Rikkat Kunt
TETTV Arşivi
KUNTAY, MİDHAT CEMAL
(1885, istanbul - 30 Mart 1956, istanbul) Şair ve romancı.
Vefa İdadisi'ni ve Hukuk Mektebi'ni bitirdi. Burada doktora sınavı verdi (1908). Adliye Nezareti'nde çeşitli görevlerde çalıştıktan sonra Cumhuriyet döneminde noterlik yaptı.
Edebiyata vatan sevgisi konusundaki şiirleriyle başlayan Kuntay'a asıl ününü, roman türündeki tek yapıtı Üç İstanbul kazandırmıştır. 1938'de yayımlanan bu roman, adından da anlaşılacağı gibi İstanbul' un üç dönemini, II. Abdülhamid, II. Meşrutiyet, Mütareke dönemlerini kaleme getirir. Böylelikle İstanbul'un hayli kargaşalı bir zaman dilimini pek çok ayrıntıyla işlemek istemiş olan yazarın bu çabası, uzun süre eleştirmenler ve edebiyat tarihçilerin-ce pek anlaşılamamış, Üç İstanbul'a. yazınsal başarısı kuşku götürür bir roman gözüyle bakılmıştır. Eser, 1976'da ikinci kez yayımlandıktan sonra farklı değerlendirmelere konu olmuştur.
Eserde, 93 Muharebesi'nde (1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı) babasının şehit düşmesi üzerine küçük yaştayken, annesiyle birlikte İstanbul'a gelen Adnan, şimdi "Yıkılan Vatan" adını verdiği bir roman yazmakta, yüksek zümrelerin evlerinde edebiyat ve tarih dersleri vermektedir. Roman içinde roman yazma fırsatı bulan Kuntay, bir yandan kişisel gözlemlerini, bir yanda da Adnan'ın bakış açısından o günlerin aydın bir Osmanlı gencinin düşüncelerini yansıtma fırsatı bulur. Adnan, İttihad ve Terakki Cemiyeti'ne girecek, II. Meşrutiyet'in ilanından sonra toplumsal mevki edinecektir. Ne var ki payitaht İstanbul bu üç dönemde de "irtikâbın, kirli refahın, haksız fukaralığın" pençesinde yaşamak zorunda kalacaktır. Bir "muaşeret romanı" yazdığını belirten Kuntay, bil-
diği, tanıdığı kişileri kaleme getirdiğini, pek çok belgeden ve tanıklıktan yararlandığını özellikle vurgulayarak, "İstanbul'u ilk softasından son Levantenine kadar tanırım. Beyoğlu'nda konsolos medeniyetini, Fatih'teki kurunuvustâyı yakından bilirim" der.
Üç İstanbul'un kalabalık kadrosu, imparatorluğun son yüzyılından değişik portreler çizerken, eşyaya ayrılmış sayfaları da çöküşle yüz yüze gelmiş bir uygarlığın son dekorunu betimler. Konaklarda, köşklerde avizelerden möblelere bütün eşya alaf-rangalaşmış, yoksul evlerindeyse eski düzenin yerli yapım eşyası varlığını korumuştur. Kültür-tarih-siyaset üçgeninde yol alan Üç İstanbul, yüzyılların birikimi, çubuklardan, çinilerden, tespihlerden vb söz açarak İstanbul uygarlığının dökümünü çıkarmayı denemiştir.
Aynı ayrıntıcı tutum, Kuntay'ın Mehmet Akif (1939), Namık Kemal (1944-1956), Sankh ihtilâlci AH Suavi (1946) monografilerinde de görülür. Bu üç monografide İstanbul hayatını canlandıran pek çok sayfa yer alır.
Bibi. C. Kudret, Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman, II, Ankara, 1970; F. Naci, On Türk Romanı, ist., 1971; R. Mutluay, Üç istanbul'a önsöz, İst., 1976.
SELİM İLERİ
Dostları ilə paylaş: |