Kendinizin ve beyninizin farkında olun!
Vücudun bütün hareketlerini denetleyen muazzam bir organdır beyin. Hangi hareketin yapılması gerektiğine bir anda karar verir. İnsanlara düşünme, konuşma, sözcükleri ayırt etme ve sorunlara çözüm olanağı sağlar yani duygusal, bilişsel ve duyusal tüm fonksiyonlarını yönetip hayata egemen olmalarını sağlayan organ beyindir. Alınan oksijenin yüzde 25’i beyine gider. Gıdaların % 20′sini beyin kullanır. Vücuttaki kanın % 15′i beyin tarafından kullanılır. Hiçbir hayvanın beyni insan beyni kadar gelişmiş değildir. İnsanı diğer hayvanlardan ayıran en önemli özelliği beynidir. Hiç durmadan çalışan beynin dakikada yüz bin kelimeyi anlama kapasitesi vardır, ancak gözümüz bu kadar bilgiyi yani ortalama 400 sayfalık bu bilgiyi beynimize gönderemez.
Beyinde iki farklı doku çeşidi mevcuttur, gri madde ve beyaz madde. Gri madde, sinir hücrelerinden oluşur. Araştırmalar, gri madde yoğunluğu ile zeka arasında ve bilhassa özellikle dil, hafıza ve dikkat alanlarında bir bağlantı olduğunu göstermektedir. Gri madde, zihin hesaplamalarının yapıldığı ve hafızanın depolandığı yerdir. Beyin gücümüzün artması için gri maddeninde yoğunluğunun artması gerekir. Bunun içinde fiziksel ve zihinsel aktivitemizi yüksek tutan ortamlarda ve şartlarda yaşamak yüksek fayda sağlar.
Beynimizin kapasitesini, gri maddenin yoğunluğunu arttırmak için neler yapabileceğimize bir göz atalım.
1. Sürekli yapmanız gereken işlerin sıralamasını ve yerlerini belirli aralıklarla değiştirin. Mesala dişlerinizi hep sağ elinizle fırçalıyorsanız, ara ara sol elinizi kullanın.
2. Sık bulmaca çözmek, bilhassa sudoku beynin çalışma performansını arttırabilir. Satranç ve puzzle yapımı gibi aktiviteler zihinsel egzersizdir ve çok faydalıdır. Zihni geliştirici eğlenceli oyunlar oynamak ya da bir hobiyle uğraşmak, kısacası sizi dinlendiren ve eğlendiren bir şeyler yapmak beyninizin daha iyi biçimde düşünmesine yardımcı olacaktır. Beynin çalıştırılması sürekli yeni nöron bağlantıları geliştirilmesine yol açar.
4. Kan şekerini sabit ve yüksek tutmak, beynin tam kapasiteli çalışmasını sağlar. Beyin, hızlı şokları sevmez. Bununla birlikte, şekerden kaçının. Karbonhidratlar genellikle beyninizin bulanıklaşmasına yol açar. Çünkü şeker aldığınızda onu karşılamak için kana insülin salgılanır. Eğer önemli bir zihinsel iş yapacaksanız hemen öncesinde makarna, şeker, beyaz ekmek ve patates cipsi gibi şeylerden sakının.
5. Gözleriniz kapalı duş almayı deneyin. Sabununuzu, şampuanınızı el yordamıyla bularak, dokunma duyunuzunu geliştirin. Veya aracınıza bindiğinizde hareket etmeden önce kontağın, radyonun, el freninin yerlerini eliniz yardımıyla bulmayı deneyin.
6. Estetik algınızın ve görselliğinizin gelişmesi için sık sık fotoğraflara veya etrafınızdaki manzara görüntülerine bakın.
7. Öğle yemeklerine her zaman aynı saatte bir rutin iş gibi gitmemeyi deneyin. Size ayrılmış zaman diliminin farklı aralıklarında yemeye vakit ayırın. Eğer imkanınız varsa hep aynı masa ve sandalyeye oturmayın.
8. Başınızı sık sık gökyüzüne çevirip gündüzse bulutların hareket etmesini izleyin, geceyse yıldızları bir noktayı başlangıç alarak saymayı deneyin. Sık ağaçlı bir ormandaysanız ağaçları gözlerinizle sayın.
9. Yeni insanlar tanımaya, onlarla dostluk kurmaya, yeni yerler keşfetmeye çalışın. Yeniye her daim yer açın. Yeni şeyler öğrenin. Bu beyne egzersiz yaptırmanın bir başka yoludur. Yeni bir şey öğrendiğinizde beyniniz buna uyum sağlamak için yepyeni bağlantılar geliştirmek zorunda kalır.
10. Gülmeyi sevin ve gülün Güldüğünüzde salgılanan endorfin sayesinde stres düzeyiniz azalır ve bu da beyin için uzun vadede oldukça yararlıdır. Gülerken şarkılarda söyleyin. Şarkı söylemek, sağ beyinle temasa geçmenizi ve onu çalıştırmanızı sağlar.
11. Gün içerisinde yetişkin bir insanın beyninden 60 bin ile 80 bin arası düşünce geçer. Bu düşünceler ne hakkındaysa, hayatınız da ona göre şekillenir. Bu nedenle düşüncelerinizin olumlu yönde olmasın dikkat edin.
12. Beyni en çok yoran ve olumsuz etkileyen etkenlerden biriside strestir. Stres, sinir sisteminin normal işleyen biyokimyasal mekanizmasını bozarak, tahrip eder. Dengeler bozulur ve istenmeyen davranışlar meydana gelebilir. Stres düzeyinizi bilinçli olarak azaltmak için gevşeme tekniklerden yararlanın.Stresi kendi başınıza kontrol altına alamıyorsanız, yaşam kalitenizi her anlamda yükseltmek için mutlaka konuyla ilgilenen bir uzmandan destek almayı denemelisiniz.
13. “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” Zihin ve beden birbiriyle bağlantılı çalışır. Aralarındaki dengeyi kurabilmek için düzemli olarak egzersiz yapın. Bedeni dinçleştiren hareketler yapmak, beyin gücünüzü ve enerjinizi tazeler. Bu da konsantrasyonunuzu, dikkat seviyenizi, düşünce güzünüzü arttırır. Gerek spor yaparken gerekse hayatın tüm akışında yeterince su içmeyide ihmal etmeyin, zira insan beyninin %78’i suyla kaplıdır. Cambridge Üniversite’sinde yapılan bir çalışmada bilim adamları, sürekli koşma tekerleği bulunan ve bulunmayan iki ayrı fare grubunu incelediler. Birkaç gün sonra her iki grubu da bilgisayar ekranında birçok hafıza testine tabi tutan araştırmacılar, hareketsiz grubun hafıza testinde en kötü sonuçları aldığını gördüler. Bilim adamlarının farelerden aldıkları beyin dokuları, koşan farelerin deney sırasında beyinlerinde yeni gri madde miktarının arttığını gösterdi. Deney sırasında günde ortalama 24 kilometre koşan farelerin beyninde 6 bin civarında yeni hücre oluştuğu görüldü.
14. Televizyon izlemek, zihinsel kapasitenin durağanlaşmasına neden olur. En önemli enerji düşüren aktivitelerden birisidir. Yoğun bir şekilde televizyon karşısında tembellik etmek yerine kitap okumayı ya da müzik dinlemeyi tercih edebilirsiniz. Kitap okumak veya müzik dinlemek, beyninizi televizyon izlemekten daha aktif ve enerjik tutar. Yapılan çalışmalar sonucunda klasik müziğin IQ skorunu yaklaşık 7 puan arttırdığı gözlemlenmiştir. California Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada bir müzik aleti çalan ve koroya katılan çocukların problem çözme ve mekansal düşünebilme konularında diğer çocuklara oranla daha büyük bir gelişme kaydettikleri görülmüştür.
15. Bilim adamı ve yazar Carl Sagan “beynimiz eşittir zihnimiz” der. Zihin, her türlü bilinçlilik ve zekâ biçimlerini, anlama, bilme ve unutmama kuvvetini anlatan genel bir terimdir. Zihninizi daha etkin ve olumlu yönde kullanma çalışmaları yapın. Eğer siz zihninizi yönetemezseniz, o sizi yönetir! Zihninizi netleştirin. Dağınık odalar ve ofisler dağınık düşünmeyi körükler. Zihinsel işler yapacağınız yeri buna uygun biçimde organize edin.
16. Kitap okumak, sağ ve sol beyni aynı anda çalıştırır. Okurken sağ beyin ile okuduklarımızı hayal ederken sol beyin ile okuduklarımızı takip eder kavrarız. Ayrıca zaman zaman kitapları ortadan ya da sondan okuyup, sonrasında okumalarını birleştirmekte önemli bir zihinsel egzersizdir. Zihninizi uyaran ve harekete geçirebilecek kitapları okumak için vakit ayırın. Eğer düşünme ve yazma yeteneğinizin gelişmesini istiyorsanız, sizi okurken zorlayacak kitapları seçin. Anlamını bilmediğiniz kelimeler için sözlüğe bakmaktan kaçınmayın ve o yeni kelimeyi kendi hafızanıza yerleştirin.
17. Sabahın erken saatleri günün en bereketli ve en taze saatleridir. Bu saatlerde uyanık olmaya ve fiziksel bir rahatsızlığınız yoksa 7 saatten fazla (genetik faktörlerin etkisi ile yaşa göre ve kişiden kişiye değişebilir)uykuya zaman ayırmamaya özen gösterin. Uyku beynin bir fonksiyonudur. Hiçbir hayati organın tamamen durmadan, hatta belli beyin bölümlerinin daha fazla çalışırken, vücudun diğer bölümlerinin istirahata sevk edildiği bir haldir. Bu nedenle bedenimizin uykuya ihtiyacı vardır ancak gereğinden fazla uyumak, kişiyi uyuşuk yapar, zihinsel aktivitelerini zayıflatır, konsantrasyonunu düşürür, iş yapma isteğini güçsüzleştirir. İnsanlar çok fazla uyudukları zaman, beyinleri de çok fazla çalışıyor. Sonuç olarak beyin yoruluyor ve bu da yaşlanmaya yol açıyor. Eğer gün içerisinde erken uyanmanızdan dolayı uyku basarsa en fazla 10-20 dakikalık bir şekerleme yapabilirsiniz, bu sizi hızlı bir şekilde şarj eder.
18. Beyni yoran ve yıpratan en önemli şey monoton bir yaşam tarzıdır. Beyin elektro-biyokimyasal reaksiyonlarla çalışır ve elimiz, kolumuz gibi gibi fiziksel anlamda yorulmaz. Eğer beyninizin güçlü olmasını istiyorsanız monoton bir hayata değil, imkanlarınız dahilinde neşeli ve keyif dolu, sürprizlere açık bir hayat sürmeyi seçin. Rutinin dışına çıkın.
19. Beyin, siz ayaktayken ve açık havadayken yaklaşık yüzde 10 daha yüksek performansla çalışır. Önemli kararlarınızı alırken bu madde mutlaka aklınızda olsun.
20. Hepimizin dahil olduğu yaşam telaşında, kendinize zaman ayırın, içe dönme egzersizleri yapın. Meditasyon bu konuda en etkili yöntemdir, benimde vazgeçilmezlerimdendir. Meditasyon, düşüncenin konsantrasyon konusunda doğru ve düzenli akışıdır; konsantrasyonun hemen arkasından ortaya çıkan haldir. Meditasyon, günlük yaşamımızda stresi yönetme, yaptığımız faaliyete daha iyi odaklanma, zamanı kaliteli bir biçimde kullanma becerisi, hepsinden önemlisi de bizlere farkındalık kazandırmaktadır. Dr. Deepak Chopra, meditasyonun DHEA hormon düzeyini arttırdığını, bu hormonun da yaşlanma sürecini tersine çevirdiğini, yaptığı araştırmalar sonucunda ortaya çıkarmıştır. DHEA, adrenalin bezleri tarafından doğal olarak üretilen bir hormondur. DHEA seviyesi, 30 yaşından sonra doğal olarak bu hormon azalmaya başlar, buna karşılık kortizon salgısı çoğalarak yaşlanmamıza hız kazandırır. Yapılan araştırmalar, bu hormonun yaşlılara dışarıdan verilmesiyle zihinsel performansın arttığını, belleğin ve bağışıklık sisteminin güçlendiğini göstermiştir.
Şu an hemen bir meditasyon tekniği uygulayabilirsiniz; öncelikle dik oturun. Duruşunuz bedeninizdeki fizyolojik mekanizmaları ve dolayısıyla zihinsel süreçlerinizi etkiler. Gözlerinizi kapayın ve dikkatinizi nefesinize yöneltin. Kaslarınızı gevşetmeniz meditasyonunuza yardımcı olacaktır. Eğer zihniniz rahat durmaz, ilginiz dağılırsa dikkatinizi yalnızca nefesinize yöneltin. On dakikalık bir meditasyon sizi gevşetir, zihninizi temizler ve özellikle zihinsel bir iş için sizi hazır hale getirir.
Beyniniz kuvvetli, ruhunuz özgür, yüreğiniz sevgi dolu kalın! Sıhhatle.
Hülya Konar
Dostları ilə paylaş: |