KirkçEŞme tesisleri


Mevcut Konut Birimlerinin Oda Sayılarına Göre Durumu



Yüklə 8,39 Mb.
səhifə99/889
tarix09.01.2022
ölçüsü8,39 Mb.
#91610
1   ...   95   96   97   98   99   100   101   102   ...   889
Mevcut Konut Birimlerinin Oda Sayılarına Göre Durumu

Türkiye'delstanbul'da gözlenen "mülk konut" edinme eğilimi istanbul'da da saptanmaktadır. 1970-1985 arasında konut stokunda kiralık konut birimi payı yüzde 47' den yüzde 39,Te düşmüştür. Araştırmacılar bu durumun özellikle gecekondu sayısının artmasına bağlı olduğunu belirtmektedirler.



Konuttaki Oda Sayısı

Toplam Konut Birimi İçindeki Oram

İstanbul'da Konut Tipleri: İstanbul'da konut tipolojisi bireysel konuttan toplu-konuta; tek evden çok katlı konut bloklarına doğru bir gelişme göstermektedir.

l odalı


2,6

2 odalı


17,2

3 odalı


49,5

• odalı


26,5

5 odalı


4,0

Bilinmeyen

0,2

19. yy'ın ikinci yarısından itibaren istanbul'da belirli kullanıcı grupları için örgütlü bir konut faaliyetinin yürütülmeye başladığı görülmektedir. Batılılaşma hareketiyle Batı'daki örneklerden esinlenilerek gerçekleştirilen bu konut grupları, imparatorluktan günümüze kalan küçük ölçekli toplukonut örnekleridir. Müslüman ve Hıristiyan küçük tüccar, küçük esnaf ve sa-



natkârlarla orta-küçük bürokratlardan o-luşan bir kullanıcı kesimini hedefleyen konutlar, eski istanbul ev tipinden çok farklıdır. Sıra evler olarak adlandırılan bu türün ilginç örnekleri 1890'da yapılan Taksim Surp Agop Evleri ve Sultan Abdülaziz tarafından saray mensupları için 1875'te yaptırılan Beşiktaş Akaretler'dir(->).

19- yy'ın son yıllarının yeni konut tipi ise apartmanlardır(->). Önceleri Müslüman olmayan orta tabakaların konutu olarak ortaya çıkan apartmanlar, giderek yaygınlaşmış, Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde modern hayatın simgesi olarak özellikle yüksek gelirli kesimlerin konut tipi olmaya başlamıştır. Apartmanlarla birlikte inşaat sektöründe betonarme yapım tekniği de yaygınlaşmıştır. 1930-1940 arasında modern mimarlık akımının güzel örnekleri istanbul'daki apartman binaları arasında yer almıştır. Bu dönemde apartmanların yamsıra, kentin gelişmekte olan yeni semtlerinde ve Boğaziçi kıyılarında villa tipi tek evler de ortaya çıkmıştır.

I. Dünya Savaşı nedeniyle Türkiye'yi de etkisi altına alan ekonomik bunalım, konut üretiminin azalmasına neden olmuş; inşaat sektöründeki bu kriz, imar çalışmalarında ve konut yapımında yeni arayışlarla sonuçlanmıştır.

Bu dönemde istanbul'un imarı ve plan çalışmaları için Elgötz(->), Agache(->), Wag-ner(->), Pros.t(->) gibi yabancı şehirci ve mimarlar getirilmiş, kentin gelişmesi için yasal düzenlemeler yapılmıştır. Ancak 1940' lı yılların sonlarına doğru kırsal alanlardan başlayan göçlerle gecekondulaşma kendini göstermeye başlamıştır. Yeni gecekondu yapımını engellemek ve yapılanları yıkmak için 1948 ve 1953'te yasalar çıkarılmış, fakat hiçbiri sonuç vermemiş, 1970'lere gelindiğinde kent nüfusunun yaklaşık yarısı gecekondu alanlarında toplanmıştır. Tek katlı binalar olarak başlayan gecekondular, eklenen katlarla zaman içinde apartmanlaşmış, kendine has, hiçbir yerel veya evrensel özellik taşımayan bir mimari oluşturmuştur (bak. gecekondu).

1950'ler sonrasında ortaya çıkan bu durum karşısında konut yapımım desteklemek için çıkarılan çeşitli yasalarla istanbul konut mimarisine yeni tipler katılmıştır. Emlak Kredi Bankası Kanunu'nu izleyerek 1947'de Levent(-»), 1951'de Koşuyolu(->) mahallelerinin yapımına başlanmıştır. Savaş sonrası Avrupa uygulamalarından etkilenen bu projelerdeki konutlar, planları ve cephe görünümleriyle eski istanbul tek evlerinden çok farklı özellikler taşımaktadırlar. Banka tarafından 1950'lerin sonlarında gerçekleştirilen 4. Levent ve Atatürk Bulvarı projeleri ise apartmanları da içermektedir. 1955'te başlayan 50.000 kişilik Ataköy projesinin uygulanması bugün de sürmektedir.

1946'da kurulan Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) da istanbul'da çok sayıda yeni apartman yapımına kaynak sağlamıştır. Sigortalılara verilen kredilerle gerçekleştirilen bu apartmanlarda bir mimarlık özeninin bulunduğunu söylemek zordur. Mev-

cut imar yönetmeliklerinin sınırlamalarının da katkısıyla birbirine benzer binlerce apartman istanbul'un her semtinde yer almaktadır.

1960 sonrasındaki planlı dönemde tüm niyet ve programlara karşın konut üretiminde önemli bir değişim olmamıştır. Ancak 1950'lerde başlayan apartmanlaşma süreci 1970'lerde çok daireli tek bloktan top-lukonut üretimine doğru değişmeye başlamıştır. Bu aşamada SSK'lı üyelerin oluşturduğu kooperatifler uygulamada önemli bir rol oynamışlardır. Özellikle sendikaların önayak olduğu konut kooperatifle-ri(->) dikkati çekmektedir (Maden-lş Mer-ter Sitesi gibi). Ordu Yardımlaşma Kuru-mu'nun (OYAK) girişimleri de toplukonut yapımının önemli bir kesimini oluşturmaktadır. OYAK Sitesi, I. Ordu Kooperatif Evleri, Harp Akademileri Subay Yapı Kooperatifi bu yolla elde edilmiş büyük ölçekli uygulamalardır. Sözü edilen bu toplukonut projeleri ölçek ve girişim modeli dışında, mimari özellikleri açısından diğer a-partman bloklarından bir farklılık göstermemektedirler (bak. .toplukonut).

1960 sonrasındaki yeni uygulamalardan biri de "Gecekondu Önleme Bölge-

Yüksek gelir gruplarının konut ihtiyacını karşılayan villalardan bir örnek (üstte) ve 1970'li yıllardan sonra hızla artan çok daireli apartmanlar. Yavuz Çelenk, 1994 (üst), Laleper Aytek, 1994

si" çalışmalarıdır. Türkiye'nin tüm illerinde gerçekleştirilen tip projelerle oluşturulan bu konut blokları her bakımdan yetersiz kalmış ve bir süre sonra uygulanmalarından vazgeçilmiştir.

1980lerin başında girişilen Toplu Konut Yasası çalışmaları ile, büyük ölçekli projeler için yeni bir ivme getirilmiş, gerek kooperatifler, gerekse özel konut girişimcileri tarafından yeni uygulamalara olanak sağlanmıştır. 10.000 konutluk Büyükşehir Ko-operatifi'nin Beylikdüzü Uydukent Projesi, Soyak Göztepe Projesi bu türün örnekleridir. Ayrıca Emlak Bankası'nın Bahçeşehir, Atakent, Mimaroba, Sinanoba projeleri de ilginç örneklerdir. Sözü edilen bu örneklerde tasarıma özenle yaklaşılması, konut kalitesi açısından olumlu sonuçlar vermektedir. Büyük ölçekli bu projelerde konutun çevre düzenlemesi ile birlikte ele a-lınması, tüm sosyal donanımına proje kapsamında yer verilmesi dikkati çekmektedir. Toplu Konut idaresi tarafından yaptırılan "Halkalı" yerleşmesi de kamu sektörü girişimiyle elde edilen aynı nitelikte bir projedir.

1970'li yılların sonlarında başlayarak ortaya çıkan yeni bir yaklaşım ise yüksek

maliyetli lüks apartmanlar veya tek evlerden oluşan sitelerdir. "Avrupa Evleri", Al-kent, Naciye Sultan Korusu gibi örnekleri bulunan bu siteler, yüksek gelir gruplarının kullanımına sunulmaktadır (bak. siteler). Son yıllarda yüksek gelir gruplarının taleplerinin bahçeli tek evlere yönelmesi sonucunda kentin eski yerleşim alanlarından uzak kesimlerinde yeni mahalleler oluşmaya başlamıştır. Zekeriyaköy ve Kemerburgaz'daki uygulamalar halen devam etmektedir.



Bibi. A. Arel, Osmanlı Konut Geleneğinde Tarihsel Sorunlar, izmir, 1982; H. Arı, "Ekonomik ve Toplumsal Gelişmelerin Apartmanlaşma Sürecinde Konut Birimlerine Etkileri", (istanbul Teknik Üniversitesi yayımlanmamış doktora tezi), Ekim 1993; F. Yirmibeşoğlu, "2985 Sayılı Toplu Konut Kanunu ve istanbul'da Toplu Konut Üretimi", (İstanbul Teknik Üniversitesi yayımlanmamış yüksek lisans tezi), Ocak 1990; Anonim, Türkiye'de Son 10 Yılda Toplu Konut Uygulamaları Sempozyumu, Yıldız Üniversitesi, ist., 1991; Y. Şey, "To House New Citizens", Modern Turkish Architecture, Bölüm VIII, Philadelphia, 1984; A. Türel, "A Study of the Provision and Use of The Low Cost Formal Housing in istanbul", Develop-ment of istanbul Metropolitan Area and Low Cost Housing, Bölüm 3, ist., 1992.

YILDIZ ŞEY




Yüklə 8,39 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   95   96   97   98   99   100   101   102   ...   889




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin