Koç Topluluğu ve kurum kültürünün işinize nasıl bir katkısı olduğunu düşünüyorsunuz?
M.Ş: Koç Topluluğu içinde marka bilinci hep vardı. Bugün bir üst kurum olarak Koç Topluluğu “markaların bağımsızlığı” felsefesine uygun olarak hareket ediyor. Markalar kendi pazarlama doğalarının gereklerine uygun olarak hareket etmeye çalışıyorlar. Gerek markaların kendi alanlarındaki hareket etme serbestlikleri gerekse “Koç” markasının kendisinin de ayrı bir biçimde “üst marka” olarak konumlanması işimize olumlu katkıda bulunuyor. “Koç” markası adına 2008 yılında yapılan değerler ve kimlik çalışmalarının paylaşımı, işin en başında ve yürütülürken görüşlerimizin alınması, sonuçlandığında da birlikte paylaşılması bizi hep olumlu etkiledi.
2008 yılı içinde yenilenen, daha doğru bir ifade ile, bence tazelenen Koç Kimlik Rehberi aslında sorunuza içinde taşıdığı değerlerle net bir cevap veriyor: Hayat ve ilerleme, liderlik, iyimserlik, dayanışma. Bu değerler yapılan tüm işlere aktarıldığında ilerleme kolay hale geliyor. K oç kültürü bu kapıları kolaylıkla açıyor.
S.T: Vehbi Bey’in büyük gayretleri ile kurulan Koç Topluluğu’nun ve kendisinin oluşturduğu bu inanılmaz kurum kültürünün tüm nesillere geçtiğini ve büyük bir fayda sağladığını düşünüyorum. Süreklilik, verimlilik, disiplin, çalışkanlık aklıma gelen ilk örnekler. Yaptığımız her işte “daima doğru olanı yapmak”, “azimli olmak”, “sürekliliği sağlamak” ve “verimli olmak” ilkeleriyle çalışıyoruz. Bu kültür bence hepimizin içine işlemiş ve belki de çok farkında değiliz. Ancak nereye gidersek gidelim özel hayatımızda bile, bu kurum kültürünün etkilerini görüyoruz.
Dostları ilə paylaş: |