Onlara göre ancak rasyonel beklentilere dayalı makro teorilerin ve modellerin gerçek dünya koşullarını ve iktisat politikası sonuçlarını yansıtacağını öne sürmüşlerdir. Rasyonel Beklentiler Teorisini savunanlar, beklentilerin uyumcu değil, rasyonel olduğunu kabul etkilerinden, iktisat politikası uygulamaları karşısında derhal “aktif” bir tavır takınıp, iktisat politikasını tamamen etkisiz hale getirdiklerini ileri sürerler.
Buna karşın, toplumun beklemediği anlarda ve beklemediği tarzda uygulanacak bir politikanın çok kısa bir süre, etkili olabileceğini, fertlerin bu politika ile ilgili enformasyonu temin edip beklentilerini değiştirdiğinde politikanın yine etkisiz kalacağını ileri sürerler.
Buna karşın, toplumun beklemediği anlarda ve beklemediği tarzda uygulanacak bir politikanın çok kısa bir süre, etkili olabileceğini, fertlerin bu politika ile ilgili enformasyonu temin edip beklentilerini değiştirdiğinde politikanın yine etkisiz kalacağını ileri sürerler.
Uyumlu beklentilerde gelecek yıllarla ilgili tahminler (beklentiler) geçmiş yılların bilgileri kullanılarak yaklaşık bir sonuç dikkatte alınır. Mesela bir önceki yılın enflasyonu % 20 ise beklenti % 20’den az ancak % 10’dan fazla olacaktır. Beklentiler ancak tahminlerin tutmaması halinde değiştirilir. Bu değişiklik beklentinin tahminin altında gerçekleşmesi halinde azalış yönünde tersi durumda artış yönünde olur.
Uyumlu beklentilerde gelecek yıllarla ilgili tahminler (beklentiler) geçmiş yılların bilgileri kullanılarak yaklaşık bir sonuç dikkatte alınır. Mesela bir önceki yılın enflasyonu % 20 ise beklenti % 20’den az ancak % 10’dan fazla olacaktır. Beklentiler ancak tahminlerin tutmaması halinde değiştirilir. Bu değişiklik beklentinin tahminin altında gerçekleşmesi halinde azalış yönünde tersi durumda artış yönünde olur.
Rasyonel Beklentiler Teorisine göre geçmişe dayalı beklentiler ancak değişkenlerin geçmiş ve gelecek değerleri arasındaki ilişki sabitse anlamlıdır. Eğer bireyler geleceğe ait tahminler yaparken sadece geçmiş verileri dikkate alıyorlarsa bu tür beklentiler gerçekçi olamaz.
Rasyonel Beklentiler Teorisine göre geçmişe dayalı beklentiler ancak değişkenlerin geçmiş ve gelecek değerleri arasındaki ilişki sabitse anlamlıdır. Eğer bireyler geleceğe ait tahminler yaparken sadece geçmiş verileri dikkate alıyorlarsa bu tür beklentiler gerçekçi olamaz.
Geçmiş ve gelecek veriler arasındaki ilişkinin çok az değişeceğini öne sürmek ve fertlerin de böyle bir beklenti içinde olacağını farz etmek herhangi bir politika değişikliği halinde komik sonuçlara yol açar. Rasyonel Beklentiler Teorisi Bu tahmin metodunu irrasyonel ve Keynezyen Makro Teorinin düzeltilmesi mümkün olmayan yanlışı olarak kabul eder.
Geçmiş ve gelecek veriler arasındaki ilişkinin çok az değişeceğini öne sürmek ve fertlerin de böyle bir beklenti içinde olacağını farz etmek herhangi bir politika değişikliği halinde komik sonuçlara yol açar. Rasyonel Beklentiler Teorisi Bu tahmin metodunu irrasyonel ve Keynezyen Makro Teorinin düzeltilmesi mümkün olmayan yanlışı olarak kabul eder.
Rasyonel Beklentiler Teorisinin ilk ve en önemli ilkesi pek çok ekonomik değişkenin baz “işlemler” ve “süreçler” (process) tarafından belirlendiğini ileri süren görüştür. Buna göre bir değişkeni belirleyen süreç veya işlem o değişkenin ulaşabileceği değerleri sınırladığı gibi o süreç veya işlem belirlendiği zaman değişkenin değeri ile ilgili rasyonel bir beklenti elde etmek mümkündür.
Rasyonel Beklentiler Teorisinin ilk ve en önemli ilkesi pek çok ekonomik değişkenin baz “işlemler” ve “süreçler” (process) tarafından belirlendiğini ileri süren görüştür. Buna göre bir değişkeni belirleyen süreç veya işlem o değişkenin ulaşabileceği değerleri sınırladığı gibi o süreç veya işlem belirlendiği zaman değişkenin değeri ile ilgili rasyonel bir beklenti elde etmek mümkündür.
İktisat teorisinde insan rasyonel bir varlık olarak kabul edilir. Rasyonel bir insan da gelecekle ilgili bir beklenti belirlerken o değişken ile ilgili bütün verileri kullanır. Dolayısıyla beklentilerin nasıl oluştuğu incelenirken bireyin o değişkenin davranışını belirleyen bitin verileri dikkate aldığını kabul etmek gerekir.
İktisat teorisinde insan rasyonel bir varlık olarak kabul edilir. Rasyonel bir insan da gelecekle ilgili bir beklenti belirlerken o değişken ile ilgili bütün verileri kullanır. Dolayısıyla beklentilerin nasıl oluştuğu incelenirken bireyin o değişkenin davranışını belirleyen bitin verileri dikkate aldığını kabul etmek gerekir.
Rasyonel Beklentiler Teorisi tahmin ve beklentilerin her zaman doğru sonuç vereceğini ileri sürmez. Ekonomik değişkenleri belirleyen süreçlerin büyük çoğunluğu “tesadüfi” (stochastic) süreçlerdir. Bir başka deyişle süreçler önceden tahmini mümkün olmayan unsurlara sahiptir. İktisadın kendine konu olarak insan davranışlarını alması, insan davranışlarının da önceden tahmini mümkün olmayan bir tesadüfilik unsuru içermesi, değişkenleri belirleyen süreçlerin de tesadüfü unsurlar içermesine neden olur.
Rasyonel Beklentiler Teorisi tahmin ve beklentilerin her zaman doğru sonuç vereceğini ileri sürmez. Ekonomik değişkenleri belirleyen süreçlerin büyük çoğunluğu “tesadüfi” (stochastic) süreçlerdir. Bir başka deyişle süreçler önceden tahmini mümkün olmayan unsurlara sahiptir. İktisadın kendine konu olarak insan davranışlarını alması, insan davranışlarının da önceden tahmini mümkün olmayan bir tesadüfilik unsuru içermesi, değişkenleri belirleyen süreçlerin de tesadüfü unsurlar içermesine neden olur.