Dokunma kalbime, zirâ ki incedir, kırılır
O tıpkı mabede benzer, önünde hıçkırılır
ne güzel bir sözdür. Ne hoş bir şarkıdır.
Her gönül bir mâbedtir. Oraya kirli ve teessürlü olarak girilmez, namaz kılarken de yüzümüz kıbleye karşı ruhumuz da gönlümüzde olmalıdır. Hazreti Mûsâ’ya bile (ayağındaki nalınları çıkar, o zaman beni görürsün) diye emir gelmiştir. Bu, sûret ve mânâ temizliğini emreden bir ihtardır.
Hz. Mevlânâ’nın, meclisimize gelenler dilenci iseler bay olurlar. Bay iseler sultan olurlar, demesi ne güzeldir. Hepimiz hak ve hakikat ilminin dilencileriyiz. Bundan müstağni olanlar nasıl insandırlar bilemem.
Gönül radyosuna hepimiz sahibiz, hangi tarafı istersek orayı dinleyebiliriz. Çeşid çeşid verici istasyonlar vardır.
Muhterem kardeşlerim, Hakkın gönülden gönüle olan radyosunu arayın, bulun, o da daimâ neşriyat yapmaktadır. Bu neşriyât namaz vakitlerinde, oruçlu zamanlarımızda, mahzun olduğumuz vakitler daha net ses verirler.
Mısri Niyâzi hazretleri nasihatlerine de kulak vermek yerinde olur.
Dostları ilə paylaş: |