M ustaosmano⁄lu kopya


a- Olağanüstü gücün kaynağı



Yüklə 0,94 Mb.
səhifə6/25
tarix26.04.2018
ölçüsü0,94 Mb.
#49045
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25

a- Olağanüstü gücün kaynağı


MÜRİT- Hz. Hamza'yı yardıma çağı­ran kişinin asıl istediği şey, Allah'ın Hz. Hamza'yı yardıma gön­dermesidir. Bunun Allah'tan başkasını tanrı edinmekle ne il­gisi olur?

BAYINDIR- O sözü inceleyelim:

1- O zat bir yerde diyor ki, "Büyük ve mu­kad­des ruhlardan istimdâd (yardım talebi) ola­bilir34."

Ama Allah Teâlâ bu iddiayı şöyle reddediyor:

"De ki: "Sizi karanın ve denizin ka­ranlıkla­rın­dan kurtaran kim­dir? Bundan bizi kurtarırsan şük­reden­lerden olacağız diye ona gizli gizli yalvarır yakarır­sınız."

De ki: "Allah sizi ondan ve her sı­kıntıdan kur­tarır, sonra da ona ortak koşarsınız." (En'am 6/63-64)

Yani sıkıntı sırasında yalnız Allah'a sığınırlar, sıkıntı geçince Hz. Hamza gibi birini çağırdıklarını, onun yardımıyla kurtulduklarını söylerler.

2- Hz. Hamza'ya bu gücü Allah'ın vereceğini hayal etmek neyi değiştirir? Çünkü bunun bir delili yoktur. Hz. Hamza'nın bu çağrı­dan haberi bile olmaz. Şu ayetler üzerinde bir daha düşünelim:

"De ki, baksanıza, Allah'ın yakınından neyi çağırıyorsunuz? Gösterin bana, yeryüzünde yaratmış oldukları ne vardır? Yoksa onların göklerde bir payı mı bulunuyor? Bu konuda bana, bundan önce gelmiş bir kitap veya bir bilgi kalıntısı getirin bakalım. Eğer doğru sözlü kimseler iseniz."

"Allah’ın yakınından kendisine kıyâmet gününe kadar cevap vere­meyecek kimseyi çağı­randan daha sa­pık kimdir? Oy­saki bunlar onla­rın çağrısının farkında değillerdir. (Ahqâf 46/4-5)

Müşrikler, tanrılarının gücünü Allah'tan aldı­ğını hayal ederlerdi. Ama bu, dayanaksız bir iddiaydı. Müşriklerle ilgili şu âyetleri biraz dü­şünmek gerekir.



"Desen ki: 'Gökten ve yerden size rızık veren kim? Ya da işitmenin ve gözlerin sahibi kim? Kimdir o diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran? Ya her işi düzenleyen kim?' Onlar: 'Allah'tır!' di­yeceklerdir. Deki; 'O halde sakınmaz mısınız?'

İşte sizin Rabbiniz Allah budur. Hakkın ötesi sapıklık değildir de ya nedir? Nasıl da çevrili­yor­sunuz?" (Yunus 10/31-32)

Müşrikler Kabe'yi tavaf ederken şöyle der­lerdi: 

"Lebbeyk lâ şerîke lek illâ şerî­kun huve lek temlikuhu ve mâ me­lek"

"Emret Allah'ım, Senin hiçbir ortağın yoktur. Yalnız bir ortağın vardır ki, onun da bütün yetki­le­rinin de sahibi sensin."

Bunu bize nakleden İbn Abbas diyor ki, onlar "Lebbeyk lâ şerîke lek = Emret Allah'ım, Senin hiçbir ortağın yoktur." dediklerinde Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, "Yazık size, burada kesin, burada ke­sin." derdi35.

Allah'ın vermediği bir yetkiyi putlarında varsay­maları müşrik olmaları için yetiyordu. Puta bu yet­kiyi verenin Allah olduğunu söylemeleri bir şeyi değiştirmiyordu.

Ayette şöyle buyuruluyor:

"Allah'tan önce36 öyle şeye tapıyorlar ki, Allah onun hakkında hiçbir kanıt indirmemiştir. Onunla ilgili kendilerinin de bir bilgisi yoktur. Zalimlerin yardımcısı olmaz." (Hacc 22/71)

MÜRİT- Bu zat o çağrıdan sonra "Adeta Hz. Hamza odada beliriverdi." diyor. Bir de şöyle bir hatırasını anlatıyor: "Eski bir dostumun hanımı ra­hatsızdı. Çare aramadıkları yer kalmamıştı. İçinde Bedir Savaşı'na katılan sahabelerin isimleri de bu­lunan bir dua mecmuasını vereyim diye kendile­rine gittim. Geleceğimden kimsenin ha­beri yoktu.

Ben merdivenlerden çıkarken bacımız trans37 halinde imiş. Cinler ona, "Hoca geliyor; fakat biz onun hakkından da geliriz" diyorlarmış. Kapıyı çaldım. Arkadaşım beni gö­rünce çok şaşırdı.

"-Bu dua mecmuasını bacımız üzerinde ta­şı­sın, mutlaka faydası olur, cinler yanına soku­lamaz­lar." dedim ve geçtim salona oturdum.

Sonra arkadaşım, bu dua mecmuasını ha­nımı­nın üzerine koymuş. Trans halindeki ba­cımız, "Nasıl, Hz. Hamza geldi diye kaçıyorsu­nuz de­ğil mi?" diye bağırmaya başlamış38."

Şimdi bütün bunlar yalan mı?

BAYINDIR- O kadar ayete değil de bu iddialara kafayı takmış olmanızı anlamak gerçekten çok zor. Bunlar sa­dece şeytanın bir oyunu olabilir.

b-Ruhânîlerin hayatı


MÜRİT- Ben hâlâ tatmin olmuş değilim. Bildiğim kadarıyla beş çeşit hayat vardır.

Birincisi bizim hayatımızdır.

İkincisi Hz. Hızır ve İlyas aleyhimesselâmın hayatıdır. Bir vakitte pek çok yerde bulunabilir­ler. İsterlerse bizim gibi yerler, içerler.

Üçüncüsü Hz. İdris ve İsa aleyhimesselâ­mın hayatıdır. Bu, melek hayatı gibi nurani bir hayattır.

Dördüncüsü şehitlerin hayatıdır.

Beşincisi kabirdekilerin hayatıdır.

Şehitler hayatlarını Allah yolunda feda ettik­leri için Allah da onlara berzah aleminde, dünya ha­yatına benzer, fakat kedersiz, zahmetsiz bir ha­yat ihsan eder. Onlar kendilerini ölmüş bil­mez, daha iyi bir yere gitmiş bilirler. Çok mutlu olurlar. İşte şehitlerin efendisi olan Hz. Hamza da böyle bir hayat yaşamaktadır. Kendine sı­ğınan insanları koruması, dünya ile ilgili işlerini görmesi ve gör­dürmesi mümkün olabilir39.

BAYINDIR- Allah yolunda öldürülmüş olanların aslında diri oldukları doğru, ama Allah Teâlâ, " Siz onu anlayamaz­sınız." de­diği halde anladığınızı iddia etmeniz nasıl bağış­lanabilir? Şehitlerle ilgili ayrı bir bö­lüm gelecektir.

Hz. Hamza'nın, kendine sığınanlara yardım edemeyeceği konusunda hâlâ şüpheniz varsa lütfen yukarıdaki âyetleri bir daha, yavaş ya­vaş ve düşünerek okuyun. Eğer inanıyorsanız böyle bir şeyi aklınızın ucundan bile geçiremezsiniz. O ayetlerden biri şöyledir:



"Allah’ın yakınından kendisine kıyâmet gününe kadar cevap vere­meyecek kimseyi çağı­randan daha sa­pık kimdir? Oy­saki bunlar onla­rın çağrısının farkında değillerdir. (Ahqâf 46/5)

MÜRİT- Bizim yaşadığımız hayat malum, onda bir ihtilaf yok. Şehitler konusu da anla­şıldı. Hayatın diğer üç çeşidi için ne diyeceksi­niz?

BAYINDIR- Soruyu benim sormam gere­kir. Siz, Hz. Hızır ve Hz. İlyas, Hz. İdris ve Hz. İsa aley­himüsselâmın hâlâ hayatta olduklarını söylerken neye dayanıyorsunuz?

MÜRİT- Bunları ben uydurmuyo­rum. Bunları söyleyen zat, böyle bir hayatın varlığını keşif sahibi evliyanın tevatür derece­sine varan gözlemine dayandırıyor.


... İçlerinde bulunduğum sü­rece onları gö­zeti­yordum. Beni vefat ettirince artık onlar üze­rine gö­zetle­yici yalnız sen oldun. Sen her şeyi görüp gözetirsin. (Mâide 5/117)

Burada Hz. İsa'nın vefat ettiği ve ümmetin­den habersiz olduğu bildiriliyor. Artık onun için de bir hayat çeşidi hayal etmenin gereği yoktur.

Hz. İsa henüz hayatta iken Allah Teâlâ ona şöyle demişti: "Ey İsâ, ben seni vefat ettireceğim, seni bana yükselteceğim, seni inkar edenlerden temizleyeceğim..." (Al-i İmrân 3/55)



Yüklə 0,94 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin