Bu proje Avrupa Komisyonu’nun sağladığı destek ile finanse edilmiştir (226388-CP-1-2005-1-DE-COMENIUS-C21). Bu çalışma sadece yazarların fikirlerini yansıtmaktadır ve buradaki bilgilerden faydalanılarak yapılan herhangi bir çalışmadan Komisyon sorumlu tutulamaz.
Modül 3 (Teori)
Socrates Comenius 2.1
Modül
Küreselleşme ve Uluslararasılaşma
Yazarlar: Murat Ali DULUPÇU ve Onur DEMİREL, Isparta
E-Posta: dulupcu@iibf.sdu.edu.tr, onurdemirel@yahoo.com
İÇİNDEKİLER
1. Küreselleşmenin Tanımlanması 4
1.1. Küreselleşmeyi Anlamak: Perdenin Arkası 5
1.1.1. Tarihi Geri Plan 5
1.1.2. Aşamalar 6
1.1.3. Küreselleşmenin Bir Aracı: Artan Ticaret 7
1.1.4. Taşıyıcı Olarak Çok Uluslu Şirketler (ÇUŞ): ÇUŞ ve DYY Teorileri 8
1.1.4.1. ÇUŞ Teorileri 8
1.1.4.1.1. Lokasyon Teorisi 8
1.1.4.1.2. Uluslararasılaşma Teorisi 8
1.1.4.2. DYY Teorileri 9
1.1.4.2.1. Ürün Hayat Döngüsü Teorisi 9
1.1.4.2.2. İçselleştirme Teorisi 10
1.1.4.2.3. OLI Paradigması (Eklektik Paradigma) 10
1.1.4.2.4. Diğer Teoriler 11
1.2. Küreselleşmenin Farklı Yüzleri 12
1.2.1. Mesafenin Ortadan Kalkması 12
1.2.2. Ulus-Devletin Sonu 13
1.2.3. Ar-Ge’nin Egemenliği 14
1.2.4. Kültürel Yozlaşma 15
1.2.5. Küyerelleşme 16
2. Küreselleşmenin Etkileri 16
2.1. Görünür Etkiler 16
2.1.1. Bilgi Teknolojileri ve Teknoloji Akımları 16
2.1.2. Emeğin Hiper-Hareketliliği ve Küresel Dağılımı 18
2.2. Derin Etkiler 19
2.2.1. Ekonomik Etkiler 19
2.2.1.1. Gelir, Gelir Dağılımı ve Yoksulluk 19
2.2.1.2. Sermaye, Finans, DYY ve ÇUŞ’lar 21
2.2.1.3. Üretim ve Rekabet Edebilirlik 22
2.2.1.4. Bilginin Küreselleşmesi 23
2.2.2. Çevresel Etkiler 24
2.2.3. Sosyal Etkiler 25
3. Küreselleşme Tartışmaları 26
3.1. Küreselleşme Yanlıları: Neo-Liberal Görüş 26
3.2. Küreselleşme Karşıtları: Anti-Küresel Hareketler 28
4. Uluslararası Ticaret Teorileri 29
4.1. Smith ve Ricardo: Klasik Görüş 30
4.2. Neo-Klasik Ticaret Teorileri 30
4.3. Alternatif Teoriler 32
4.4. Yeni Ticaret Teorileri 33
5. Küreselleşmenin ve Uluslararasılaşmanın Düzenlenmesi 33
5.1. Uluslararası Örgütler 34
5.1.1. Uluslararası Para Fonu - IMF 34
5.1.2. Dünya Bankası - WB 35
5.1.3. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü - OECD 35
5.1.4. Dünya Ticaret Örgütü – WTO 36
5.1.5. Birleşmiş Milletler – UN 36
5.2. Uluslararası Entegrasyonlar 37
5.2.1. Avrupa Birliği - AB 37
5.2.2. Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği - APEC 37
5.2.3. Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması - NAFTA 38
5.2.4. Avrupa Serbest Ticaret Birliği - EFTA 38
5.2.5. Diğerleri 39
6. Gelecek: Ne Getirecek? 39
KISALTMALAR
AB : Avrupa Birliği
ABD : Amerika Birleşik Devletleri
AFTA : ASEAN Serbest Ticaret Anlaşması
AGİK : Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı
AGİT : Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı
APEC : Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği
Ar-Ge : Araştırma Geliştirme
BİT : Bilgi ve İletişim Teknolojileri
CEFTA : Orta Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması
CIS : Bağımsız Devletler Topluluğu
CW : Kurumsal Gözlem
ÇUŞ : Çok Uluslu Şirket
DYY : Doğrudan Yabancı Yatırım
EEA : Avrupa Ekonomik Alanı
EFTA : Avrupa Serbest Ticaret Birliği
FE : Yeryüzü Dostları
GATT : Ticaret ve Gümrük Tarifeleri Genel Anlaşması
GSYİH . Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla
IBRD : Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası
IDA : Uluslararası Kalkınma Birliği
IFG : Uluslararası Küreselleşme Forumu
IMF : Uluslararası Para Fonu
NAFTA : Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması
NATO : Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü
OECD : Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü
OEEC : Avrupa Ekonomik İşbirliği Örgütü
PGA : İnsanların Küresel Hareketi
SSCB : Sosyal Sosyalist Cumhuriyetler Birliği
TFP : Toplam Faktör Üretkenliği
UN : Birleşmiş Milletler
WB : Dünya Bankası
WEF : Dünya Ekonomik Forumu
WSF : Dünya Sosyal Forumu
WTO : Dünya Ticaret Örgütü
KÜRESELLEŞME & ULUSLARARASILAŞMA
1. Küreselleşmenin Tanımlanması
İş dünyasından siyasetçilere, akademisyenlerden her kesimden vatandaşlara kadar herkesin kullandığı ancak anlamı ve içeriği üzerinde kimsenin tam olarak uzlaşamadığı kavramlardan bir tanesi de “Küreselleşme”dir. Küreselleşme (globalleşme) kavramının kökü “küresel” kelimesidir. Küresel kelimesi, farklı dillerde farklı anlamlar da kazanabilmektedir. Kelimenin en bilinen anlamı üç boyutlu bir şeklin ifadesidir. Meydan Larousse’un tarifine göre ise küresel, “tümüyle ele alınmış olan” anlamındadır. Batı dillerinde de küresel kelimesine yüklenen anlam budur. Bunun ötesinde kavram Fransızcada “homojenlik” anlamını da içermektedir. Yani bu terime hem “bütünsellik” hem de “homojenlik” olguları yüklenmiştir.
Küreselleşme kavramının bugün kullandığımız anlamda ilk olarak ifade edilmesinde ise değişik görüşler mevcuttur. Buna göre, günümüzde verilen anlam olarak küresel (global) sözcüğünün kökeni, 400 yıl öncesine gitse bile, ilk olarak 1960 yılında Kanadalı sosyoloji profesörü Marshall McLuhan’ın "İletişim Üzerine Araştırmalar" adlı kitabında kullandığı “global köy” kavramına dayanmaktadır. Bazı iddialara göre ise, küreselleşme kavramı ilk kez 1980’lerde Harvard, Stanford ve Columbia gibi prestijli Amerikan okullarında kullanılmaya başlanmış ve yine bu çevrelerce popüler hale getirilmiştir. Diğer bir iddia ise küreselleşmenin ilk kavramları ve tahminlemelerinin 1897 yılında “dev şirketler” terimi ile Amerikalı girişimci-bakan Charles Taze Russell tarafından kaleme alındığıdır.
Ronald Robertson'nın “Globalleşme” adlı kitabı ise, terime kavramsal bir içerik kazandırmıştır. 1980’lerde akademik çevrelerde bile yaygın olarak kullanılmayan kavram, 1990'lı yıllarda gittikçe yaygın bir biçimde toplumsal değişim kuramlarını açıklamada anahtar bir kavram olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Amerikan Ulusal Savunma Enstitüsü küreselleşmeyi “malların, hizmetlerin, paranın, teknolojinin, fikirlerin, enformasyonun, kültürün ve halkların hızlı ve sürekli bir biçimde sınır ötesine akışı” biçiminde tanımlamaktadır. Enstitüye göre, küreselleşme sayesinde ekonomiler arasında daha önce örneği görülmemiş bir bütünleşme sağlanmakta, bir enformasyon devrimi yaşanmakta ve pazarlar, şirketler, örgütler ve yönetim uluslararası hale gelmektedir.
Tanımdan da görüleceği gibi, küreselleşme pek çok kavramı içerisine alan bir olgudur. Tek başına ne siyasi veya ekonomik bir süreç olarak ne de üretim veya sermaye hareketlerinin dünya çapına yayılması olarak değerlendirilebilir. Küreselleşme olgusu bütün bu sayılanları içerisine alan ve tümünü kuşatan bir süreci içermektedir.
Dolayısıyla küreselleşme kavramı herkes tarafından farklı anlamlandırılabilen bir kavramdır. Zaman/mekân, boyutları, sebep/sonuç döngüleri ve perspektifleri açısından farklı şekillerde yorumlanabilmektedir. Dolayısıyla farklı kişiler tarafından farklı anlamlar içerebilecek şekilde kullanılabilmektedir. Hatta kavramın hangi anlamda kullanıldığına dair akademik çalışmalar bile yapılmaktadır. Bu çalışmalardan bir tanesinde kavramın disiplinlere göre faklılaştırılması önerilmektedir.
Bu çalışmada ise, geniş, karmaşık ve çelişkili etkilere sahip küreselleşme kavramı kültürel, sosyal, siyasal ve tarihsel göndermelerde de bulunularak daha ziyade ekonomik boyutlarıyla incelenmeye çalışılmıştır.
Çalışma bu şekliyle, kariyer patikalarını şekillendirmek ve çalışma hayatına hazırlanmak için küreselleşmeyi doğru yorumlamak zorunda olan gençlere yardım amacını taşımaktadır. Bu zorunluluk gençlerin geleceğini şekillendirebilmek için küreselleşme ve uluslararasılaşma üzerine düşünmelerini gerektirmektedir. İş imkânları ulusal sınırları aştığı gibi, dünyanın çeşitli ülkelerinde meydana gelen ekonomik, sosyal ve politik gelişmeler de firmaları, ülkelerin ekonomi politikalarını, istihdam piyasalarını, ulusal politikaları ve bireysel girişimleri çok rahatlıkla etkileyebilmektedir.
Dostları ilə paylaş: |