MURADİYE SEBİLİ
520
521
MUSİKİ HAYATI
Günümüzde yüksek binalar arasında sıkışıp kalan yapının avlusunda 1317/1899 tarihli mermer bir kitabeye sahip meşruta binası ile mermerden sekizgen bir şadırvan bulunmaktadır. Şair Nazım Sokağı'na bakan cephesinin, bodrum katının ön kısmı dükkân şeklinde değerlendirilmiştir.
Göknar Sokağı'na bakan avlu duvarında ise üzerinde Latin harfleriyle yazılmış kitabede, 1918'de Şayeste isimli bir kadın tarafından yaptırıldığı, 1952'de de Fatma isimli bir kadın tarafından tamir ettirildiği belirtilen, günümüzde çok bakımsız halde olan küçük ölçülü bir sokak çeşmesi bulunmaktadır. Bibi. Öz. İstanbul Camileri., II, 49.
HAKAN ARLI
MURADİYE SEBİLİ
Eminönü İlçesi'nde, Sirkeci'de, Hüdaven-digâr Caddesi ile Muradiye Caddesi'nin kesiştiği köşede olan sebilin arkası düz, önü beşgen bir şema içerir.
Aslında Mirimiran Mehmed Paşa (ö. 1589) tarafından yaptırılan bu sebil 12937 1876'da üç ay tahtta kalan V. Murad adına yenilenmiş, bu yüzden "Muradiye" adını almıştır.
Beş yüzlü olan sebilin iki yan kenarında sebille aynı tarihli olan iki çeşme vardır. Çeşmeler mukarnas başlıklı iki sütunçe ile hareketlendirilmiştir. Sivri kemerli ve kademeli nişleri olan çeşmelerin kubbeleri dönemin özelliği olan eklektik kalem işleriyle bezelidir. Sebilin çeşmelerle buluştuğu köşelerde tek sütunçeler vardır. Mermer olan sebilin kubbeleri de çeşmelerin kubbeleri gibi kurşun kaplı ve yine eklektik kalem işleriyle süslüdür. Kubbe altlarındaki kitabeler üçer silme ile dikdörtgenler halinde birbirlerinden ayrılmıştır. Bu kitabelerin hemen altında sebili çepeçevre dolaşan yüksek, taşkın bir silme, bu silmenin altında ise çift kademeli bir sivri kemer vardır. Bu kemerin etrafını dolaşan ince silmenin köşeleri yarım daire şeklinde yumuşatılmıştır. Kemer aynası
Muradiye Sebili
Nurdan Sözgen, 1994 / TETTVArşivi
dörde ayrılarak ortasına metal bir hilal yerleştirilmiş, kemerin üstüne de bir kabara konmuştur.
Sebil, planı ve mukarnas başlıklar gibi bazı mimari ayrıntıları ile ilk inşa edildiği dönemin (16. yy'ın son çeyreği) klasik üslubunu yansıtmakta, neogotik üsluptaki sivri kemerler ile saçaklardaki bezemeler ise onarım gördüğü dönemin eklektik zevkinden kaynaklanmaktadır. Bibi. Kumbaracılar, Sebiller, 59; A. Egemen, istanbul'un Çeşme ve Sebilleri, İst., 1993, s. 618-621.
ALEV ERAKSLAN
Dostları ilə paylaş: |