bakan Erhan Eskicinin günlük hayat yükü hayli hafiflemişdir. Delâletimiz ile heykel dökümcüsü Yusuf Aknıparın (B. : Akpı-nar, Yusuf; cild l, sayfa 531) dökümhanesine
alınmış, büyük insan Yusuf Usta tarafından evlâd dikkati ve şefkati ile iyi bir mâden dökümcüsü olarak yetiştiril-mişdir.
R. E. Koçu'yu sık sık arar, ziyaret ederdi; askerliğini yaparken de muntazam olarak mektuplar yazardı; 1962 -1963 arasında ağırca bir göğüs hastalığı geçirdi, doktorlar dökümcülüğü bırakıp hafifçe bir işle meşgul olmasını tavsiye ettiler. Bir hur-davatcı dükkânı açmayı düşünüyordu; «Soyadıma da uygun» diyordu. 1965 yılından beri görünmedi; dileriz ki Av-rupaya giden kalabalık işçi kaafilesi arasında bulunsun.
Erhan Eskici
(Kesim: H. Kutay)
«Hamam kapusu eskicileri — 105 yer, 105 nefer. İstanbulda bir hamam kapusunda muhakkak bîr eskici bulunur, fukara esnafdandır ki ancak ke-fâfî nefs için çalışırlar. Başka yerlerde bulunan (dükkânsız) eskiciler 1000 nefer fukaralardır. Bunların cümlesi esnaf alayın başlarında voltan iğneleri ile palenç dikerek geçerler. Seferlerde asker için çok lüzumlu esnafdır. Dükkân sahibi ve dükkânsız bütün eskici esnafın pirleri Amar bin Yâser'-dir».
Kahramanı gene bir hamam kapusu eskici olan çok güzel bir istanbul masalı vardır (B.: Ahrned, Eskici güzeli yetim, Cild l, sayfa 307).
ESKİCİ, ESKİCİLER — Eski es-vab vesaire alub satan esnaf; bir kısmı sokaklarda dolaşır ve eskileri evlerden toplar seyyar esnafdır, bir kısmı da dükkân sahibidir, seyyar eskiciler bu esnafın yamaklarıdır, hattâ içlerinde çoğu da dükkân sahibi sermayedarların adamlarıdır; dükkân sahibi eskiciler «Bot Pazarı», ve bu isimden bozma olarak da «Bit Pazarı» denilen çarşılarda toplanmışlardır; İstanbulda biri Üsküdarda, biri de Büyük Kapalı Çarşı içinde iki meşhur eskiciler çarşısı kurulmuşdur (B.: Ayak Esnafı, cild 3, sayfa 1899; Bit Pazarı, cild 5, sayfa 2826).
ESKİCİ (Erhan) — 1945 ile 1946 yılları arasında 14 - 15 yaşlarında gazete satıcısı pırpırı bir çocuk; 1946 yazında Reşad Ekrem KOÇU'nun aziz dostu heykeltraş Râtib Âşir Acudoğu ile birlikde Kumkapuda bir meyhanede unuttuğu büyükçe bir paketi, ertesi günü Ankara Caddesinde 50 numaralı binanın alt katındaki istanbul Ansiklopedisi bürosuna getirmek feraset ve nezâketini göstermişdir. Unutulan paketin içinde İstanbul Ansiklopedisinin «R» harfi orijinal dosyaları bulunuyordu. O tarihde 5 dosya içinde bu ansiklopedinin 500 maddelik bir paçası ki 161 maddesi yazılmış idi. Dosyalar bulunamasa idi, yazılmış maddelerin bir anda yok olacak emeği şöyle dursun «R» harfi maddelerinin tekrar tesbiti imkân-
Eskici
(Resim: S. Bozcalı)
sızdı. Dosyalarda isim ve adres yokdu.
Semtin çocuğu olan Erhan, ertesi sabah meyhanenin patronuna gazete bırakdığı sırada paketin meyhane garsonu tarafından karıştırıldığını görmüş, ilgilenmiş, zekâ ve feraseti ile de bu dosyaların istanbul Ansiklopedisine âid olduğunu derhal anlamışdır. İstanbul Ansiklopedisini kendisi satmadığı halde fasikül-lerini kitabcılarda görmüş ve karıştırmış olan Erhan Eskici dosyalarda bilhassa Rumeli Hisarı-ve Rumeli Kavağı isimleri üzerine bir çok madde görünce: «Bu dosyalar istanbul An-siklopedisinindir, bir daha yerine konulmaz» demişdir. Bizim ne kadar üzüleceğimizi düşünerek o sabah işini bırakarak meyhaneciden aldığı dosyaları yerimizi bularak bize getirmiş-dir.
Dosyaların unutulması şöyle olmuşdur : Paket bir evrak çantası içindedir, Râtib Âşir merhuma bir kaç madde okumak üzere çantadan çıkarılmış, fakat çantaya konmamış, yanda bir iskemle üzerinde kalmışdır. R. E. Koçu ertesi sabah istanbul Ansiklopedisi bürosuna gelen Erhan Eskicinin: «Her halde çok üzül-
ESKİCİ CİVANI — Kalender meşreb şâirler tarafından «Şehrengiz» adı verilen manzum risalelerle medhedilen esnaf güzelleri arasında Eskici Civanına da rastlanır; şehrengiz yollu yazılmış ve «Hûbannâmei Nevedâ» adını taşıyan manzum .mecmuada Eskici Civanı §u beyitlerle övülmüşdür:
Eskici civanı yâni o dilbaz Takı germâbede ianesi haylaz
Ne gam düşmüş ise ayağa eli El üstünde tutarlar ol güzeli
Dirler ol şuh için dellâke yamak Dahi soyunub müşteri yıkamak
Eskiden bütün çarşı hamamlarının kapu-larında bir eskici bulunmak âdetti, yukardaki satırlarda o îmâ edilmişdir (B. : Ahmed, Eskici güzeli Yetim, cild l, sayfa 307).
ESKİCİ DEDE — XVII. yüzyıl ortasında yaşamış ve bir velî olduğuna inanılmış bir meczub; Evliya Çelebi şunları yazıyor: «Eskici Dede büyük bir budala idi; bir kere Samda bulunan Civan kapucubaşı Mehmed Paşaya hediye olarak dökme pirinç bir mühür gönder-mişdi, hikmeti Hûda o hafta mührü hümâyun Civankapucubaşıya verilip sadırâzam oldu (ocak 1644), Istanbula geldiğimde Eskici Dede merhum olmuş, Pâtihde Karamanda sakin olduğu yere defnedilmişdi, Mehmed Paşa kabrinin üstüne bir türbe yaptırdı».
Fedakâr kalem arkadaşımız Hakkı Göktürk 1967 de verdiği bir notda: «Karaman semtini dolaşdık bu türbeyi bulamadık, yerini bilene bile rastlamadık, o semti kül etmiş eski büyük yangınların birinde yok olmuşdur» diyor.
ESKİCİ SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Haliçde Hasköyün Pîripaşa Mahallesi sokaklarından; Turşucu Çeşmesi So-yağı ile Şaban Deresi Sokağı arasında uzanır uzunca bir sokakdır; Çopur Sokağı, Madrabaz Sokağı, Pîripaşa Hamamı Sokağı, Ahbab Sokağı ve Emzik Sokağı ile kavuşakları vardır (1934 B. Ş. R. Pafta 17/190); yerine gidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (Temmuz 1968).
ESKİ ÇİÇEK SOKAĞI
5384 —•
İSTANBUL
ansiklopedisi
«— 3285 —
ESKİ HAMAM
ESKİ ÇİÇEKÇİ SOKAĞI — Beyoğlu Kazası merkez nahiyesinin Tomtom Mahallesi yollarından; istiklâl Caddesi ile Yeniçarşı Caddesi arasındadır; Kaymakam Reşad Bey Sokağı ile kavuşağı vardır (1934 Belediye Ş. R. Pafta 14/137). istiklâl Caddesi tarafından gelindiğine göre beton merdivenli bir sokak olarak başlar, paket taşı döşelidir, hafif bir meyil ile iner, sola bir kavis çizer, 3-5 katlı kâgir apartmanlar arasından geçer; l marangoz, l lokanta, l çayhane, l kürkçü, l çantacı vardır. Kapu numaraları l - 39 ve 2 - 52 dir
(mayıs 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİ ÇINAR SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Boğaziçinin Anadolu yakasında Beylerbeyinin sokaklarından; Boğazın bu yakasında ana sahil yolunun bu köyden geçen parçası Yalıboyu Caddesi ile, Beylerbeyinden Burhâniyeye giden Beybostanı Sokağı arasında uzanır; Araba Meydanı Sokağı, Ab-dullahağa Hamamı Sokağı, Abdullahağa Çeşme Sokağı, Kalaycı Şükrü Sokağı, Hacı Rüs-tem Sokağı ile kavuşakları vardır (1934 B.Ş. R. Pafta 26/Beylerbeyi); yerine gidilip bu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (1968, Temmuz).
ESKi ÇUBUKÇU SOKAĞI — Samatya-nın İmrahor Mahallesi sokaklarından Gencağa Sokağı ile Efendi Sokağı arasında uzanır, Dikici Sokağı ile kavuşağı vardır, Şişmanağa Sokağı ile dörtyol ağzı yaparak kesişir (1934 Belediye Şehir Rehberi, Pafta 11/60). İki araba geçecek genişlikde kabataş döşeli bir yol olup kapu numaraları 3 - 39 ve 2 - 38 dir. Birer ikişer katlı ahşab ve kâgir evler arasından geçer (Ağustos 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKi DÎBEK SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Boğaziçinin Anadolu yakasında Beylerbeyinin Sokaklarından; Beylerbeyi - Çamlıca Yolu ile Beylerbeyi - Küplüce Yolu arasında bir aralık sokakdır, Arabacılar Sokağı ile kavuşağı vardır (1934 B.Ş.R. Pafta 26/Beylerbeyi); yerine gidilip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (Temmuz 1968).
ESKİ DOLAP SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Boğaziçinin Rumeli yakasında Kuruçeşmenin sokaklarından; yerine gidilip bu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (Temmuz, 1968).
ESKİ DÜYUNU UMÛMİYE SOKAĞI —
Eminönü İlçesi merkez nahiyesinin Şeyh Mehmed Geylânî Mahallesi yollarından, Hamidiye Caddesi ile Mimar Kemâleddin Sokağı arasında uzanır, Dervişoğlu Sokağı ve Emirler Hanı Sokağı ile kavuşakları vardır (1934 Belediye Ş.R. Pafta 1/1), Hamidiye Caddesi tarafından gelindiğine göre iki araba geçecek genişlikde, paket taşı döşeli, iki yanı yaya kaldırımlı bir sokak olup Emirler Hanı Sokağı kavuşağında sola bir kavis çizer. Sokağın sağ başında kapu-su Hamidiye Caddesinde olan Nafizbey Hanı, sol başında da kapusu yine aynı cadde üzerinde Doğan Hanı ve îş Bankasının Sirkeci Şubesi, Mimar Kemâleddin Sokağı kavuşağmın sağ başında da 5. Vakıf Han bulunmaktadır. Sokağın üzerinde Sümerbank Deri ve Kundura Sanayii Mümessesesi İstanbul toptan satış mağazası, Singer Dikiş Makinaları mağazası, l telçekme çivi sanayii kurumu, Er Nakliyat Anbarı, l tıbbî âletler mağazası, l emanetçi, l berber, l kasab, l tuhafiye mağazası vardır
(Aralık, 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİ EKMEKCÎBAŞI SOKAĞI — Üsküdann Nuhkuyusu semti yollarından; Nuhku-yusu Caddesi ile Divitciler Caddesi arasındadır; isimsiz bir yol ile kavuşağı vardır (1934 Belediye Şehir Rehberi, Pafta 27). Nuhkuyusu Caddesi tarafından gelindiğine göre bir araba geçecek genişlikde kabataş döşeli bir yol olup l - 3 katlı kagir - beton evler arasından geçer. Eski bir yangın yerinde geçdiği saha yeniden îmar edilmiş bir sokak olup eski devrinden tek katlı bir tek ahşab ev kalmış-dır; bitimine doğru hafif bir yokuş olur; 2 bakkal, l doğramacı atölyesi vardır; kapu numaraları l - 53 ve 2 - 38 dir (Ağustos 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
FABRİKA SOKAĞI — 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Boğaziçinin Anadolu yakasında Paşabağçesinin sokaklarından; Paşabağçesinin bir mahallesi gibi încirköyü-
nün arkasında bir yol (1934 B.Ş.R. Pafta 24); yerine, gidip şu satırların yazıldığı sıradaki durumu tesbit edilemedi (1968, Temmuz).
ESKİ FINDIKLI ÇIKMAZI — Eyyubda Üçşehidler Mahallesinde Eski Fındıklı Soka-ğındadır; îslâmbey Caddesi tarafından gelindiğine göre sağ kolda 90 derecelik bir açı ile ayrılıp ve Islâmbey Caddesine paralel olarak uzanır; Argaç Sokağı ve İslâmbey Bostanı Sokağı ile kavuşakları vardır ki bu iki sokağın öbür uçları İslâmbey Caddesi üzerindedir (1934 B.Ş.R. Pafta 9/123). Gaayet dar bir toprak yoldur, birer ikişer katlı ahşab ve kâgir evler arasından geçerek bayır ettiği bir yerde sona erer. 1934 Belediye Şehir Rehberi paftasında gösterilen Argaç ve İslâmbey Bostanı Sokakları ile olan kavuşaklan yerinde görülemedi (Eylül 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİ FINDIKLI SOKAĞI — Eyyubda Üçşehidler Mahallesinin sokaklarından; 1934 Belediye Şehir Rehberine göre Islâmbey Caddesi ile gerideki kırlık arasında uzanır (1934 B.Ş.R. Pafta 9/123).
Islâmbey Caddesinden girilince, bir araba geçecek genişlikde, kabataş döşeli bir yokuş olarak başlar; birer ikişer katlı ahşab ve beton evler arasından geçer, sonra bir toprak yol olur. Kar tepesi denilen bayıra tırmanır, bu bayırda eski kar kuyuları bulunmaktadır, ve birer ikişer katlı ahşab evler görülür, bir de mahalle bakkalı vardır. Sağ kolda Büyük Fıstıklı adında uzun bir sokak, Eski Fındıklı Sokağını Evlice baba Tekkesi sokağına bağlar. (Eylül 1967)
Hakkı GÖKTÜRK
ESKİ FISTIKLI SOKAĞI — Kocamusta-fapaşada Alifakih Mahallesinin yollanndandır; Ağaçkakan Sokağı ile Alifakih Sokağı arasındadır (1934 Belediye Ş.R. Pafta 11/63). Bir araba geçecek genişlikde kabataş döşeli bir' sokakdır, birer ikişer katlı ahşab ve kâgir evler arasından geçer, kapu numaralan 1-17 ve 2-24 dür (Nisan 1967).
Hakkı GÖKTÜRK
f
ESKÎ HAMAM — Üsküdarda Doğancılar
Caddesinde, bu caddenin Tebhirhâne Sokağı üe olan kavuşağı köşesindedir o mevki Unculara adı ile amla gelmişdir. Üsküdann en eski hamamlarından bir çifte hamamdır; Aiiaha hamdü şükretmelidir, zamanımızda fazla îrad getirir han veya apartıman yaptırmak için hamam yıkma salgınından kurtulmuş, hamam olarak açık, işlemekdeMdi; 1968 yılının aralık ayı başında ziyaretimizde kapusu üzerine «Tarihî Şifâ Hamamı» levhası konmuş bulunuyordu. Hamam, adı üstünde çok eskidir ama şifâ adı yeni konmuşdur.
Eski Hamamın onbeşinci asır sonlarına doğru yapılmış olduğunu zan ediyoruz; Hadi-katül Cevâmi Üsküdarda Rumî Mehmed Paşa Camii maddesinde: «Medresesi ve kurbinde bir -hamamı olup medresesi harabdır..» diyor ki Runü Mehmed Paşa Camii kurbinde yalnız bu Eski Hamam bulunmaktadır; Fatih Sultan Mehmede sadırâzamlık yapmış olan Rumî Mehmed Paşa hicrî 875 de (M. 1470-1471) îdam olunmuşdur.
Câmekâna uzunca bir koridor ile giril-mekde idi; sokak kapusunun sağında küçük bir kunduracı dükkânı, solunda fevkaanî ahşab bir evin sokak kapusu bulunuyordu.
Câmekân kiremitli ahşab çatı ile örtülmüş olup çatının ortasında bol ışık sağlayan büyükçe bir fener çıkıntısı vardır. Câmekân zeminine camlı ahşab bölmelerde 6 göz soyunma odası yapılmışdır; sağda hamamcı yazıhane - çekmecesinin yanından ahşab bir merdivenle, Önü parmaklıklı koridor üst kat soyunma odalarına çıkılmakda idi. Câmekânın, kapudan girildiğine göre biri sağ duvarda, biri de karşı duvarda iki küçük penceresi vardır.
Soğukluğun sol tarafında üç göz ayakyolu ile bir taharet bölmesi vardır; soğukluğun sağ tarafı bir duvar örülerek bölünmüş, bölünen bu kısma câmekândan bir kapu açılmış ve burası, yangın tehlikesine karşı kâgir bir ka-feslik hâline konmuşdur.
Harâre, asıl yıkanma yeri tam Türk hamamı plâmndadır, bir göbek taşının etrafında, dört köşede birer halvet, halvetler arasında da üç sofa vardır; sofalar ve halvetler ikişer kurnalıdır, hamam 14 kurnalıdır.
Harârenin orta sahnı bir büyük kubbe, halvetler birer küçük kubbe, sofalarda ikişer te-
ESKİ HAMAM
ÎSÎANBÜL
ansiklopedisi
— 5287 —
eski imaret camö
yin bin Receb Bartınlı, dellâk sabî Hasan bin Mehmed Çorlulu, natır cebeci neferi kara sakallı Bekir bin Osman Üsküdarlı, natır kumral sakallı Ömer bin Mehmed Üsküdarlı, natır kara sakallı Haci Mustafa gamlı, natır kara bıyıklı Osman bin Ali Malatyalı, külhancı Sey-yid Ali Malatyalı.
Geçen asır sonlarında yaşamış Üsküdarlı büyük kalender halk şairi Üsküdarlı Âşık Râ-zi de bu hamamda çalışmış Hafikli Mustafa adında gene bir dellâki beş kıtalık bir manzume ile şöyle övmüşdür :
Dostları ilə paylaş: |