KUR’AN-I KERİM, DAİMİ BİR MUCİZEDİR
Kur’an-ı Kerim tam tetkik edilirse, her kelimesinde ayrı ayrı hikmetler mevcut olduğu görülecektir. Bir fani insanın böyle hikmetlerle dolu bir eseri meydana getirmesi düşünülemez. Çünkü bugüne kadar hiçbir insan, böyle hikmetlerle dolu bir eseri meydana getirdiği görülmüş değildir. Her beşerin ilmi, belli bir noktaya kadardır. Bütün ilimlere sahip bir insan düşünmek mümkün değildir. Yeryüzünde Kur’an-ı Kerim’i tercüme eden birçok alim vardır. Fakat Kur’an, o kadar mükemmeldir ki üslubunu tercüme etmek adeta imkansızdır. Onun için, Kur’an hakkında tam bir fikir edinebilmek için, O’nu ana metninden dinlemek şarttır.
Kur’an-ı Kerim indiği sıralarda Araplar belagat konusunda çok ileri gitmişlerdi. O zaman Arap edebiyatı o kadar ilerlemişti ki tam zirveye ulaşmıştı. Her kabilenin kendini övecek bir şairi vardı. Çoğu zaman şairler metheder ve hicvederlerdi. Methettiklerini büyütür, hicvettiklerini yerin dibine batırırlardı. Kur’an-ı Kerim gelince, bütün şairler hayrete düşerek O’nun büyüklüğü karşısında eğilmek mecburiyetinde kaldılar. Bunun bir insan sözü olamayacağını biliyorlardı. Fakat kalpleri tam mühürlü olanlar, kibirlerinden ne yapacaklarını şaşırdıkları için Kuran’a iftira etmeye başladılar. O zamanda Allah ü Teala, Kur’anın mislini getirmek için bütün beşeriyeti müsabakaya davet etti. Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerimde:
“De ki, eğer bu Kur’an'ın bir benzerini getirmek için insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine arka verip yardım etseler yine de bunun bir benzerini getiremezler” buyuruyor. (İsra sûresi: 88) Kur’an'ın bu şekilde ferman okumasına karşı, bütün dünya edip ve şairleri O’nun mislini getirmekten aciz kaldılar. Çünkü Kur’an'ın nazmı tamamen insan gücünün üstündedir. Bugün dahi Kur’an-ı Kerim bütün aleme meydan okumaktadır. Şimdiye kadar hiçbir alim ve edip en kısa bir sürenin mislini getirmiş değildir. Böyle bir şey yapmaktan aciz olduklarını da itiraf etmişlerdir.
En büyük edip ve şairleri susturan Kur’an şüphesiz Cenab-ı Hak tarafından gönderilen bir ilahi kitaptır. Bu gün dahi insanların istifade ettikleri eserlerin en büyüğüdür. İlmin hallettiği bütün fenni keşfiyatlar, Kur’an'ın esasları ile tezat değildir. Hatta için de bu fenni keşiflere dair bazı işaretler vardır. Hal-i hazırda Kur’an'ın içinde, bu gün dahi keşfedilmeyen ilimlere ait birçok işaretler vardır.
Dostları ilə paylaş: |