Kişileri genellikle hayvan, bitki ve cansız varlıklar olan, ders verir nitelikli, kısa, masalımsı hikayelere fabl denir



Yüklə 445 b.
tarix15.01.2018
ölçüsü445 b.
#38585



Kişileri genellikle hayvan, bitki ve cansız varlıklar olan, ders verir nitelikli, kısa, masalımsı hikayelere fabl denir.

  • Kişileri genellikle hayvan, bitki ve cansız varlıklar olan, ders verir nitelikli, kısa, masalımsı hikayelere fabl denir.

  • "Fabl" kelimesinin kökeni Latince "hikâye" manasına gelen "fabıla"dır. Fakat bu kelime zamanla bir ahlâk ilkesi veya davranış kuralını anlatan kısa sembolik (simgesel) bir hikâye türünün adı olmuş

  • Bu tür hikâyelerin, kahramanları çoğunlukla hayvanlardır. Hikâye kahramanı bu hayvanlar, kendi özelliklerini korumakla birlikte insan gibi konuşurlar. Esasen "fabl" bu özelliği nedeniyle masalımsı eserler arasında yer alır.

  •  Fabllar didaktik şiir örnekleridir.



Fabllar hem nazım, hem nesir biçiminde olurlar.

  • Fabllar hem nazım, hem nesir biçiminde olurlar.

  •  Fablın sonunda her zaman bir ahlâk dersi (kıssa-dan hisse) vardır. Bu ders kısa, açık ve doğru olmalıdır ve mutlaka hikayenin doğal bir neticesi gibi görülmelidir.

  • Fabllar teşhis ve intak sanatları üzerine kurul-muştur.

  • Fabllarda öğretici (didaktik) bir amaç güdülür, gündelik hayatla ilgili dersler ve öğütler verilir. Okurlar çoğu zaman verilen dersin veya öğüdün ne olduğunu anlamakta zorluk çekmezler. Çünkü bu ders veya öğüt eserin bir yerinde, çoğu defa sonunda, bir atasözü ya da özdeyiş biçiminde açıkça belirtilir.



Fabllarda basit ahlâk ilkelerine değinildiği gibi insanların birçok kusurlu yönüne de dikkat çekilir.

  • Fabllarda basit ahlâk ilkelerine değinildiği gibi insanların birçok kusurlu yönüne de dikkat çekilir.

  • Fabllarda soyut konular, olay plânıyla hem somutlaştırılarak hem de hareket kazandırılarak işlenir. Olaylar bizi güldürürken eğitir. İnsanlar arasında geçen iyi-kötü, cesur-korkak, dürüst-ikiyüzlü, gözü tok - aç gözlü... vb. çatışmalar; bu niteliklerin yakıştırıldığı hayvan kahramanlar arasında geçmiş gibi gösterilir.

  • Fabllar bir tür masal sayılır. Masallardan ayrıldığı nokta, sonunda ahlak ve ibret dersi olmasıdır.



Fabllar aracılığıyla kanaatkârlık, özveri, yardımseverlik, iyi niyet gibi olumlu davranışlar çocuğa kazandırılabilir. Özellikle 8 -12 yaş grubu çocuklar fabl okumaktan ve dinlemekten büyük zevk alırlar. Kanaatkârlık, tamahkârlık, kıskançlık, paylaşımcılık gibi çocuklar tarafından anlaşılması güç kavramların somut olaylarla anlatılması sebebiyle fabllar çok önemli bir eğitim aracı olarak kabul edilmelidir.

  • Fabllar aracılığıyla kanaatkârlık, özveri, yardımseverlik, iyi niyet gibi olumlu davranışlar çocuğa kazandırılabilir. Özellikle 8 -12 yaş grubu çocuklar fabl okumaktan ve dinlemekten büyük zevk alırlar. Kanaatkârlık, tamahkârlık, kıskançlık, paylaşımcılık gibi çocuklar tarafından anlaşılması güç kavramların somut olaylarla anlatılması sebebiyle fabllar çok önemli bir eğitim aracı olarak kabul edilmelidir.

  •  Kişileri, çocukların yakınlık duyduğu sevdiği varlıklar olduğu için fabllar, çocukların ilgisini çeker. Öykülemenin kısa oluşu da çocukların fabllara duyduğu ilginin bir başka sebebidir. Sıkmadan verilen öğütler, bu nedenle çocukların eğitiminde yararlı olur.



 Fabllar eğlendirici ve sevimlidirler.

  •  Fabllar eğlendirici ve sevimlidirler.

  • Dramatizasyona uygun oluşları anlatımlarındaki hareketliliği eyleme dönüştürmeye yardımcı olur. Böylelikle yaşayarak öğrenmeye uygundurlar.

  • Fabllar olay anlattıkları için bir başka şiiri okumaktan ya da ezberlemekten daha çok çocukların ilgisini çeker.

  • Fabllar insan belleğinde çok kolay saklanabilen ve ortaya çıkarılabilen özelliklere sahip olduğu için sözlü gelenek içinde de yaşatılabilmektedir.

  •  Bütün uluslarda ortak bir nitelikte olan fabllar basit, pratik ahlâk ilkeleridir.



  • Fablın dört öğesi vardır:

  • Kişiler

  • Olay

  • Zaman

  • Yer



Kişiler:

  • Kişiler:

  • Fablın konusu olan olay, kişileştirilmiş en az iki hayvanın başından geçer. Bunlardan biri iyi ahlâklı bir tipi, diğeri kötü ahlâklı bir tipi canlandırır. Fabllarda ikinci derecede kişiler çok azdır, bazen yoktur. Kişi betimlemesi yoktur.

  • Kahramanlar arasında tilki varsa biz onu kurnaz insan yerine koyarız; arslan varsa cesaretine güvenen biri yerine koyarız. Kısa olay bile bütün yönleriyle değil, yalnızca fabla konu olan yönüyle tanımlanır. Derinlemesine duygu çözümlemelerine yer verilmez.

  • Fabllarda bir de anlatıcı kişi vardır. Bu kişinin de betimlemesi yapılmaz, cinsiyeti verilmez. Anlatıcı kahramanları izler, dersini alır. Böylece dinleyen ile aynı görüşü paylaşır.



  • Olay:

  • Fablın konusu insan başına gelebilecek her hangi bir olaydır. Olay, kahramanın eyleme dönüşmüş beğenme, istek, özlem, öfke, korku... gibi tutkuya dönüşmüş duygularından doğar. Fablın gövdesini bir olay oluşturur, asıl önemli olan fablın anlatılış nedenidir. Buna "ders" denir.



  • Yer:

  • Tasvir yapılmaz fakat çevre çok iyi verilmelidir: Orman, göl kenarı, yol... gibi. Olayın geçtiği yer olayla birlikte değişebilir. Zaman: Her olay gibi fabldaki olay da bir zaman diliminde geçer. Kronolojik zaman kullanılır.



1 - Serim: Olayın türüne, çıkarılacak derse göre kişileştirilmiş hayvanlar ve çevre tanıtımının yapıldığı bölümdür.

  • 1 - Serim: Olayın türüne, çıkarılacak derse göre kişileştirilmiş hayvanlar ve çevre tanıtımının yapıldığı bölümdür.

  • 2 - Düğüm: Olay o çevrede verilmek istenen derse göre gelişir. Kısa ve sık konuşmalar vardır. Hemen birkaç konuşma ile olay düğümlenir.

  • 3 - Çözüm: Olay beklenmedik bir sonuçla biter. Fablın en kısa bölümüdür.

  • 4 - Öğüt: Ana fikir bu bölümde öğüt niteliğinde verilir. Bu bölüm kimi zaman başta, kimi zaman sondadır. Kimi zaman da sonuç okuyucuya bırakılır.



Batıda ve dünyada ilk fabl yazarı olarak Frikyalı Aisopos (Ezop) gösterilir. Ezop’un M.Ö. 620-650 yılları arasıda yaşadığı ve baskıcı bir yönetim yüzünden düşüncelerini küçük hayvan hikâyeleri ile anlattığı söylenmektedir. Ezop'un fablları MÖ 300 yılında derlenerek yazıya geçirilmiştir.

  • Batıda ve dünyada ilk fabl yazarı olarak Frikyalı Aisopos (Ezop) gösterilir. Ezop’un M.Ö. 620-650 yılları arasıda yaşadığı ve baskıcı bir yönetim yüzünden düşüncelerini küçük hayvan hikâyeleri ile anlattığı söylenmektedir. Ezop'un fablları MÖ 300 yılında derlenerek yazıya geçirilmiştir.



Doğuda ilk fabl örneklerine eski Hint edebiyatında MÖ 200 yıllarında Pançatantra masallarında rastlamak mümkündür. Ancak çok daha sonraki yüzyıllarda (MS 100-150) ortaya çıkan bu eserin yazarının kim olduğu ve hangi yıllar arasında yaşadığı henüz bilinmemektedir. Bu türün diğer örneği ise MS 300 yılında Beydeba tarafından meydana getirilmiştir. Beydeba, Kelile ve Dimne adlı eserini Debşelem adlı Hint hükümdarı zamanında yazmış ve ona sunmuştur.

  • Doğuda ilk fabl örneklerine eski Hint edebiyatında MÖ 200 yıllarında Pançatantra masallarında rastlamak mümkündür. Ancak çok daha sonraki yüzyıllarda (MS 100-150) ortaya çıkan bu eserin yazarının kim olduğu ve hangi yıllar arasında yaşadığı henüz bilinmemektedir. Bu türün diğer örneği ise MS 300 yılında Beydeba tarafından meydana getirilmiştir. Beydeba, Kelile ve Dimne adlı eserini Debşelem adlı Hint hükümdarı zamanında yazmış ve ona sunmuştur.



La Fontaine, Ezop’un ve Beydeba’nın Latinceye çevrilmiş eserlerinden ve yine kendi-sinden önce yaşamış, Phaedrus, Planudes, Edmund Spenser gibi şairlerden yararlanarak Fabl türünde usta eserler meydana getirmişir.

  • La Fontaine, Ezop’un ve Beydeba’nın Latinceye çevrilmiş eserlerinden ve yine kendi-sinden önce yaşamış, Phaedrus, Planudes, Edmund Spenser gibi şairlerden yararlanarak Fabl türünde usta eserler meydana getirmişir.

  • Fars edebiyatında Sadî’nin Gülistan ve Bostan adlı eserlerinde hayvan hikâyelerini anlatan bir çok örnek mevcuttur.



  • EDEBİYATIMIZDA

  • FABL



Türkçedeki ilk örneği Şeyhi’nin Harname’sidir.

  • Türkçedeki ilk örneği Şeyhi’nin Harname’sidir.

  • Edebiyatımızda bu türün en önemli ilk iki çalışması “ Mesnevi “ Mevlana ( 13. yy ) ve “ Harnâme “ Şeyhî “ (15. yy)’dir.

  • Edebiyatımızda Batılı anlamda ilk fabl örneklerini ŞİNASİ yazmıştır

  • Ahmet Mithat, Kıssadan Hisse adlı eserini ahlakî gaye güderek yazmıştır. Bu eserde yazar, Ezop’tan, La Fontaine’den yapmış olduğu çevirilere ve kendi yazmış olduğu fabllara yer vermiştir.



Recaîzade Mahmut Ekrem, La Fontaine’den Horoz ile Tilki, Kurbağa ile Öküz, Karga ile Tilki, Meşe ile Saz, Ağustos Böceği ile Karın-ca gibi bir çok çeviriler yaparak bu alanda Türk Edebiyatına katkıda bulunuştur.

  • Recaîzade Mahmut Ekrem, La Fontaine’den Horoz ile Tilki, Kurbağa ile Öküz, Karga ile Tilki, Meşe ile Saz, Ağustos Böceği ile Karın-ca gibi bir çok çeviriler yaparak bu alanda Türk Edebiyatına katkıda bulunuştur.

  • Ali Ulvi Elöve Çocuklarımıza Neşideler, adlı şiir kitabında La Fontaine, Victor Hugo, Lamartine’den yaptığı çevirilerin yanında, yine bunlardan esinlenerek yazdığı fabl türü şiirlere de yer vermiştir.

  • Nabizade Nazım’ın Bir Sansar ile Horoz ve Tavuk adlı eseri vardır



Tarık Dursun K.’nın fabl üzerine bir çok eseri mevcuttur. La Fontaine, Ezop ve Krilov’dan çeviriler yaparak yayınlayan yazar, hayvanlarla ilgili bir çok hikâye de yazmıştır.

  • Tarık Dursun K.’nın fabl üzerine bir çok eseri mevcuttur. La Fontaine, Ezop ve Krilov’dan çeviriler yaparak yayınlayan yazar, hayvanlarla ilgili bir çok hikâye de yazmıştır.

  • Nurullah Ataç, Orhan Veli Kanık, Ömer Rıza Doğrul, Kemal Demiray, M. Fuat Köprülü, Vasfi Mahir Kocatürk, Siracettin Hasırcıklıoğlu, Sebahattin Eyüboğlu fabl türü ile ilgilenmiş çeviri yapmış, araştırmalarda bulunmuşlardır.



Masal - Fabl Karşılaştırması

  • Masal - Fabl Karşılaştırması

  • İkisinde de olağanüstülükler vardır.

  • İkisinde de teşhis ve intak sanatları vardır.

  • Masal tekerlemelerle başlar. Fablda böyle bir durum söz konusu değildir.

  • İkisinin de öğretici niteliği vardır.

  • İkisi de sanat metnidir.

  • İkisi de kurmaca metinlerdir.

  • İkisi de ilahi bakış açısının hâkim olduğu metinlerdir.

  • İkisinin de kahramanları tiptir.

  • İkisi de olaya ve anlatmaya dayalı metinlerdir.

  • Fabllarda genellikle hayvanlar kahramandır. Masallarda ise devler, cinler, periler vardır.



  • Masal anonimdir, fabl ise anonim değildir.

  • İkisinde de yer ve zaman belirsizdir.

  • Masallar her zaman mutlu sonla biter. Fabllarda böyle bir kaygı yoktur.

  • Yapı unsurları (Olay, kişi, zaman, yer) vardır.





Yüklə 445 b.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin