HZ. EBUBEKİR ZAMANINDA KUR’AN-I KERİM’İN BİR CİLT HALİNDE TOPLANMASI;
Kur’an-ı Kerim, Hz. Muhammed (s.a.v) zamanında tam ve eksiksiz bir şekilde yazılmıştı. Fakat bir cilt halinde toplanmamıştı. Peygamberimizin irtihalinden tam altı ay sonra, Hz. Ebubekir’in (r.a) halifeliği zamanında, bir cilt halinde toplandı.
Hz. Ebubekir zamanında vuku bulan (Yemame) muharebesinde bir çok hafız şehit edilmişti. Hafızların bu şekilde gün geçtikçe eksilmesinden endişe duyan Hz. Ömer, Kur’an-ı Kerim’i bir cilt halinde toplama düşüncesini Hz. Ebubekir’e açmış ve bu işi yapmak için onu ikna etmişti. Bunun üzerine Hz. Ebubekir vahiy katibi olan Zeyd b. Sabit’i çağırmış ve bu işi ona havale etmişti. O da hafızlardan meydana getirdiği büyük heyetin huzurunda delillere müstenit olmak kaydı ile tam eksiksiz bir şekilde Kur’an-ı Kerimi topladı. Daha sonra mevcut olan bütün hafızlar tekrar toplanmak suretiyle, bir cilt haline getirilen Kur’an-ı Kerim karşılarında tekrar okundu. Zeyd b. Sabit Kur’an-ı Kerimi topladığı zaman Allah ü Teala’nın bu kelamını bizzat Hz. Muhammed (s.a.v)’den duyan ve bunu ezberden bilen hayatta çok hafız vardı. Çünkü peygamberimizin irtihalinden altı ay sonra toplandı. Ayrıca Hz. Muhammed (s.a.v) zamanında vahiy katiplerinin yazdıkları nüshalar halen elde mevcuttu. Onun için Hz. Ebubekir zamanında toplanan ve bugün elde mevcut olan Kur’an-ı Kerimde bir kelime eksik veya bir kelime fazla yazılmış değildir. Zaten görevleri de mevcut olan Kur’an-ı Kerim’i ileride kayıp olmaması için toplamaktan başka bir şey değildi.
Hz. Ebubekir zamanında yazılan bu Kur’an nüshası, onun irtihaline kadar yanında kalmıştı. O’nu büyük bir itina ile yanında muhafaza ediyordu. Daha sonra bu nüsha Hz. Ömer’e intikal etmiş o da bunu Hz. Muhammed (s.a.v)in zevcesi olan Hz. Hafsa’ya tevdi etmişti. O da aynı dikkatle muhafaza ediyordu. Daha sonra Hz. Osman zamanında, bu cilt alınarak ondan beş nüsha yazılmış ve İslam’ın büyük kentlerine gönderilmişti. Bu nüshalar halen mevcuttur ve muhafaza edilmektedir. Bu gün eldeki mevcut olan bütün Kur’an-ı Kerim’lerle bu ilk nüshalar birbirine aynen uymaktadır.
Dostları ilə paylaş: |