KULEKAPIMEVLEVÎHANESİ
bak. GALATA MEVLEVÎHANESİ
KULELİ ASKERİ LİSESİ
116
117
KULELİ BAHÇESİ
'"^-^-^'--^^'--'^1™-^--"***--*^-1*^--***^^
bir kararla Nisan 1845'te atılmıştır. Bu karar gereğince Mekteb-i Harbiye öğrencileri l ay süren sıkı bir imtihandan geçirilmişler, bunlardan orta derece alan 204 öğrenci, 21 Eylül 1845'te Mekteb-i Fünun-ı idadiye adıyla açılan askeri liseye ayrılmışlardır. Dolmabahçe Sarayı yanındaki Çinili Köşk'te açılan Mekteb-i Fünun-ı idadiye, 1845-1846 öğretim yılını Mekteb-i Harbiye ile burada tamamlamıştır. İdadi, ilk açıldığı zamanlarda bugünkü ortaokullar seviyesinde bir okuldu ve öğrenim süresi 5 yıldı. 1846-1847 öğretim yılında Der-saadet Askeri idadisi adını alan okul Maçka Kışlası'na taşınmıştır.
Kırım Savaşı (1853-1856) sırasında Maçka Kışlası'mn müttefiklere tahsis edilmesi üzerine Dersaadet Askeri idadisi, Üsküdar Yeni Mahalle'de bir binaya taşınmış, savaşın sona ermesinden sonra 5 Ekim 1856' da Maçka Kışlası'na geri dönmüştür. 1864' te Bahriye, Mühendishane ve Tıbbiye ida-dileriyle "Umum Mekteb-i Idadi-i Şahane" adı altında Galatasaray Kışlası'nda birleştirilen Dersaadet Askeri İdadisi, burada
Günümüzde Kuleli Askeri Lisesi. - Kadir Aktay/Onyx, 1994
l Eylül 1868'de Mekteb-i Sultani'nin (bak. Galatasaray Lisesi) açılması üzerine, 1872' de Kuleli Kışlası'na taşınmış ve artık Kuleli Askeri İdadisi olarak anılmaya başlamıştır.
Okul, Kuleli Kışlası'nda ancak 2 yıl kalabilmiş, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sebebiyle Kuleli Kışlası'mn tekrar hastane yapılması üzerine, 1879'a kadar eğitim faaliyetlerine Pangaltı'daki Mekteb-i Harbiye binasında devam etmiştir. 1879-1912 arasında Kuleli Kışlası'nda kalan Kuleli Askeri İdadisi, Balkan Savaşı sebebiyle kışlanın yeniden hastane olarak kullanılması üzerine taşınmak zorunda kalmış, öğrencilerinin bir kısmı Âdile Sultan Sarayı'na (Kandilli Kız Lisesi), bir kısmı da Beylerbeyi Sarayı'nın yanındaki binalara (Deniz Astsubay Hazırlama Okulu) nakledilmiştir. Kuleli Askeri İdadisi 1913 sonunda yeniden kendi kışlasına dönmüştür.
İstanbul'un 16 Mart 1920'de İtilaf devletlerince işgal edilmesi üzerine, İngilizler tarafından depo ve transit ambarı olarak kullanılmak üzere boşaltılan Kuleli Aske-
Allom'un betimlemesiyle Kuleli Süvari Kışlası. E. Walsh, Constantinople and the Scenery of the Seven Churches of Asia Minör, Londra, 1838 Galeri Alfa
ri İdadisi binaları, Ermeni Eytam Mektebi (Ermeni Yetimleri Okulu) olarak Ermenilere verilmiş, Temmuz 1920'de okulun öğrencileri ve eşyaları Kâğıthane'de Sünnet Köprüsü yakınlarında çadırlara yerleştirilmiştir, l Ağustos 1920'de Maçka Silahha-nesi'nin yanındaki karakola taşınan Kuleli Askeri İdadisi, 26 Aralık 1920'de Beylerbeyi Sarayı yanındaki eski Jandarma Okulu binasına geçmiş, 1923'te tekrar Kuleli Kışlası'na dönmüştür. İşgal yıllarında birçok Kuleli öğrencisi çeşitli yollarla Anadolu'ya geçerek Milli Mücadele'ye iştirak etmiştir.
Tevhid-i Tedrisat Kanunu'yla 1924-1925 öğretim yılında Kuleli Lisesi adıyla Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlanarak sivil lise haline getirilen okul, 1925'te tekrar eski statüsüne döndürülmüş ve bu tarihten itibaren Kuleli Askeri Lisesi adını almıştır. II. Dünya Savaşı dolayısıyla Mayıs 194l'de Konya'ya nakledilen Kuleli Askeri Lisesi, 21 Ağustos 1947'de tekrar İstanbul'a dönmüştür. Ahşap kısımları kaldırılmak ve kuleleri yeniden yaptırılmak suretiyle 1964'te restore edilen okulun bahçesine ihtiyacın artmasıyla 1964-1981 arasında yeni binalar da inşa edilmiştir.
Kuleli Askeri Lisesi'nde eğitim-öğretim süresi, 1975-1976 öğretim yılından itibaren birinci yılı hazırlık sınıfı olmak üzere 4 yıla çıkarılmıştır.
KENAN SAYACI Mimari
Kuleli Askeri Lisesi binası kışla olarak ampir üslubunda inşa edilmiştir.
II. Mahmud'un (hd 1808-1839) Yeniçeri Ocağı'nın yerine kurduğu Asâkir-i Man-sure-i Muhammediye'nin(->) Avrupai usullere göre eğitimi için ilk Kuleli Kışlası
1828'de Kuleli Bahçesi(->) ve yanındaki Ni-kola ve Atanaş isimli iki Kumdan satın alınan arazi üzerinde inşa edildi. 1839'a kadar süvariler için kışla olarak kullanılan yapının birçok yazara göre ahşap olarak inşa edildiği düşüncesine karşın, 1838'de basılan R. Walsh'ın Constantinople adlı kitabında görülen T. Allom'un(-») gravürün-deki yapı ile bugünkü lise binası arasında, ortadaki Hünkâr Kasrı'nın dışında çok fark olmadığı ve kagir olmasının daha muhtemel olduğu anlaşılmaktadır. Tayyarza-de de ilk yapının ahşap değil, kagir olduğunu belirtmektedir.
Kışla, 1837-1842 arasında karantina binası olarak hizmet verdi. Eskiyen kışla, gerekli onarımın yapılabilmesi için 1842'de boşaltıldı ama onarıma başlandığı sırada 1844'te tamamen yandı. 1845-1847 arasında bina bu defa yan ahşap, yarı kagir ve iki katlı olarak inşa edildi. Yanma bu dönemde bir de hastane binası yapıldı. Bugünkü lisenin giriş kapısı üzerinde bulunan tuğrada 1845 tarihi yer almaktadır. Suyollarının tamiri ile arazide bulunan tek kubbeli hamamın da inşasının bu döneme rastladığı tahmin edilmektedir.
Hastane ve kışla, Kırım Savaşı sırasında (1853-1856) müttefik askerlerince kullanıldı. Savaşın sonunda müttefik askerleri İstanbul'u terk ederken denize bakan tarafına büyük zarar verecek şekilde Kuleli Kışlası'nı'yaktılar.
Kışla, amacına uygun olarak 1863'te Abdülaziz (hd 1861-1876) tarafından tekrar yaptırıldı. Ampir tarzında olan ve günümüzde Kuleli Askeri Lisesi(->) olarak kullanılan bina bu binadır. "Şeref Kapısı" olarak adlandırılan deniz tarafındaki kapının üzerinde bulunan Abdülaziz tuğrası ve ta'lik kitabesi Abdülfettah Efendi(->) tarafından yazılmıştır. Tarih kıtası Keçecizade Fuad Paşa'ya aittir. Kışlanın arkasında yine bu dönemde Fuad Paşa tarafından yaptırıldığı bilinen dört tarafı kurnalı büyük çeşme de bugün yerinde değildir.
Okulun öğrenci sayısının artması üzerine mevcut binaya ek olarak 1893'te bir hastane binası ile yeni bir bina daha yaptırıldı. İçinde kimyahane, kütüphane, arziyat müzesi, mütalaa ve şeref salonları ile okul müdürü odalarını barındıran bir ilave bina daha 1909'da Kuleli Kışlası'mn Va-niköy yönünde inşa edildi.
19. yy'da yapılan diğer kışlalar gibi, bu bina da ortası avluludur. Dikdörtgen planlı olan yapının avlusuna kemerli bir alt yapıdan girilir. Bunun üzerinde her katında üçlü gruplar oluşturan dikdörtgen pencerelerin bulunduğu iki kat daha mevcuttur. İki köşesinde bulunan beşer katlı kuleler ve cephenin ortasındaki teraslı Hünkâr Kasrı, yapının en özgün mimari özellikleri olarak 1838'den beri her onarım ve yeni inşada yerlerini almışlardır.
Bibi. Y. Büyükanıt, Kuleli Askeri Lisesi Tarihi, ist., 1985; C. Kayra-E. Üyepazarcı, ikinci Mahmut'un istanbul'u, ist., 1993, s. 70; T. Ünal, "122 Yıllık Bir İrfan Yuvası Kuleli Lisesi", Hayat Tarih Mecmuası, S. 7, 8 (1968); P. A. Dethier, Boğaziçi ve istanbul, İst., 1993, s. 90; M. Alus, "Anadolu Hisarı'ndan Kuzguncuk'a", istanbul Yaz^^n, ist., 1994, s. 52; Şehsuvaroğ-
Dostları ilə paylaş: |