Lutfen dikkat! En asagidaki Bolum


http://www.odtumd.org.tr/etkinlikAyrinti.aspx?tip=tam&etkinlikTnm=665



Yüklə 0,67 Mb.
səhifə5/6
tarix29.10.2017
ölçüsü0,67 Mb.
#20202
1   2   3   4   5   6

http://www.odtumd.org.tr/etkinlikAyrinti.aspx?tip=tam&etkinlikTnm=665

Meraklisina Notlar:

ODTU Mezunlar Dernegi "Turkiye GUNESTEN ELEKTRIK Alabilecek mi" sunumlari

22.12.2012 tarihinde ODTU Mezunlar Derneginde gerceklestirilen "Turkiye GUNESTEN ELEKTRIK Alabilecek mi" baslikli Paneldeki konusmacilarinin sunumlarina asagidaki baglantidan ulasabilirsiniz.

http://www.odtumd.org.tr/etkinlikAyrinti.aspx?tip=tam&etkinlikTnm=665

Saygilarimla,

Oguz Turkyilmaz

oguz.turkyilmaz@mmo.org.tr


3.ULUSLARARASI %100 YENiLENEBiLiR ENERJi KONFERANSI BiLDiRi CAGRISI

27-29 HAZiRAN 2013 / MALTEPE BELEDiYESi TURKAN SAYLAN KULTUR MERKEZi

www.irenec2013.com

www.eurosolar.org.tr
ENERJiDE DISA BAGIMLILIGIN BOYUTLARI VE

YERLi MAKiNA EKiPMAN URETiMiNiN ONEMi

TMMOB Makina Muhendisleri Odasi yayin organi Muhendis ve Makina Dergisinin Eylul 2012 sayisinda yayinlanan "Enerjide Disa Bagimliliginin Boyutlari Ve Yerli Makina Ekipman Uretiminin Onemi " baslikli makaleye



http://www.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/f355e05f356d025_ek.pdf?dergi=1288 linkinden de ulasmak mumkun.
TURKiYE‘NiN ENERJi GORUNUMU

GUNCEL SUNUMU

http://www.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/4b6ed2d92f94790_ek.pdf?tipi=2&turu=X&sube=0
TURKiYE`NiN ENERJi GORUNUMU

RAPORU

http://www.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/dd924b618b4d692_ek.pdf

*

 



 

6. Bolum - Kuresel Tukenis ve Cokus HABERLERi

 

 
EDAM NUKLEER ENERJiYE GECiSTE TURKiYE MODELI-2 RAPORU



ACIKLANDI

Meraklisina Notlar:

EDAM' Turkiyedeki nukleer enerji uygulamalari ile ilgili aciklamasi asagida.

Rapora http://www.edam.org.tr/EDAMNukleer/Nuclear%20Report%202012/TR/edamraporu2012.pdf linkinden ulasabilirsiniz.

Oguz Turkyilmaz

NUKLEER ENERJIYE GECISTE TURKIYE MODELI-2 RAPORU ACIKLANDI



http://www.edam.org.tr/EDAMNukleer/Nuclear%20Report%202012/TR/edam-bb-ara12.pdf

“Nukleer, Enerji Arzi Aciginin Cozumu Olabilir ama Risklerin Giderilmesi icin Ilave Adimlarin Atilmasi Lazim”

Ekonomi ve Dis Politika Arastirmalar Merkezi (EDAM) koordinasyonunda bagimsiz bilim insanlari Turkiye'nin onundeki nukleer enerji seceneginin arti ve eksilerini degerlendirdiler. ve EDAM Baskani Sinan Ulgen, Bogazici Universitesi'nden Doc. Dr. Gurkan Kumbaroglu, Istanbul Aydin Universitesi'nden Prof. Dr. Hasan Saygin, Sabanci Universitesi'nden Doc. Dr. Izak Atiyas ve Deniz Sanin ile EDAM uzmanlarindan Aaron Stein tarafindan kaleme alinan raporda, nukleer enerjinin ekonomik acidan diger enerji kaynaklarina oranla bazi avantajlar tasidigi belirtildi. Nukleer enerjiye gecisin Turkiye’nin enerji guvenligine katki saglayacagi ve seragazi emisyonlarini azaltmasina yardimci olacagi ifade edilen raporda, buna karsilik Turkiye'nin nukleer enerjiye gecisin risklerini azaltacak hukuki ve kurumsal altyapiyi henuz olusturmadigina dikkat cekildi. Turkiye’nin uranyum zenginlestirmesi veya nukleer atik konusundaki stratejisinin belli, olmadigina dikkat cekilerek hukumetin Turkiye’nin nukleer enerjiye gecisine dair daha butunluklu bir stratejiyi kamuoyu ile paylasmasi gerektiginin alti cizildi .

xx Aralik 2012, Istanbul... Bagimsiz dusunce kurulusu Ekonomi ve Dis Politika Arastirmalar Merkezi'nin (EDAM), "NUKLEER ENERJIYE GECISTE TURKIYE MODELI-2" baslikli raporu aciklandi. Raporda Turkiye'nin 2016 yilindan itibaren enerji arzinda yetersizlige dusecegi, oysa kisi basina enerji tuketiminde Avrupa standartlarina ulasmasi icin bugunkune gore 4 kat fazla enerjiye ihtiyac duyuldugu belirtildi. Bu enerji aciginin yenilenebilir enerji kaynaklariyla karsilanmasinin mumkun olmadigina dikkat cekilen raporda, 2016 sonrasi hizla artacak enerji arzi aciginin kapatilmasi icin nukleer santrallerin cozumun bir parcasi olarak gorulebilecegini ortaya koydu. Nukleer enerji seceneginin iklim degisIkligine yol acan sera gazi saliniminin azaltilmasi acisindan onemli bir avantaj sagladigi da vurgulandi.

Nukleer enerjinin bu avantajlarina ragmen emniyet ve guvenlik riskleri iceren bir teknoloji olduguna dikkat cekilerek, Turkiye’nin bu riskleri en aza indirecek hukuki ve kurumsal yapilanmayi henuz olusturamadigina dikkat cekildi. Ayrica gelecek nesilleri de yakindan ilgilendiren nukleer enerjiye gecis kararina temel olarak hukumetin henuz butunluklu bir nukleer enerji stratejisini hazirlayip kamuoyu ile paylasmadigi, bu nedenle de Turkiye’de nukleer enerjiye yonelik tartismanin yetersiz kaldigi saptamasi yapildi. Bu cercevede ornegin Turkiye’nin nukleer yakit dongusu yani nukleer yakit uretimi ve nukleer atiklara dair stratejisinin tartisilmadigina dikkat cekildi.

Maliyet analizi

Turkiye’nin nukleer enerjiye gecis surecine dair yurutmus oldugu bu calismada, nukleer enerjinin diger enerji kaynaklari ile karsilastirmali olarak firsat maliyeti analiz yapilmak suretiyle bir ekonomik bilanco cikarildigini kaydeden EDAM Baskani Sinan Ulgen raporda ulasilan sonuclari soyle degerlendirdi:

"Bu raporun en cok tartistigimiz ve bize de ilginc gelen yonu birim enerji maliyetinin kaynaklara gore karsilastirmasi oldu. Bu tablolara ciplak gozle baktiginizda nukleer enerjinin maliyet acisindan aslinda komur ve gaza gore cok buyuk bir avantaj ya da dezavantaj ortaya cikarmadigi goruluyor. Ornegin, iyi (%5) faiz kosullarinda Akkuyu nukleer guc santrali benzer kapasiteye sahip dogal gaz santrallerine gore 1 milyar $ uretim avantaji ortaya cikarirken, yuksek (%10) faiz kosullarinda dogal gaz 250 milyon $ civarinda avantajli hale geliyor. Bu hesaplamalari yaparken Uluslararasi Enerji Ajansi’nin (UEA) varsayimlarini kullandik. Buna gore UEA’nin maliyet rakamlarinin ortanca degeri sirasiyla %5 ve %10 faiz orani varsayimi altinda nukleer icin 5.9 ve 9.9 cent/kWh, kombine cevrim gaz santrali icin 8.6 ve 9.2 cent/kWh , komur icin 6.2 ve 9.0 cent/kWh olarak veriliyor.

Nukleer enerjinin bir diger avantaji da disa bagimliligin azaltilmasi ve odemeler dengesi ustunde olacak. Turkiye’nin 2011 yilindaki 54 milyar dolarlik enerji ithalat faturasi dis ticaret aciginin yaklasIk yarisina tekabul ediyor. Nukleer enerji sayesinde elde edilecek kapasite bu disa bagimliligi azaltacak zira nukleer enerjide ithal yakitin toplam maliyet icindeki payi % 10’un da altinda. Dolayisiyla nukleer santrallerde toplam elektrik uretimi icinde ithal yakitin payi dogal gaz ve petrolden cok daha dusuk "

RAPORDA NELER ARASTIRILDI?

EDAM Baskani Sinan Ulgen'in editorlugunu ustlendigi ve arastirma surecine Prof. Dr. Hasan Saygin ( Istanbul Aydin Universitesi), Doc. Dr. Gurkan Kumbaroglu (Bogazici Universitesi), Doc. Dr. Izak Atiyas'in (Sabanci Universitesi), Deniz Sanin (Sabanci Universitesi) ve Aaron Stein’in (EDAM) katildiklari raporda one cikan bulgular soyle ozetlendi:

Yukselen enerji talebi: Turkiye’nin durumu, gelisen ekonomi ile birlikte hizla artan elektrik enerjisi ihtiyaciyla, talebi doyuma ulasmis Avrupa ulkelerinden cok yukselen Asya ulkelerine benzemektedir. Turkiye’de uzun vadede yilda ortalama %7-8 buyuyen talep nedeniyle elektrik sektorunde yeni yatirimlara ve kapasiteye ihtiyac vardir. Kisi basi tuketimin Avrupa ulkeleri ortalama seviyesine ulasabilmesi icin yaklasIk 4 kat daha artmasi gerekmektedir. Dolayisiyla kayip-kacaklar ne kadar asagi cekilse de iktisadi olarak gelisen bir Turkiye’de elektrik enerjisinde talep artisinin ve ilave kapasite ihtiyacinin orta ve uzun vadede surmesini beklemek gerekir.

Termik santraller ikame edilemeyecek: Yenilenebilir enerji uretiminde fiyatlarin hizla dusmesini saglayacak ve iletim hatlarini yeterli kilacak bir teknolojik devrim olmadigi ve yatirimlari destekleyecek uluslararasi fon girisi bulunmadigi surece termik santralleri tumuyle ikame etmeleri gercekci bir beklenti degildir.

%80 ithal bagimlisiyiz: Enerji arzinda %80 duzeyine ulasmis olan ithal bagimliligi fiyat istikrarini ve fosil yakit ithalatinin elli milyar dolari asan faturasi odemeler dengesini tehdit eder konumdadir. Bu nedenle, karar vericiler tarafindan Turkiye’nin elektrik uretiminin yaklasIk yarisini teskil eden ithal dogal gazin elektrik uretimindeki payinin daha fazla artmamasi istenmektedir. Yeni yatirimlarda dogal gaza alternatif olarak guvenilir uretim saglayacak ekonomik secenekler olarak komurle calisan termik santraller ve nukleer guc santralleri one cikmaktadir.

Nukleerde sera gazi avantaji: Nukleer guc santrallerinin elektrik uretimi esnasinda sera gazi salimlarina yol acmadigi bilinmekte, bu nedenle nukleer yakit kaynakli elektrik enerjisi fosil yakit kaynakli elektrik uretimini ikame ettigi oranda sera gazi salim azaltimi saglanmaktadir. Akkuyu nukleer guc santrali tum uniteleri ile isletmeye alindiginda yilda yaklasIk 19.5 milyon ton CO2 emisyon tasarrufu saglayacagi belirlenmistir. Bu rakamin elektrik uretimi kaynakli emisyonlarin yaklasIk olarak %7sine tekabul ediyor olacagi hesaplanmistir. Bu calismada ortaya konuldugu uzere elektrik uretimi kaynakli emisyonlarin Turkiye’nin toplam emisyon hacmi icerisinde %40a varan oran ile en yuksek paya sahip olan sektor oldugu dusunuldugunde saglanacak emisyon tasarrufunun onemli bir miktar teskil edecegi daha iyi anlasilabilmektedir.

Nukleer mevzuat eksIk : Turkiye'de nukleer enerjiye iliskin yasal ve duzenleyici cercevede mevzuat ve duzenlemeler acisindan da onemli eksIklikler oldugu bilinmektedir. Nukleer atik

sorunu nukleer enerjinin gelistirilmesinde en hassas konulardan biridir. Benzer bicimde Turkiye’de mali yukumlulukler ve sigorta konusunda da ciddi belirsizlikler vardir

Nukleer Enerji icin Bagimsiz Duzenleyici Otoriteye ihtiyac var: Turkiye’deki halen duzenleyici otorite islevini yuruten TAEK’in henuz bagimsiz bir otorite olmadigi genel kabul gormektedir. TAEK’in nukleer enerjiyi gelistirme faaliyetleri icinde ve reaktor isletiyor olmasi bagimsizligin onundeki engellerden sadece bir tanesidir. Bagimsizligin saglanmasi icin en azindan duzenleyici otoritenin karar alma surecinin siyasi etkiden korunmasi, karar organlarinda yer alanlarin olagan disi durumlar disinda gorevden alinamamalari, ve siyasi otoritenin, duzenleyici otoritenin butcesi uzerindeki kontrolunun azalmasi gerekir. Bu gibi bagimsizliga yonelik onlemlerin yani sira duzenleyici otoritenin calismalarinin saydam ve kamuoyu tarafindan izlenebilir olmasini saglamak gerekmektedir. Duzenleyici otoritenin kurulus kanununda saydamlik konusu ayrintili hukumler yer almali ve kurumun duzenleme faaliyetlerini saydam bir bicimde yerine getirmesine yonelik onlemler alinmalidir.

Nukleer stratejimiz yok:. Turkiye’nin henuz nukleer enerji ile ilgili butunluklu bir politikasi olusturulmamistir. Gelecek nesilleri de yakindan ilgilendiren nukleer enerjiye gecis surecinde, hukumet henuz Turkiye’nin nukleer stratejisini kapsamli bicimde ela alan bir politika belgesini kamuoyu ile paylasmamistir. Her seyden once henuz siyasi otorite ulkenin nukleer santrale ihtiyaci olup olmadigi konusunda ciddi bir analiz iceren, alternatiflere gore nukleer enerjinin fayda ve maliyetlerini tartisan ciddi bir calisma ortaya koymamistir. Bizzat boyle bir calisma yaratilmasi sureci kamuoyu goruslerinin alindigi, bu goruslere cevaplarin verildigi bir surec seklinde islemelidir. Bundan sonra nukleer politikanin nasil gelistirilecegini, gerekli yasal ve duzenleyici altyapinin nasil olusturulacagini, guvenlik kulturunun nasil yaratilacagini, nukleer yakit, uranyum zenginlestirme, kullanilmis yakit, devreden cikarma gibi konularda nasil adimlar atilacagini belirten bir politika dokumanina gereksinim vardir. Bu dokumanlarin katilimci bir bicimde hazirlanmasi, kamuoyunun bilgilendirilmesi ve gorusunun alinmasi, bu goruslere yeterli cevaplarin verilmesi gerekmektedir
AFET YONETiMi VE BiLiNCi iLE iLGiLi

FiLMLER, SUNUMLAR VE RAPORLARI iNCELEMEK iSTEYENLER iCiN

https://www.dropbox.com/sh/huvyro1bj6wrsiw/WYkq0G8_qT
AFET YONETiMi

BEKLENiLMEYENi BEKLEMEK, EN KOTUSUNU YONETMEK

Prof Dr. Mikdat KADIOGLU



- PDF KiTAP - (Bilgisayariniza indirebilirsiniz)

http://turkafet.org/upload/dosyalar/Afet_Yonetimi._KADIOGLU_M..pdf
ACiL VE AFET TIBBI DERNEGi

WEB SAYFASI

http://turkafet.org
SUREKLi GUNCELLENEN

DUNYA AFET HARiTASI (KARMA HARiTA):

http://hisz.rsoe.hu/alertmap/index2.php
SUREKLi GUNCELLENEN

DUNYA AFET HARiTASI(GENEL SAYFA)

http://visz.rsoe.hu/alertmap/index.php?lang=eng
DUNYA SALGINLARINI iZLEME

SiSTEM HARiTASI

http://www.idemc.org/index.php

*

 



 

7. Bolum - Bilim/Sanat/Kultur ve ArGe HABERLERi

 

 
BiLiM AKADEMiSi



YENi UYELERiNi SECTi

http://www.bilimakademisi.org/

25 Kasim 2011 de kurulmus olan Bilim Akademisi Dernegi, birinci yilini tamamlarken 47 yeni uye secti. Turkiye Bilimler Akademisine (TUBA) disardan uye atanmasina karsi akademik liyakat, ozgurluk ve durustluk ilkelerini gozetmek uzere kurulmus olan Bilim Akademisi Derneginin ilk 54 asli uyesi TUBA’nin bu son mudahale ve tayinler oncesinde secilmis uyelerindendi. Yeni secilen 47 uye hakem raporlarina dayanan ve Fen ve Muhendislik, Sosyal Bilimler ve Tip olmak uzere uc ayri alandaki uyelerin katildigi bir degerlendirme sureci sonunda 24 Kasim 2012 gunu yapilan Bilim Akademisi Genel Kurulunda oylanarak secildiler. Yeni uyelerden bazilari (* isaretli isimler) TUBA’nin mudahale oncesinde secilmis asosye uyeleri. Turkiye’nin onde gelen bilim insanlari arasindan bilimsel degerlendirme ile uye secimi devam edecek.

Bilim Akademisinin Yeni Uyeleri:

Inanc Adagideli, Sabanci Universitesi, Fizik

Idil Arslan Alaton, Istanbul Teknik Universitesi, Cevre

Ayhan Aksu-Koc, Bogazici Universitesi, PsIkoloji

Ethem Alpaydin, Bogazici Universitesi, Bilgisayar

Yesim Arat, Bogazici Universitesi, Siyaset Bilimi

Ergin Atalar, Bilkent Universitesi , Elektronik

Ali Rana Atilgan, Sabanci Universitesi, Hesaplamali Biyoloji

Canan Atilgan, Sabanci Universitesi, Hesaplamali Biyoloji

Zeynep Aycan*, Koc Universitesi, PsIkoloji

Izak Benbasat, University of British Columbia (Kanada), Bilisim Sistemleri

Seyla Benhabib, Yale University, Siyaset Bilimi

Ayse Bugra Kavala, Bogazici Universitesi, Ekonomi.

Nejat Bulut, Izmir Yuksek Teknoloji Enstitusu, Fizik

Ismail Cakmak, Sabanci Universitesi, Ziraat

Ali Carkoglu, Koc Universitesi, Siyaset Bilimi

Omer Dag*, Bilkent Universitesi, Kimya

Durmus Ali Demir, Izmir Yuksek Teknoloji Enstitusu, Fizik

Levent Demirel*, Koc Universitesi, Kimya

Yalcin Elerman, Ankara Universitesi, Fizik

Mehmet Erbudak, ETH (Isvicre), Fizik

Elza Erkip, New York University (ABD), Elektrik Bilgisayar

Ersin Gogus, Sabanci Universitesi, Astrofizik

Ahmet Gul*, Istanbul Universitesi, Tip (Romatoloji)

Oguz Gulseren*, Bilkent Universitesi, Fizik

Refet Gurkaynak, Bilkent Universitesi, Ekonomi

Turkan Haliloglu*, Bogazici Universitesi, Hesaplamali Biyoloji

Ahmet Icduygu, Koc Universitesi, Siyaset Bilimi

Ersin Kalaycioglu, Sabanci Universitesi, Siyaset Bilimi.

Ayhan Kaya, Bilgi Universitesi, Siyaset Bilimi.

Ozlem Keskin*, Koc Universitesi, Hesaplamali Biyoloji

Fuat Keyman, Sabanci Universitesi, Siyaset Bilimi

Refik Kortan, Bell Laboratories (ABD), Fizik

Ozgur Mustecaplioglu, Koc Universitesi, Fizik

Sedat Olcer, Bilgi Universitesi, Elektronik -haberlesme

Ayse Oncu, Sabanci Universitesi, Sosyoloji

Erdal Panayirci, Kadir Has Universitesi, Elektronik- haberlesme

Dani Rodrik, Harvard Universitesi, Ekonomi

Cihan Saclioglu, Sabanci Universitesi, Fizik

Hikmet Sari, Ecole Superieure d’Electricite (Fransa), Elektronik -haberlesme

Alphan Sennaroglu*, Koc Universitesi, Fizik

Gun Semin, Koc Universitesi, PsIkoloji

Erol Taymaz, ODTU, Ekonomi

Ali Izzet Tekcan*, Bogazici Universitesi, PsIkoloji

Ugur Tirnakli, Ege Universitesi, Fizik

Zafer Toprak, Bogazici Universitesi, Tarih

Kemal Sitki Turker, Koc Universitesi, Fizyoloji

Erinc Yeldan, Yasar Universitesi, Ekonomi


ODTU’DE

TEOLOJi SEMPOZYUMU / 15-16-17 SUBAT 2013

Dusunbil Dergisi ve ODTU Felsefe Toplulugunun ortaklasa duzenledigi 1. Teoloji Sempozyumu 15-16-17 Subat 2013 tarihinde Ankara Orta Dogu Teknik Universitesi Kemal Kurdas salonunda gerceklesecektir.

Sempozyum son kayit tarihi 1 Subat 2013 tarihidir; icerik ve kayit icin www.dusunbil.com adresinden bilgi alinabilir. Sempozyum halka aciktir ve uc gun boyunca devam edecektir.

Konusmacilar: Yaman Ors (Prof. Dr.), Kerem Doksat (Prof. Dr.), Yasin Ceylan (Prof. Dr.), Aysegul Yarpuzlu (Prof. Dr.), Kerem Cankocak (Doc. Dr.), Recep Alpyagil (Doc. Dr.), Guncel Onkal (Yrd. Doc. Dr.), Hasan Aydin (Yrd. Doc. Dr.), Lutfiye Bozdag(Yrd. Doc. Dr.), Edip Yuksel (Dr.), Seda Ozsoy, Zumrut Yildirim, Duygu Temel, Erdogan Aydin, Faik Bulut, Husen Portakal ve Sevan Nisanyan

Afis, haber ve program ektedir.

Genis bilgi ve kayit icin: www.dusunbil.com

Facebook Etkinlik Adresi: http://www.facebook.com/events/111080702385224/?fref=ts

Dusunbil Dergisi ve Yayinlari

DUSUNBIL DERGISI: https://www.facebook.com/DusunbilDergisi

LIBIDO DERGISI : https://www.facebook.com/LibidoDergisi

ODTU’DE TEOLOJI SEMPOZYUMU

Dusunbil Dergisi ve ODTU Felsefe Toplulugunun ortaklasa duzenledigi 1. Teoloji Sempozyumu 15-16-17 Subat 2013 tarihinde Ankara Orta Dogu Teknik Universitesi Kemal Kurdas salonunda gerceklesecektir.

Teolojinin kavram ve sorunlarinin elestirel bir gozle irdelenmesine katki saglayacak olan sempozyuma cesitli universitelerden akademisyenler, yazarlar ve bagimsiz arastirmacilar katilacaktir. Sempozyumun temel amaci teoloji konularini (din, Tanri, tanrisallik, doga, metafizik, vb…) cesitli disiplinler baglaminda ele alip, evrensel bir dil ve disiplinler arasi anlayis ile tartismaya acmaktir.

Sempozyuma konusmaci olarak Yaman Ors (Prof. Dr.), Kerem Doksat (Prof. Dr.), Yasin Ceylan (Prof. Dr.), Aysegul Yarpuzlu (Prof. Dr.), Kerem Cankocak (Doc. Dr.), Recep Alpyagil (Doc. Dr.), Guncel Onkal (Yrd. Doc. Dr.), Hasan Aydin (Yrd. Doc. Dr.), Lutfiye Bozdag (Yrd. Doc. Dr.), Edip Yuksel (Dr.), Seda Ozsoy, Zumrut Yildirim, Duygu Temel, Erdogan Aydin, Faik Bulut, Husen Portakal ve Sevan Nisanyan katilacaktir.

Sempozyum son kayit tarihi 1 Subat 2013 tarihidir; icerik ve kayit icin dusunbil@hotmail.com adresinden bilgi alinabilir. Sempozyum halka aciktir ve uc gun boyunca devam edecektir.

Yazar ve Akademisyenlerin sempozyum hakkindaki gorusleri

Prof. Dr. Aysegul Akbay Yarpuzlu: Laikcilik-Dindaslik kiskacindan kurtulmakta zorlanan guncel siyasetteki gelismeler icinde kendi fikrini ve felsefesini bulmak isteyecekler icin Teoloji Sempozyumu kacirilmaz bir firsat.

Prof. Dr. Yaman Ors: Basta Olcay Yilmaz olmak uzere bu toplantiyi duzenleyen Dusunbil Dergisi'nin genclerini kutlamak ve onlara tesekkur etmek durumundayiz diye dusunuyorum. Bana toplantida bir sunus yapmam onerisini getirdiklerinde, yanitim, konunun ilgi alanlarimin disinda oldugunu, bu yuzden orada bir katkida bulunamayacagimi belirtmek olmustu. Daha sonraki onerilerinde, bir acilis konusmasi yapip yapamayacagim sorulunca, toplantinin basligiyla ilgili uc terimi, "felsefe", "inanc" ve "ateizm"i, daha dogrusu onlarin anlattiklari uc kavrami kendi acimdan kisaca tartisabilecegimi dusundum. Izlence taslagina baktigimizda, ulkemizde ilk kez duzenlendigi anlasilan konunun kavramsallik basta olmak uzere degisIk yonlerden ele alindigini goruyoruz. Konusmacilarin hepsinin olmasa bile bir bolumunun uzmanlik alanlarini biliyorum diyebilirim; otekilerin ise sunus basliklarindan az cok cikarilabildigini soyleyebilirim. Her durumda, basarili, o olcude de ilginc bir akademik bulusmaya tanik olacagiz kanisindayim.

Doc. Dr. Kerem Cankocak, Din ve tanri konulari binlerce yildir teologlarin tekeli altinda kaldi. Oysa bu konular “biz kimiz”, “nereden geldik”, “bu dunya nasil olustu”, “zeka nedir”, “ahlakin kokeni nedir” gibi insanlarin en temel sorularina cevap saglamakta ve teologlara birakilamayacak kadar onemli konular. Modern bilimin gelismesiyle bu sorulara cevap verilmeye baslandi. Artik bu sorularin cevabini teologlar degil bilim vermekte. Dolayisiyla bu teoloji sempozyumuna cesitli disiplinlerden bilim insanlarinin cagrilmasi Turkiye’de bir ilki baslatacak cok olumlu bir girisimdir.

Yrd. Doc. Dr. Lutfiye Bozdag: Aydinlanmanin onunu acan Fransiz ihtilali, 18. yy’dan itibaren esitlik ve ozgurluk talebiyle birlikte her turlu ayirimciliga ve baskiya karsi cikarak Bati’da laikligin yerlesmesine onculuk etti. 21.yy’da Turkiye gibi bazi ulkeler ise halen laikligi hayata gecirememenin sIkintisini yasiyor, bunun sonucunda normatif olana uymayanlar, tum otekiler, gerici baskilara ve iktidarin siddetine maruz kaliyorlar. Siyasi iktidarin din ideolojisi uzerinden gelistirdigi politika ile ulkeyi yonetmesi, kendinden olmayana tahammul edememesi ve kendine benzetmek icin tahakkum uygulamaya kalkmasi, ozgur dusuncenin ve demokrasinin onunu kapatiyor. 15-16-17 Subat 2013 tarihinde “Orta Dogu Teknik Universitesi Felsefe Toplulugu” ile “Dusun Bilim” ve “Libido” dergilerinin ortaklasa duzenleyecegi I. Teoloji Sempozyumu, dusun bilim insanlarinin toplumsal deger yargilarinin disina cikan dusunce eylemliliklerini gundeme getiriyor. Bilim ve diyalektik materyalizmin aykiri, kuskucu ve kiskirtici sesini, otekinin sesini duyuran bu sempozyumu oldukca onemli buluyorum ve destekliyorum.

Yrd. Doc. Dr. Guncel ONKAL: Felsefenin sorgulayici-elestirel metodu teoloji calismalarina dahil edildiginde sanilanin aksine ne dine ne felsefeye zarar verir. Felsefi bakisla teoloji kendisini spekulasyonlardan kurtarir. I.Teoloji Sempozyumu bu anlayis cercevesinde taraf olmaksizin, yargiclik yapmak yerine anlamaya calisan bir etkinlik olacaktir kanaatindeyim. Son yillarda tum dunyada din felsefesi basligi altinda akademik cevrelerde yapilan tartismalar ulkemizde sadece Ilahiyat Fakultelerince ele alinmaktadir. Oysa ki felsefecilerimizin ve felsefe bolumlerinin de bu tartismalara suphesiz katkilari olabilir; bizlerin de diyecekleri vardir ve dikkate alinmalidir. Sempozyumun ozgur dusunme ve ifade edebilme pratikleri acisindan ODTU'de gerceklestirilmesi bu acidan anlamlidir.

Yrd. Doc. Dr. Hasan Aydin: Sempozyumun ele aldigi ve inceledigi sorunsallar, Turkiye’de genelde tartisilan, ama cogu kez tek yanli olarak dinsel perspektifte ele alinan sorunlar. Kanimca sempozyumun temel ozelligi, soruna multi-disipliner acidan yaklasmasi ve farkli disiplinlerden gelen bilim ve dusun insanlarinin, genelde din adamlarina terk edilen konular uzerinde, ozgur ve felsefi bir zeminde, tartisma yurutmelerine olanak saglamasidir. Bu, Turk dusun yasantisi acisindan kanimca onemli ve ileri bir adimdir ve bir ilktir. Inanc, din, etik vb. konular, salt ilahiyatcilari ilgilendiren sorunlar degildir; bu sorunlar varolussal bir kokene dayanir; bu nedenle, ozellikle insanla ilgilenen, onu anlamaya calisan tum bilimsel disiplinlerin, ozellikle de felsefecilerin tartismaktan uzak duramayacagi bir konudur.

Sevan Nisanyan (Yazar): Dini arayislarin yeniden yogunluk kazandigi su donemde, dini gelenekleri objektif, akilci, elestirel bir bakisla ele almanin her zamankinden daha fazla onem kazandigini dusunuyorum. Cumhuriyet’in dine yonelttigi topyekun inkar ve unutma politikasini asma zamani gelmistir. Sekuler gorusu savunanlarin dini soylemle anlamli bir tartismaya girebilmesi icin once onu tanimasi ve rasyonel cercevede anlamaya calismasi gerekiyor. Bu anlamda, sempozyumu umut verici bir baslangic olarak goruyorum.

Husen Portakal (Yazar): Turkiye ne Ronesans'i yasadi, ne aydinlanma yuzyilini, ne de bilimsel devrimi. Osmanlilar kendi iclerinden bir gelisme gostermediler. Fatih, tam bir ortacag devleti kurdu. Daha sonra XVI. yuzyilda devlet anlayisi daha da geriye gitti. XIX. yuzyilin basinda II. Mahmut Bati'daki gelismelerden etkilendi, ama toplum yapisinda koklu bir degisIkligi ne bu sultan, ne de sonrakiler yapti. Ataturk devrimlerine gelinceye kadar Turk toplumu koklu bir devrim gecirmedi. Ataturk'un yaptiklari elbette yeterli degildi, cunku zaman ilerler ve ayni yonde devrimleri surdurmek gerekiyordu. Ne yazik ki, ozellikle Menderes'ten baslayarak toplum eskiye, ortacaga donus yapmaya basladi. Devletin genel tutumu sudur: Teknolojide tum yeniliklere evet, dinsel inanca ve gelenege bagli kalmak. Oysa din, barbarlik caginin, cehaletin urunudur. Ozellikle Islam dini, tam bir savas dinidir. Bu dinde ne hukuk vardir, ne devlet yonetimi, ne kisi haklari. Sizin hazirladiginiz oturumun toplumu aydinlatmak acisindan yararli olacagina inaniyorum. Cunku universiteler ve medya da icinde olmak uzere toplumun buyuk cogunlugu karanlikta.

Olcay Yilmaz (Dusunbil Dergisi Genel Yayin Yonetmeni): Turkiye’de teoloji denilince akla Islam Teolojisi gelmektedir. Cunku bu topraklarda farkli dusunceler her zaman kapi disari edilmistir. Bu sempozyum ozgur dusuncenin korkusuzca bu topraklarda yesermesi bakimindan onemlidir.

Burak Atasever (ODTU Felsefe Toplulugu Baskani): ‘Din’, bu sozcuk gectigi an da bile susmak hatta korkmak gerekiyor; genelde dunyada ozellikle de bu cografyada. Boyle olmasina alistirilmisiz cunku. Biz kimse korkmasin istedik hatta etkinligin ismine de Teoloji sempozyumu dedik fakat yine de korktu bazi kesimler. Bizleri propaganda yapmakla sucladilar. Ancak uretime dair ugrasilarin icinde buna benzer suclamalar hep var olagelmis ve bunlarla mucadele de kendini yine ugrasinin icinde var etmistir. En buyuk ozgurlugumuz olan dusunceyi ve bunun dolayiminda hic bitmeyecek olan kuskunun, sorgulamanin nesnesi olan bilimi, hicbir ideolojiye veya gruba peskes cekmeyecegiz. Cabamiz ve umulan kazanimlarimiz sadece insanligin ortak gelecegi icindir. 1. Teoloji Sempozyumu bu amaclara hitaben yapilmis cok onemli bir girisimdir. Bu etkinlige katilinmasi hic kimse icin bir lutuf degil, hayata ve dunyaya ait sorgusal kaygilari olan herkes icin bir firsattir. Ancak yine de adet yerini bulsun, herkesi bekliyoruz…


Yüklə 0,67 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin