Konusu: İmam’ın (r a) Başlattığı Hareketin, Evrensel Düzlemde Bir Dine Dönüş Çağına Başlangıç Teşkil Ettiğinin Beyanında


Çocuklardan Geniş Çapta Kötü İstifade Edilmesi



Yüklə 1,65 Mb.
səhifə63/89
tarix17.11.2018
ölçüsü1,65 Mb.
#83124
1   ...   59   60   61   62   63   64   65   66   ...   89

Çocuklardan Geniş Çapta Kötü İstifade Edilmesi


Batının kontrolden çıkmış ve hayvani doymak bilmeyen iç güdülerinin iştahının artışıyla, modern çağın insanının alnına mahremleriyle meşru olmayan ilişkilerin, çocuklara cinsel tacizin ve bir zamanlar insan için düşünülmesi bile mümkün olmayan ailevi değerlerin çiğnenmesinin utanç verici damgası vurulmuştur.

Ülkemizin seçkin bir sosyoloğu bu konudaki gerçeğin bir köşesini açıklayarak ve de, “Batılılar sapıklıklar konusunda gerçekten de çıkmaza girmişlerdir ve bu artık onlar için sıradan bir olay haline gelmiştir” şeklinde beyanda bulunarak, batıda insanlığın çöküşünün apaçık başka bir örneğine ve ahlaki bir faciaya işaret ederek şöyle demiştir: “Çocukların cinsel tacize uğraması ve kötüye kullanılması konusu son yıllarda çok ciddi bir sorun haline gelmiştir. Geçen yıl Kanada’nın Mc Gill üniversitesine gitmiştim. Orada sadece 1990 yılında çocuklardan kötü istifade edilmesi hususunda otuzdan fazla kitap yayımlanmıştı. Çocuklardan kötü istifade eden kimselerin çoğunu ise tanıdıkların ve birinci dereceden aile efradının oluşturduğu belirtilmiştir.”1

Batılı toplumlardaki vatandaşlar, bugün ciddi bir şekilde çocuklardan cinsel istifade edilmesi ve hatta mahremleri ve yakınları tarafından cinsel tacize uğraması sorunuyla karşı karşıya kalmışlardır. Bu rapor esasınca, İtalya’da Avrupa cinsel işler tabipleri kongresinde, Fransız kızlarının yakınları ve mahremleriyle giriştikleri cinsel ilişkiler, büyük boyutlara ulaşmış haldedir ve de sürekli artış kaydetmektedir. Babalarının cinsel tacizine maruz kalan kız çocukları, % 32’leri bulmuştur. Yani incelenen insanların çoğunu teşkil etmektedir.”2

“ABD’de yayımlanan rakamlar esasınca bir milyon genç çocuk buluğa erdikleri çağda evden kaçmaktadırlar. Evden kaçan çocukların üçte ikisini teşkil eden kızlar ise aile ortamında uğradıkları cinsel tacizlerden dolayı kaçtıklarını ifade etmişlerdir.”3

Alman televizyon kanalının yayımladığı rapor esasınca da, “Aile ortamında tecavüze uğrayan çocukların içler acısı durumunu incelemek için düzenlenen iki günlük seminerde ise şöyle ilan edilmiştir: “Yılda üçyüz bin kız ve erkek çocuk babaları veya akrabalarından biri tarafından tecavüze uğramaktadır.”4

Aynı şekilde Avusturya’nın Linns şehrinde düzenlenen aile sorunları inceleme seminerinde yayımlanan rakamlar esasınca da, “Yılda üçyüz bin Avusturyalı kadın ve çocuk, aile bireylerinden birisinin tacizine uğramaktadır.” Avusturya Aile bakanlığının hukuk başkanı ve de aile kurumunu savunan guruplarda faaliyet gösteren biri olan hanım Henrine Taber ise şöyle ilan etmiştir: “Bu merkezi Avrupa ülkesinde on ila yirmi bin çocuk şiddete ve cinsel tacize maruz kalmaktadır. Avusturyalı kız çocuklarının dörtte biri, erkek çocuklarının ise sekizde biri, onaltı yaşına kadar cinsel tacize ve şiddete maruz kalmaktadır.”1

Hakeza, Avusturya adalet bakanı Nicholas Mikhak’ın ilan ettiği üzere de, “çocukların cinsel tacize uğradığı hakkında yapılan şikayetler geçen yıla oranla iki kat artmış bulunmaktadır. Küçük yaşlardaki kız çocuklarının ise dörtte biri cinsel tacize uğramaktadır.”

Söz konusu Avusturya adalet bakanı daha sonra şöyle demektedir: “Cinsel cinayetlere kurban giden çocukların rakamı ise yılda yirmibeş bine ulaşmış bulunmaktadır.”2



Uğursuz Hedefler Amacıyla Batılıların Düzenlediği Turistik Geziler: Söz konusu rezaletin gelişim trendi o kadar yayılma ve büyüme kaydetmiştir ki çocukları savunma encümeni (Tere Des Hus) üyelerinden biri olan Christina Damern ise bu konudaki endişelerini ifade ederek şöyle ilan etmiştir: “Bu encümen Alman turistlerinin çocuklara cinsel tacizde bulunması hususunda devletin ciddi önlemler almasını istemektedir.”3

Almanya’da çocuklara cinsel tacizi önleme encümenin yayımladığı bilgiler esasınca da, “yılda ikiyüz ila dörtyüz bin Alman turist, çocuklara cinsel tacizde bulunmak için diğer ülkelere gitmektedirler.”4



Modern Avrupa’da Çocukların Değiş Tokuş Edilmesi: Bu konuda yayımlanan tüyler ürpertici bir raporda ise şöyle yer almıştır: “Avrupa’nın merkezinde ve büyük Avrupa’nın ekseninde (ren- dehr) yer alan Fransa’nın Mulus şehrinin baş savcısı Jarmen Sanzlamen ise Fransa ve Avrupa’da çocukların cinsel tacize maruz kalması gerçeğine işaret ederek habercilere şöyle demiştir: “Batı Avrupa’da bir ila üç milyon Paedophiles1 bulunmaktadır. Bu kimselerin çoğu da sosyal açıdan toplumun yüksek kesimindendirler! ”

Hakeza şöyle demiştir: “Avrupalı vatandaşların çoğu, çocuklarından veya yakınlarından kötü istifade etmektedirler. Elbette çocukların birbiriyle değiştirilmesi de söz konusudur. Yani çocuklarını cinsel istifadede bulunmak için birbirleriyle değiştirmektedirler. Bu iş de daha çok evdeki bilgisayarların terminal şebekeleri vasıtasıyla gerçekleşmektedir.”

Jarmen Sanzlamen daha sonra, “Şu anda bir İtalyan savcısı Roma ile Brüksel arasında çocuk kaçakçılığı yapan şebeke hakkında araştırmalar yapmaktadır.” gerçeğini dile getirerek bir takım bilgiler vermektedir ve bu bilgiler de ilerlemiş sanayi ülkelerindeki ahlaki çöküşün boyutlarını ve derin faciasını göstermektedir.

“Çocuklarla ilgili cinsel sapıklıkları ifşa etmek, oldukça zor bir olaydır. Zira genellikle bu işe bulaşmış kimseler, toplumsal statüsü yüksek olan kimseler, ekonomi yöneticileri ve siyasilerdir ve onlar da tümüyle gizli şartlar altında bu işi yapmaktadırlar.

Bu kimseler arasında sanayi sahipleri, cerrahlar, siyasetçiler, baş yazarlar, doktorlar, polisler, hakimler, öğretmenler, üstatlar, hatta papazlar dahi görülmektedir.”

Jarmen Sanzlamen daha sonra şu gerçeği beyan etmektedir: “Bu oldukça kapalı muhitlerde, araştırma hususunda çok büyük zorluklarla karşı karşıyayız ve de çok az sonuç elde etmekteyiz.”2



Bir Model Olarak Belçika: Çocukların cinsel tacize uğraması, çocukları kandırma şebekelerinin kurulması ve çocuklardan cinsel yolda istifade edilmesi oldukça yaygın bir hale gelmiştir ve de bu işte siyasilerden ve emniyet görevlilerinden büyük şahsiyetlerin izine rastlanması, dikkate değer bir sosyal duyarlılık vücuda getirmiştir."Yaklaşık 1988 yılında basın, Belçika’da çocuklardan cinsel açıdan istifade eden şebekelerin keşfedildiği haberini vermiştir. Bu habere göre cinsel tacize maruz kalan çocukların çoğu 12 yaşından küçük erkek çocuklar idi ve de bunlar anne ve babaları tarafından bu şebekelere satılmışlardı.

Belçika basımında söz konusu tarihte şöyle yer almıştır: “Bu haberden sonra yayınlanan ve insanın tüylerini ürperten başka bir haber ise, altı ya da yedi aylık bir kız çocuğuna ailedeki yetişkin erkeklerin tecavüz ettiğine dair haberdi.

Çoğu erkek olan on yaşından küçük çocukların binlerce porno resmi, evlerde yapılan aramalarda keşfedilmiştir ve bu şebekelerin elinde bulunan resimlere polislerce el konulmuştur.

Bu dosyalarda Belçika’nın emniyet ve adli görevlilerinin izine rastlanması, konuyu çok ciddi boyutlara taşımaktadır!

Cinsel suçlar ve toplumsal işler konusunda görüş sahibi olanlar şuna inanmaktadırlar ki, çocukları cinsel amaçla satan şebekeler Belçika’nın yanı sıra, Hollanda, İsviçre ve İngiltere’de de faaliyet halindedirler.”2

Bu haberlerin yayımlanmasından birkaç yıl sonra da başka bir takım haberler basında yer almıştır ve bu haberler batılı toplumlarda, özellikle de Belçika toplumunda, bir taraftan bu uygunsuz işin gittikçe artış kaydetmekte olduğunu göstermektedir ve bir taraftan da bu ülkedeki yönetici sınıftan bir gurubunun da bu ahlaki fesat ve rezalete bulaştığını açıkça gözler önüne sermekte ve de yöneticilerin bu önemli ve gittikçe artış kaydeden sorunu çözmekten aciz olduğunu göstermektedir.

1997 yılında Reuters haber ajansının bildirdiğine göre de yüz binlerce Belçikalı ve de komşu ülkelerdeki aynı dertten yakınan bir çok kimse, bu ülke tarihindeki en büyük gösteriyi düzenlemişlerdir.”

Bu habere göre, “bu gösterinin amacı, halkın siyasi ve adli makamlardan; Belçika’da çocukların rehin alınmasından, tecavüze uğramasından ve öldürülmesinden sonra ümidini kestiğini göstermektedir. Özellikle de devletin ve Belçika adli makamlarının, çocukların cinsel tacize uğraması ve birkaç kız çocuğunun öldürülmesi olayında aciz kalmasına bir tepki olmuştur.”1



Batıda Cinsel Cinnet: İngiliz doktor Patrick Dixon da, “The Truth about AIDS” adlı yeni kitabında batıda utanç verici bir şekilde çocukların cinsel tacize uğraması hakkında bir takım olaylara işaret etmiş ve batı dünyasında mevcut olan ahlaki rezaletlerden örnekler vererek şöyle yazmıştır: “New York şehrinde bir şahıs, özel psikoloji kliniği tesis etmişti. Bu klinikte yaklaşık yüz çocuk kontrol altında tutulmaktaydı. Daha sonra bu yüz çocuğun tümüne tecavüz ettiği ithamına maruz kalınca İsrail’e kaçtı ve ne yazık ki bu çocukların üçte biri de AIDS hastalığına yakalanmışlardır.”

Dixon daha sonra da, “Londra şehrinde çocukların cinsel tacize maruz kalması büyük bir endişe haline gelmiştir” gerçeğini beyan ederek şöyle eklemektedir: “Bir profesör bu son zamanlarda, Londra’daki eğitim hastanelerinin birinden, gizlice çocukların porno resimlerinin ticaretini yaptığı ortaya çıkınca istifa etmiştir.”

Dr. Dixon bu kitabında daha sonra şöyle demektedir: “Ne yazık ki batıda çocukların cinsel saldırılara maruz kalması delicesine artış kaydetmektedir. Ahlaki ve itikadi temellerin çöküşü ve de ahlaki fesatların yayılması sebebiyle bir çok çocuk, yakınları tarafından cinsel tacize maruz kalmaktadır ve de yok edilmektedir.”1


Yüklə 1,65 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   59   60   61   62   63   64   65   66   ...   89




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin