KirkçEŞme tesisleri


MANASTIRLAR 290 291 MANASTIRLAR



Yüklə 8,39 Mb.
səhifə458/889
tarix09.01.2022
ölçüsü8,39 Mb.
#91610
1   ...   454   455   456   457   458   459   460   461   ...   889
MANASTIRLAR

290

291

MANASTIRLAR

Zoodohos Piyi

Manastırı'nm

ayazması


(Balıklı

Ayazma) için

19. yy'da ipek

üzerine


basılmış

bir resim.



Semavi Eyice

Koleksiyonu

nastır fethe kadar faal kalmış ve ancak II. Bayezid döneminde (1481-1512) kilisesi Fe-narîzade Alâeddin Efendi tarafından camiye ve manastır da zaviyeye çevrilmiştir (bak. Fenarî İsa Camii). Manastırın İmparatoriçe Teodora tarafından düzenlenen yönetmeliği eksik halde günümüze kadar gelmiştir.

Manastır bağımsız olup, 50 rahibeyi barındırıyordu. Bunun 30'u ibadetle, geri kalan 20'si hizmetle görevli idi. Manastırın, Makedonya, Silivri, İzmir çevresinde, İzmit'te, Üsküdar ve İstanbul içlerinde gelir sağlayan arazileri vardı. Yine aynı belgeden öğrenildiğine göre manastırın eki olarak küçük bir de hastane bulunuyordu. Türk döneminde manastır ortadan kalkmış, cami olan kilisesi, Vatan Caddesi kenarında günümüze kadar gelmiştir. 1918' de Cibali-Fatih yangınında harap olan cami uzun yıllar bakımsız kaldıktan sonra 1958'de ihya edilmiştir. Harabe halinde olduğu yıllarda, 1929'da içinde yapılan araştırmalarda döşemesinin altında, bir kısmı Paleologos hanedanına ait kişilerin mezarları olan 22 lahit bulunmuştur.

Latinlerden şehri 1261'de geri alarak Bizans devletini ihya eden VIII. Mihael'in kız kardeşi Maria, rahibe olarak Marta adını almış ve kurduğu manastır Kira Marta (Kyra Martha) Manastırı olarak tanınmıştır (bak.

Bu dini tesisler 15. yy'a kadar durmakla beraber, sonra ortadan kaybolmuştur.

Şehrin en önemli manastırlarından biri Meryem'e sunulmuş Hodegetria (veya Ho-degon) Manastırı idi (bak. Hodegetria Manastırı ve Ayazması). Kutsal bir su (kaynak veya ayazma?) yanında kurulan manastır ve kilisesinin ne zurnan yapıldığı kesinlikle bilinmez. Burada Havari Lukas tarafından yapıldığına inanılan, Meryem'in bir ikonası vardı. Hodegon veya Hodegetria adı ise "yol gösterici" anlamına geliyordu. Nitekim Latin işgalinin arkasından VIII. Mi-hael, Bizans devletini ihya ederek şehre girdiğinde, Hodegetria Meryemi ikonası zafer alayının başında yer almıştı. 13. yy'm sonları ile 14. yy'da imparatorlar Meryem'e şükranlarını dile getirmek için bu kilise ve manastırı ziyaret etmişlerdi. Fethe kadar faal olan manastır az sonra, ortadan kalkmıştır. Şehri koruyacağına inanılan Meryem ikonası ise surlara yakın olması için 1453'te Khora (Hora) Manastırı Kilisesi'ne götürülmüştü (bak. Kariye Camii). Fethin ilk günlerinin kargaşasında orada parçalanmıştır.

1921-1923 arasında eski Gülhane arazisinde Fransız işgal kuvvetleri tarafından yürütülen kazı ve araştırmalar sırasında R. Demangel ile E. Mamboury tarafından demiryolundan Topkapı Sarayı mutfaklarına doğru uzanan arazide Hodegetria'nın

Pammakaristos Manas tırı'mn dış narteksinden bir ayrıntı Mediafor the Arts

kutsal havuzu bulunmuştur. Önünde re-vaklı yarım yuvarlak bir avlu bulunan bu mermer havuz altıgen bir plana göre yapılmış olup, içine merdivenlerle iniliyordu. Çevresindeki kalıntılar herhalde Hodegetria Manastırı ve Kilisesi'ne ait olmalıdır. Bu manastırın keşişleri elyazmalarını istinsah etmekle ünlenmişlerdi. Burada 11-15. yy'lar arasında hazırlanmış 16 yazma eser tespit edilmiştir.

Geç Bizans döneminin ünlü bir manastırı olan Pammakaristos'un kurucusu ise II. Andronikos döneminde (1282-1328) yüksek mevkilerde bulunan Mihael Tarkoni-otes Glabas'tır. Belki aynı yerde II. İoannes Komnenos (hd 1118-1143) ile eşi Anna'nın yaptırdıkları bir kilisenin yerinde Latin işgalinin arkasından, 1293'e doğru Tarka-niotes yeni bir kilise ile yanında bir manastır yaptırmıştır. O çağın ünlü şairi Manuel Files bu hususta manzum bir methiye yazmış olup bu şiir, kilisenin dışını dolaşan mermer bir silme üzerine de işlenmiştir. Sonra eşi Maria 1315'te esas kilisenin güney tarafına bir mezar şapeli ilave ettirmiştir. Son Bizans döneminin en başta gelen dini tesislerinden olan Pammakaristos Manastırı bazı olaylara sahne olmuş, hattâ "Düzmece" denilen ve II. Murad'm kardeşi olduğunu iddia eden Mustafa'nın bir taraftarı 1418'de Bizanslılara sığınmış ve

Günümüzde hiçbir kalıntısı kalmamış olan Pantepoptes Manastırı'nm kilisesi Eski imaret Camii olarak ayaktadır. Mediafor the Arts

buraya kapanmış ise de, aralarında bir Müslümanı görmek istemeyen keşişlerin direnişleri üzerine Osmanlı Beyliği'ne geri yollanmıştır. Fetihten sonra kilise ve manastır Ortodoksların elinde kalmış ve Fatih'in Rumlara patrik olarak atadığı II. Gen-nadios Sholarios(->), patrikhane olarak tahsis edilen On İki Havari Kilisesi'nden 1455'te buraya taşınmıştır. Patrikhane olan Pammakaristos Manastırı'nı, bizzat II. Meh-med (Fatih) ziyaret ederek, burada Sho-larios ile Hıristiyanlık hakkında tartışmalar yapmış ve ünlü "Hıristiyanlık itikatnamesi" burada hazırlanmıştır. Patrikhane buraya taşındığında, içindeki rahibeler de komşu bir manastıra geçmişlerdir. I. Selim (Yavuz) döneminde (1512-1520) İoannes Pa-leologos buraya gömülmüştür. Kilise III. Murad döneminde (1574-1595) 1590'a doğru camiye dönüştürülerek Fethiye Camii^) adını almış, manastırın yapıları yerinde de Sadrazam Sinan Paşa bir medrese inşa ettirmiştir. Manastırın Rumların elinden çıkmasından az önce 1578'te Stephan Gerlach(-0, Martin Crusius'a yazdığı bir mektupta kilise ve manastırın bir anlatımını kaleme almıştır. 1581'de bir elçilik heyeti ile İstanbul'da bulunan Salomon Schweigger'in(->) seyahatnamesindeki tahta oyma gravürler arasında kilise ve manastırın bir resmi bulunmaktadır.

Panagiotissa Meryem Manastırı VIII. Mihael'in dayısı İsaakios Dukas tarafından, şehrin Latinlerden 126l'de geri alınışının hemen arkasından kurulmuştu. Yerleşmiş bir kanaate göre, VIII. Mihael'in kızı Maria, 1265'te İç Asya'ya Moğal hükümdarı Hülagu Han'a gelin gönderilmiş, fakat onun ölümü üzerine oğlu Abaka Han (1234-1282) ile evlenmiştir. Maria, kocasının 1282'de ölümü üzerine Bizans'a geri dönerek, şehrin Halic'e hâkim yamacında Akropolitissa ailesine ait kilise, hamam, bahçeler ve bağları satın alarak burada bir kadınlar manastırı tesis etmiştir. Burada, Fener sırtlamadaki Panagiotissa Meryem Kilisesi'ni restore ettirmiş, rahibeler için hücreler yaptırmış, şehrin içinde iki bağ bağışlamış ve kurduğu manastır Muhliotissa, Moğolların Meryemi olarak tanınmıştır. Bütün bu işlemlerin tahrif edilmiş bir belgeye dayandığı sonraları anlaşılmış ise de, manastırdan günümüze kadar gelen kilise hâlâ bu ad ile bilinir (bak. Panayia Muhliotissa [Kimisis] Kilisesi). Fetihten sonra manastır ortadan kaybolmuş, Fatih tarafından Ortodokslara bırakılan kilisesi ise günümüze kadar gelmiştir. Esasında dört yapraklı yonca biçiminde geç Roma dönemine ait bir mezar binası (ma-usoleum) olduğu anlaşılan bu yapı sonra kiliseye dönüştürülmüştür. Bugün hâlâ kilise olarak kullanılmakla beraber, geçen yüzyıl sonlarında yapılan eklemelerle mimarisi çok değişmiştir. Manastırdan ise hiçbir iz yoktur.

İmparator III. Romanos Argiros (hd 1028-1034) Samatya dolaylarında Meryem için Perivleptos adında büyük bir manastır kurdurmuş ve muhteşem surette bezenen bu kilisede 12 Nisan 1034'te gömülmüştü. III. Nikeforos Botaniates bu dini te-

sisi restore ettirdi. Fakat 1081'de iktidardan düşürüldüğünde keşiş olarak bu manastıra kapatıldı ve ölümünde de buraya gömüldü. Bu manastır fethe kadar yaşamıştı. Fetihten sonra kilise ve manastır Ermeni cemaatine bağışlanmıştı. Fetihten pek az önce İspanya'dan Timur'a elçi olarak gönderilen Ruy Gonzales de Clavijo(-»), 1403'te Bizans'tan geçtiğinden bu kilise ve manastırı ziyaret etmiş ve seyahatnamesinde bir tarifini yapmıştır. O sırada burada Romanos ile Nikeforos Botaniates'in mezarları bulunuyordu. Manastırın belgelerine ait çok sayıda kurşun mühür günümüze kadar geldikten başka, manastırın kütüphanesinden çıkmış bazı elyazmaları bilinir (Oxford, Vatikan, Aynoroz). Türk döneminde Sulu Manastır olarak bilinen Perivleptos Manastırı üstündeki kilise, 19. yy'ın sonlarında Ermeni cemaati tarafından modern bir kiliseye dönüştürülmüştür (bak. Kevork [Surp] Kilisesi). Fakat çevredeki evlerin altlarında manastıra ait pek çok kalıntı bulunduktan başka kilisenin altında da (kalorifer dairesinde) Bizans kilisesinin temel kalıntıları hâlâ durmaktadır.

Azizlerden Karpos ve Papilas (veya Ba-bilas) adlarına, Kudüs'teki İsa'nın mezar makamının bir benzeri olarak belki 4. yy' da yapılan kilisenin yanında daha sonraları bir manastır inşa edilmişti. 1935'te Ye-dikule'ye ulaşan anacaddenin kenarında Ayios Menas Ortodoks Kilisesi'nin altında tespit olunan yuvarlak planlı bir kilise alt yapısının adı geçen dini yapının kalıntısı olabileceği ileri sürülmüştür.

İmparator VI. Leon'un (hd 866-912) önce babası I. Basileios'un yaptırdığı Ayios Lazaros Kilisesi yanında inşa ettirerek, vakıflarla zenginleştirdiği manastır, Bizans sarayı hizmetindeki hadımlara tahsis olunmuştu. Leon'un üçüncü eşi Eudoksia 900'e doğru öldüğünde kocası onu buraya gömdürmek istemiş fakat manastırın başrahibi-nin şiddetli direnişi ile karşılaşmıştı. Latin işgalinde Katoliklerin kullandığı kilise ve manastır, Bizans devleti 126l'den sonra ihya olunduğunda bazı dini çekişmelere sahne olmuştur. Fethe kadar faal olan manastır, saray-ı hümayunun sınırları içinde kaldığından, 15. yy'dan itibaren kaybolmuştur. Bu dini müessesenin Gülhane'de, belki de yakın tarihe kadar burada mevcut hastanenin yerinde olduğu sanılır.

Bizans donanmasının komutanı (drun-garios) Konstantinos Lips'in (ö. 917) yaptırdığı ve 907'de İmparator VI. Leon'un da katıldığı bir törenle açılışı yapılan kilise ve manastır, Libos veya Lips adıyla tanınır. Sonraları bakımsız duruma giren bu dini tesis ancak Latin işgalinin arkasından VI-II. Mihael Paleologos'un eşi İmparatoriçe Teodora tarafından ihya edilerek, Meryem adına olan önceki kilisenin bitişiğine İoannes Prodromos adına ikinci bir kilise inşa ettirilmiştir. Paleologos hanedanının mezarları burada idi.

1303'te Teodora, 1306'da oğlu Konstantinos, 1324'te III. Andronikos'un eşi Eirene ve İmparator II. Andronikos 1332'de buraya gömüldükleri gibi, 1417'de ölen Rus prensesi Anna'nın mezarı da burada idi. Ma-

•İî?|4«p^jr-«uj'"8

*ıwt't*s. -nâHı^İW'j- î};^;!^L-lS=i;îi

Kira Marta Kadınlar Manastırı). 14. yy'da Paleologos ve Kantakuzenos soyundan birçok kişi buraya gömüldü. Fethe kadar durduğu tahmin edilen Kira Marta Manastırı kalıntısının, Atatürk Bulvarı kenarında, Gazanfer Ağa Medresesi yanındaki 1950' lerde yıktırılan Sekbanbaşı İbrahim Ağa Mescidi olduğu ileri sürülmüştü. Fakat bu görüş inandırıcı bulunmamıştır. Daha yeni bir görüşe göre ise Kira Marta Manastırı'nm Fatih'ten Yenibahçe Vadisi'ne (Vatan Caddesi) inen yamaçta bulunması gerekir. Bu satırların yazarı tarafından ise bu manastırın Topkapı'da Manastır Mescidi(->) olarak tanınan yapı ve çevresinde olabileceği yolunda bir hipotez teklif edilmiştir.

VII. Konstantinos'un ortağı olarak kendisini de imparator yapan I. Romanos Le-kapenos (hd 920-944), özel sarayı Mirela-ion'u (Myrelaion) manastıra dönüştürmüş ve başta 922'de ölen eşi Teodora olmak üzere ailesinin birçok ferdi buraya gömülmüştür. 932'de ölen büyük oğlu Kristofo-ros, 948'de kendisi, 96l'de VII. Konstantinos'un eşi olan kızı Helena buraya gömüldüler. Oğullan ile birlikte öldürülen İmparator Mavrikios'un (hd 582-602) ve çocuklarının lahitlerinin de Romanos'un emri ile buraya taşındıkları söylenir.

1059'da tahtı bırakarak Studios Manas-




Yüklə 8,39 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   454   455   456   457   458   459   460   461   ...   889




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin