İmanı Kaybetmemek İçin Çare
Hatmül Evliya kitabının müellifi Hakim- et Tirmizi kuddise sirruh hazretleri
şöyle söylemiştir.
Rüyamda Hz. ALLAH (c.c) göründü, O'na Ya Rabbi !
ben imanımı kaybetmekten korkuyorum dedim.
O da bana; Sabahın farzı ile sünneti arasında bir kere
şu duayı okumamı emretti.
Ya hayyu ya kayyum, ya bediussemavati vel erdı ya zel celalı vel ikram
Eselüke entuhyiye kalbi bi nuri mağrifetike ebeden.
Ey Hayy Ey Kayyum, Ey göklerin ve yaratıcısı, Ey celâl ve ikram sahibi,
senden kalbimi marifetinin nuruyla ebediyen diriltmeni isterim.
Ya ALLAH, Ya ALLAH, Ya ALLAH.
Biz bu duayı Sabah namazının sünnetinden sonra secdeye giderek secdede okuruz.
Hakim et Tirmizi kuddise sirruh Hazretlerine sordular.
İnsanın imanını kaybetmesine sebep olan günah nedir.?
Buyurdular ki;
Üç günah vardır.
1- iman nimetine kavuşunca şükretmemek.
2- İmanın gitmesinden korkmamak.
3- Müminleri incitmek ve onlara eza etmek.
Biliniz ki haksız yere bir müslümanı incitmek kâbeyi yıkmaktan
daha büyük günahtır.
Sözler ve notlardan.
Hatemi veli Hz.
İmanlı Kişilerin İşe Başlarken Söylemesi Gerekenler
1. Her işe başlamadan önce İNŞAALLAH
2. Kendimize güvenirsek EVVEL ALLAH
3.İşe başlarken BİSMİLLAH.
4.İşten vaz geçersek EYVALLAH
5.Sonuna kadar gitmek istersek YA ALLAH.
6.Canımızı sıkarlarsa FESÜBHANALLAH.
7.İşe coşku ve heyecanla sarılırsak ALLAH.ALLAH.ALLAH.
8.İşi başarı ile bitirirsek MAŞALLAH.
9. eğer işi başaramazsak HAY ALLAH.
10. Söyleriz bir hayır var İNŞAALLAH.
İnanmak Zor Mu
İnanmak öğrenilebilir bir şey mi o da ayrı bir muamma.
İnanmak çok zor, inanmış görünen bir çok kişiler tereddüt içindedirler
fakat belli etmezler.
Çünkü her kişinin içinde Hz. ALLAH’ı inkâr eden kâfir nefs var.
Resulullah (s.a.v) Efendimiz hadisi şerifinde;
Nefsini bilen Rabbini bilir buyurmasının sırrını öğrenmek ve nefsimizi bilmemiz lâzım.
Ancak o zaman Rabbimizi bilir Ona kalpten iman ederiz.
Biz şimdi bu hakikati buraya yazıyoruz, içinde terbiye görmemiş Hz. ALLAH’a inanmıyan
nefs taşıyan, nefsini bilmeyen birisi bu yazıyı okuduğu zaman, bu yazıyı yazan bizden tiksinir.
Ne diyor bu yobaz, insan içinden gelen duyguları ile hareket etmeli diye düşünür ve bu işlerden
uzak durur ilgi duyanlara da düşman olur.
Çünkü içinden gelen arzunun şeytanın arzusu olduğundan habersizdir.
Az evvel, Hz. ALLAH’a nasıl iman edilir, çaresi nedir diye düşünmüştük ve nefsini bilen
Rabbini bilir hadisi şerifine tutunmuştuk.
O zaman biz kendisine uyduğumuz irademizi ki bunun adı nefstir onu kontrol altına alacağız.
Burada bizim en kıymetli olan cevherimiz aklımızdır onu devreye sokacağız nefsimizin irademizin
hükmettiği işleri akıl süzgecinden geçireceğiz nefsimizin hükmünü aklımızla uygulayacağız.
Bu çalışmayı yaparken kuran ve sünnet ışığından ayrılmayacağız.
Eğer kuran ve sünnet ışığı olmazsa akıl da yanılır.
Hadisi şerifte Resulullah (s.a.v) Efendimiz;
En şiddetli düşmanın iki yanınız arasındaki nefsindir.(Beyhaki)
Buyurduğuna göre, Peygamber Efendimize iman eden bir mümin
nefsinin kendisine düşman olduğunu öğrenmiş olur.
Nefsinin kendisine düşman olduğunu öğrenen de nefsini bilmiş olur.
Ayeti kerimede;
Rabbimin merhameti olmadıkça, nefs olanca şiddetiyle kötülüğü emreder.(Yusuf 53)
Emri İlâhiyesini duyan da, nefsin şiddetinden kurtulmanın ancak Hz. ALLAH’a iman etmekle
Ondan yardım almakla mümkün olacağını da bilmiş olur.
Yani nefsinin düşman olduğunu bilmeyen Rabbine kalpten iman edemez ancak dil ile söyler.
Ayeti kerimede;
Nefsini tertemiz yapıp arındıran felâh bulmuş kurtulmuştur.
Onu kirletip örten kişi ise, ziyana uğramıştır.(Şems 9-10)
Varın siz düşünün nefsini bilmeyen insanların akıbetini,
Şu anda yeryüzünde yaşayan insanların çoğu nefsini
ilâh edinmiş nefslerine tapmaktadırlar.
Diyeceksiniz nefsine tapıyor bu kişi ALLAH’a nasıl inansın?
İçinden gelen arzuya karşı gelemiyor inanmadığı için de Hz. ALLAH’tan yardım alamıyor.
Aklını kullanacak, düşünecek ki, bu zamana kadar nefsime uydum başım belâdan
kurtulmadı, bundan sonra dikkat etmeliyim nefsine uyanlardan uzak olmalıyım,
beni insan yaratan ALLAH’ın sevdiği imanlı kişilerle irtibat kurmalıyım.
Kişi yaratıcısınınım aradığı müddetçe bu yolda sebat ettikçe bir gün gelir Hz. ALLAH
ona kendisini bulacak bir vesile nasip eder.
Hadisi şerifinde Resulullah (s.a.v) Efendimiz buyuruyor.;
VALLAHi ben, vefatımdan sonra, ALLAH’a şirk koşmanızdan korkmuyorum,
Fakat nefslerinize uyacağınızdan korkuyorum. (Buhari 661)
Hz. ALLAH (c.c) cümle ümmeti Muhammedî nefslerini şeytana kaptıran kullarından
eylemesin. Zatına has kul, Peygamberi Muhammed Mustafa (s.a.v) Efendimize
ümmet etsin inşaALLAH.
Kalpteniman.
İnsan Dinlediği Manevi Sohbetten Haz Alması İçin Kalbinin Tertemiz Olması Lazım
Paslanmış demiri boyamanın bir faydası olmaz çünkü kısa zaman sonra demiri saran alttaki paslar kabarır ve sürülen boyayı kaldırır atar.
Evvela demiri saran paslar zımpara yapılır temizlenirse sürülen boya uzun zaman kalıcı olur.
Bakır bir kabın da içi tamamen temizlenmeden kalay yapılırsa kalay tutmaz. Ancak temizlendikten sonra yapılan kalay kalıcı olur.
Rutubet almış bir duvar da aynı, rutubetten kabarmış olan yerler kazınmazsa yapılan badana kısa zaman sonra kabarır ve dökülür çekilen zahmete yazık olur.
İnsan üzerinde düşündüğümüzde ise, vücudun herhangi bir yerinde çıban çıktığı zaman, o çıbanın kuruması için iltihapların temizlenmesi ondan sonra faydalı olduğu bilinen merhemin sürülmesi lazım ki, orada bulunan hastalık yok olsun.
Manevi hasta da öyle, manevi hastalıktan kurtulmak için de pişmanlık duymak ve devamlı tevbe edip kalbi saran şeytani vesveselerin vücudu terk etmesini sağlamak lazım.
Şeytani ve şehvani görüntüler kalbi ve gözleri istila etmiş ise o insan manevi sohbetlerden gerektiği gibi istifade edemez. Çünkü onun kalbi de aklı da başka yerde.
Ancak kalbini şeytani düşüncelerden, gözlerini şehvani görüntülerden, midesini haram yeme içmelerden koruduğu takdirde dinlediği ve okuduğu her manevi sohbetlerden gıdasını alır.
İşte, kendini koruyan maneviyatı kuvvetlenen bir insan da, gün gelir Hz. ALLAH’ın sevdasına tutulur.
Bu hale gelen insan yaptığı ibadetleri o yüceler yücesi sahibine yakıştıramaz hep eksik olarak görür ve her defasında daha iyisini yapmaya gayret eder.
Hz. ALLAH(c.c) cümlemizi bu manevi durumda olan kullarından eylesin.
ALLAH’ümme Salli Ala Seyyidina Ve Nebiyyina Muhammedin Ve Ala Ali Muhammed.
__
YALNIZ
Hz. ALLAH((c.c) )KORK Akl-ı selim sahibi ol. Aklını kullan. Yalancı olma. Hakikatin hilafını söyleme 'Ben İzzet ve Celal sahibi ALLAH’tan korkuyorum ‘diyorsun. Hâlbuki sen Onun gayrinden korkuyorsun. Cinden de, İnsandan da, Melekten de korkma. Gerek konuşan ve gerekse sükût eden canlıların hiçbirinden korkma. Dünya azabından da korkma, ahiret azabından da korkma. Sadece ve yalnız, azap ile azap edecek olan ALLAH’tan kork.
Kalpteniman.
İnsan Hayır İstiyormuşçasına Şer İster.( İsra 11)
Ayeti kerimede; İnsan hayır istiyormuşçasına şer ister ( İsra 11 )
Nefsini şeytana kaptıran insanlar makam ve mevki uğruna hayırlı iş yaptığını
zannederek şer işlerin başına gelmesine vesile olur da farkına varmaz.
Kalkınan devletimizi dış düşman çekemez yıkmak için fırsat Kollar bu
normal,
Hz. ALLAH (c.c) onlara o fırsatı ebedi olarak vermesin inşaALLAH.
Kürt kardeşlerimizi kullanıp devletimizi bölmek için Molotoflarla
mücadele edenlere de Hz. ALLAH o fırsatı ebedi olarak vermesin inşaALLAH.
Çünkü kürtlerle biz yıllardır birbirimize kız verdik kız aldık akraba
olduk gün geldi beraber sevindik gün geldi beraber ağladık.
Biz onları kardeşimiz olarak gördük ayrımız gayrımız yok
asker olduk beraber karavana yedik beraber nöbet tuttuk.
Yüzbaşımız kürttü subayımız kürttü assubayımız kürttü.
Onlar dışlansaydılar yüzbaşı binbaşı subay astsubay olabilirler miydi.?
Geçmiş yılların hükümetleri doğuda yaşayan kürt kardeşlerimizi ihmal
etmişler bu doğru,
Fakat son gelen iktidar AKP aynı hataya düşmedi doğu halkının kalkınması
için elinden geleni yapmadı mı?
Kürt kardeşlerimize ihmal edilen haklarını vermedi mi.?
Onların refah ve ferah içinde yaşamaları için mücadele göstermiyor mu ?
Bölücülük hayaline kapılanlara uyanların bu gerçeği görme zamanı ne Zaman
gelecek ve biz neyin peşindeyiz bu yaptığımız nankörlüktür diye ne zaman
haykıracaklar.
Türkiyede birlik beraberliği sağlamak için kendi geleceğini riske atan
başbakana ne zaman sahip çıkacaklar biz Türk halkı bekliyoruz sabırla
bekliyoruz umutla bekliyoruz.
Geçen günlerde bir sohbette bu konu tartışılıyordu biz bu durumdan bahsediyor
ilerisi için güzel şeyler söylüyorduk şehit haberlerinin gelmemesinden
ortalığın düzeldiğini birlik beraberlik kurulduğundan bahsediyorduk.
Bizi dinleyenlerden bir kişi sen hangi birlikten bahsediyorsun cemaatin
durumu meydanda, pkk şehire indi meclise girdi suni bir beraberlik
var her an her şey olabilir dağda ki pkk pusuda hazır bekliyor seçimlerde bak
gör ne namlar dökecekler bunlara iyilik yaramaz dikecen karşısına
askeri vuracan varsın şehit haberleri gelsin şehit olmak kötü bir şey mi?
Kötü bir şey olmasaydı Hz. ALLAH ve resulü emretmezdi deyince biz de
dedik ki zannettiğin gibi değil aklı selim kürt kardeşlerimiz her şeyin
farkındadır inşaALLAH oyuna gelmiyecekler demiştik.
YIKICILARA gelince;
Cemaat montaj kaset çalışmasıyla hükümeti devirmeye çalışıyor !
Onu fırsat bilen CHP de bu fırsatı değerlendirerek hükümeti yıkmaya
çalışıyor.
MHP de CHP ile ittifak kurarak seçmeninin gönlünü yıkıyor.
Peki bdp ye ne oluyor, kürt kardeşlerimizin hakları için muhalefetle
mücadele ederek onlara haklarını veren, kendisini meclise alan hükümeti
neden yıkmak istiyor anlayan var mı?
Burada Hz. ALLAH’ın emri İlahisi tecelli ediyor:
İnsan hayır istiyormuşçasına şer ister, ( İsra 11 )
Yahu sen bu hükümeti yıkarsan gelecek yeni hükümet sana Hayat hakkı tanır
mı ? aklınca hayır işlediğini zannediyorsun şer işlediğinin farkına varamıyorsun.
Her şey sil baştan olacak anlayamıyor musun o zaman görürsün.
Ey kahraman başbakanımız Türk halkı olarak sizden istirhamımız şudur.
Hz. ALLAH’a sığının ve Hakkın önünde eğilin: fakat halkın önünde dimdik durun
eğilmeyin.
Hele kürdistan hayali kuranların karşısında çelikten kale olun ve
şehit ailelerin hayır duasını alın.
Çünkü siz çok hayırlı özel yaratılmış imanlı ve merhametli insansınız.
Biliniz ki Hz. ALLAH (c.c) hakka bağlı, Devlet sınırlarına ve kullarına
sahip çıkan Devlet idarecilerinden yanadır.
Fakat merhametten maraz doğar.
İşte bdp ve icraatları yine molotoflar yine kışkırtmalar eski tas eski hamam.Hz. ALLAH (c.c) yar ve yardımcınız olsun inşaALLAH.
Hz. ALLAH (c.c) vücudunuza sıhhat afiyet ömrünüze bereket önünüze çıkan engelleri
aşmada da selâmet versin inşaALLAH .
Kalpteniman
İnsan Olabilmek İçin Nefsi Terbiye Etmek Lâzımdır.
Kimse kusuru bakmasın, nefsi terbiye görmemiş kişi insan suretinde hayvandır. Nedenini biraz sabrederseniz anlatacağım.
Geçen gün işim icabı çarşıya çıktım önümde birisi köpek gezdiriyordu.
Köpek hayvan olduğu için, daha evvel idrar dökülü yerlere gidip onları kokluyor nerede bir pislik görse oraya koşuyordu. Fakat sahibi onun ipini sıkı tutuyor onu gittiği yönden temiz
Tarafa çekiyordu. Köpek yine gitmek istiyor sahibi onu engelliyordu.
Biraz ileride ise gençlerin topluluğuna rastladım alkollüydüler. Genç bir kızla bir erkek yol ortasında birbirlerine hakaret içeren sözler söylüyorlardı. Genç kız fırsat bulsa onu tutmasalar karşısındaki genci öldürebilirdi. Ağzına gelen en ağır cümleleri, akla gelmeyecek sözleri sarf ediyordu.
Oradan hızla uzaklaştım kendi kendime düşündüm. Köpek hayvandır ipi ile kontrol altına alabilirsin fakat nefs azmış alkolü de almış. Bağlı ipi de yok bu tip insan hayvandan daha beter oluyor. Hem de akıllı hayvan, çünkü hayvanı iple yola çekersin fakat içindeki nefsi azan insanı nasıl yola çekeceksin?
Üstelik akıl ve nefs birlikte hareket ettiği için her bir çılgınlığı yapabilir. Alkolü veya esrarı da çekmiş irade diye bir şey kalmamış insan kılığında hayvan. Onun için diyoruz ki her insanın içinde her pisliğe gitmeye meyilli hayvan var bu hayvan hepimizin bildiği nefsimizdir.
Yabani hayvanların terbiye ile ne hale geldiğini sirklerde seyretmişizdir. Otur diyor oturuyor, kalk diyor kalkıyor. Hayvan terbiye olurda nefs terbiye olmaz mı? Biz de içimizdeki hayvanı kontrol altına almazsak, onu takva ipi ile bağlamazsak onun her dediğini yaparsak bizi nerede pis kokulu işler, var çeker oraya götürür.
Çünkü ruhumuzu onun ipine bağlamış olduğumuzdan ona uyum sağlamağa mecbur kalırız. İnsan suretinde hayvan oluruz. Olay bundan ibaret. Kıyas edin bu durumda olan insanları. Bu tip insanlar helali bırakıp harama koşarlar. Tıpkı ipini koparmış köpek gibi hep pis, necis işlere koşarlar içki, kumar, zina vs.
Fakat Hz. ALLAH’a inanan, nefsi tanıyan onu her zaman göz ve akıl kontrolünde tutan böyle yapar mı? Bu durumdaki kişi insandır nefsinin ipini eline almıştır. İnternette şehvetini azdırabilecek sitelerden uzak durur onlara gözünü ve gönlünü kapar.
Kumanda elinde zaten, daha evvel yazmıştım bilgisayarı besmeleyle açın çünkü bu makina ile imtihan olmaktasınız, şeytan tarafına basarsan belânı bulur bir sürü günaha girer imtihanı kaybetmiş hayvani sıfata bürünmüş olursun. Yaptığın ibadetleri boşa çıkarır boşa kürek çekersin yazık değil mi?
Hz. ALLAH(c.c) cümlemizi insan sıfatı ile yaşatsın insan sıfatı ile canımızı alsın.
Resulullah (s.a.v) Efendimiz ne buyurmuştu;
Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz.
Hz. ALLAH(c.c) nefsimizi mağlup Ruhumuzu galip getirsin insan olarak yaşatsın İnşaALLAH.
Kalpteniman.
İnsanın Öğrenmesi Gereken En Önemli Bilgi
Hakikati arayan muhterem kardeşim, seni selamete çıkaracak en lazım olan bilgi, seni ve kâinatı yaratan sonsuz kudret sahibi bir yaratıcı olduğunu, her an her olayı takip ettiğini, verdiği dünya hayatı sona erdiği zaman, eskittiği vücudunun yerine yeni beden ile yaratıp hesaba çekileceğini bilmendir. Bu bilgiye sahip isen imanlı birisin, ne olur imanını koru sakın şüpheye düşme.
Düşün ki, hiç yok iken insan olarak yaratıldın. İlk yapı maddenin su olduğunu biliyorsun mümkün olsaydı yaratılmazdan evvel sana sorsalardı. Bu sudan senin vücudun olacak. Sen yürüyecek, koşacaksın, yiyecek içeceksin inanır mıydın? Biraz şüpheli değil mi, fakat şimdi gözün ile görüyorsun ana rahmine giden sudan belirli bir zaman sonra fevkalade üstün vasıflara sahip insan dünyaya geliyor.
Anne karnında bebeğin oluşumunu bu günkü ilim tekniği ile seyreden imansız insanların böyle mucize karşısında ölümden sonra tekrar yaratılacaklarına inanmamaları ne kadar abes ve aptallıktır.
Biraz aklı olan düşünmeli ki, olmayan bir şeyi meydana getiren, o işin ustası olduğunu ispat etmiş olur. Gerektiği zaman o eserin daha mükemmelini de yapar.
Her hangi bir meslek dalında sanat sahibi birisi icat ettiği eserini sergilediği zaman o işin mucidi olduğunu ispat etmiş olur ve herkes ona inanır ki bu adam sanatının erbabıdır.
Bir otomobil fabrikası ki, Hz. ALLAH'ın verdiği akıl gücü ile madenlerin keşfedilmesi sonucu otomobil üretiyor sanatını tanıtmak için galerilerde teşhir ediyor belirli bir zaman sonra eskiyen modelin yerine yeni modelinin imalatına başlıyor.
Modelden düşen eskimiş otomobilleri ise prese verip sonra da yüksek hararetli sıcak ateşte eritiyorlar su haline gelen demiri yeniden imal edilecek olan otomobillere malzeme olarak hazırlıyorlar. Otomobil imalatı böyle devam ediyor.
Dikkat eder isek ilk yaratılışın başlangıcı her zaman su oluyor fabrikaları idare eden insanlar devamlı yeni model icat ediyorlar. Üretilen yeni model Mercedes otomobilini düşünün onu hayranlıkla seyreden insanlar o hissis ve duygusuz otomobile sahip olmak için ne kadar özeniyorlar.
Oysaki kendi vücut otomobilinin kıymetini ve değerini bir düşünse onun değerini bilse, otomobile verdiği değeri ona verse onu alkol, eroin sigara ile zehirlemese uzun yıllar onu gezdirir.
Hz. ALLAH ise yarattığı insan modelini erkek ve dişi olmak üzere tek model yaratıyor modelde değişiklik ancak ölümden sonra ahiret yaşamına uygun model olarak yaratıyor. Yaşam hayatı neyi gerektiriyor ise ahiret hayatının iklim ve şartlarına uygun vücutlar yaratıyor.
Onun şekil verirken modele de ihtiyacı yok. Ol dediği zaman emrettiği şey olmaya mahkûmdur. Şimdi imansız kâfire soruyoruz: Ölüme mahkûm olan insan hazır bulduğu akıl ile icat ettiği otomobiller eskiyince onları pres yapıp ateşte eriterek su haline getirdikten sonra yeniden otomobil yapmasını normal kabul ediyorsun da, fakat dünyayı güneşi ayı ve gezegenleri yaratan canlı varlıkları, bitkileri devamlı öldüren yenisini icat eden sonsuz sanat sahibi olan Hz. ALLAH'ın bütün canlıları öldükten sonra tekrar yeni insan biçimiyle yaratacağına neden şüphe ediyorsun?
Her şeyin özünü öğrenmek isteyen sen içinde taşıdığın şeytanın oyununa geldiğinin farkında değilsin. Onun için diyoruz ki, insanın öğrenmesi gereken en önemli bilgi, h. z. ALLAH tarafından yaratıldığını, bir gün öleceğini hesaba çekileceğini bilmesidir.
Hz. ALLAH (c.c) cümlemize kurtuluşumuza vesile olacak böyle faydalı bilgileri aklımıza koymayı cümlemize nasip etsin.
Ayeti kerimesinde buyuruyor ki,
EY İNSANLAR, EĞER ÖLDÜKTEN SONRA TEKRAR DİRİLMEKTEN ŞÜPHEDE İSENİZ, GERÇEK ŞU Kİ, BİZ SİZİ TOPRAKTAN, SONRA NUTFEDEN, SONRA PIHTILAŞMIŞ KANDAN, SONRA YAPISI BELLİ BİR ÇİĞNEM ETTEN YARATTIK Kİ, SİZE KUDRET VE HİKMETİMİZİ AÇIKÇA GÖSTERELİM. DİLEDİĞİMİZİ BELLİ BİR SÜRE ANNA KARNINDA TUTARIZ. SONRA ONU BEBEK OLARAK ÇIKARIRIZ DAHA SONRA DA, GÜÇLÜ KUVVETLİ BİR DURUMA GETİRİRİZ. (Hac/5) diğer bir ayeti kerimede ise, SONRA SİZ BUNUN ARKASINDAN HİÇ ŞÜPHESİZ ÖLECEKSİNİZ SONRA SİZ KIYAMET GÜNÜ MUHAKKAK DİRİLTİLECEKSİNİZ.(Müminin/16)
Diğer bir ayeti kerimede ise,
GÖRMÜYORLAR MI, GÖKLERİ VE YERİ YARATAN VE ONLARI YARATMAKTAN YORULMAYAN ALLAH ÖLÜLERİ DE DİRİLTMEYE KADİRDİR. Ahkaf 33.
Ey hakikati arayan insan, sende akıl cevherini seni yoktan var edeni bulmaya çevir onun kâinatta yarattığı eserlerini tefekkür edersen onun ne kadar sonsuz sanat ve ilim sahibi olduğunu görürsün.
Ünlü bir ressam, Hz. ALLAH’ın verdiği akıl ve el hüneri ile yaptığı resimleri halkın görmesi için sergi açar.
İmansız bir müşteri sergiyi gezerken resimleri yapan ressama övgüler yağdırır der ki, yaptığın resimlerini seyrederken mest oldum bu güne kadar böyle güzel yağlı boya tablo görmedim ve o ressamı birincilikle ödüllendirirler.
Ne gariptir ki, o ressamın yaptığı resimleri görüp hayran olan talihsiz insan üzerinde yaşadığı dünyanın hareket edebilen canlıların resimlerini yapan Hz. ALLAH’ın eserlerine kör bakıyor ve tabiat diye fazla ilgi göstermiyor.
Sen ey imanlı insan, Hz. ALLAH’ın dünya gezegeninde bulunan sanat eserlerini seyrederken kalp ve gönül gözü ile bak ve mest ol.
Bil ki, gördüğün her yaratılan canlı veya cansız varlıklarda Hz. ALLAH’ın sonsuz sanat gücü var.
Karanlık bir yaz gecesinde gökyüzünün yıldızlar ile kaplı ayın parlaklığının muhteşem güzelliğine daldın mı, o canlı eserleri, Hz. ALLAH’TAN başka kim yapabilir.
İçinde imanın var ise, şöyle dersin, yarattığı eserlerine en güzel şekil veren ALLAH’IN şanı ne yücedir.
Hakikaten sanatının sonu olmayan ezeli ve ebedi olan Hz. ALLAH’IMIZ övülmeye metih edilmeye en layık olandır.
Onun için, bize görmek için göz, tutmak için el, yürümek için ayak, bunları kullanmak için akıl verdi.
Onun verdiği bu eserleri ile onun yarattığı nimetlerini inkâr eden imansızlar cehennemi hak etmiyorlar mı, onun için herkes kendinden sorumlu biz kendimizi ve sevdiklerimizi imana kavuşturalım öğrenmek isteyenlere yardımcı olalım bilelim ki, herkes arayış içinde ruhu sahibini arıyor.
Onlara diyeceğiz ki, gezdirdiğin vücudunu hazır buldun, onun yaşamasını sağlayacak gıdaları hazır buldun hasta olunca şifa verecek bitkileri de hazır buldun, artık bu nimetlerin borcunu öde, ona ibadet yap ve daima şükret bil ki, bir gün gelecek sana verdiği bu nimetlerini bir bir alacak. Seni yeni beden ile diriltecek.
Onun için bizlere gökten yağmur yağdıran, insanları hayvanları bitkileri doyuran, bizlere eşler evlatlar veren sahibimize şükür ederek ibadet etmemiz gerekmez mi?
Ölümün hayatın sonu olmadığını, eskiyen vücudumuzun yerine daha güzelini yaratacağını söz veren rabbimize ibadet ve şükür etmemiz gerekmez mi?
Evet, aklını kullanan insana bu mesajlar yeter anlayan anlar anlamayan cehennemi boylar.
Ey insan seni yaratan rızıklandıran sahibine dön onun sevgisini kazanmaya bak, görüyorsun yaşadığın gün ve gecen sürat ile geçiyor hayalde kalıyor bundan sonra da ne kadar yaşarsan o süreler de hayal olarak hatırlanacak bedenin toprağa ruhun ise ahirete gidecek akıbetinin böyle olacağını bildiğin halde uyanamıyor tedbir almıyorsun. Hz. ALLAH ayeti kerimesinde buyuruyor ki,
SİZİ TOPRAKTAN YARATTIK ÖLÜMÜNÜZDEN SONRA YİNE ONA DÖNDÜRECEĞİZ VE SİZİ TEKRAR ORADAN ÇIKARACAĞIZ (Taha/55)
Şu bir gerçektir ki, akıllı insan beraberinde götüreceği mal için çalışır akılsız insan ise bırakacağı mal için çalışır.
Resulullah efendimiz buyuruyor ki, Hz. ALLAH (c.c)dünyayı yaratınca ona şöyle emretti,
EY DÜNYA, BENİ SEVENİN PEŞİNE KOŞ, SENİ SEVENİ PEŞİNE KOŞTUR.
İşte dünya bu emri aldı. Kim Hz. ALLAH’ı bırakıp dünyanın peşine koşarsa dünya onu peşine koşturuyor kim de, Hz. ALLAH’ın sevgisinin peşine koşuyor ise, dünya da onun peşine koşuyor.
Hz. ALLAH (c.c) Zatına gönül veren, dünyayı peşinden koşturan iyi kul olmamızı cümlemize nasip etsin âmin.
Vel hamdü lillahi rabbil âlemin.
ALLAH’ÜMME SALLİ ALA SEYYİDİNA MUHAMMEDİN ADEDE MAFİ İLMİLLAHİ SALATEN DAİMETEN BİDEVAMI MÜLKİLLAH.
Kalpteniman Üzgün Dede
İnsanını En Kıymetli Sermayesi Nedir?
İNSANIN EN KIYMETLİ SERMAYESİ ZAMANIDIR,
Hz. ALLAH (c.c) zaman üzerine yemin ederek Asr surei şerifinde şöyle buyuruyor.
ASRA YEMİN OLSUN Kİ, (Asr: 1)
Kâr ve zararlar iyilik ve kötülükler, sevinç ve üzüntüler, dostluk ve düşmanlıklar,
yakın ve uzaklıklar, her türlü hadiseler hep zaman içinde olmaktadır.
HZ. ALLAH’a göre zaman diye bir şey yoktur.
İnsanını ise ömrü en kıymetli sermayesidir.
Ne kazanacaksa onunla kazanacak, ne kaybedecekse onunla kaybedecektir.
Bir adam düşünün pazarda buz satıyor.
Sermayesi eriyen bu zavallıya acıyın, diye bağırıyor.
İşte çok hızlı geçen ömür sermayesi de tıpkı bir buz gibi eriyip gitmektedir.
Ecel yaklaşıyor ömür eksiliyor bir daha geri gelmiyor.
İnsan oğlu onu ahiret sermayesi olarak kullanmadığı yanlış yere harcadığı takdirde,
kârsız geçen bir zaman ömür sermayesinden harcanan bir ziyan ve bir hüsran oluyor.
Gerçek hüsran ahirette karşılaşılacak olan hüsrandır.
Zaman aslında en değerli bir nimettir.
Zamanı yaratan Hz. ALLAHtır.
Resulullah (s.a.v) Efendimiz Hadisi şeriflerinde;
Dehre (zamana) sövmeyiniz, çünkü dehr ALLAHtır buyurmuşlardır.
(Ahmet bin Hambel)
Akıllı odur ki dünya rızkı peşinde koştuğundan fazla
ahiret rızkı peşinde koşmalıdır.
Hatemi veli Hz.
Dostları ilə paylaş: |