Nefse Göre Çalışmak İbtilâdır
Yüksekokul okuyan bir öğrenciyi düşünün nefsini sıkıştırmasa onu dinleyip internete takılsa derslerini ihmal eder sınıfta kalır veya kendisine verilen işlere gitmezse maddi sıkıntıya uğrar. Çünkü ibtilâ demek nefsin istemediği demektir. Nefs çalışmak istemez ona göre çalışmak ibtilâdır. Nefs ibadet yapmak istemez ona göre ibadet külfettir sıkıntıdır.
Nefs hayvandır durmadan yemek içmek ve cinsi münasebetle vakit geçirmek ister. Çalışıp yorulmak ona göre ibtilâdır.
HZ. ALLAH(c.c) cümlemizi nefsin eline bırakmasın.
Kalpteniman
Nefsi Ölü Dervişler
Hz. ALLAH(c.c) Ayeti kerimesinde: “ Sen bir kere azmet biz yolları açarız.” buyuruyor.
Bir kişi nefsini düşman edinmedikçe onu emri altına almadıkça Hz. ALLAH’a ulaşamaz. Çünkü önünde Hz. ALLAH’ı inkâr eden kâfir var ve her an onu günaha sokmakta Hz. ALLAH'tan uzaklaştırmaktadır. Nefs öyle sinsi bir düşmandır ki kişinin yaptığı ibadetlere riya karıştırır, kendini üstün gösterir. Yapılan ibadetleri boşa çıkartır yapanı şirke düşürür.
İbadet yapan da ALLAH’a ibadet yaptığın zanneder nefsine ibadet yaptığının farkına varmaz. Bu tehlikeye düşmek istemeyen her yaptığı hayırlı işleri akıl süzgecinden geçirecek. Ben ALLAH için mi yapıyorum yoksa nefsim için mi? Nefs için ALLAH (c.c) için mi nasıl anlaşılır? Eğer insanlara güzel görünmek için yapıyorsa nefsani oluyor şirke düşüyor. Eğer Hz. ALLAH’ın rızası için ise Ruhani yapmış oluyor.
Bir kişi kendisinin nefsin idaresi altında olduğunu nasıl anlar? İbadetleri zorlukla yaptığı müddetçe, öfke ve kibir hali yaşadığı müddetçe nefsin idaresi altındadır.
Ey dervişlik yolunu hakir görüp aşağılayanlar, kibirli alim görünen cahiller. Güm güm atıp ahkâm kesiyorsunuz. Aracılık yapan mürşidi kâmilleri put onlara uyanları müşriklikle suçluyorsunuz. Hz. ALLAH’a ulaşmak o Yüceler Yücesi olan kâinatın sultanını kalbinde hissetmek için kalp odasını temizlemekle mücadele eden, nefsini düşman bilen her yaptığı ameli ruhu ile yapan, Hz. ALLAH’ın her emrine boynu bükük olan bu ruhları diri kişilerle uğraşmayın. Bir an evvel nefsinizi aklınız ile inceleyin onun emrinde mi hareket ediyorsunuz yoksa Hz. ALLAH’ın emrinde mi hareket ediyorsunuz?
Eğer nefsinizin idaresi altında olduğunuzu hissederseniz derhal tevbe istiğfara başlayıp Hz. ALLAH’a sığınınız. Azim ve gayret göstererek nefsinize düşman olunuz. Onun her isteğine muhalefet ediniz.
Nefsi ölü olalım Ruhu diri olalım ancak o zaman Hz. ALLAH bize şah damarından daha yakındır.
Kalpteniman.
Nefsi Ölü Dervişler
Hz. ALLAH(c.c) Ayeti kerimesinde: “ Sen bir kere azmet biz yolları açarız.” buyuruyor.
Bir kişi nefsini düşman edinmedikçe onu emri altına almadıkça Hz. ALLAH’a ulaşamaz. Çünkü önünde Hz. ALLAH’ı inkâr eden kâfir var ve her an onu günaha sokmakta Hz. ALLAH'tan uzaklaştırmaktadır. Nefs öyle sinsi bir düşmandır ki kişinin yaptığı ibadetlere riya karıştırır, kendini üstün gösterir. Yapılan ibadetleri boşa çıkartır yapanı şirke düşürür.
İbadet yapan da ALLAH’a ibadet yaptığın zanneder nefsine ibadet yaptığının farkına varmaz. Bu tehlikeye düşmek istemeyen her yaptığı hayırlı işleri akıl süzgecinden geçirecek. Ben ALLAH için mi yapıyorum yoksa nefsim için mi? Nefs için ALLAH (c.c) için mi nasıl anlaşılır? Eğer insanlara güzel görünmek için yapıyorsa nefsani oluyor şirke düşüyor. Eğer Hz. ALLAH’ın rızası için ise Ruhani yapmış oluyor.
Bir kişi kendisinin nefsin idaresi altında olduğunu nasıl anlar? İbadetleri zorlukla yaptığı müddetçe, öfke ve kibir hali yaşadığı müddetçe nefsin idaresi altındadır.
Ey dervişlik yolunu hakir görüp aşağılayanlar, kibirli alim görünen cahiller. Güm güm atıp ahkâm kesiyorsunuz. Aracılık yapan mürşidi kâmilleri put onlara uyanları müşriklikle suçluyorsunuz. Hz. ALLAH’a ulaşmak o Yüceler Yücesi olan kâinatın sultanını kalbinde hissetmek için kalp odasını temizlemekle mücadele eden, nefsini düşman bilen her yaptığı ameli ruhu ile yapan, Hz. ALLAH’ın her emrine boynu bükük olan bu ruhları diri kişilerle uğraşmayın. Bir an evvel nefsinizi aklınız ile inceleyin onun emrinde mi hareket ediyorsunuz yoksa Hz. ALLAH’ın emrinde mi hareket ediyorsunuz?
Eğer nefsinizin idaresi altında olduğunuzu hissederseniz derhal tevbe istiğfara başlayıp Hz. ALLAH’a sığınınız. Azim ve gayret göstererek nefsinize düşman olunuz. Onun her isteğine muhalefet ediniz.
Nefsi ölü olalım Ruhu diri olalım ancak o zaman Hz. ALLAH bize şah damarından daha yakındır.
Kalpteniman.
Nefsinden Evvel
Nefsinin dediğini yapmadan evvel Hz. ALLAH’ın emrini yap.
Kim Hz. ALLAH’ı nefsinin önüne geçirir Hz. ALLAH’ı anarsa,
Hz. ALLAH da o kulunu öne geçirir ve anar.
Hz. ALLAH’a dua ettiğin zaman ALLAH (c.c) den duanın kabulünü iste.
Çünkü O kendisinden icabet istemeyenlerin duasına icabet etmez.
Eğer icabet etmeden dua ederse, Bu dua kabule şayan değildir boşa gider.
Hz. ALLAH (c.c) Zatının icabet edeceği duaları yapmamızı nasip etsin İnşaALLAH.
Maraba hazretleri. NEFSİNDEN EVVEL
Nefsinin dediğini yapmadan evvel Hz. ALLAH’ın emrini yap.
Kim Hz. ALLAH’ı nefsinin önüne geçirir Hz. ALLAH’ı anarsa,
Hz. ALLAH da o kulunu öne geçirir ve anar.
Hz. ALLAH’a dua ettiğin zaman ALLAH (c.c) den duanın kabulünü iste.
Çünkü O kendisinden icabet istemeyenlerin duasına icabet etmez.
Eğer icabet etmeden dua ederse, Bu dua kabule şayan değildir boşa gider.
Hz. ALLAH (c.c) Zatının icabet edeceği duaları yapmamızı nasip etsin İnşaALLAH.
M.arabi hazretleri.
Nefsine Bağlı, Dünyaya Bağlı
Hz. ALLAH (c.c) Ayeti kerimede:
O kimseler ki, onlar gaybe inanırlar ve beş vakit namazı
gereği üzere kılarlar.
Onlara verdiğimiz rızıktan harcarlar yedirirler.(Bakara -2)
Diliyle ve kalbiyle iman ederek ibadet yapanlara ne mutlu.
Çok kişiler ben inanıyorum der fakat biraz deştiğin zaman
sözde iman ettiği özde iman etmediği meydana çıkar.
Bu kişiler hem etrafını hem kendini kandırır.
Bunların peşinden gidenler de inandıklarını zannederler.
Ve dünyada yaşayanların çoğu böyle yaşıyor.
Çünkü görünmeyene inanmak kalpten iman etmek herkesin
başarabileceği bir şey değildir.
Ne mutlu kalpten iman edene.
Ne yazık ki imanı dilde kalana.
Akıllı insan ne yapıp yapmalı kalpten iman etmenin yolunu bulmalıdır.
Çok iman ettiğini söyleyen ahkam kesen imamlar gelmiş geçmiş
ciltler dolusu eserler yazmışlar fakat ölen kişinin ki,
bu peygamber dahi olsa onun hiç bir hükmü kalmadığını ruhu bedenden
ayrıldıktan sonra hükümsüz olduğunu söylüyorlar.
Kafirler de böyle inanıyorlar onlara sözümüz yok.
Fakat müslüman görünen insanın böyle söylemesi böyle inanması
kafaları karıştırıyor.
O zaman şöyle diyebiliriz bunlar gayba tam iman etmemişlerdir
Adam kalkıp şehitler peygamberler evliyalar öldükten sonra
artık hiç bir şeye faydaları olamaz diyorsa bu kişi görünmeyenin
gücünü inkar ediyor demektir.
Kökü Hz. ALLAH’a dayandığı için haberi olmadan dinden çıkar.
Hz. ALLAH (c.c) Ayeti kerimesinde:
Sakın ALLAH’u Teâlanın yolunda mücadele edenleri ölüler saymayınız.
Doğrusu onlar Rableri katında diridirler. ( Ali-İmran 169)
Buyurduğu için inkar eden dinden çıkar.
Neden,? Haşa Hz. ALLAH’ı yalancı çıkardığı için.
Bunlar nefslerinin esiri insanlardır gördüklerine inanırlar.
İnanan suretinde görünen münafık Müslümanlardır.
İnsan fıtratı itibari ile nefsi var gözle gördüğüne inanır kulakla
duyduğuna inanır gözünün görmediğine kesinlikle inanmaz.
İman ise gayba görünmeyene inanmaktır.
Hz. ALLAH (c.c) gayba inananları iman etmiş sayıyor inkar edeni
imansız kabul ediyor.
Nasıl olsa da nefs iman etse, kalpten iman husule gelse.
Bu gerçeğin husule gelmesi için nefsin teslim bayrağını çekmesi lazımdır.
Nefsin teslim bayrağını çekmesi ise onu ibadetle ve zikrullah ile baskı altına
almakla aç bırakmakla mümkündür başka çaresi yoktur.
Bir alim ki nefsine bağlı ise o ne anlatırsa anlatsın dilden anlatır.
Ancak nefs tezkiyesi yapan evliyaların anlattıkları doğrudur.
Çünkü onlar Peygamber Efendimizin nefsini müslüman ettiği
gibi nefslerini müslüman yapmışlardır.
Geçmiş evliyaullahın hayatlarını incelediğimizde, nefslerinin iman etmesi
için az yemişler az uyumuşlar ve yalnızlığa çekilmişler.
Çünkü Hz. ALLAH (c.c) hadisi kudside, Açlığa devam et beni bulursun
İnsanlardan uzaklaş bana kavuşursun buyuruyor.
Yani nefsine bağlı insan dünyaya bağlı,
Nefsini esir alan ALLAH’a bağlı.
Başka yol vermemiş Hz. ALLAH.
İmanın şartı görünmeyene inanmaktır nefs ise hep dünyayı görüyor
nasıl görünmeyene inansın.
Nefsin hükmü altında kalan akıl da görünmeyene inanmaz.
İmanın özü ise gayba inanmaktır.
Kim ki görünmeyene inanmıyorsa o iman etmemiştir.
İşte o tip insanlar dil ile inandık derler kendi kendilerini kandırırlar.
Hz. ALLAH (c.c) cümle ümmeti muhammede kalpten iman etmeyi
nasip etsin inşaALLAH. Amin...
Kalpteniman.
Nefsine Bağlı, Dünyaya Bağlı
Hz. ALLAH (c.c) Ayeti kerimede:
O kimseler ki, onlar gaybe inanırlar ve beş vakit namazı
gereği üzere kılarlar.
Onlara verdiğimiz rızıktan harcarlar yedirirler.(Bakara -2)
Diliyle ve kalbiyle iman ederek ibadet yapanlara ne mutlu.
Çok kişiler ben inanıyorum der fakat biraz deştiğin zaman
sözde iman ettiği özde iman etmediği meydana çıkar.
Bu kişiler hem etrafını hem kendini kandırır.
Bunların peşinden gidenler de inandıklarını zannederler.
Ve dünyada yaşayanların çoğu böyle yaşıyor.
Çünkü görünmeyene inanmak kalpten iman etmek herkesin
başarabileceği bir şey değildir.
Ne mutlu kalpten iman edene.
Ne yazık ki imanı dilde kalana.
Akıllı insan ne yapıp yapmalı kalpten iman etmenin yolunu bulmalıdır.
Çok iman ettiğini söyleyen ahkam kesen imamlar gelmiş geçmiş
ciltler dolusu eserler yazmışlar fakat ölen kişinin ki,
bu peygamber dahi olsa onun hiç bir hükmü kalmadığını ruhu bedenden
ayrıldıktan sonra hükümsüz olduğunu söylüyorlar.
Kafirler de böyle inanıyorlar onlara sözümüz yok.
Fakat müslüman görünen insanın böyle söylemesi böyle inanması
kafaları karıştırıyor.
O zaman şöyle diyebiliriz bunlar gayba tam iman etmemişlerdir
Adam kalkıp şehitler peygamberler evliyalar öldükten sonra
artık hiç bir şeye faydaları olamaz diyorsa bu kişi görünmeyenin
gücünü inkar ediyor demektir.
Kökü Hz. ALLAH’a dayandığı için haberi olmadan dinden çıkar.
Hz. ALLAH (c.c) Ayeti kerimesinde:
Sakın ALLAH’u Teâlanın yolunda mücadele edenleri ölüler saymayınız.
Doğrusu onlar Rableri katında diridirler. ( Ali-İmran 169)
Buyurduğu için inkar eden dinden çıkar.
Neden,? Haşa Hz. ALLAH’ı yalancı çıkardığı için.
Bunlar nefslerinin esiri insanlardır gördüklerine inanırlar.
İnanan suretinde görünen münafık Müslümanlardır.
İnsan fıtratı itibari ile nefsi var gözle gördüğüne inanır kulakla
duyduğuna inanır gözünün görmediğine kesinlikle inanmaz.
İman ise gayba görünmeyene inanmaktır.
Hz. ALLAH (c.c) gayba inananları iman etmiş sayıyor inkar edeni
imansız kabul ediyor.
Nasıl olsa da nefs iman etse, kalpten iman husule gelse.
Bu gerçeğin husule gelmesi için nefsin teslim bayrağını çekmesi lazımdır.
Nefsin teslim bayrağını çekmesi ise onu ibadetle ve zikrullah ile baskı altına
almakla aç bırakmakla mümkündür başka çaresi yoktur.
Bir alim ki nefsine bağlı ise o ne anlatırsa anlatsın dilden anlatır.
Ancak nefs tezkiyesi yapan evliyaların anlattıkları doğrudur.
Çünkü onlar Peygamber Efendimizin nefsini müslüman ettiği
gibi nefslerini müslüman yapmışlardır.
Geçmiş evliyaullahın hayatlarını incelediğimizde, nefslerinin iman etmesi
için az yemişler az uyumuşlar ve yalnızlığa çekilmişler.
Çünkü Hz. ALLAH (c.c) hadisi kudside, Açlığa devam et beni bulursun
İnsanlardan uzaklaş bana kavuşursun buyuruyor.
Yani nefsine bağlı insan dünyaya bağlı,
Nefsini esir alan ALLAH’a bağlı.
Başka yol vermemiş Hz. ALLAH.
İmanın şartı görünmeyene inanmaktır nefs ise hep dünyayı görüyor
nasıl görünmeyene inansın.
Nefsin hükmü altında kalan akıl da görünmeyene inanmaz.
İmanın özü ise gayba inanmaktır.
Kim ki görünmeyene inanmıyorsa o iman etmemiştir.
İşte o tip insanlar dil ile inandık derler kendi kendilerini kandırırlar.
Hz. ALLAH (c.c) cümle ümmeti muhammede kalpten iman etmeyi
nasip etsin inşaALLAH. Amin...
Kalpteniman.
Nefsine Uyup Tasavvuf Ehlini Saptıranlar
Sapık imamlar yüzünden hak ve hakikati bulmuş gece gündüz Hz. ALLAH’ı tesbih eden insanların kalplerine şirk korkusunu sokan evliya düşmanları.
Hz. ALLAH’ın birliğini gece gündüz tesbih ederek şeriatın her emrini seve seve kabullenen Peygamber (s.a.v). Efendimizin yaptığı nafile ibadetlerini yapan bu insanlara düşman olan şeytan bazı insanların içine girerek zikir ehlini rahatsız ederek bu rahmet ve huzur yolundan alıkoymak istiyor. Bu oyunlara gelmeyin Hz. ALLAH’ın veli kullarının yolundan ayrılmayın.
Tasavvuf düşmanına şunu soruyoruz: Müşriklikle suçladığın zikir ehlinin Hz. ALLAH’a yaptığı ibadetleri yapabiliyor musun?
Yoksa nefsine uyup yalnız farzlar ile mi yetiniyorsun. Sana kendi nefsini muhakemeye davet ediyorum. Hz. ALLAH’ı çok seven Ona kulluğunda cimri olmaz. Ona yalnız farzlar ile yetinmez. Şeytan sizden razı fakat zikir ehlinden razı olamaz. Çünkü Kamil mürşide teslim olanın şeytanla irtibatı kesilir. Şeytan onun kalbine girmek için adeta o kişiye yalvarır. Bu hali yaşayan var fakat sen nerden bileceksin ey evliya düşmanı?
Hep yazıyoruz senin kuş beynin bir türlü almıyor. Hadiseyi yaşayan bilir. Yaşamayan yaşayanı kıskanır ona düşman bile olur.
Sen şeytanın düşman olduğu ALLAH dostlarına şeytanla birlik olmuş şeytana hizmet ediyorsun. Mürşidimizin bize duyurduğu HZ. ALLAH’ın emirlerden biri de: Rabbinin adını zikret ve her şeyi bırakıp yalnız O'na yönel. (Müzemmil/8) Bir olan ALLAH’a canı gönülden kulluk yapan bu güzel insanlara Müşrik diyenler bir gün gelecek bunun hesabını vereceklerdir.
Kalpteniman
Nefsini Öldürüp Diriltenler
Hazreti ALLAH’a sonsuz şükürler olsun bize umre ibadetini yapmayı nasip etti.
Sağlıkla gittik sağlıkla döndük elhamdülillah.
Şu var ki inşaALLAH vazifemizi layıkı vechile yapmışızdır.
Çünkü turistik seyahat gibi yaşayanları gördük
Şartlar belli orada nefsani işlerden uzak durma şartı var.
İnsanlara eziyet etmemek var.
Fakat gerek mekkei mükerremede gerek Ravzaımutahharada insanların
acımasızca birbirlerini çiğnediklerini gördük.
bu nasıl ibadet o mübarek yerlerde böyle zulüm yapılır mı ?.
Gidenler bilirler adam Hacer il Esvet’i öptüğünü övünerek anlatıyor.
Ona diyoruz ki öperken insanları çiğnediysen sevap işleyeyim derken
günaha girmişsindir.
Yeşil halılıların üzerinde namaz kılmak çok faziletlidir kılmak istedim fakat canımı
zor kurtardım.
Ezilmekten hazreti ALLAH kurtardı.
Ertesi gece manada azgın hacı kardeşlerimizi seyrediyorum nefslerini
öldürüyorlar çukura atıyorlar.
Sonra çukura attıkları nefslerini dirilterek kucaklıyorlar.
Yani doldur boşalt yapıyorlar.
Hazreti ALLAH (c.c) cümlemizi şeytanın ve ona uyan nefsin şerrinden
muhafaza etsin inşaALLAH.
Nerdeyim ?
Caferi Sadık radyALLAH’u anh hazretlerine bazı sorular sordular ve
Zatı alileri de suallere şöyle cevap verdiler.
Bir insan nasıl veli olur?
Doğarken veli olarak doğar.
Peki veli olarak doğmadı?
İlim irfan sahibi ola.
İlim irfan da yok?
Duyan Kulak ola.
O da yok?
Gören göz ola.
O da yok?
Ölmesi gerek o Zaman buyurdular.
İnsanın şöyle bir düşünmesi lâzım,
Neredeyim diye ...
O yok, bu yok fakat ölüm var ölüme mahkûm
olduğunu bilirse yine de bilgisi var demektir.
İtimat edin hep ağlanacak durumdayız,
Çünkü sonumuzu bilmiyoruz.
Hep ağlanacak durumdayız.
Resulullah (s.a.v) Efendimiz:
Eğer siz benim bildiklerimi bilmiş olsaydınız,
az güler çok ağlardınız. buyuruyorlar. ( Buhari )
Bilmediğimiz için ağlamıyoruz bilsek çok ağlarız.
ALLAH’ım bizi çok şükreden, çok zikreden, çok fikreden
kullarından etsin de nankörlerden etmesin.
Çok zikretmekten muradımız irtibatımız Onunla olsun.
Olur ki beğenecek bir halimizi görür de bizi veliler sınıfına alır.
Onunla olalım Onunla ölelim inşaALLAH.
Ömer öngüt
Efendi Hz.
Neden Doğruyu Duymak, Doğru Olmak Zor Oluyor.
Hazreti ALLAH (c.c) Ayeti kerimesinde;
Emrolunduğun gibi dosdoğru ol buyuruyor. ( Hud-112 )
Resulullah (s.a.v) Efendimiz;
Doğruluk iyiliğe götürür, iyilik de cennete götürür buyuruyor. ( Buhari )
Hazreti ALLAH’a inanmayan kuldan utanmayan kişilerin durumu yaptıkları
icraatları ile aşikârdır görülüyor biliniyor.
Fakat hazreti ALLAH’a inandığını söyleyen ve etrafına o hali sergileyen insanları
islâm kisvesi altında aldatan öyle kişiler var ki maalesef etrafı onlar doldurmuşlardır.
Sakal bırakır namaz kılar umreye gider dış görünüşü budur.
İç alemi ise başkadır kendine çevre edinmek dünya menfaati temin etmek
Bu şeytani düşünceli insanlar her zaman vardır.
En tehlikelileri devlet içine sızanlar devlet malı deniz yemeyen domuz diyenlerdir.
Fakat hazreti ALLAH öyle bir ALLAHtır ki gün gelir onların masum görünen maskelerini
düşürür gerçek şeytani yüzlerini meydana çıkarır onları rezil rüsva eder.
Etrafta ise bu tipler kol geziyor bulunduğumuz muhitte ahlakı bozuk biri vardı.
Bu kişi bir anda sakal bıraktı namaza başladı aramıza katıldı fakat her nedense bu
kişiye içimiz ısınmıyordu fakat tevbe etmiş ALLAH yoluna girmiş diye düşünmeye gayret
ediyorken kısa zaman sonra onun birini öldürdüğünü cesedi sakladığını polisin cesedi
bulduğunu onu tutukladığını duyunca şok olmuş çok üzülmüştük.
Bunu ne için yazıyoruz, hazreti ALLAH dosdoğru ol buyuruyor o ise doğru olmuyor başına
belâları sarıyor.
Kendisine emanet edilen vücudunu haram lokmalarla dolduran kişilerden imanları da
alındığı için dünya ve ahirette felâkete çarptırılırlar.
Hele devlet kadrolarında çalışanlar kendilerine emanet edilen insan haklarına ihanet ettikleri
zaman vay onların vahim hallerine.
Hazreti ALLAH (c.c) cümlemizi doğruluktan ayırmasın inşaALLAH.
Kalpteniman.
Nice Yüzler Vardır Ki O Gün Işıl Işıl Parlar Rablerine Bakarlar.
Hazreti ALLAH (c.c) Ayeti kerimesinde;
Nice yüzler vardır ki o gün ışıl ışıl parlar
Rablerine bakarlar.( Kıyamet-22,23) buyuruyor.
Resulullah (s.a.v) Efendimiz ise hadisi şeriflerinde;
Siz şu ayı gördüğünüz gibi, Rabbinizi de böyle perdesiz
göreceksiniz ve O'nu görme hususunda üst üste sıkışıp
birbirinizin üzerine yığılmayacaksınız.(Müslim-633)
Diğer bir hadisi şerifte ise Resulullah (s.a.v) Efendimiz;
Cennetlikler cennete girdiği zaman hazreti ALLAH (c.c)
cennetliklere hitaben şöyle buyuracak.
Bir şey istiyorsanız söyleyin, onu da vereyim buyurur.
Onlar da Ey ALLAH’ımız sen bizim yüzlerimizi ak etmedin mi?
Sen bizi cennete koymadın mı?
Sen bizi cehennemden kurtarmadın mı? derler.
Bunun üzerine hazreti ALLAH (c.c) hicabı kaldırır, artık onlara
Rablerine bakmaktan daha sevimli bir şey verilmiş olmayacaktır.(Müslim)
Hazreti ALLAH (c.c) diğer bir Ayetirimesinde;
Güzel amelde bulunanlara daha güzel mükâfat,
bir de ziyade vardır. (Yunus-26)
Ayeti kerimede geçen ziyade Cemalullahtır,
hazreti ALLAH’ın cemalini seyretme lütfudur.
Hazreti ALLAH (c.c) O'na inanan cümle müminlere
cümlemize bu şerefe mazhar olmamızı nasip etsin inşaALLAH.
Amin Vel hamdülillahi Rabbil Alemin.
Kalpteniman
Nimetlerin Hesabı
Hz. ALLAH (c.c) Ayeti kerimesinde:
Nihayet o gün dünyada kazanıp harcadığınız
nimetlerden hesaba çekileceksiniz. (Tekâsür 8 )
Büyük nimetlerden sual olunacağı gibi, en küçük
nimetlerden dahi sual olunacaktır.
Emniyet ve asayişten,
Sıhhat ve afiyetten,
Mevki ve servetten,
İkbal ve itibardan,
Yenilen içilen giyilen şeylerden,
Koyu gölgeden soğuk Sudan muhasebeye
tutulacaklardır.
O nimetleri nereden aldıkları nereye harcadıkları,
Helâlinden kazanıp helâlinden mi harcadıkları,
Şükrünü yapıp yapmadıkları bir bir sorulacaktır.
Resulullah (s.a.v) Efendimiz iki arkadaşı ile
Ebu Eyyüp El Ensari (radyALLAH’ü anh'ın) evine gitmişlerdi.
Onlara hem tazesinden hem kurusundan hurma ikram etti.
Ayrıca bir oğlak keserek pişirdi ve önlerine koydu.
Resulullah (s.a.v) Efendimiz bu ikramı görünce,
Ekmek et kuru ve taze hurma, diyerek mübarek gözleri yaşardı.
Daha sonra şöyle buyurdu;
Nefsin Kudret elinde bulunan ALLAH’a yemin ederim ki,
İşte bunlar kendilerinden hesaba çekileceğiniz olan nimetlerdir.
(İbn-i hibban)
Diğer bir hadisi şeriflerinde ise:
Sizden her kim kendi evinde ve yurdunda emniyette,
vücudu afiyette olarak sabaha çıkarsa ve yanında günlük
yiyeceği bulunursa, sanki dünya ona bütünüyle ayrılıp verilmiş
gibi olur.( Tirmizi )
HZ. ALLAH (c.c) cümlemizi hesabı zor olanlardan eylemesin.
Ömer ÖngütEfendi Hz.
Niyeti Bozuk Olanın Kimseye Faydası Olmaz.
Niyeti bozuk olanın her işi bozuktur o kişinin ne kendine ne etrafına faydası olmaz.
Niyeti bozuk olan bencildir egoisttir herkesin eksiğini arar kusurunu teşhir eder ve bu işten
galip ayrılırsa çok mutlu olur çünkü kendi üstün gelmiştir nefsi rahata kavuşmuştur.
Niyeti halis olan ise hem kendisini nurlandırır hem etrafa nur saçar çünkü onun gayesi
ALLAH’ın rızasıdır her hareketinin içinde Hz. ALLAH’ın rızası yatar.
Yaptığı irşadı gönülleri incitmeden yapar benim dediğim kesinlikle en doğrudur demez.
SİZE İLİMDEN ANCAK AZ BİR ŞEY VERİLDİ isra ayetini hep aklında tutar kimseyi küçük görmez.
Kim alimim derse bilsin ki o cahildir: hadisi şerifi de beynine kazımıştır.
Bu nedenlerle herkesi hoş kendini boş görür başkalarının kusurunu değil kendi kusurunu görür.
Acaba ne yapsam en iyi amel hangisidir der hep iyi amel peşinde koşar.
Yaptığı ibadetlerin hiç birisini sahibine yakıştırmaz her zaman daha iyisini yapmaya çalışır.
Bazan gafletle yaptığını gördüğü ibadetlerine tevbe eder ve tekrar kılar.
Hasani Basri hazretleri niyet üzerine çok dururdu soruldu ki:
Bu niyet nedir ki hep niyetinizi düzeltin kalbinizi ıslah edin diyorsunuz?
Şöyle cevap verdi,
Ebedi ve sonsuz cenneti şu birkaç günlük amelinizle mi kazanacağınızı sanıyorsunuz?
Belki o sonsuz cenneti amelinize eklediğiniz iyi niyet ve ihlasınızla kazanabilirsiniz.
Niyetinizi düzeltmedikten sonra amelinizi makbul kılamazsınız.
Siz niyetinize nefsani maksatları katmayın yalnız Hz. ALLAH’ın rızasını gaye edinin
buyurmuş.
Hz. ALLAH (c.c) cümlemizi halis niyetle kendisinin beğeneceği ameller yapmayı cümlemize
nasip etsin inşaALLAH.
Kalpteniman.
Dostları ilə paylaş: |